Fetullahçı Terör Örgütü'nün; 15 Temmuz darbe girişimi sırasında A Haber Televizyonu'nu işgal planını darbeci yüzbaşı İsmail Menderes Sema'nın yönettiği öğrenildi.
"KOMUTANIM, 'GENÇLER A HABER VE ATV HABER'İN BİNASINI BASMAYA GİDİYORUZ' DEDİ"
Astsubay öğrenci Ali Malgil: "Dışarı çıktık, bir tane yüzbaşı geldi. Adını hatırlayamıyorum, Yüzbaşı geldi, 'Arkadaşlar' dedi. 'Gün bugündür' dedi. 'Ya öleceğiz, ya kalacağız' dedi. Komutanım 'Ne oluyor' dedi arkadaşlar. 'Gençler A Haber ve ATV Haber'in binasını basmaya gidiyoruz' dedi. 'Oradaki her şeyi ele geçireceğiz. Oradaki güvenlik karşılık verirse atış yaparsınız' dedi." şeklinde ifadelere yer verdi.
"MENDERES YÜZBAŞI BİZE A HABER'İ BASACAKLARINI SÖYLEMİŞTİ"
Astsubay öğrenci Fazlı Sel: "Bunun öncesinde ismini bilmediğim rütbeliler bizi dışarıda çeşitli yerlere götüreceklerini beyan ediyorlardı. Bunlardan bir tanesi Menderes Yüzbaşı isimli şahıstır. Bize A Haber'i basacaklarını söylemişti." dedi.
DARBECİLER KIŞLADAN ÇIKIYOR...
"A HABERİ SUSTURMAYA GİDİYORUZ' DEDİLER"
Astsubay öğrenci Mehmet Emin Yıldız: "Yine rütbeliler vardı tanımadığımız. Bir süre bekledik sonra birisi telefonla konuştu rütbelilerden. 'A Haberi susturmaya gidiyoruz' dedi. 'Bizden kim var?' filan dedi. 'A Haber'i susturmaya gidiyoruz' dedi. Bunlar sevindiler filan. 'Hadi gidelim' gibisinden. Onlar 3 araç olması lazım. 3 landla gittiler. Nizamiyede rütbeli kalmadı. A Haber'e mi el koymaya gittiler? 'A haberi susturmaya gidiyoruz' dediler, nizamiyede rütbeli kalmadı." dedi.
"ASKERİ ÖĞRENCİLER BİZİMLE GELSİN. A HABER'İ BASACAĞIZ' DEDİLER"
Astsubay öğrenci Mikail Akyüz: "Akademiden geldiklerini söyleyen sivil kıyafetli, sonradan kamuflaj kıyafeti giyen rütbeliler, 'Askeri öğrenciler bizimle gelsin. A Haber'i basacağız' dediler." diye konuştu.
"A HABER TELEVİZYONU'NU BASACAĞIMIZ YÖNÜNDE BİR EMİR GELDİ"
Astsubay öğrenci Mustafa Çakıltaş: "İsmini bilmediğim birkaç rütbeli bu araçların camını kırdı. Bize araçları yoldan çekmemiz için emir verdiler. Çektikten sonra tekrar kışlaya döndük. Bu kez A Haber Televizyonu'nu basacağımız yönünde bir emir geldi. Fakat bizi götürmekten vazgeçtiler. Bu ana kadar bize yolu açmamız ve A Haber Televizyonu'na gitmemiz emrini veren şahısları ilk kez gördüm. Bu şahısların akademiden geldiğini biliyorum. Bunun dışında hiçbirinin ismini bilmiyorum." dedi.
Astsubay öğrenci Sabri Çetin: "Yüzbaşı Menderes isimli şahıs bizi AMM ye götürerek 'Herkes alabildiğinde yanına doldursun, mühimmat alsın' dedi. Bizi bir odaya götürdü, oradaki televizyonda 'TSK darbe yaptı' manşetini gördüm. O zaman bunun bir darbe olduğunu düşündüm. Başımızdaki Yüzbaşı Menderes 'Yandaş medyadan A Haber'i basmaya gideceğiz' dedi. 'Binaya girdiğinizde size silah çeken ateş eden olabilir, karşılık verin onlara' dedi." dedi.
