AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten Yunan ve ABD'nin provokatif adımlarına tepki: Türkiye KKTC'ye silah desteğini artırır

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, MKYK toplantısı sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un Türkiye'ye hedef alan sözlerini değinen Çelik, bu durumu diplomatik kapasitesizlik olarak değerlendirdi. Ege ve Akdeniz'de Yunanistan'ın ABD eliyle artan provokasyonlarına dikkat çeken Ömer Çelik, "Türkiye bundan sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne silah desteğini daha çok arttırır. Ege'deki kuvvetlerini hiç kimsenin tehdit edemeyeceği kuvvet seviyesine çıkarır" dedi. AK Parti Sözcüsü, Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyareti ilişkin 'Milletin icazeti önemlidir" yorumunu yaptı. Ankara'daki 'istek parça' cinayeti ile ilgili konuşan Ömer Çelik, "Onur Şener'in acılı ailesine başsağlığı diliyorum. Dava sürecini yakından takip edeceğiz" ifadelerini kullandı.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Merkezi'nde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu.

Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörüne çağrıda bulunan Çelik, "Kendisinin doğru ya da yanlış gündeme aldığı bir sürü konu var, kendisinin Diyarbakır annelerini de bir Türkiye raportörü olarak gündemine almasını bekliyoruz. Her zaman için bu raporlardaki sağlıksızlığı, bu raporlardaki çifte standardı analiz ediyoruz, mukayese ediyoruz ve kendilerine hatırlatıyoruz. Ama hiçbir şekilde şimdiye kadar uluslararası kurumların Türkiye ile ilgili yazılan raporların hiçbirinin gündemine Diyarbakır annelerinin girmemiş olması, dünyanın en büyük çifte standartlarından, dünyanın en büyük ikiyüzlülüklerinden bir tanesidir" diye konuştu.

Çelik, Rusya'nın Ukrayna'nın bazı bölgelerini ilhakıyla barış ve ateşkes umutlarının daha da uzak ve belirsiz bir zamana ötelendiğini ifade ederek, "Türkiye, Kırım'ın ilhakından bu yana, işgalinden bu yana ortaya koyduğu ilkeli tavrı sürdürmeye devam ediyor. Bu ilhak yaklaşımını da reddettiğimizi ifade ediyoruz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya-Ukrayna arasında barışın sağlanması için büyük bir performans ortaya koymaya devam ettiğini vurgulayan Çelik, şunları söyledi:

"Tabii ki aslında bu ilhak kararına kadar çok olumlu aşamalar geçilmişti. Bunlardan en önemlilerinden bir tanesi dünyanın bir açlık krizi ile karşı karşıya kalması karşısında tahıl koridorunun hayata geçmesiydi. Bu dünyayı bir açlık krizi ile karşı karşıya kalmaktan kurtaran çok büyük bir diplomatik hamleydi. Bu her iki tarafın da söylediği, Cumhurbaşkanımızın inisiyatif alması ile her iki tarafla yürüttüğü müzakereler neticesinde ortaya çıktı. Yine 200 savaş esirinin mübadelesi konusunda da Türkiye'nin ortaya koyduğu katkıyı, Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu katkıyı herkes takdir ediyor. Bu da aslında diplomasisinin, çalışmasının birtakım aşamalar kaydetmesi bakımından, birtakım sonuçlar üretmesi bakımından son derece kıymetli ve önemli bir aşamaydı. Maalesef bu ilhak kararı ile birlikte bütün bu aşamaların kazanımları masada durmakla birlikte, barışla ilgili ateşkes ile ilgili durum biraz daha ötelenmiş duruyor."

Çelik, Türkiye'nin barışın ve ateşkesin sağlanması için ortaya koyduğu dışında ciddi bir diplomatik irade bulunmadığını belirterek, "Çeşitli kesimlerin ortaya koyduğu sözlerde ve davranışlarda savaşın devam etmesine, savaşın derinleşmesine dönük maalesef tehditlerin, karşılıklı restleşmelerin açığa çıktığını görüyoruz. Kuşkusuz ülkelerin toprak bütünlüğüne ve egemenliklerine her zaman söylediğimiz gibi ilkesel çerçevede sahip çıkıyoruz ve önem veriyoruz. İlhak konusundaki tutumumuz da ilkesel bir tutumdur, Kırım'ın ilhakından beri ortaya koyduğumuz tavır bellidir. Tüm bu çerçevelerde ise barış diplomasi masasının kurulmasına gayret etmek, sorunların çözümü için yegane adres olacaktır. Savaş hiçbir şey çözmez, savaş sadece acı, yıkım ve insanlar için büyük kayıplar meydana getirir" şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği'nin Türkiye'nin yürüttüğü barış diplomasisine destek verme konusunda geride kaldığını aktaran Çelik, "Bunu bir rekabete dönüştürmeleri, örneğin Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un 'İşte biz Fransa olarak Rusya'yla iş birliği diyaloğumuzu sürdüreceğiz, Rusya ile konuşan tek ülkenin Türkiye olmasını kimse istemez' gibisinden, yani barış konusunu bile bir rekabet konusu haline getirmesi, diplomatik kapasite üretmeyi, diplomatik sonuç üretmeyi bile bir çıkar meselesi haline dönüştürmeye çalışması maalesef bütün bu süreç içerisinde yapılmış en talihsiz açıklamalardan bir tanesidir" değerlendirmesinde bulundu.

GÜNÜN DİĞER HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.