AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın su indirimi ve bütçe konusu başta olmak üzere alenen götürdüğü algı operasyonuna set çekti. Özcan, gerçekleri rakam dökerek vatandaşlarla paylaştı.
GETİRDİĞİ TEKLİFLERİN YÜZDE 98'İNİ ONAYLADIK
Hakan Han Özcan, A Haber'de yayınlanan ve Merve Türkay'ın sunduğu Memleket Meselesi programının canlı yayın konuğu oldu. Özcan, Mansur Yavaş'ın "Biz Meclis'te çoğunluk değiliz. Bizi çalıştırmıyorlar, engelliyorlar." algısı oluşturmaya çalıştığını ancak bunun tamamen yalan olduğunu ifade etti.
Hakan Han Özcan şunları söyledi:
Şu ana kadar kendilerinin getirmiş olduğu Başkanlık yazılarıyla, kredi talepleriyle, biz şu ana kadar yüzde 98 getirmiş oldukları kararları onaylamışız. Lakin şöyle bir algı yapılıyor: Bizim Meclis'teki sayımız çok az. Bundan dolayı bizi engelliyorlar, çalıştırmıyorlar. Külliyen yalan. Şu ana kadar 3,5-4 yıl oldu. Sayısızca vaatleri var. O kadar bütçeler yapıldı. Merkezi hükümetten gelen miktarlar var, ortada. Bizim vermiş olduğumuz krediler var. Lakin mesela 2 yılda bir altgeçit bitmez mi? Ankara'da eskiden 60 günde, 90 günde altgeçitler üstgeçitler yapılır, bitirilirdi.
ASKİ KÂRDAN ZARAR EDİYOR
Özcan, Mansur Yavaş'ın göreve gelmeden önce "Suya zam yapmayacağım. Allah'ın suyu. Allah'ın suyundan para kazanamayacağına inanıyorum" dediğini ancak göreve gelince 4 kez suya zam yapma girişiminde bulunduğunu söyledi.
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin suda kademeli tarifeye geçme önerisine AK Parti ve MHP grubu olarak çekimser kaldığını kaydeden Hakan Han Özcan, "Çekimser kaldık çünkü sürekli 'engelleniyoruz' diyorlardı. Göreve geldiğinden bu tarafa suya zam yapmak için 4 kez uğraştı. Biz bunu engellemiştik. Lakin sürekli engelleniyoruz söylemi sebebiyle AK Parti ve MHP grubu olarak biz çekimser kalmıştık. Biz çekimser kalınca bir de buna TÜFE ve ÜFE ekleyerek kademeli su tarifesine geçildi. Lakin şu anda Ankara Büyükşehir Belediyesi kademeli su tarifesi yöntemiyle yüzde 400'e varan bir zam yapmış oldu. Ortalamaya baktığınız zaman yüzde 100 ya da yüzde 90 oranında zam oranını yüzde 50'ye çekmiş olduk. Yani kârdan zarar ediyor şu anda. Normal zararı yok. Ama kendileri vatandaşa iflas ettiklerini beyan etmişlerdir. Aslında ABB iflas etmiştir" dedi.
SUYU 4 LİRAYA SATAN CHP'Lİ BELEDİYELER VAR
Ankara'da suyun 18 TL'den satıldığını ancak buna rağmen zarar ediyoruz denildiğini söyleyen Hakan Han Özcan, diğer CHP'li belediyelerin suyu çok daha düşük fiyatlara nasıl satabildiğini sordu.
Özcan şöyle konuştu:
Muğla'da 13,34 TL, Mersin'de 10,40 TL, Adana'da 9,70 TL, Hatay'da 4,8 TL, Ankara'da 18 TL. Kızılırmak suyunu AK Parti Ankara'ya getirdiğinde yattılar kalktılar 'Kızılırmak suyu zehirli, Ankaralılara zehirli su içiriyorlar' dediler ama şu an Kızılırmak suyunu kullanıyorlar ve aynı zamanda kanserli denilen su kullanılıyor. Hükümet olarak Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüzün, ülkemizin en uzun içme suyu maksatlı iletim tünelini içeren Gerede Sistemi ile Ankara 2050'ye kadar su sorunu yaşanmayacak.
SOSYAL YARDIM MİKTARI BÜTÇENİN YÜZDE 4'Ü
Özcan, CHP'nin sosyal yardım ilk kez yapılıyormuş gibi bir algı oluşturma çabası olduğunu hatırlatarak, "Bu ülkede Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken bu ülkede engelli çocuklar kömürlüklere saklanıyordu, kimlikleri dahi çıkmazdı. Engelli çocuklar şimdi maaş alıyor. Sosyal yardımlar konusunda, sosyal belediyecilikte kimse AK Parti ile kimse boy ölçüşemez. Bunlar sosyal algı belediyeciliği yapıyorlar. Hayallerinde başka şeyler var bunların. 'Altılı masa tutmazsa biz de çıkarsak hem İstanbul'dan hem Ankara'dan' diye hesaplıyorlar. Mesela bir kart çıkardılar. Çok büyük sosyal yardımlar yapıyoruz diye. 2022 bütçe rakamlarına baktığınız zaman o kartlarda 7 milyar 680 milyon liralık bütçede 325 milyon lira sadece. Yani bütçenin yüzde 4'ü sadece. Ve sosyal yardımda biz duayeniz diyorsunuz. Kendi kitapçıklarında bu rakamlar" dedi.