NİZAMİYE ÖNÜ KAMERASI
İddianamede şöyle deniliyor:
"Ali Malgil olay tarihinde astsubay MYO öğrencisidir. Topkule Kışlası'nda staj eğitimi için bulunmaktadır. Şüpheli 15 Temmuz 2016 günü binbaşı Ahmet Baykal tarafından Tugay Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya katılmıştır. Ali Malgil ve beraberindeki askeri öğrencilere burada akşam tatbikat olabileceği söylenmiştir. Ali Malgil ve beraberindekiler gruplara ayrılmıştır. Akşam saatlerinde içtima olacağı söylenince içtima alanına gitmişler, silah ve mühimmat almışlardır. Ali Malgil bu noktadan sonra nizamiye bölgesine intikal etmiştir. Ali Malgil silahını ve teçhizatını burada Harp Akademileri'nden gelen bir subaya vermiştir. Ali Malgil, Acil Müdahale Mangası olarak kışlada bırakılmıştır. Akabinde nizamiyede görevli bir astsubayın yönlendirmesi ile bölüğüne intikal etmiştir. Ali Malgil kışla içerisinde dolaşırken şüpheli İsmail Menderes Sema ile karşılaşmış, Ali Malgil'in 'A haberi basmaya gidiyoruz cengâver var mı?' gibi söylemlerle askerleri topladığını görmüştür. Elinde silah olmadığını bahane ederek buradan kaçmış ve bu gruba dahil olmamıştır. Sonrasında koğuşlar bölgesine giderek burada saklanmıştır. Sabah saatlerinde Mustafa Sekitmen'in yönlendirmesi ile polis ekiplerine teslim olmuştur."
"MENDERES YÜZBAŞI BİZE A HABER'İ BASACAKLARINI SÖYLEMİŞTİ"
Astsubay öğrenci Fazlı Sel: "Bunun öncesinde ismini bilmediğim rütbeliler bizi dışarıda çeşitli yerlere götüreceklerini beyan ediyorlardı. Bunlardan bir tanesi Menderes Yüzbaşı isimli şahıstır. Bize A Haber'i basacaklarını söylemişti."
O SİLAHLA KAMU GÖREVLİLERİ ŞEHİD EDİLDİ
İddianamede; kışla dışına çıkmak için seçilmeyen şüphelilerden Fazlı Sel'in silah ve mühimmatını şüpheli kurmay öğrenci Rasim Erkan'a verdiği, bu silahın kışla içinde yaşanan kamu görevlilerinin şehit edildiği ve yaralandığı çatışmalarda kullanıldığının kriminal raporu ile tespit edildiğine dikkat çekiliyor.
İddianamede şöyle deniliyor:
"Şüpheli Fazlı Sel ifadesinde darbe teşebbüsünün yaşandığı gün kendisine zimmetlenen silahın "L0093333" seri numaralı silah olduğunu, bu silahı Rasim Kara isimli bir yüzbaşıya verdiğini beyan etmiştir. Bu beyandan L0093333 seri numaralı tüfeğin bütün gece boyunca Rasim Erkan isimli şüpheli tarafından kullanıldığı anlaşılmıştır. İstanbul Kriminal Polis Labaratuvarının İST-BLS-16-11157 sayılı uzmanlık raporunda; Esenler İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından Topkule Kışlası'nda yapılan olay yeri incelemesi sırasında elde edilen 8 adet fişeğin bu silahtan atıldığı belirtilmiştir. Dolayısı ile bu fişeklerin şüpheli Rasim Erkan tarafından vatansever asker ve polis ekipleri ile çatıştığı anda ateşlendiği değerlendirilmiştir."
