KİMLERLE GÖRÜŞTÜ?
Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanı seçildikten sonra 2013 yılında ABD'ye gitmiş ve FETÖ terör örgütü yöneticileriyle bir araya gelmişti. Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretinin ardından FETÖ'nün 17/25 Aralık operasyonu gerçekleşmişti. Bu gerçekler ortadayken Kılıçdaroğlu'nun yanında uçurduğu gazetecileri atlatıp 8 saat ortadan kaybolduğu sırada kiminle ya da kimlerle ne görüştüğü merak konusu oldu.
İcazet turu olarak bilinen bu ziyaret ne kadar fiyaskoya dönüşmüş gibi görünse de Kılıçdaorğlu'nun 8 saatlik ortadan kayboluşu yine şüpheleri gündeme getirdi.
BU GİZEM NORMAL DEĞİL
Konuya ilişkin detayları kaleme alan Gazeteci Oray Eğin, Devlet Başkanı ve güvenlik riskleri olmasına rağmen Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve ABD Başkanı Joe Biden'ın programlarının dahi böyle gizlenmediğine dikkat çekti.
Kılıçdaroğlu'nun gezisini Kılıçdaroğlu'nun ekibinden ayrı takip eden Eğin şu detaylarla görüşmedeki gizemi aktardı;
"Kemal Kılıçdaroğlu'nun Salı sabahı Boston'da yaptığı bir görüşmeden sonra tarifeli uçakla başkente gelmesi bekleniyordu. Ama biletini yaktı ve otomobille yola çıkmaya karar verdi. Boston ve D.C. arası trafiksiz, hiç durmadan en az sekiz saat demek. Amerikan otobanı da olsa yorucu. Tren ve epey kısa sayılabilecek uçak seferleri var. 15 bin dolar gibi cüzi bir ücrete 10-15 kişilik özel uçak bile kiralamak mümkün.
Ama Kılıçdaroğlu otomobille gelmeyi tercih ediyor, yanındakiler de şaşırıyor. Sabah Erdoğan'ın anayasa ve aile çıkışına yanıt vermek, bunu da daha evvel gündeme getirdiği Türken Vakfı için yapılan gökdelenin önünde yapmaya karar veriyor. Çalışma arkadaşlarına "Gökdelen neredeydi, Washington'da mı, gidip önünde bir video çekelim," diyor. Gökdelenin yol üzerinde—dört saat mesafede—Manhattan'da olduğun öğrenince istikamet New York'a doğruluyor.
Gazeteciler, parti sözcüsü, başka milletvekilleri planlandığı gibi tarifeli uçakla D.C.'ye geldiklerinde Kılıçdaroğlu epey izlenen New York video'sunu daha yeni paylaşıyordu. CHP söz konusu gökdeleni Erdoğan'ın ailesine yaptırdığını iddia ediyor, Türken Vakfı ise New York'ta öğrenci yurdu yapıldığını.
"HİÇBİR GAZETECİNİN DE AKLINA BİR ARABA KİRALAYIP PEŞİNE DÜŞMEK GELMİYOR"
Gazetecileri böyle atlatıyor Kılıçdaroğlu. Hiçbir gazetecinin de aklına bir araba kiralayıp peşine düşmek gelmiyor. Türkiye'yi yönetme iddiasındaki bir lider gezisi üzerine epey spekülasyonlar yapılan ABD gibi bir yerde en azından sekiz saat ortadan kayboluyor.
PARTİ YETKİLİLERİNDEN AKTARDIĞINDAN İBARET
O sırada ne yaptığına dair hiçbir bilgi yok. Bildiklerimiz sadece parti yetkililerinden aktardığından ibaret."
ÖZEL BİR ŞOFÖR KULLANDI
"Kılıçdaroğlu'nun siyah Tahoe tarzı SUV tarzı özel aracını Boston'da da hizmet veren özel bir şoför kullanıyor. Boston'dan New York'a dört saat boyunca hiç mola yok. New York'ta gökdelen inşaatının önünde bir video çekiliyor. Ardından hiç vakit kaybetmeden D.C. için yola çıkılıyor, çünkü akşam Johns Hopkins'in şehirdeki kampüsünde öğrencilerle buluşma var. Gecikileceği için toplantı saati 17:00'den 18:00'e itiliyor—Amerikan teamüllerinde alışılmadık bir son dakika değişikliği.
Kılıçdaroğlu'nun kara yolculuğunda yanında basından sorumlu Ömer Topsakal (şeffaflık adına not: 2019'a kadar Habertürk'te çalışıyordu), İBB başkan vekili ve bu gezinin organizasyonunu üstelenen Selçuk Sarıyar ve bir de kameraman var. Keşke bir de yaka mikrofonu olsaymış.
New York ve D.C. arası en iyi ihtimalle bir dört saat daha. Ekip ihtiyaç molası için New Jersey'de hızlıca duruyor, bir hamburger yiyip yola devam ediyorlar. Johns Hopkins'deki görüşmeye de 10 dakika gecikmeli varıyorlar."
Eğin şu ifadelerle de sır 8 saatin normal olmadığına dikkat çekiyor;
"Bu sekiz saatlik araba yolculuğu spekülasyonlara açık. Türkiye'de çok uzun zamandır siyaset gerçek ve verilerle değil, algıyla yapılıyor. Türkiye yönetme iddiasındaki bir liderin sekiz saat ortadan kaybolma gibi bir lüksü yok. Her şey bir yana, o çok kıymetli sekiz saat çok daha verimli harcanabilirdi."
ZİYARETE ALINMAYAN GAZETECİLERİN TEPKİSİ
Öte yandan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretindeki programlarına yerleşik gazetecilerin alınmamasından dolayı da bir kriz yaşandı.
"SADECE YANINDAKİ GAZETECİLER ALINIYOR"
NTV'nin Washington temsilcisi Hüseyin Günay sosyal medya hesabından duruma tepki göstererek şu ifadeleri kullandı: "Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyaretindeki tüm programları New York ve Washington'da yerleşik olan Türk gazetecilere kapalı. Görüşmelere/etkinliklere sadece yanında getirdiği gazeteciler alınıyor."
"20 GAZETECİ DIŞARDA KALDI"
Hürriyet Gazetesi'nin New York- Washington muhabiri Razi Canikligil de, "Sonrada "yandaş medya" terimini dillerinden düşürmüyorlar. En az 20 gazeteci dışarda kaldı." ifaderini kullandı.
CHP'nin fonladığı Tele 1'in Washington Temsilcisi Yılmaz Polat da ziyarete tepki gösteren gazeteciler arasında yer almıştı.