Kayseri özel Harekatta görev yapan Ezgi Taşkıran ise şunları anlattı: "Cennet adı gibi huzurlu, soyadı gibi yiğit biriydi. Şehitlerimiz rahat uyusun bizler var oldukça kimse bu bayrağı yere düşüremez. Hainlere hiç bir zaman fırsat vermeyeceğiz"
takvim.com.tr
Kayseri özel Harekatta görev yapan Ezgi Taşkıran ise şunları anlattı: "Cennet adı gibi huzurlu, soyadı gibi yiğit biriydi. Şehitlerimiz rahat uyusun bizler var oldukça kimse bu bayrağı yere düşüremez. Hainlere hiç bir zaman fırsat vermeyeceğiz"
15 Temmuz darbe girişimi gecesi Ankara Gölbaşı'ndaki Özel Harekat Daire Başkanlığı'na FETÖ'cü hainlerin attığı bombalarla şehit düşen 7 kadın özel harekatçıdan biri olan Komiser Yardımcısı Cennet Yiğit'i silah arkadaşları unutmadı, unutturmadı. Şehit Cennet'in devre arkadaşları, hain kalkışmanın üzerinden geçen 6 yılda her fırsatta Cennet'in ailesini ve kabrini ziyaret ettiler. Şehit Cennet Yiğit'in devre arkadaşları olan Ağrı Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nde görevli Kübra Karahan ve Kayseri Özel Harekatta görev yapan Ezgi Taşkıran, Cennet'le olan dostluklarını anlattılar.
Şehit Cennet Yiğit ile Ankara'daki Polis akademisinde birlikte eğitim aldığını ve birlikte mezun olduğunu belirten Komiser Kübra Karahan, "Biz Cennetle 2015'te akademide tanıştık. Cennet özel harekatçı oldu ama ben sakatlık yaşadığım için özel harekat kursuna gidemedim. Ama onların kurs dönemlerinde hafta sonları beraberdik. Cennet'le Ankara'da bir çay bahçesi vardı ve hafta sonları orada buluşup konuşurduk.
Cennet bana kurstaki anılarını anlatıyordu. 'Devrem hadi sende gel, ne zaman geleceksin? diyordu. Ben de ona özel harekatçı olacağıma dair söz vermiştim. O gece ben Ankara'da yunuslarda çalışıyordum. Cennet, Gülşah, Kübra ve Seher'i aramama rağmen hiç birine ulaşamadım. 15 Temmuz'da 4 arkadaşımı birden aynı gün kaybedince acısı çok büyük oldu. Cennet güler yüzlü yardımsever biriydi. Cennet bana hep 'biz omuz omuza çatışacağız' derdi ama nasip olmadı" dedi.
"ŞEHİTLERİMİZİN ÖCÜNÜ ALMAK İÇİN PÖH OLDUM"
Kübra Karahan sözlerin şöyle sürdürdü: "Onlar şehit olduktan sonra daire başkanlığı 100 kadın özel harekatçı alacağı yönünde yazı gönderdi. Ben de hemen başvurup özel harekat kursu almaya başladım. Erkeklerle aynı şeyleri yapıyorsunuz. Ben 50 kiloydum, taşıdığım çelik yelek 10 kiloydu. Erkeklerle birlikte koştuk süründük. Çoğu zaman bırakmayı düşündüm. Çok zor bir eğitim geçirdiğimde ertesi gün artık 'feragat edeceğim bu işi yapamayacağım' dediğim anda hep Cennet'i aklımdan geçirdim.
Cennet ben yunuslarda çalıştığımda hep bana 'Ben senin üniformana hayranım sen benim üniformama hayransın. Birlikte çalışmamız için senin özel harekatçı olman lazım. Bak biz hepimiz seni bekliyoruz' diyerek bana güç verirdi. Özel harekatta bir gece bize intikal yaptırdılar. Sirenler çaldı hızla hazırlanıp çıktık. Dağda belimize kadar kar vardı. O anda çok zorlandım ve aklımdan feragat etmek geçti. Tam bitti dediğim anda Cennet'in bana söyledikleri aklıma geldi. O an 'hayır Kübra sen özel harekatçı olacaksın ve arkadaşlarının intikamını alacaksın, şehitlerinin kanını yerde bırakmayacaksın' dedim kendi kendime. Tam bitti değim anda Cennet'in manevi desteğiyle en zor eğitimleri tamamladım"
DEFALARCA RÜYALARIMA GİRDİ
Özel harekat kursundayken Cennet'i çok kez rüyasında gördüğünü anlatan Kübra Karahan, "Rüyamda Cennetle bir poligondayız ve kuru tetik çalışması yapıyorduk. Ben Cennet'e 'kuru tetik yapmaktan parmağıma kan oturdu, artık yapamıyorum dayanamıyorum' dedim. O da moraran parmağıma bakarak 'Bu vatan için hiçbir şey değil, buna mı üzülüyorsun. Sen özel harekatçı olup bu vatan için daha fazlasını yapacaksın' dedi.
Daha sonra Cennet'in beni itekleyerek uyandırdığını hissettim. O gün feragat vermek istediğim gündü. Arkadaşım Derya bana feragat verip vermeyeceğimi sordu. Ben de ona 'Cennet rüyama girdi bana çok kızdı. Vazgeçmeyeceğim' dedim. Cennet beni her gördüğünde beni çok sevdiğini ve görünce çok mutlu olduğunu söylerdi. Bana hep ilham veriyordu" dedi.
Şehit Cennet'in cenaze törenine katılamadığı için günlerce ağladığını belirten Komiser Kübra Karahan, "Ben görevde olduğum için Cennet'in cenazesine katılamadım ve dualarımın ardından hep bunu aklıma getirdim. Sonra ilk rüyamda Cennet'i gördüm. Bana dediki 'Ne ağlayıp duruyorsun cenazeme katılamadıysan katılamadın. Ben şehidim şehit. Ne ağlıyorsunuz' dedi. Rüyamı hemen Cennet'in annesi Huriye anneye anlattım" dedi.
KOMİSER EZGİ TAŞKIRAN; "İSMİ GİBİ HUZURLU, SOYADI GİBİ YİĞİT'Tİ"
Kayseri Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nde görev yapan Şehit Cennet Yiğit'in devre arkadaşı Ezgi Taşkıran da o hain gecede şehit düşen Cennet'i anlattı. Sabah'ta yer alan habere göre, 15 Temmuz'da Tunceli Özel Harekatta görev yaptığını belirten Ezgi Taşkıran, "O gece şehit olanlar arasında devre arkadaşım Cennet Yiğit'te vardı. Daha sonra Cennet'in ardından oluşturulan anı evini gezdim. O an insanın nutku duruyor. Cennet adı gibi huzurlu, soyadı gibi yiğit biriydi. O gece demirin eridiği yerde arkadaşlarımız melek olup uçtu. Bu özel harekattan Cennetler, Kübralar, Gülşahlar geldi geçti. Hepsi vatan için gözlerini bile kırpmadan şehit düştüler. Onlar şimdi isimleri gibi en güzel mertebedeler. Rabbim inşallah bizlere de onlar gibi şehitlik nasip eder. Şehitlerimiz rahat uyusun bizler var oldukça kimse bu bayrağı yere düşüremez. 15 Temmuz'un üzerinden geçen 6 yılda kinimiz de, hırsımız da bir nebze olsun azalmadı. Hainlere hiç bir zaman fırsat vermeyeceğiz. O yüzden gazilerimiz emin olsun, şehitlerimiz rahat uyusun" diye konuştu.
