YUNANİSTAN'IN PROVOKATİF ADIMLARI
Vahdettin Köşkü'nde Miçotakis'le yemek yedik. Bu yemekte kendisine dedim ki: Bundan sonra aramıza üçüncü ülkeyi sokmayalım. Aradan geçti 3 hafta. Amerika'da Kongre'deki konuşmasını yaptı. Oradan döndü Davos'a gitti. Benzer şeyler yaptı.
Sen de siyasetçisin ben de siyasetçiyim. Şunu bilmen lazım. Türkiye'ye karşı herhangi bir olumsuz adım attığın zaman benim ilk işim halkıma anlatabileceğim güçlü şeylerin olması lazım. Efes tatbikatı bunları çıldırttı.
"VAKTİ GELDİĞİNDE NE GEREKİYORSA YAPARIZ"
Lozan ve Paris Anlaşmalarına ters olan böyle bir durumda Türkiye olarak biz 'Yunanistan ne yapmak istiyorsan yap' mı diyelim. Ne gerekiyorsa vakti saati geldiğinde Türkiye olarak yaparız. Bu adaların egemenliğinin gayri askeri statü altında kalma kaydıyla kendisine verildiğini Miçotakis herhalde bilmiyor. Öğrenecek.
Hulusi Paşa bir açıklama yaptı. Bu tür şartlar Türkiye için geçerli şartlar değil, olacak iş değil. Biz Biden'la yaptığımız görüşmede gayet olumlu konuştuk. Sonra bu nereden çıktıysa Yunanistan'la ilgili konular gündeme geldi. Ben gelişmelerin olumlu olacağını düşüyorum.
BAE, SUUDİ ARABİSTAN VE İSRAİL İLE YENİ DÖNEM
Bir yıllık süre zarfında gerçekleştirdiğimiz karşılıklı ziyaretlerle BAE, Suudi Arabistan'la yeni bir dönem başlattık. BAE ile bir ortak teknoloji forumu tesis edildi.
Suudi Arabistan makamlarının da iş adamlarımızın sorunlarının giderilmesi konusunda çalıştıklarını görüyoruz. Tabi ihraç ürünlerimize yönelik boykotların sona ermekte olduğunu, Türk okullarının yeniden açılmasına yönelik adımların atıldığını görüyoruz. İsrail'den 15 yıl aradan sonra devlet başkanı seviyesinde ziyaret oldu.
ERMENİSTAN İLE İLİŞKİLER
Başbakan Paşinyan'la her iki ülkenin dini bayramları kapsamında karşılıklı tebriğimizi ilettiğimiz bir telefon görüşmesi gerçekleştirdik.
Tabi normalleşme sürecini de konuştuk. Bizim baştan itibaren kırmızı çizgimiz Azerbaycan'dı. Artık söylemin ötesinde somut adımlar atmasını bekliyoruz. Normalleşme sürecinde biz ciddiyiz, kararlıyız.
Tam normalleşmeyi de hedefliyoruz. Türkiye'de bugün 100 binin üzerinde Ermeniler var. Azerbaycan'la eşgüdüm içinde Ermenistan'la olan yaklaşımı geliştiriyoruz.
IRAK DOHUK'TAKİ SALDIRI
Bu, PKK/YPG-PYD bunların alışılmış terör eylemlerinin bir benzeri. Buna biz yabancı değiliz. Tüm Amerikalılara, aynı şekilde Rusya tarafına, "Bakın bu durum böyle, oyuna gelmeyelim" dedik.
Aynı şekilde bunu Iraklı dostlarımıza da ilettik. "Yaptığınız açıklamalara dikkat edin. Biz dostumuzla böyle bir duruma girmeyiz" dedik. Dert, Irak ve Türkiye arasındaki olumlu ilişkileri bozmak.
Konya'da yapılacak olan İslam Oyunları'na Irak'ın katılmaması konusunda açıklama yapmışlar. Üzüldüm. Irak böyle bir adımı atmamalı. Arkadaşlarımıza da söyledim. Görüşün bu açıklamayı geri çeksinler.
