8 ayda ikili görüşmeler dahil olmak üzere 49 kez bir araya gelen altılı masa, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği önerisini tamamladı. Altı muhalefet partisi liderinin bir araya gelerek oluşturduğu Altılı Masa, 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği' önerisinin tanıtımını gerçekleştirdi. Ortak aday bilmecesini çözemeyen Altılı Masa'nın sözde 'yeni anayasa taslağı' da heyecan yaratamadı. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun toplantıda uyuduğu anlar, masanın hal-i pür melalini gösteren kare olarak medya mensuplarının kameralarına yansıdı.
BAKAN YARDIMCILARI SUNUM GERÇEKLEŞTİRDİ
Altı muhalefet liderinin bir araya gelerek oluşturduğu Altılı Masa'nın 'Güçlendirişmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi' tanıtım toplantısı Ankara'da bir otelde gerçekleştirildi.
Programa Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'nun yanı sıra çok sayıda parti temsilcisi katıldı.
'KESİN HESAP KOMİSYONU' KURULACAK
'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği' önerisinin tanıtımı için bir araya gelinen programda genel başkan yardımcıları anayasa değişikliği ile ilgili sunumlarını gerçekleştirdi.
Altılı Masanın önerdiği 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği' ile milletlerarası antlaşmalardan geri çekilme yetkisi yalnızca Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) olacak ve başkanı ana muhalefet partisinden olan Kesin Hesap Komisyonu kurulacak. Hükümet krizlerini önlemek için de yapıcı güvensizlik oyu aranacak.
ELLERİNDE KİTAPÇIKLA SAHNEYE ÇIKTILAR
Olağanüstü hal durumları ise TBMM'nin onayına sunulacak. Siyasi parti kapatma kararlarında da TBMM'nin onayı gerekecek. Önerilen Anayasa değişikliği ile Yükseköğretim Kurulu kaldırılacak ve Yükseköğretim Üst Kurulu kurulacak.
Program, genel başkan yardımcılarının sunumlarının ardından altı parti liderinin ellerinde anayasa değişikliği kitapçıklarıyla sahneye çıkması ile son buldu.
PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI DÖNEMİ BİTECEK
Anayasa taslağındaki eskiye dönüşün en büyük imzası; Cumhurbaşkanlığı maddesi oldu. Maddeye göre; Cumhurbaşkanları bir dönem ve 7 yıl için seçilebilecek. Seçilen Cumhurbaşkanı'nın partisiyle ilişkisi kesilecek. Görevi sona eren bir cumhurbaşkanı, seçimle gelinen siyasi bir görev üstlenemeyecek.
KARAMOLLAOĞLU UYKUYA DALDI
Açıklanan anayasa taslağı siyasi çevreler ve toplum bir yana masanın ortaklarından bile heyecana neden olmadı. DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu'nun kürsüye çıkarak konuştuğu sırada ekrana yansıyan 6 lider arasında Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu uyuyakaldı. Karamollaoğlu'nun uykuya daldığı anlar kameralara yansıdı.
BOZDAĞ: BUNLARIN TEK DERDİ STATÜKOYU GERİ GETİRMEK
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, altılı masanın seçime ilişkin çalışmalarını değerlendirdi.
Bozdağ, "İşte bugün de bir araya geldiler. Bir açıklama yapacaklar. Bunların gelecek diye bir derdi yok. Yeni diye bir derdi yok. Farklı diye bir derdi yok. Umut diye bir derdi yok. Tek derdi var. Statükoya geri getirmek. Dünü tekrar tesis edip o dünün Türkiye'ye zarar veren sistemiyle kendi saltanatlarıyla orada ihya etmek. Türkiye'yi düne götürmek, geleceğini karartmak anlamına gelir. Biz geleceğe yürüyoruz. Yarına, yarınlara bakarak yürüyoruz. Türkiye Yüzyılı diyoruz. Türkiye'yi bedel ödediği dönemlere götürerek kimse kuramaz. Bunlar Türkiye'yi geri koalisyonların olduğu, anayasa fırlatarak her şeyin akla takla olduğu bir Türkiye'yi yeniden ihdas etmek istiyorlar. Bunlara geçit vermeyeceğiz. Geriye dönmek yok. Biz ileriye bakacağız. Bu ülkeyi ileriye götürmek için gayretimiz çabamız olacaktır" diye ifade etti.
CUMHURBAŞKANININ YETKİLERİ PAYLAŞILAMAZ
Bakan Bozdağ, altılı masanın daha aday çıkartma sürecini de değerlendirdi.