SADECE HÜKÜMETİN VERDİĞİ 7,79 MİLYAR TL
Özcan, ASKİ'nin zarar ettiği iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirtti.
Özcan şöyle konuştu:
Velev ki ASKİ gelirinden, kârından zarar etti; ASKİ'nin 3 aylık zararı 500 milyon lira diyelim. 500 milyon lira kardan zarar var. Şimdi sadece merkezi hükümetten geçen ay 1 milyar 100 küsur milyon lira ek para geldi. Yani hükümetten aldığın paraya rağmen sen ufacık bir kardan zarar etmekten dolayı fakir fukarayı, ihtiyaç sahiplerini hemen 'yardımları kesiyorum' diye tehdit et. Buradaki amaç ne? AK Parti ile hükümet ile belediyeyi karşı karşıya getirmek. Aynı zamanda burada bütçeler ortada. Mesela normalde kesinleşen bütçe, kendi kitapçıklarında 7 milyar 680 milyon lira. ABB'nin gider bütçesi bu. Ama sadece 2021 yılında İller Bankası'ndan 7 milyar 790 milyon lira para gelmiş. Sadece merkezi hükümetten gelen para bu. 110 milyon lira fazlası kalmış oluyor. Ne yazık ki kişisel algıya ayırdıkları, beğeni almak için sosyal medyaya aktardıkları başka şeyler var. Ve aynı zamanda yandaşlara vermiş oldukları ihaleler var.
DİYET BORCUNU ÖDEMEK İÇİN 14 BİN PERSONEL DAHA ALDI
"Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin en büyük gider kalemi personel gideri. Mansur Yavaş'ın diyet borcu var. O altılı masanın diyet borcu ödeniyor. 14 bin personel alındı. Bu Cumhuriyet tarihinde bir belediye olarak çok büyük işe alım rekorudur. Yani biz belediyeyi teslim ederken 26 bin personel ile teslim etmişiz. 26 bin personelden 3 bin 500'ünü işten çıkarıyorsun. Akabinde de 14 bine yakın personel alıyorsun. 14 bin personel ortalama aylık 120 milyon lira yapar. Yıla vurduğunuz zaman 1 milyar 500 milyon lira yapar. Aslında şirketlere, belediyenin şirketlerine, belediyenin diğer kuruluşlarına yapmış oldukları, yandaşlarına diyet ödemek için ne yazık ki bu kadar personel alırsan o zaman bir kilometre bile metro yapamazsın. Bir metre dahi asfalt dökemezsin.
ABB'NİN YATIRIMI DÜŞE DÜŞE YÜZDE 25'E DÜŞTÜ
2018 yılında AK Parti'deydi belediye. O bütçeye baktığınız zaman bütçe kaleminin yüzde 45'ini biz vatandaşa veriyorduk. Personeli doğru orantılamışız, yatırım maliyetlerimizi bütçeye denk yapmışız. Ama geçen sene ABB'nin yatırımı düşe düşe yüzde 25'e düştü, yani vatandaşa ayrılan bütçe. Şimdi de 2022'nin bütçesi önümüzdeki günlerde görüşülecek. O da ortaya çıkacak. Daha da düştüğünü göreceksiniz. Rakamlar yalan söylemiyor. Oluşturmuş oldukları bir algı var. Ama o algıya baktığınız zaman da sanki tozpembe bir Ankara çizilmeye çalışılıyor tüm Türkiye'ye. Çünkü bunların hepsi yandaş medyalara, yandaş sosyal medyaya, ayrı ayrı ajanslara bütçeler ayırıyor. 14 bin personel alırsan tabii ki altılı masayı da memnun edersin."
KAT BE KAT AŞMIŞ DURUMDALAR
Normalde personel giderleri, bütçe giderlerinin yüzde 30'unu geçemez. Ama belediye şirketleri ile birlikte baktığınız zaman geçiyor. Sayıştay'ın da tespit ettiği konular var. Mesela özel kalem, bütçenin belli bir oranında doğrudan ihaleye çıkabilir. Ama onları da kat be kat aşmış durumdalar. Şu an şöyle bir durumları var: 'Zaten biz tozpembe gözüküyoruz, yapacağımız her şeyi yapalım'. Zaten Ankara'ya hizmet etme gibi bir dertleri yok. Şu an da başka başka dünyaları var. Ne yazık ki hem İstanbul'da hem Ankara'da verdikleri vaatleri bari gerçekleştirseler.
MAZGALLARIN ÜZERİNE DAHİ ASFALT ATILDI
Çünkü 2019'dan bu tarafa İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyelerine baktığınız zaman hem yatırım olarak düşüyor, aynı zamanda 3 buçuk yılda bu kadar erime var. Aynı zamanda Ankara'da hiç olmamış selde can kayıpları meydana geliyor. Niye? Sen bütçeyi personele harcarsan, bari o personel bir mazgal temizlese. Mazgalların üzerine dahi Ankara'da asfalt atıldı ve o asfaltlarda can kayıpları yaşandı. Gerçekleşen bütçe rakamlarına bakıyoruz. Bunlar bizim rakamlarımız değil. Bunlar kendi kitapçıklarında Meclis üyelerimize sunmuş oldukları rakamlar. Tüm bunları, yatırım oranlarını ve yatırım maliyetlerini de çok rahat bir şekilde ABB'nin sitesinde görebilirsiniz.