Bu arada Irak'ta hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum. Irak'ın doğusu hala sıkıntıda. ABD'nin maalesef burada ciddi, olumsuz yaklaşımları var. Madrid'deki görüşmelerde de bunu söylediğim gibi, Tahran'da da ABD'nin Fırat'ın doğusundan çekilmesi üzerinde durdum.
Binlerce tır silah, mühimmat, araç gereci ABD buraya yığdı, hala da yığmaya devam ediyor. Biz bunu Trump'a söylemiştik, aynı şekilde Biden'a da söyledik. Ama hala olumlu bir adım atılmış değil. Bize dokunmayana biz zaten dokunmayız.
ABD'NİN TERÖR ÖRGÜTÜ PKK/YPG'YE DESTEĞİ
ABD bundan önce de pek çok kez yaptı. Zaten ABD'nin kendi yetiştirmeleri bunlara eğitim vermek için terör kamplarına gelmişlerdir. Hala eğitim verme çalışmaları maalesef devam ediyor.
Bu taziye yayınladıkları terörist kim diye bakarsanız. Türkiye'ye karşı terör eylemlerinde bulunan, Suriye'deki kız çocuklarını örgütü katmak için çalışan birisi. Belki Eylül toplantısında Biden'la görüşme fırsatımız olursa, bu olayları önlerine koyacağız.
ABD, terör örgütünü DEAŞ'la mücadele de ortak gibi görüyoruz. Türkiye'nin DEAŞ ile çarpışan tek NATO devleti olduğunu görmezden geliyorlar. Sözde ortaklarının terör eylemlerinin NATO müttefikine verdiği zarardan bahsetmiyor. Terör örgütüne zarar vermek için, bir başka terör örgütüyle iş tutulmaz. Bunu önce bileceğiz.
SIĞINMACILARIN ÜLKELERİNE DÖNÜŞÜ
Biz Suriye'nin kuzeyinde hedef olarak 250 bin briket ev yapmayı planlıyoruz. Bunları AFAD'ımızla birlikte yapıyoruz. O ilkel çadırlarda insanları yaşaması ne insani ne de İslami değildir.
AFAD'ın koordinesinde, STK'larımızın katılmasıyla şu ana kadar 100 bine yakın konutu bitirdik. Ve devam ediyor. Şimdi yeni bir projeye gireceğiz. Zemin artı kat şeklinde. Buralara bizdeki mültecilerden geri dönüşleri artıralım diyoruz.
MİT'İN NOKTA OPERASYONLARI
Bir gece ansızın dediğimiz konu bu zaten. İstihbarat kendine has yöntemle nokta atışlarla bunların işini bitiriyor.
Bundan sonra da başarılı operasyonlarını istihbarat örgütümüz devam edecek.
EKONOMİDEKİ GELİŞMELER
Bu salgın süreci, Ukrayna'daki savaş, tarihin en yüksek seviyelerine ulaşan enerji ve emtiya fiyatları, küresel alanda enflasyonist bir ortam oluştu. Bu diğer ülkelerde olduğu gibi Türkiye'yi de etkiledi.
Tabi hayat pahalılığının yükünü azaltmak amacıyla gerekli tüm adımları da atıyoruz. Bu kapsamda Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve ekonomi yönetimimiz çalışıyor. Hedef odaklı hayata geçirdiğimiz bu adımlarla zorlu koşullara karşı ülkemizin direnci artırmayı hedefliyoruz. Kur Korumalı TL'ye katılım çok oldu. Toplamda 1,8 milyon hesap açıldı. Bu sayı güvene işaret ediyor.
Gerçek kişilere yönelik tasarladığımız ürüne gelen talep de tabana yayıldı ve beklentimizin üzerinde gerçekleşti. Yapmış olduğumuz bu düzenlemelerin enflasyon üzerindeki etkilerini yakından takip ediyoruz.
Son haftalarda yaşanan petrol fiyatlarındaki düşüşün olumlu etkilemesini de bekliyoruz. Yıllık enflasyon düşüşünü önümüzdeki yıl ciddi bir şekilde Şubat-Mart döneminde görmeye başlarız. Kayseri'de resmi rakam 70 bin civarındaydı. Orada 70 bin kişinin o sıcağa rağmen meydana gelmiş olması bir şeyi gösteriyor. Diyor ki: "çıkış yolu burası"