ŞÜPHELİ FAZLI SEL'İN EYLEMLERİ
İddianamede şöyle deniliyor:
"Şüpheli Fazlı Sel isimli şahıs olay tarihinde astsubay MYO öğrencisidir. Topkule Kışlası'nda staj eğitimi için bulunmaktadır. Şüpheli 15 Temmuz 2016 günü binbaşı Ahmet Baykal tarafından Tugay Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya katılmıştır. Fazlı Sel ve beraberindeki askeri öğrencilere burada akşam tatbikat olabileceği söylenmiştir. Fazlı Sel ve beraberindekiler gruplara ayrılmıştır. Akşam saatlerinde içtima olacağı söylenince içtima alanına gitmişler, silah ve mühimmat almışlardır. Nizamiye bölgesine intikal ettiği esnada yarbay rütbeli bir şahsa neler olduğunu sormuş, yarbaydan Gazi mahallesinde polise yardıma gidileceği cevabını almıştır. Sonrasında aynı yarbay tarafından nizamiye bölgesinde Acil Müdahale Mangası olarak görevlendirilmiştir. Fazlı Sel burada beklerken şüpheli Rasim Erkan şüpheliden teçhizatını almıştır. Fazlı Sel nizamiyede beklerken çevresinden darbe girişimi olduğu haberini duymuştur. Bu noktadan sonra nizamiyede görevli bir astsubayın yönlendirmesi ile saklanmış ve sabah saatlerinde polis ekiplerine teslim olmuştur. Şüpheli Rasim Erkan'ın sabah saatlerinde kışlada meydana gelen çatışmaya kaldığı, olay yerinden alınan kovanlarla silahın kriminal incelemesinden anlaşılmıştır."
YILDIZ: "A HABERİ SUSTURMAYA GİDİYORUZ' DEDİLER"
Astsubay öğrenci Mehmet Emin Yıldız: "Yine rütbeliler vardı tanımadığımız. Bir süre bekledik sonra birisi telefonla konuştu rütbelilerden. 'A Haberi susturmaya gidiyoruz' dedi. 'Bizden kim var?' filan dedi. 'A Haber'i susturmaya gidiyoruz' dedi. Bunlar sevindiler filan. 'Hadi gidelim' gibisinden. Onlar 3 araç olması lazım. 3 landla gittiler. Nizamiyede rütbeli kalmadı. A Haber'e mi el koymaya gittiler? 'A haberi susturmaya gidiyoruz' dediler, nizamiyede rütbeli kalmadı."
ŞÜPHELİ MEHMET EMİN YILDIZ'IN EYLEMLERİ
İddianamede şöyle deniliyor:
66. Mekanize Piyade Tugayı'nda görevlendirilen Harp Akademileri Komutanlığı'nda görevli yüzbaşı İsmail Menderes Sema'nın; A Haber Televizyonu'nu işgale giden subay, astsubay ve erlere, "Herkes alabildiğinde yanına doldursun, mühimmat alsın. A Haber'i basmaya gideceğiz. Binaya girdiğinizde size silah çeken ateş eden olabilir, karşılık verin onlara" dediği öğrenildi.
A Haber Televizyonu'nu işgal etmek için yola çıkan darbeci askerler, Servet Asmaz'ı (44) şehit etmişti.
A HABER TELEVİZYONU'NU İŞGAL İÇİN YOLA ÇIKAN O EKİP
İddianamede; subaylar İsmail Menderes Sema, Rasim Erkan, Mehmet Purtaş, Apdullah Özdemir ve Sedat Engin'in komutasında, astsubay öğrenciler Alettin Baydan, Burak Baykın, Emre Gölcük, Fatih Şahan, Fırat Gültekin, Hasan Kaygısız, İbrahim Şahin, Mustafa Kirazlı, Onur Çetin, Ümit Akkurt ve Seyit Remzi Yalçın ile erler Mehmet Çetin ve Hüseyin Duman'ın 66. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı'ndan A Haber Televizyonu'nun işgali için hareket ettiklerine dikkat çekiliyor..
İddianamede; şüphelilerin TEM Otoyolu'nda Fatih Sultan Mehmet Köprüsü istikametinde Gaziosmanpaşa tır garajı mevkiine geldiklerinde önlerinin polis ve vatandaşlar tarafından kesildiğine dikkat çekiliyor.
