Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud Ankara'da! Başkan Erdoğan ve Şeyh Mahmud'dan önemli açıklamalar

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud,Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine Türkiye'ye geldi. Erdoğan, "Somali'ye her alanda destek vermeye devam ediyoruz. Birçok kurumumuz sahada faaliyetlerini sürdürüyor. Son 10 yılda Somali'ye yaptığımız insani yardımların tutarı 1 milyar doları aştı." ifadelerini kullandı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :06 Temmuz 2022 , 09:22 Güncelleme Tarihi :06 Temmuz 2022 , 18:13
Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud Ankara’da! Başkan Erdoğan ve Şeyh Mahmud’dan önemli açıklamalar

İÇİNDEKİLER

Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud,Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine Türkiye'ye geldi.

Başkan Erdoğan Mahmud'u resmi törenle karşıladı.

iki lider başbaşa ve heyetler arası görüşmenin ardından kameralar karşısına geçerek imza töreni ve ortak basın toplantısı yaptı.

Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Mahmud ve heyetini Ankara'da misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Somali'nin 2011 yılında, uluslararası toplumun tabiriyle çökme noktasına geldiğine dikkati çeken Erdoğan, o yıl kapsamlı bir heyetle Somali'yi ziyaret ederek Somalililerin yanında oldukları mesajını verdiklerini aktardı.

Bu ziyaret vesilesiyle Türkiye'nin Mogadişu Büyükelçiliğinin açılışını yaptıklarını anımsatan Erdoğan, "Dünyada malumunuz, en büyük büyükelçilik binamız Somali'dedir. 80 bin metrekarelik bir alanda inşa ettik ve bir başka ülkede bizim böyle bir büyükelçiliğimiz yok. Buradaki büyükelçiliğimizle iftihar ediyoruz. Müteakiben Türk Hava Yolları, Somali'nin 20 yıllık yalnızlığına doğrudan seferler başlatmak suretiyle son verdi. Malum 2011, 2015 ve 2016'da üç kez Mogadişu'yu ziyaret ettik. 2012-2017 yılları arasında da Cumhurbaşkanlığı görevini deruhte eden değerli kardeşimle o dönemde birlikte attığımız adımlar, Somali'nin yeniden ayağa kalkmasına yardımcı oldu." diye konuştu.

Aradan geçen zaman zarfında sağlıktan eğitime, altyapıdan kapasite gelişimine kadar Somali'ye her alanda destek verdiklerini, vermeye de devam ettiklerini aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:

"TİKA, Türk Kızılay, AFAD Başkanlığımız başta olmak üzere birçok kurumumuz sahada faaliyetlerini sürdürüyor. Sadece resmi kurumlarımız değil, önemli sayıda sivil toplum kuruluşumuz da yardımlarıyla Somalili kardeşlerimizin yanında yer alıyor. Mogadişu'daki Recep Tayyip Erdoğan Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Sağlık Bilimleri Fakültesi yalnızca Somali'de değil, bölge ülkelerindeki kardeşlerimizin dertlerine de derman oluyor.

Son 10 yılda Somali'ye yaptığımız insani ve kalkınma yardımlarının tutarı 1 milyar doları aştı. Bugün başta güvenlik ve ekonomi olmak üzere Somali'nin birçok alanda önemli gelişme sergilediğini görmekten memnuniyet duyuyorum. Aziz kardeşimin Cumhurbaşkanlığı görevine ikinci kez gelmesiyle sonuçlanan seçimlerin Somali ve Somalili kardeşlerimiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Önümüzdeki dönemde kıymetli kardeşimin liderliğinde görev alacak yeni hükümete şimdiden başarılar diliyorum. Türkiye bu dönemde de Somalili kardeşlerinin yanında yer almaya, uluslararası alanda Somali'nin sesi olmaya devam edecektir."

Somali Cumhurbaşkanı Mahmud ile yaptıkları görüşmelerde Türkiye-Somali ilişkilerini ayrıntılarıyla ele aldıklarını ifade eden Erdoğan, muhtelif alanlardaki iş birliklerini artırarak sürdürme ve ilişkilerin ahdi zeminini tahkim etme konusunda mutabık kaldıklarını vurguladı.