Bakan Bozdağ, "Bu altı tane kişi masanın etrafında oturan kişi, lider. Türkiye'yi yönetmeye talip bir Cumhurbaşkanı adayı aramıyorlar. Bunlar bu altı kişinin yönetimine rıza gösterecek onlar ne derse esas duruşa geçecek, onların dediklerini tatbik edecek yöneten değil yönetilen ve altı kişinin emir erliğini kabul eden bir Cumhurbaşkanı adayı arıyorlar. Sorarım Allah vermesin bunlara millet diyelim yetki aktardı. Türkiye'yi kim yönetecek? Bu liderler mi yönetecek yoksa kendilerinin emir erliğini kabul eden Cumhurbaşkanı adayı mı yönetecek? Bunlar 'Biz yöneteceğiz. Protokol imzalayacağız. Şöyle yapacağız. Böyle yapacağız' daha şimdiden anayasayı nasıl çiğneyeceklerini konuşuyorlar.
Cumhurbaşkanının yetkileri parti liderleri tarafından paylaşılamaz. Yasama, yürütme, yargı ayrıdır. Yürütmenin yetkisini yasama, yasamanın yetkisini yürütme kullanamaz. Ama şimdiden diyorlar ki 'Biz Cumhurbaşkanının yetkilerini alacağız. Şöyle yapacağız. Böyle yapacağız. Anayasayı ve yasaları bir tarafa koyacağız. Kafamıza göre Türkiye'yi yöneteceğiz.' Hiç kimse kusura bakmasın bu millet Tayyip Erdoğan gibi kendi hür iradesiyle dirayetli bir şekilde ülkeyi yöneten dışarıda temsil eden, 'Biden Biden ise ben Erdoğan'ım' diyen güçlü bir liderden sonra altı liderin kuklalığını kabul eden omurgasız birini bu ülkeye Cumhurbaşkanı seçmez. Bu millet iradesine sahip birini Cumhurbaşkanı seçecektir. Ondan da hiç kimsenin endişesi olmamalıdır" şeklinde sözlerine devam etti.
ADAYLIK SAVAŞI DAHA ÇOK SU KALDIRIR
6'lı masanın ortak adayı ortak kararla belirleyeceğini belirtmesine rağmen her fırsatta adaylık için öne çıkan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Kasım'ı bekleyin, Bay Kemal'i bekleyin" demişti. Tartışmaların gölgesinde ABD ve İngiltere'ye düzenlediği icazet seferlerinin ardından CHP liderinin 'adaylığını açıklayacağı' iddia edilirken, geçtiğimiz gün tarih revize edildi. Bu kez Aralık ayını işaret eden Kılıçdaroğlu'nun ne açıklayacağı ise merak konusu olurken 6'lı masanın yarınki dokuzuncu toplantı öncesinde 'adaylık krizi' sürüyor.
Adaylık için en istekli isimlerden birisi olan Kemal Kılıçdaroğlu hem kendi partisinden hem de masanın diğer ortaklarından bir türlü olumlu cevap alamadı.
İYİ PARTİ DE KILIÇDAROĞLU'NA KARŞI
CHP' ve İYİ Parti'nin başını çektiği, HDP ve FETÖ'nün de gölge ortak olarak iştirak ettiği masada aday belirsizliği sürüyor. CHP'de ise taht oyunları iyice kızışmış durumda. ABD ve Londra'da icazet yoklayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, her seferinde 'aday benim' mesajı verse de bu durum ittifak ortaklarında özellikle de İYİ Parti cephesince pek de karşılık görmüyor.
Meral Akşener, 'kazanacak bir aday olmalı' söylemine sığınarak kimi zaman Ekrem İmamoğlu'nu ziyaret ediyor kimi zaman da Mansur Yavaş'ın önünü açıyor. Bir yandan da İmamoğlu ve Yavaş'ın 2023 için hazırlık içerisinde olduğu kulislerde konuşuluyor. Kılıçdaroğlu da İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın aday olmasını engellemek için her fırsatta "Belediye Başkanları görevine devam etmeli" mesajı veriyor.