YARALI HALDE BULUNAN SERVET ASMAZ'IN HASTANEYE GİDİŞİ ENGELLENDİ
İddianamede; İsmail Menderes Sema, Rasim Erkan, Mehmet Purtaş, Apdullah Özdemir ve Sedat Engin yanlarına bir kısım astsubay öğrencileri alarak polislerle ve vatandaşların yolun açılması hususunda tartışmaya girdikleri, söz konusu tartışma sırasında şüphelilerce ateş edilmesi üzerine olay yerinde bulunan ve darbe girişimini engellemek amacı ile sokağa çıkan Servet Asmaz'ın olay yerinde yaralandığı ifade ediliyor..
İddianamede; olay sırasında şehit Servet Asmaz'ın yanında bulunan Yasir Kaya'nın yaralı halde bulunan Servet Asmaz'ı olay yerinden almasının şüpheliler tarafından engellendiği belirtilerek, "Servet Asmaz daha sonra Yasir Kaya tarafından Taksim İlk Yardım Hastanesi'ne kaldırılmıştır. Servet Asmaz Taksim İlk Yardım Hastanesi'nde şehit olmuştur" deniliyor.
KAYA: "BİR RÜTBELİ 'YOLU AÇMAK İÇİN GEREKİRSE VURUN' DİYE TALİMAT VERDİ"
Tanık Yasir Kaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısı üzerine darbe girişimini engellemek amacıyla Servet Asmaz ile birlikte TEM'e çıktıklarını, vatandaşları toplanmış halde gördüklerini, bu sırada yaklaşık 15 kadar askerin uzun namlulu silahlarla geldiklerini, üç dört tanesinin havaya ateş ettiğini bu eylemi muhtemelen yolu açmak için yaptıklarını, diğer askerlere göre komutan konumunda olan zira diğer askerlerce korunan bir rütbelinin yol açılmaması üzerine "Yolu açmak için gerekirse vurun" diye talimat verdiğini söyledi..
Yasir Kaya, bunun üzerine bu kişiye göre daha genç sayılan 25 yaşlarında, tahminen 1.75 boylarında, 80 kilo ağırlığında, gözlüklü, beyaz tenli birinin G-3 ile ateş ettiğini, bunun üzerine Servet Asmaz'ın vurulduğunu, Servet Asmaz'ı almaya çalıştığı esnada kendisini engellediklerini, daha sonra Servet Asmaz'ın Taksim İlk Yardım Hastanesi'nde şehit olduğunu ifade etti.. Tanık Yasir Kaya ifadesinde fotoğraf üzerinden yaptığı teşhiste eşkal bilgilerini verdiği kişinin Murat Çelik isimli şahsa benzediğini ifade etti. Ancak Murat Çelik isimli şahsın darbe girişimi kapsamında Borsa İstanbul'daki eylemleri nedeni ile İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi'ne hitaben kamu davası tanzim edildiği anlaşıldı. Murat Çelik'in halen firari konumda olduğu ifade edildi.
A HABER TELEVİZYONU'NU İŞGAL PLANINI DARBECİ YÜZBAŞI İSMAİL MENDERES SEMA YÖNETMİŞ
Şüpheliler; A Haber Televizyonu'nu işgal planını 66. Mekanize Piyade Tugayı'nda görevlendirilen Harp Akademileri Komutanlığı'nda görevli yüzbaşı İsmail Menderes Sema'nın yönettiğine dikkat çekiliyor.
Şüphelilerin askerlerin savunmaları şöyle:
MALGİL: "KOMUTANIM, 'GENÇLER A HABER VE ATV HABER'İN BİNASINI BASMAYA GİDİYORUZ' DEDİ"
Astsubay öğrenci Ali Malgil: "Dışarı çıktık, bir tane yüzbaşı geldi. Adını hatırlayamıyorum, Yüzbaşı geldi, 'Arkadaşlar' dedi. 'Gün bugündür' dedi. 'Ya öleceğiz, ya kalacağız' dedi. Komutanım 'Ne oluyor' dedi arkadaşlar. 'Gençler A Haber ve ATV Haber'in binasını basmaya gidiyoruz' dedi. 'Oradaki her şeyi ele geçireceğiz. Oradaki güvenlik karşılık verirse atış yaparsınız' dedi."