Somali'de hükümetin kurulmasının ardından bu konuda hızla gerekli adımları atmada fikir birliğine vardıklarını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İkili ticaret hacmimiz geçen sene yüzde 31 artarak 363 milyon dolara ulaştı. Tabii bu noktalara 2003 yılının 2 milyon dolarlık seviyelerinden geldiğimiz de akılda bulundurulmalıdır. Görüşmelerimizde ayrıca bölgesel meseleleri de ele alarak Somali'nin istikrar ve güvenliğinin tüm Afrika boynuzu için taşıdığı öneme vurgu yaptık. Bugüne kadar 5 bin Somalili askerin eğitimini tamamladık. Ayrıca 1000 özel harekat polisine eğitim verdik. Türkiye olarak Somali'nin istikrar ve güvenliğine, terörle mücadelesine katkılarımızı sürdürme kararlılığımızı bu vesileyle buradan tekrarlıyorum."

Somali'nin, Türkiye'nin Afrika kıtasının ekonomik kalkınmasına, sosyal barış ve istikrarına verdiği önemi gösteren temel örnek olduğunun altını çizen Erdoğan, "Türkiye olarak kazan-kazan ve eşit ortaklık temelinde Afrika'daki tüm kardeşlerimizle iş birliğimizi artırmaya gayret ediyoruz. Kıta ile ilişkilerimizi geliştirerek sürdürme noktasında kararlıyız." açıklamasında bulundu.

TÜRKİYE İLE SOMALİ ARASINDA BİR ANLAŞMA İMZALANDI
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Somali Cumhurbaşkanı Mahmud'un huzurunda iki ülke arasında bir anlaşma imzalandı.

İki ülke arasındaki "Ayni Hibe Desteği Anlaşması"na Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile Somali Dışişleri Bakan Vekili Balal Muhammed Kusmen imza attı.

MAHMUD'DAN BAŞKAN ERDOĞAN'A TEŞEKKÜR
Daveti ve misafirperverliğinden dolayı Başkan Erdoğan'a teşekkür eden Mahmud, yaptıkları görüşmenin başarılı ve verimli geçtiğini belirtti.

Mahmud, Somali'nin güvenlik kurumlarının kapasitelerinin inşası ve ekonomisinin yeniden yapılandırılması konusundaki bütçe desteği, sağlık ve eğitim gibi kamu hizmetlerine verilen samimi destekten dolayı Türkiye'ye minnettar olduklarını ifade etti.

Her iki ülkeyi de etkileyen uluslararası meselelerde Türkiye ile Somali arasında iş birliğinin bulunduğunu söyleyen Mahmud, "Somali halkının karşılaştığı insani durum konusunda Türkiye devleti ve Türk halkının cömertliği ve çabalarını takdir ediyorum. Aynı şekilde Kovid-19 ile mücadelede Türkiye'nin bize verdiği destekten dolayı ayrıca teşekkür etmek istiyorum." diye konuştu.

"DAYANIŞMANIZ VE DESTEĞİNİZ HİÇBİR ZAMAN UNUTULMAYACAKTIR"
Somali'deki bazı bölgelerde devam eden insani durumun yönetilmesinden yola çıkarak kuraklıkla mücadelelerine öncülük etmesi için bir özel temsilci atadığını belirten Mahmud, "Bu da Türkiye başta olmak üzere uluslararası dostlarımızın desteğiyle kuraklıktan kaynaklanan sorunlara acil bir çözüm bulunmasındaki kararlığımızı göstermektedir." şeklinde konuştu.

Mahmud, Somali'deki kuraklığın neden olduğu insani durumu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde ele aldıklarını kaydederek, şunları söyledi:

"Bu vesileyle tekrar Türk kardeşlerimize daha önce de olduğu gibi destek vermeleri ve elinden geleni yapmaları için çağrıda bulunmak istiyorum. Dayanışmanız ve desteğiniz Somalili insanların hayatlarının kurtarılmasına sebep olacak ve hiçbir zaman unutulmayacaktır."

