BİLAL HASSAN'IN KAÇMASINA YARDIMCI OLAN ŞAHIS YAKALANDI
Bilal Hassan'ı Edirne'de karşılayan ve yurt dışına kaçmasını sağlayan Hüseyin Güneş'in de gözaltına alındığı ortaya çıktı. Polisin, Hüseyin Güneş'e, Hassan'ı il dışına kaçıran Ammar Jarkas'ın ifadesinden ulaştığı öğrenildi. Öte yandan Ammar Jarkas'ın ifadesinde ise 'Beni Bilal ve Ahlam Albashır'i almam için Kobani'deki Halil Mence aradı' dediği öğrenildi.
Fotoğraf: Hüseyin Güneş
Kardeşi Ahmet Jarkas'la birlikte saldırının failleri Ahlam Albashır ile Bilal Hassan'ı kaçırmakla görevlendirilen Ammar Jarkas, şüphelileri il dışına götürme talimatının Kobani'deki teröristlerden Halil Mence'den aldığını belirtti.
Fotoğraf: Ammar Jarkas
Fotoğraf: Ahmet Jarkas
Jarkas ifadesinde, "Olay günü 12.00'de beni arayıp bir kadın bir erkek alınacak dediler. Ben Halil Mence'nin söylediği gibi Bağcılar'a gidip beklemeye başladım. Fakat gelen giden olmadı. Bunun üzerine Halil Mence'yi arayıp şahısların orada olmadığını söyledim. Bana dönüş yapacağını söyledi. Saat 4'e kadar oyaladı. Sonra saat 16.15 gibi erkek bir şahıs geldi. Arabaya bindi ve eşyaları olduğunu onları alması gerektiğini söyledi. Birlikte kuru kahve satılan bir dükkana gittik. Dükkandan büyük beyaz poşet ve bir bavul aldı.
Bu eşyaları arabaya yükleyip Edirne'ye götürdüm. Yaklaşık 2 saat sürdü yol. Yolda sürekli telefonla ilgileniyordu. Adının ne olduğunu sordum Bilal dedi. Sonra Halil Mence bir konum attı. Orada Bilal'i adının Hamza olduğunu bildiğim fakat gerçekte Hüseyin Güneş isimli kişinin karşılayacağını söylediler.
Bilal'i Hüseyin Güneş'e bıraktım. Hüseyin Bilal'i aldı. Ben Edirne'ye giderken Halil Mence beni aradı. Bir kadının acilen alınması ve Salı gününe kadar beklemesi gerektiğini söyledi. Ben de kardeşime yönlendirdim. Sonra Edirne'den döndüğümde eve gittim ve evde Ahmet ve ailesi, annem, babam ve daha önce hiç görmediğim Ahlam Albashır'in gördüm. Kardeşime bu kim diye sorduğumda Halil Mence'nin bahsettiği kadın olduğunu, kadının zor durumda kaldığını ve salı gününe kadar beklemesi gerektiğini söyledi. Sonra da siz geldiniz" dedi.
Hüseyin Güneş'in de polis ekiplerince yapılan operasyonla gözaltına alınanlar arasında olduğu ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandığı öğrenildi.
İŞTE SALDIRININ AYRINTILARI VE BİLAL HASSAN'A İLİŞKİN DETAYLAR
Beyoğlu'nda 6 kişinin yaşamını yitirdiği, 81 kişinin yaralandığı terör saldırısına ilişkin gözaltına alınan 51 kişiden, terörist Ahlam Albashır'ın da aralarında bulunduğu 17'si tutuklandı.
İstiklal Caddesi'nde 13 Kasım Pazar günü saat 16.14'te meydana gelen terör saldırısında 6 kişi hayatını kaybederken, 81 kişi yaralandı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının patlamaya ilişkin başlattığı soruşturma kapsamında 8 savcı ve 2 başsavcı vekili görevlendirildi.
Soruşturma kapsamında İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan terörist Ahlam Albashır'ın da aralarında bulunduğu 51 şüphelinin emniyetteki işlemleri tamamlandı.
İstanbul Emniyet Müdürlüğünün Vatan Caddesi'nde bulunan yerleşkesinde zırhlı araçlara ve 4 polis minibüsüne bindirilen 49 şüpheli, sağlık kontrolü için çevredeki hastanelere götürüldü.
Terörist Ahlam Albashır'ın da aralarında bulunduğu şüpheliler, sağlık kontrolünün ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edildi.
Şüphelilerden 2'si emniyetten serbest bırakılırken, terör saldırısının gerçekleştirilmesinde yardım-yataklık ettiği belirlenen ve Suriye Azez'de emniyet güçlerince gözaltına alındıktan sonra İstanbul'a getirilen "Hüsam" kod adlı terör örgütü mensubunun emniyetteki işlemleri sürüyor.
Bu arada, terörist Ahlam Albashır ile firari şüpheli Bilal Hassan'ın birlikte kaldığı Esenler'deki atölyenin sahibi Ferhat Habeş'in de terör örgütü ile bağlantısı belirlendi.
Ferhat Habeş'in sosyal medya hesabından terör propagandası yaptığı, örgütün talimatı ile Ahlam Albashır ve Bilal Hassan'ı evinde misafir ettiği öğrenildi.