ALİ MALGİL, EYLEMLERE KATILAN KURMAY SUBAYLARA SİLAH VE MÜHİMMAT TEMİNİ SAĞLADI
İddianamede; astsubay öğrenci Ali Malgil'in eylemlere katılan kurmay subaylara silah ve mühimmat temini sağladığı ifade ediliyor.
ŞÜPHELİ ALİ MALGİL'İN EYLEMLERİ
"Şüpheli Mehmet Emin Yıldız olay tarihinde astsubay MYO öğrencisidir. Topkule Kışlası'nda staj eğitimi için bulunmaktadır. Mehmet Emin Yıldız 15 Temmuz 2016 günü Binbaşı Ahmet Baykal tarafından Tugay Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya katılmıştır. Mehmet Emin Yıldız ve beraberindeki askeri öğrencilere burada akşam tatbikat olabileceği söylenmiştir. Mehmet Emin Yıldız ve beraberindekiler gruplara ayrılmıştır. Akşam saatlerinde içtima olacağı söylenince içtima alanına gitmişler, silah ve mühimmat almışlardır. Mehmet Emin Yıldız bu noktadan sonra nizamiye bölgesine intikal etmiştir. Burada kendisi nizamiyede Acil Müdahale Mangası'na ayrılmış olmasına rağmen kendi beyanına göre terör saldırısı sebebi ile polislere desteğe gidileceğini duyunca burada bir askeri kamyona atlamıştır. Bu şekilde Özkan Özgenç isimli şüphelinin komutasındaki Enterne Timine dahil olmuştur. Bu tim ile birlikte kışla dışında bir süre intikalde bulunduktan sonra kışlaya geri dönmüştür. Bu ekibin dışarıda iken yolları kapatmak isteyen polis araçlarına camlarını kırmak sureti ile zarar verdiği bilinmektedir. Kışlaya geri döndükten sonra nizamiye bölgesindeki AMM görevine devam etmiştir. Buradaki komutanların emri ile havaya üç el uyarı ateşi açmıştır. Sonrasında diğer astsubay öğrencileri ile birlikte koğuşlar bölgesine giderek burada saklanmıştır. Sabah saatlerinde Mustafa Sekitmen isimli şüphelinin yönlendirmesi ile teslim olmuştur."
"UYARI ATEŞİ YAPTIRDILAR, ÜÇ EL UYARI ATEŞİ YAPTIM"
Mehmet Emin Yıldız savunmasında; "Halk toplandı. Kamyonlarla belediye araçları kamyonlarıyla geldiler. Nizamiyenin önünü kapattılar. Uzman çavuş konuşarak ikna etmeye çalışıyordu onları. 'Gidin arkadaşlar bize yardımcı olun burada size emir verenler yok' dedi. 'Hani kışla boş sadece biz varız burada' dedi. Sonra uyarı ateşi emri verildi, uyarı ateşi yaptırdılar üç el uyarı ateşi yaptım" dedi.
AKYÜZ: "'ASKERİ ÖĞRENCİLER BİZİMLE GELSİN. A HABER'İ BASACAĞIZ' DEDİLER"
Astsubay öğrenci Mikail Akyüz: "Akademiden geldiklerini söyleyen sivil kıyafetli, sonradan kamuflaj kıyafeti giyen rütbeliler, 'Askeri öğrenciler bizimle gelsin. A Haber'i basacağız' dediler."