Mahmud, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bugünkü görüşmesinde ayrıca Somali ile Türkiye arasındaki ilişkilerin iki ülke için önemli olduğunu vurguladıklarını, güvenlik, ekonomi, ticaret ve kültür alanlarında yapacakları iş birliğiyle ikili ilişkileri daha da güçlendirme kararlılıklarının altını çizdiklerini getirdi.

İki ülke arasındaki dostluğa işaret eden Mahmud, "Somali, Türkiye'yi önemli bir ortak, Somali halkının güvendiği, hedeflediğimiz refah ve kalkınma için vazgeçilmez bir dost olarak görmektedir." ifadesini kullandı.

Türkiye ile Somali arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde gösterdiği özel gayretlerinden dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür eden Mahmud, şunları kaydetti:

"Bu samimi gayretleri ve yıllarca yaptığı isabetli yatırımlar iki ülkenin de faydalanabileceği ve tarihi ilişkilerimizi daha da güçlendirebilecek fırsatların çıkmasına neden oldu. 2011'de Somali'ye gerçekleştirdiğiniz ilk ziyaretinizle iki ülke ilişkileri açısından koyduğunuz sağlam temelleri daha da güçlendireceğinizden eminim. Yakın gelecekte tekrar sizi Somali'de ağırlamaktan çok memnuniyet duyacağım."

MAHMUD'DAN ÖNEMLİ MESAJLAR
Recep Tayyip Erdoğan'ın davetine icabetle Türkiye'yi ziyaret eden Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud geçtiğimiz gün önemli açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin Somali başta olmak üzere Afrika ile iyi ilişkileri bulunduğunu belirten Mahmud, Türkiye ile Somali ilişkilerinin yeni olmadığını söyledi.

Mahmud, Türkiye ile Osmanlı Devleti'nden başlayan tarihi ilişkilere sahip olduklarını vurgulayarak bu ilişkinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakanlık döneminde Somali'yi ziyaret ettiği zaman yeniden canlandığını dile getirdi.

Erdoğan'ın söz konusu ziyaretinin önemine işaret eden Mahmud, bu ziyaretin ülkesinin dünyaya açılması için fırsat olduğunu belirtti.

Mahmud, "Bundan sonra Türkiye, devlet inşası açısından, insani açıdan, güvenlik açısından ve savunma açısından, teröristlerle mücadele açısından en zor dönemlerde yanımızda oldu. Dolayısıyla bu büyük ülke ve halkının bizim için özel bir anlamı var." ifadesini kullandı.

TERÖRİZMLE MÜCADELEDE TÜRKİYE'NİN VERDİĞİ DESTEK
Ülkesindeki seçimlerin barışçıl şekilde tamamlandığını ve yeni bir döneme girdiklerini kaydeden Mahmud, "Somali'nin seçim sonrası iktidar geçişi her zaman barışçıldır. Bu da Somali devlet kurumlarının ve demokrasisinin olgunlaşmakta olduğunu, olgunluk seviyesini gösteriyor." değerlendirmesini yaptı.

Karşılaştıkları ciddi zorluğun "terörizm" olduğunu vurgulayan Mahmud, son 15 yıldır terörizmle mücadele ettiklerinin altını çizdi.

Mahmud, terörizmle mücadelede Türkiye'nin verdiği desteğin önemine dikkati çekerek şöyle devam etti:

"Çatışma sonrası zorlukların, kırılganlığın ve ekonomik zorlukların üstesinden gelirken teröristler, Somali'nin toparlanmasını daha karmaşık hale getiriyor. Bu, kimin Somali'nin gerçek dostu ve kardeşi olup olmadığını belirlediğimiz bir alandır. Genel olarak dünyaya çok minnettarız, bize destek oldular ama bu destek, her açıdan eşit değildi. Yani temel olarak Türkiye'nin benzersiz olduğu yer burasıdır."

