Başkan Recep Tayyip Erdoğan Özbekistan'da gazetecilerin sorularını yanıtladı ve çarpıcı açıklamalar yaptı.
ABD'den sonra İngiltere'nin kapısında icazet yoklayan ve Türkiye'ye 'kara para' iftirası atan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na sert tepki gösterdi.
Erdoğan, "Şimdi "temiz para getireceğim" diyor. Sen kimsin? Hani Londra'ya gidişi eleştiriyordun? Buradan getireceğin parayı kime getireceksin? Sen iş adamı mısın? Senin yanında böyle bir para talebinde bulunan birileri mi var?" ifadelerini kullandı.
İşte Erdoğan'a konuya ilişkin yöneltilen sorular ve Erdoğan'ın mesajları;
SORU: (HİLAL KAPLAN) 6 yıl önce göçmen geri kabul anlaşması süreci vardı. O süreçte Avrupa Birliği Türkiye'den terör yasalarını yumuşatmasını istemişti ve siz çok sert tepki vermiştiniz; "Kim size bu yetkiyi verdi" şeklinde. Bugün iki Avrupa Birliği üyesi ülke -İsveç ve Finlandiya- hem terör yasalarını ve bu konudaki terörle mücadele uygulamalarını Türkiye'nin denetimine sokmuş durumda hem de işte İsveç Başbakanı da geldi ve Anayasa değişikliği yapacakları sözünü verdi. Önümüzdeki hafta meclislerine gelecek diye konuşuluyor. Bu anlamda Türkiye Yüzyılı vizyonu içerisinde buna bakarsak Türkiye'nin dünya sahnesinde ulaştığı yeri, geldiği konumu nasıl değerlendirirsiniz? Türkiye Yüzyılı vizyonu kapsamında örneğin ekonomiye dair ilk 10'a girmek noktasında bir amaçtan bahsettiniz Türkiye için. Dünya diplomasi sahnesinde de Türkiye'nin geleceği yeri nasıl değerlendirirsiniz?
Son 20 yılda dünyadaki ve çevremizdeki krizler karşısında gerçekçi, girişimci, insani ve milli bir dış politika izledik. Hem hak ve menfaatlerimizi müdafaa ettik hem de küresel ve bölgesel barış ve istikrar için ciddi bir gayret ortaya koyduk. Hamdolsun çabalarımızla Türkiye artık küresel konularda sözü dinlenen, saygın ve vazgeçilmez bir aktör haline geldi. Bu, dünya kamuoyu tarafından da teslim ediliyor. Çevremizde bir barış ve refah kuşağı oluşturmak için durmaksızın çalışıyoruz. Bu amaç doğrultusunda, terör belasını milletimizin gündeminden topyekûn silmek konusunda kararlıyız. Dış politikamızı ülkemizin çıkarlarını merkeze alarak belirlemeye, milli menfaatlerimiz çerçevesinde kendi eksenimizi tahkim etmeye devam edeceğiz. Cumhuriyetimizin ikinci asrını teşkil edecek olan Türkiye Yüzyılında da ülkemizin bu etkin ve saygın küresel aktör rolünü milletimizin layık olduğu şekilde pekiştireceğiz.
Ekonomi tarafında ise Türkiye'nin dünyada ilk 10 içerisinde yer alması konusunda önümüzdeki engeller ciddi manada şu anda yavaş yavaş kayboluyor. Başbakanlığım döneminde özellikle Merkez Bankası'nda döviz rezervi bir ara 135-136 milyar dolara kadar çıktı. Şu anda da 115-120 milyar dolar civarında dolaşıyor döviz rezervi. Yani Merkez Bankamızın döviz rezervi konusunda öyle Bay Kemal'in ifade ettiği gibi sıkıntılar söz konusu değil. Biz şu anda hamdolsun iyi bir konumdayız. Ama tabii adamın akıl hocaları kimlerdir bilemem. Yani ne yaptığı belli değil. Kurusıkı atıyor. Her şey ortada. Hesap kitap ortada. Adamın ekonomiden hiç haberi yok. Mesela geçen bir ifade kullandı. Diyor ki "varlık barışı dokuz kez yenilendi." 19 kez de yenilenir. Ülkeyi kim yönetiyorsa varlık barışının ömrünü uzatmak veya kısaltmak onun elindedir. Biz şu anda bunu dokuz kez uzattıysak, süre bittikten sonra gene uzatmak gerekirse gene uzatırız. Ama anlamıyor adam; bilmiyor. Akıl hocası kimdir?
HADİ ÇIK İSPAT ET VAR MI ELİNDE BİR DELİLİN?
Malum. Şimdi bu varlık barışından gelen para nereden geldi diye gösteriyor; "Esrar, eroin, uyuşturucu kaçakçılığından" diyor. Hakaret ettiği bakanım çıktı ve kendisine ağır bir ifadeyle "sen bunu ispat edemezsen namertsin" dedi. Hadi çık ispat et. Var mı elinde bir delilin? Neye göre bunu söylüyorsun? Ya sen bu ülkenin evladı değil misin? Bu ülkenin evladı olarak bu ülkenin yönetimi, devleti nasıl olur da uyuşturucu işi yapar diyebilirsin. Bir belge varsa çıkar belgeni göster. Elinde bir belge yoksa nasıl oluyor da kalkıp Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne "uyuşturucu kaçakçılığı yaparak bütçesini dengeliyor" dersin. Daha ileri konuşmayayım. Zor sabrediyoruz.
Diyor ki "varlık barışı şu kadar yenilenmiş." Yenilenir. Zerre kadar sende ekonomi anlayışı varsa sor, sağına soluna sor. 9 kere yapar, 19 kere yapar, 99 kere yapar. Bu mesele ülkenin ekonomisini yönetenlerin bu noktadaki tavrıdır. Kalem bizim elimizde. Bilgisayar bizim elimizde. Hesap bizim elimizde. Hesaba göre nasıl bunu daha iyi yönetiyorsak, daha ileri taşıyabiliyorsak ona göre de adımlarını atarız. Onun için bunların ipiyle kuyuya inilmez. Benim milletim de inşallah 2023'te zaten bunların ipiyle kuyuya inmeyeceği gibi bunları kuyuda da bırakır.
SORU: (BANU EL) Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun İçişleri Bakanımızla alakalı iddialarını hatırlattınız. Aynı zamanda daha önceki süreçte Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin görüşmelerini de hedef tahtasına oturtmuştu CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu. "Tefeciler" iddiasını gündeme getirmiş ve hükümeti hedef almıştı. Bugün gelinen noktada "temiz para bulacağım, temiz para getireceğim" vurgusuyla İngiltere'ye gitti ve birtakım görüşmelerde bulundu. Buna dair değerlendirmeniz ne olur?