ŞÜPHELİ MİKAİL AKYÜZ'ÜN EYLEMLERİ
İddianamede şöyle deniliyor:
"Şüpheli Mikail Akyüz olay tarihinde astsubay MYO öğrencisidir. Topkule Kışlası'nda staj eğitimi için bulunmaktadır. Mikail Akyüz, 15 Temmuz 2016 günü Binbaşı Ahmet Baykal tarafından Tugay Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya katılmıştır. Mikail Akyüz ve beraberindeki askeri öğrencilere burada akşam tatbikat olabileceği söylenmiştir. Şüpheli ve beraberindekiler gruplara ayrılmıştır. Akşam saatlerinde içtima olacağı söylenince içtima alanına gitmişler, silah ve mühimmat almışlardır. Sonrasında şüpheli İsmail Turan isimli şüphelinin komutasında nizamiye bölgesine intikal etmiş burada bir askeri kamyona binmiştir. Şüpheli bu şekilde Özkan Özgenç isimli şüphelinin komutasındaki Siyasi Şahsiyetleri Enterne edecek time dahil olmuştur. Bir süre kışla dışında dolandıktan sonra tekrar Topkule Kışlası'na geri gelmişlerdir. Bu süre zarfında bu ekibin dışarıda iken yolları kapatmak isteyen polis araçlarına camlarını kırmak sureti ile zarar verdiği bilinmektedir. Kışlaya geri geldikten sonra İsmail Menderes Sema isimli şüphelinin bazı askerleri alarak A haber isimli televizyon kanalını işgal için hareket ettiği sırada şüpheli ağaçların arasında saklanmış ve bu gruba dahil olmamıştır. Sonrasında şüpheli koğuşlar bölgesine giderek saklanmıştır. Gece boyu okulu ile irtibat kurup neler yapmaları gerektiği hakkında talimat almıştır. Sabah saatlerinde de polis ekiplerine teslim olmuştur."
ÇAKILTAŞ: "A HABER TELEVİZYONU'NU BASACAĞIMIZ YÖNÜNDE BİR EMİR GELDİ"
Astsubay öğrenci Mustafa Çakıltaş: "İsmini bilmediğim birkaç rütbeli bu araçların camını kırdı. Bize araçları yoldan çekmemiz için emir verdiler. Çektikten sonra tekrar kışlaya döndük. Bu kez A Haber Televizyonu'nu basacağımız yönünde bir emir geldi. Fakat bizi götürmekten vazgeçtiler. Bu ana kadar bize yolu açmamız ve A Haber Televizyonu'na gitmemiz emrini veren şahısları ilk kez gördüm. Bu şahısların akademiden geldiğini biliyorum. Bunun dışında hiçbirinin ismini bilmiyorum."
ŞÜPHELİ MUSTAFA ÇAKILTAŞ'IN EYLEMLERİ
İddianamede şöyle deniliyor:
"Şüpheli Mustafa Çakıltaş olay tarihinde astsubay MYO öğrencisidir. Topkule Kışlası'nda staj eğitimi için bulunmaktadır. Mustafa Çakıltaş, 15 Temmuz 2016 günü Binbaşı Ahmet Baykal tarafından Tugay Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya katılmıştır. Mustafa Çakıltaş ve beraberindeki askeri öğrencilere burada akşam tatbikat olabileceği söylenmiştir. Mustafa Çakıltaş ve beraberindekiler gruplara ayrılmıştır. Akşam saatlerinde içtima olacağı söylenince içtima alanına gitmişler, silah ve mühimmat almışlardır. Sonrasında şüpheli İsmail Turan isimli şüphelinin komutasında nizamiye bölgesine intikal etmiş burada bir askeri kamyona binmiştir. Şüpheli bu şekilde Özkan Özgenç isimli şüphelinin komutasındaki Siyasi Şahsiyetleri Enterne edecek time dahil olmuştur. Bir süre kışla dışında dolandıktan sonra tekrar Topkule Kışlası'na geri gelmişlerdir. Bu ekibin dışarıda iken yolları kapatmak isteyen polis araçlarına camlarını kırmak sureti ile zarar verdiği bilinmektedir. Kışlaya geri geldikten sonra İsmail Menderes Sema isimli şüphelinin bazı askerleri alarak A haber isimli televizyon kanalını işgal için hareket ettiği sırada şüpheliyi yanlarına almaktan vazgeçmeleri üzerine bu gruba dahil olmamıştır. Sonrasında şüpheli koğuşlar bölgesine giderek saklanmıştır. Sabah saatlerinde de polis ekiplerine teslim olmuştur."