Siyasi istikrarın çok önemli ancak güvenliğin daha da önemli olduğunu vurgulayan Mahmud, Somali'nin bu konuda hızla geliştiğini belirtti.

"TERÖRÜ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN SADECE ASKERİ YAKLAŞIMIN İŞE YARAMADIĞINI GÖRDÜK"
Terör örgütü Eş-Şebab ile mücadeleye değinen Mahmud, terörle mücadele konusunda geçmişte bazı politikalar uyguladıklarını ve şimdi bunlardan ders çıkardıklarını söyledi.

Mahmud, uyguladıkları "çevreleme politikasıyla" terör örgütünün komşu ülkelere, kıtaya ve tüm dünyaya yayılmamasını önlediklerini dile getirdi. Bu politikayla Eş-Şebab'ı Somali'de sınırladıklarını kaydeden Mahmud, "Eğer Eş-Şebab bölgeyi ele geçirseydi, etrafa dağılsaydı belki daha tehlikeli olabilirdi." dedi.

İkinci politikalarının Eş-Şebab'ı zayıflatmaya çalışmak olduğunu ve bunun da işe yaradığını vurgulayan Mahmud, buna rağmen bunun da yetersiz olduğunu söyledi.

Tüm bu politikaların askeri olduğuna işaret eden Mahmud, Eş-Şebab ile farklı seviyelerde savaşmak gerektiğinin altını çizdi.

Mahmud, askeri yaklaşımın çok önemli ve temel olduğunu kaydederek "Terörü ortadan kaldırmak için sadece askeri yaklaşımın işe yaramadığını gördük." dedi.

SOMALİ, EŞ-ŞEBAB İLE 3 CEPHEDE MÜCADELE EDECEK
Eş-Şebab ile mücadelede yeni bir politika geliştirdiklerini vurgulayan Mahmud, "Eş-Şebab'a üç farklı cephede karşı konulmasını istiyoruz. Üzerinde çok fazla baskı oluşturmaya devam ettiğimiz askeri olarak ancak ideolojik olarak da. İslam'ın yanlış versiyonunu yayıyorlar. Dolayısıyla biz Somali devleti ve halkı olarak temelde barışçıl bir din olan İslam'ın doğru versiyonunu yaymak istiyoruz." diye konuştu.

Mahmud, Türkiye'nin Müslüman bir ülke olduğunu ve bu konuda Somali'ye destek olabileceğini belirterek "Türkiye, bu ideolojik savaşta Somali'yi destekleyebilir." değerlendirmesinde bulundu.

Üçüncü olarak Eş-Şebab'a karşı ekonomik savaş başlatacaklarını belirten Mahmud, "(Eş-Şebab) Somali halkını aşırı derecede vergilendiriyor. Dolayısıyla biz de bu yönde yeni bir cephe açmak istiyoruz." dedi.

Mahmud, yürütecekleri yeni terörle mücadele politikalarında Türkiye'nin desteğinin önemine dikkati çekerek "Askeri olarak, eğitim, ekipman, istihbarat ve gözetim ekipmanı sağlama ile benzeri konularda Türkiye, Somali'yi destekliyor." ifadesini kullandı.

Eş-Şebab ile ekonomik mücadelede Türkiye, ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği'nin (AB), Somali'nin ihtiyaç duyduğu istihbarat donanımları konusunda destek sağlayabileceğini ifade eden Mahmud, "Bunlar Somali'nin Eş-Şebab'ı ortadan kaldırmak ya da en azından masaya oturmaya ve Somalililerin şu anda takip ettiği ana akım demokratik yaşam tarzını kabul etmeye hazır olacakları yere götürmek için kullanacağı yeni yaklaşımlardır." değerlendirmesini yaptı.

Mahmud, 1992'den bu yana Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Somali'ye uyguladığı silah ambargosunun kaldırılmasına ilişkin, bu konuda 2012'den bu yana çok sıkı çalıştıklarını ve ambargonun kısmen kaldırıldığını dile getirdi.