6'LI MASADA KILIÇDAROĞLU KAVGASI
Öte yandan CHP ve İyi Parti arasındaki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığı üzerinden çıkan kavgada açıklamalar gelmeye devam ediyor. İyi Partili Yavuz Ağıralioğlu'nun bugün, "Tayyip Bey'in karşısında en çok görmek istediği aday, Kılıçdaroğlu..." açıklamasına tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, "Her evin çocuğunun kusuruyla ilgili kulağı çekilecekse evin reisi çeker, başkası çekmez." dedi. Altay'ın sözlerine sosyal medyadan cevap veren Ağıralioğlu, "Kendileri gibi düşünmeyenlerin kulağının çekilmesini istemek, iktidar iddiası olan bir parti için pek hayırlı ve de saygın bir heves değildir!" şeklinde konuştu
HDP VE İYİ PARTİ'NİN ADAYLIK SAVAŞI
6'lı masaya altından dahil olan HDP, CHP'nin karşılıksız desteğine rağmen seçmeninden ürken İYİ Parti'ye kendini kabul ettiremedi. Akşener, her defasında yan yana gelmekten korktuğu HDP ile ilgili yorumlardan kaçınırken, HDP açıktan Akşener'i hedef almaktan çekinmedi.
AKŞENER'İN ÜZERİNİ ÇİZDİLER
HDP yaz aylarında yaptığı açıklamada Akşener ve Yavaş'ın adaylığına karşı çıkarak, "İmamoğlu ve Kılıçdaroğlu'na dair ve belki de bunların dışındaki aday tartışmalarına dair de çok çeşitli fikirlerimiz ve görüşlerimiz olabilir. Bizim görüşümüz nettir ona dair. Kılıçdaroğlu ile İmamoğlu ve onların dışındaki başka siyaset dışı veya partiler üstü şahsiyetlerle ilgili etkili sözümüz olur." ifadelerini paylaşmıştı.
DESTEK VERMEMİZ SÖZ KONUSU DEĞİL
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, ifadeleri kullanmıştı;
Diğer muhalefet partilerine bu çerçevede açık diyalog ve doğrudan müzakere yöntemiyle ortak aday konusunda mutabakat arayışı çağrısı yapıyoruz. Aynı şekilde, seçimler sonrasında yeniden yapılanmayı veya yeni başlangıcın temel unsurlarını müzakere edelim diyoruz. İsim tartışması tuzaklarla doludur. Ama şunu söylemekte beis görmüyorum: Deklarasyonumuzda ilan ettiğimiz ilkelerle bağı olmayan ve olamayacak bir isme destek vermemiz söz konusu olmaz.
ŞİRİN GÖZÜKME ÇABALARI
Oysa ki Akşener masanın gizli ortağı HDP'yi memnun etmek adına kendisinden hiç beklenmeyecek çıkışlarda bulunmuştu. Akşener, cezaevinde cezasını çeken eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile kahvaltı yapabileceğini söylemişti. Dışarıda olsa eşi Başak Demirtaş ile birlikte Meral Akşener'e kahvaltıya gidebileceğini söyleyen Demirtaş 'Kapısını çalar, kahvaltıya geldik derdim' ifadesini kullandı. Akşener, eski HDP eş genel başkanı Selahattin Demirtaş'ın sözlerine yanıt vermişti.
PİR: KİMSE MANSUR YAVAŞ'I PARLATMASIN
HDP Eski Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir, Mansur Yavaş ve Meral Akşener'in Cumhurbaşkanlığı'na HDP'lilerin oy vermeyeceğini açıkladı.
Ziya Pir, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki resmi hesabından açıklamada bulundu ve "Kimse Mansur Yavaş'ı parlatmasın. Ne ona ne de Akşener'e HDP'lilerin vereceği oy yok!" ifadelerini kullandı.
BULDAN: AKŞENER'E ÇOK SICAK BAKMIYORUM
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da, İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in Cumhurbaşkanlığı adaylığına sıcak bakmadığını açıklamıştı.
Pervin Buldan, sosyal paylaşım sitesinde yayınlanan 'Zor Ama Yine De Sor' adlı programa katıldı.
Pervin Buldan, "Ben Meral Akşener'in Cumhurbaşkanlığı adaylığına çok sıcak bakmıyorum. Çünkü; Türkiye yönetecek olan kadının daha demokrat, daha bağımsız, daha özgürlükçü ve gerçekten daha bir kadın olması gerekiyor. Ben Akşener'in siyasetine karışacak bir insan değilim, herkes kendi siyasetini yapar. Ancak durduğu çizginin ve yönetim anlayışının Cumhurbaşkanlığına çok uygun olmadığını düşünüyorum" ifadelerini kullanmıştı.
BEŞTAŞ: YA, AYIP YA
Ankara Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Koordinatörü Volkan Memduh Gültekin'in; "Mansur Yavaş, 'Selahattin Demirtaş'ı istiyoruz' sözüne 'İnşallah' demedi" şeklindeki açıklaması HDP tarafından tepkiyle karşılandı.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş; Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin açıklamasının 'ayıp' olduğunu söyledi.