AHLAM ALBASHIR'IN EMNİYET İFADESİNE ULAŞILDI
Terör saldırısını gerçekleştiren terörist Ahlam Albashır, emniyetteki ifadesinde saldırının nasıl planlandığını itiraf etti.
Albashır ifadesinde, terör örgütüyle erkek arkadaşı aracılığıyla 2017'de tanıştığını belirterek, bir süre sonra izini kaybettiği sevgilisi ile görüşemediğini ancak örgütle bağlantısını devam ettirdiğini anlattı.
Örgüt içerisindeyken temmuz ayında Münbiç'te bölgenin önde gelenlerinden olan ve daha sonra terör örgütü YPG'nin istihbarat biriminden olduğunu öğrendiği "Hasan" isimli kişinin, yanına gelerek, "Hacı sana önemli bir görev verecek" dediğini belirten Albashır, "Daha sonra bölgedeki bir çiftlik evinde Hacı ile görüştüm. Burada bana Bilal diye birisiyle Türkiye'ye gideceğimi söyledi. 400 lira ile 2 cep telefonu vererek daha önce hiç tanımadığım ve karı-koca rolü yaptığım kişiyle aracılar vasıtasıyla gittiğim İdlib'de buluştum." şeklinde ifade verdi.
KONUMLA ESENLER'E GELDİLER
Firari şüpheli Bilal Hassan'nın ilk buluştuklarında kendisine Türklerden nefret ettiğini söylediğini öne süren zanlı Albashır, 27 Temmuz'da illegal yollardan Hatay'a, aynı gün ise oradan İstanbul'a geldiklerini anlattı.
İfadesinde, yoldayken nereye gideceğini bilmediğini öne süren Ahlam Albashır, İstanbul'dayken Bilal Hassan'ın telefonuna gelen konumdaki eve gittiklerini, 4 ay boyunca kaldıkları bu ev ile çalışıyor gözüktükleri iş yerinin Ferhat Habeş'e ait olduğunu daha sonra öğrendiğini aktardı.
Albashır, Bilal Hassan'ın bomba yüklü çantayı İdlib'de yanında getirdiğini öne sürdü.
"KEŞİF AMAÇLI İKİ KEZ TAKSİM'E GİTTİM"
Albashır, Bilal Hassan ile 4 ay boyunca ev ve iş dışında bir yere gitmediklerini savunarak, son 1 ay içerisinde gözaltına alınan şüphelilerden Yasir K. ile iki kere keşif amacıyla Taksim'e gittiklerini, yaya olarak da İstiklal Caddesi'nde dolaştıklarını itiraf etti.
Saldırı günü Bilal Hassan ve Yasir K. ile yola çıkarak Beyoğlu'na gittiklerini anlatan şüpheli, Bilal Hassan'ın "İşim var" diyerek çantayı kendisine verdiğini, çantayı alıp caddede yürüdüğünü ve patlamanın yaşandığı banka oturduğunu söyledi.
Burada beklerken bir ara çanta ve poşeti bankta bırakarak karşıdaki bir mağazanın önüne gittiğini öne süren Ahlam Albashır, o sırada telefonuna, oturduğu sırada kendisinin çekildiği fotoğraf ve videonun geldiğini anlattı. Daha sonra "Hacı" kod adlı örgüt yöneticisinin kendisini arayarak "Çantaların yanına geri dön" dediğini iddia eden Albashır, bunun üzerine tekrar bankta oturduğunu savundu.
Albashır, kendisine yine telefonla "Oradan ayrıl" talimatı gelince de Taksim Meydanı'na doğru yürüdüğünü anlattı.
Şüphelinin ifadesi üzerine, güvenlik kamerası kayıtları ve yapılan detaylı araştırma sonucunda Albashır'ın, fotoğraf ve videosunun çekildiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirleyen polis, teröristin İstiklal Caddesi'nde oturduğu banktan 41 dakika boyunca hiç kalkmadığını tespit etti.
ŞÜPHELİLERİ ADLİYEDE 29 CUMHURİYET SAVCISI SORGULADI
İstanbul Adliyesi'nde, şüphelilerin ifadesinin alınacağı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu koridorundaki güvenlik önlemleri artırıldı. Şüphelilerin ifade vereceği yerlerin bulunduğu koridorda bariyerler genişletildi.
Soruşturma kapsamında adliyeye getirilen 49 zanlının ifadesini, görevlendirilen 29 cumhuriyet savcısı aldı.
Şüpheliler için ayrıca Arapça ve Kürtçe bilen tercümanlar da ifade işlemleri sırasında hazır bulunduruldu.
TERÖRİST AHLAM ALBASHIR'IN SAVCILIK İFADESİ
Terör saldırısını gerçekleştiren terörist Ahlam Albashır'ın Arapça tercüman eşliğinde gerçekleştirilen ifade alma işlemine İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Şaban Yılmaz ile başsavcı vekilleri katıldı.
Şüpheli Albashır ifadesinde, terör örgütü YPG'den Türkiye'ye gitmesi için talimat aldığını ancak niye gitmesi gerektiğinin söylenmediğini, ailesiyle tehdit edildiğini ileri sürdü.