Somali'ye uygulanan silah ambargosunun ülkesinin gereken ekipmanlara sahip olmasını kısıtlamasının yanı sıra dünyanın geri kalanı için de bir çeşit "psikolojik engel" oluşturduğunu kaydeden Mahmud, ambargoyu tamamen kaldırmak için uluslararası ortaklarla çalışmayı sürdürdüklerini ifade etti.

"HİDROKARBONDA HÜKÜMETLER ARASI ORTAKLIK KONUSUNDA GÖRÜŞMEYE BAŞLADIK"
Somali'nin hidrokarbon zenginliklerine ilişkin soru üzerine Mahmud, 2012'de ilk kez cumhurbaşkanı seçildiğinde bu konuda bazı uluslararası ortaklarla çalışmaya başladıklarını ancak o zaman buna dair hiçbir verinin mevcut olmadığını söyledi.

Mahmud, hidrokarbon zenginlikleri konusunda veri elde etmek için 2015'te yeniden çalışmaya başladıklarını ve sismik araştırmalar yaptıklarını belirterek "Bugün, Somali'nin hidrokarbon potansiyeli hakkında çok iyi veriler var ancak bu veriler yeterli değil." dedi.

Somali'nin Afrika'nın en büyük kıyısına sahip olduğunu kaydeden Mahmud, tüm bölgenin henüz araştırılamadığını söyledi.

Mahmud, buna rağmen en azından başlamak için yeterli veriye sahip olduklarını vurgulayarak "Bu kaynakların işletilmesi için gerekli olan bazı yasal enstrümanları geliştirdiğimiz bir süreçten geçtik. Bu kaynakların işletilmesi için gerekli olan bazı yasal araçları geliştirdik. Kurumları, bakanlığı, makamı, şirketi kurduk." dedi.

Türkiye ile hidrokarbon konusundaki iş birliğine değinen Mahmud, şunları kaydetti:

"Türkiye, teknoloji, bilgi ve teknik uzmanlık açısından çok gelişmiş bir ülke. Türkiye ve Somali hükümeti arasında bu hidrokarbon meselesinde birlikte nasıl çalışabileceğimize dair belirli süreçler ve görüşmeler var. Bu, bizim için öncelikli bir alan. Türk hükümetine inanıyoruz ve güveniyoruz. Ortak olarak Türk şirketlerine güveniyoruz. Hidrokarbonda hükümetler arası ortaklık konusunu görüşmeye başladık. Başlangıç aşamasındayız, birlikte çalışıyoruz."

SOMALİ'NİN HİDROKARBON POTANSİYELİ
Somali'de 1991'den önce uluslararası petrol ve gaz devlerinin arama anlaşmaları mevcuttu ancak iç savaş nedeniyle ülkeden çekildiler.

Federal Hükümetin 2012'de yeniden kurulmasından bu yana, yabancı yatırımcıları ülkeye yeniden çekmek için gerekli yasal çerçeve oluşturuldu.

Sektörü düzenlemek ve uluslararası müteahhitlerle anlaşmalar yapmak için Somali Petrol Otoritesinin kurulmasını içeren Petrol Yasası 2020'de kabul edildi.

Aynı yıl ülkedeki petrol operasyonları için yeni bir düzenleyici olan Somali Petrol Kurumu (SPA) kuruldu.

Jeosismik çalışmalar, Somali'nin en az 30 milyar varil petrol ve gaz rezervine sahip olabileceğini gösteriyor. Detaylı keşif ise 3 ila 5 yıl sürebilir.

Öte yandan Somali Petrol Bakanlığı, Şubat 2022'de açık denizlerde hidrokarbon aramak için ABD Houston merkezli Coastline Exploration şirketiyle 7 üretim paylaşımı anlaşması imzaladığını açıkladı.

Somali'nin petrol ve gaz rezervleri, ülkedeki yoksulluk seviyesini azaltmak ve ekonomiyi çeşitlendirmek için kilit rol oynayabilir.