Meral Danış Beştaş, şunları söyledi: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı çıkmış, Sevgili Demirtaş'ın serbest bırakılmasıyla ilgili 'İnşallah demedim' diye açıklama yaptırmış. Belediye basın-yayın birimine hem de. Ya, ayıp ya. En ciddi konularda açıklama yapmayan bir belediye basın-yayın birimi 'İnşallah' karşısında açıklama yapma gereği duymuş.
MAŞALLAH SİZE, GERÇEKTEN MAŞALLAH
Beştaş, siyasetin cesaret işi olduğunu iddia ederek şunları söyledi: Sevgili Demirtaş, Yüksekdağ, Kavala ve daha yüzlerce siyasetçi neden cezaevinde? İktidarın rehine siyaseti nedeniyle cezaevinde. Onları orada tutan siyasete karşı çıkmadan, karşı durmadan muhalif siyaset olmaz, olamaz. Eğer 'İnşallah' demekten bile imtina ediyorsanız iktidarın rehine politikasının yanında yer alıyorsunuz demektir.
Maşallah size, gerçekten maşallah. Bu ikircikli, ilkesiz politikayla Türkiye yol alamaz diyorum ve HDP mücadelesiyle, dik duruşuyla, demokratik güçlerin direnişiyle kesinlikle kararlılıkla yol alacaktır. 'Verin bana yetkiyi' veya 'Bize katılın' demekle de olmaz. Ortak mücadeleye katılmakla, birlikte mücadeleyi yürütmekle ancak rehine siyasetinin karşısında durulabilir.
DESE NE OLUR, DEMESE NE OLUR
HDP 25 ve 26. Dönem Diyarbakır Milletvekili Sevgi Yiğitalp de; "Ankara Büyükşehir Belediyesi: Mansur Yavaş, 'Selahattin Demirtaş'ı istiyoruz' sözüne 'İnşallah' demedi" şeklindeki sözlerini alıntılayarak şunları söyledi: Kürdistan gerçeğini kabul etmeyen insanın İnşallah dememiş olmasının bir kıymeti var mı! Dese ne olur, demese ne olur..
HDP'LİLERİN OYLARIYLA SEÇİLECEKLER
HDP Eş Genel Eski Başkanı Sezai Temelli, 15 Mart 2019 tarihinde bir televizyon kanalında yerel seçimlere ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sezai Temelli, CHP'nin Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayları Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu'nun seçildikleri takdirde, bunun HDP'lilerin oyları ile olacağını söylemişti.
HDP SÖZCÜSÜ AĞZINA GELENİ SÖYLEDİ
İki parti arasında tansiyon en son olarak Akşener'in AK Parti'nin HDP ile görüşmesine yönelik sözleri nedeniyle yükselmişti. AK Parti'nin 'başörtüsüne anayasal güvence' düzenlemesi için HDP'yi ziyaret etmesinin ardından durumdan vazife çıkaran muhalefete, MHP lideri Devlet Bahçeli gerekli cevabı verdi. Ancak Akşener yaşananları gündemde tutarak siyasi çıkar elde etmek isterken HDPKK kayasına tosladı.
Akşener, "Uzun bekleyiş artık sona erdi. Karşınızda; "Açılımcılar kumpanyası", yeniden seyircisiyle buluşuyor. AK Parti ve HDP milletvekilleri, Erdoğan'ın direktifleriyle başlayan, anayasa yapım süreci için, bir araya gelip, oldukça mutlu, neşeli bir görüntü vermişler. Ne diyelim Allah bozmasın" ifadelerini kullandı.
Bu ifadeler HDP cephesinin tepkisini çekti. HDP Sözcüsü Ebru Günay, yaptığı açıklamada, "Akşener'e buradan soruyoruz: Türkiye'nin 3. büyük partisi olarak bizi ziyarete gelen AK Parti heyeti, 5 dakika sonra Meclis'in 5. partisini yani sizi ziyaret etti. HDP'ye dil uzatacağına sizler ne konuştunuz onu söyleyin? Sen HDP'yi bırak, Sedat Bucak'la ne konuştun onu açıkla. 17 bin faili meçhul cinayetin hesabını ver ve haddini bil. Kararnlıklarla büyüyen, karanlıktan beslenen ve ülkeye karanlıktan başka bir şey vaat etmeyenlerin hiçbir şey vaat edemeyeciğini biliyoruz." dedi.
Gizli ortaklar arasında ipler tamamen koparken adaylık için pusuda bekleyen ve HDP desteği olmaksızın hareket edemeyeceğini düşünen Kemal Kılıçdaroğlu'nun duruma nasıl bir tepki vereceği merak konusu.