ÇETİN: "BAŞIMIZDAKİ YÜZBAŞI MENDERES 'YANDAŞ MEDYADAN A HABER'İ BASMAYA GİDECEĞİZ' DEDİ"
Astsubay öğrenci Sabri Çetin: "Yüzbaşı Menderes isimli şahıs bizi AMM ye götürerek 'Herkes alabildiğinde yanına doldursun, mühimmat alsın' dedi. Bizi bir odaya götürdü, oradaki televizyonda 'TSK darbe yaptı' manşetini gördüm. O zaman bunun bir darbe olduğunu düşündüm. Başımızdaki Yüzbaşı Menderes 'Yandaş medyadan A Haber'i basmaya gideceğiz' dedi. 'Binaya girdiğinizde size silah çeken ateş eden olabilir, karşılık verin onlara' dedi."
ŞÜPHELİ SABRİ ÇETİN'İN EYLEMLERİ
İddianamede şöyle deniliyor:
"Şüpheli Sabri Çetin olay tarihinde astsubay MYO öğrencisidir. Topkule Kışlası'nda staj eğitimi için bulunmaktadır. Sabri Çetin, 15 Temmuz 2016 günü binbaşı Ahmet Baykal tarafından Tugay Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya katılmıştır. Sabri Çetin ve beraberindeki askeri öğrencilere burada akşam tatbikat olabileceği söylenmiştir. Sabri Çetin ve beraberindekiler gruplara ayrılmıştır. Akşam saatlerinde içtima olacağı söylenince içtima alanına gitmişler, silah ve mühimmat almışlardır. Sabri Çetin bu noktadan sonra nizamiye bölgesine intikal etmiştir. Sabri Çetin burada beklerken üst rütbeli askerlerin talimatı ile teçhizatını Harp Akademileri'nden gelen subaylara vermiş ve kendisi nizamiye bölgesinde kalmıştır. Sabri Çetin, daha sonra bölüğüne intikal etmiş burada televizyondan darbe girişimini öğrenmiştir. Sonra koğuşlar bölgesine gitmiş, astsubay öğrencisi arkadaşlarına mesaj atarak durumu anlatmış ve bu şüphelilerin koğuşlara gelmesini istemiştir. Sabah saatlerinde hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen Mustafa Sekitmen'in yönlendirmeleri ile polis ekiplerine teslim olmuştur."
"ŞÜPHELİLER İŞGAL İÇERİSİNDE STAJLA ALAKASI BULUNMAYAN EĞİTİMLERE TABİ TUTULDU"
İddianamede şöyle denildi:
"Şüpheli astsubay öğrenciler; Fazlı Sel, Sabri Çetin, Davut Pehlivan, Ali Malgil, Mehmet Erdoğan ve Muhammed Çarıklı; suç tarihinde hakkında Borsa İstanbul'un işgal edilmesi eylemi nedeni ile kamu davası açılan binbaşı Ahmet Baykal'ın koordinesinde içtima alanında toplanmışlardır.
Şüpheli Özkan Özgenç'in emirleri doğrultusunda silahlanan şüpheliler darbe girişimindeki işgal eylemlerine katılmak amacıyla hazır hale gelmişlerdir. Kışla dışına çıkmak için seçilmeyen şüphelilerden Fazlı Sel silah ve mühimmatını şüpheli kurmay öğrenci Rasim Erkan'a vermiştir. Daha sonra bu silahın kışla içinde yaşanan kamu görevlilerinin şehit edildiği ve yaralandığı çatışmalarda kullanıldığı kriminal raporu ile tespit edilmiştir. Şüpheli Davut Pehlivan, kurmay öğrenci şüpheliler Ali Özkara, Mehmet Çataklı ve Mehmet Kocatepe'ye silah ve mühimmat teminini gerçekleştirmiştir. Şüpheli Muhammed Çarıklı, şüpheli kurmay öğrenci Apdullah Özdemir'e silah ve mühimmat sağlamıştır. Diğer şüpheliler Sabri Çetin ve Ali Malgil de işgal girişimi kapsamındaki eylemlere katılan diğer kurmay subaylara silah ve mühimmat temini sağlamışlardır. Şüphelilerin işgal içerisinde stajla alakası bulunmayan eğitimlere tabi tutulmaları ve bu hususların savunmalarına yansıması ve gerçekleştirdikleri katkılar da dikkate alınarak savunmalarına itibar edilmemiş ve atılı suçları işledikleri değerlendirilmiştir.