Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan'ın Ege Adaları'nda askeri tatbikat yapmasına yönelik, "Silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlalden Yunanistan'ın vazgeçmesi lazım. Ya Yunanistan bu konuda geri adım atar ve bu anlaşmalara uyar ya da biz gereğini yaparız." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Romanya Dışişleri Bakanı Bogdan Aurescu ile bakanlıktaki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Çavuşoğlu, Yunanistan'ın Rodos ve Midilli adalarında gerçekleştirdiği askeri tatbikata yönelik soru üzerine, "Maalesef Yunanistan provokasyona devam ediyor. Tabii bizim buna karşı sessiz kalmamız mümkün değil." dedi.
Yunanistan'ın silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlal ettikten sonra Türkiye'nin Birleşmiş Milletlere (BM) hukuki argümanlar içeren mektuplar yazmasının Yunanistan'ı çıldırttığını dile getiren Çavuşoğlu, "Bahsettiğimiz adalar ve bazı adalar 1923 Lozan ve 1947 Paris barış antlaşmalarıyla Yunanistan'a verilmiştir ve bir şartla verilmiştir. Yunanistan buraları silahlandıramaz çünkü bu anlaşmanın adı 'barış antlaşması' ve dolayısıyla Yunanistan buralara silah getiremez." şeklinde konuştu.
Yunanistan'ın ahdi yükümlülüklerini yerine getirmediğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Kime karşı yapıyor? Türkiye'ye karşı yapıyor. Yani barışı aslında istemeyen Yunanistan çünkü barış anlaşmalarını ihlal ediyor. Biz hukuki argümanlarımızı (BM'ye) gönderdikten sonra cevaplarına baktığımız zaman tamamen siyasi, demagoji içeren cevaplar çünkü haksız. Hukuki argüman ortaya koyamıyor." ifadelerini kullandı.
Çavuşoğlu, silahsızlandırılmış adaların statüsü ile egemenlikleri arasında doğrudan bir bağlantı olduğuna da vurgu yaparak, "Yunanistan bu ihlalden vazgeçmezse bunların egemenliği tartışılır. Diğer taraftan Yunanistan bizim güvenliğimize yönelik bu anlaşmalara rağmen olumsuz adımlar atıyor, buraları silahlandırıyor, başka adımlar atıyor. Dolayısıyla bizim buna karşı sessiz kalmamız mümkün değil. Yani silahsızlandırılmış adaların statüsünü ihlalden Yunanistan'ın vazgeçmesi lazım. Ya Yunanistan bu konuda geri adım atar ve bu anlaşmalara uyar ya da biz gereğini yaparız." dedi.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Bir gece ansızın" sözünü hatırlatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti: Yunanistan'ın anlaşmalara uymadığını yineleyerek, "Biz bunlara sessiz kalamayız. Gerekli adımları hem hukuki zeminde hem BM başta olmak üzere uluslararası örgütler nezdinde hem de sahada atmaya devam edeceğiz. Gerekli her türlü tedbiri alacağız. Yunanistan şunu unutmasın, rüzgar eken fırtına biçer. Barış istemiyorsan biz de gereğini yaparız. Bir gece ansızın."
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye-İsveç-Finlandiya arasında imzalanan üçlü muhtırada işaret edilen konulara değinerek, "Göreceli olarak bizim Finlandiya ile daha az problemimiz var. İsveç'in atması gereken daha somut adımlar var." değerlendirmesini yaptı.
Bakan Çavuşoğlu, Romanya Dışişleri Bakanı Bogdan Aurescu ile Bakanlık'taki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Çavuşoğlu, Rumen mevkidaşıyla, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı için geçen hafta Bükreş'te bir araya geldiklerini hatırlatarak Türkiye-Romanya ilişkilerinin temelinde karşılıklı güven ve müttefiklik anlayışı olduğunu, 2021'de iki ülke arasındaki stratejik ortaklığın 10'uncu yıl dönümünü kutladıklarını söyledi.
Ticari ilişkilerden savunma sanayisine, kültürel faaliyetlerden enerjiye kadar birçok konuyu mevkidaşı ile ele aldıklarını belirten Çavuşoğlu, "Tabii ilişkilerimizi daha ileri seviyeye taşıyarak Romanya ile yüksek düzeyli stratejik işbirliği konseyi mekanizması kurmayı kararlaştırmıştık ve metini de hazırladık ve metin üzerinde mutabık kaldık. Önümüzdeki süreçte Romanya başbakanını ülkemizde ağırlayacağız ve o ziyaret marjında bu belgeyi imzalamış olacağız, mümkün olduğu kadar çok sayıda belgeyi de ziyaret marjında imzalamak istiyoruz." dedi.
TÜRKİYE-ROMANYA ARASINDAKİ TİCARET HACMİ 8,5 MİLYAR DOLARI AŞTI
Bakan Çavuşoğlu, Romanya'nın Güneydoğu Avrupa bölgesinde Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı olduğunu, geçen sene iki ülkenin ticaret hacminin 8,5 milyar doları aştığını, bu yıl da artışın devam etiğini ve 10 milyar doları geçeceklerini vurguladı.
İki ülke ticaret hacmindeki hedefin ilk etapta 15 milyar dolar olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Bu hedefi de yakalayabileceğimize inanıyoruz. Çok fırsatlar, potansiyeller var. Her iki ülkenin de ekonomisi büyüyor. Romanya'nın ekonomik kalkınması takdire şayan. Türk şirketleri için de önemli fırsatlar sunuyor. Şirketlerimizin Romanya'daki yatırım miktarı 7 milyar doları aştı. 17 bin civarında kayıtlı şirketimiz var." diye konuştu.
Çavuşoğlu, Karma Ekonomi Komisyonu toplantısını 9 yıl aradan sonra tekrar gerçekleştirdiklerini ifade ederek Karadeniz'e kıyısı olan iki ülke olarak deniz taşımacılığında mevcuttan daha fazlasını yapabileceklerini kaydetti.
NATO müttefikleri olarak savunma, savunma sanayisi ve askeri alanda işbirliklerinin olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Karadeniz'in güvenliği bizler için çok önemli. Bugünkü görüşmelerimizde de Karadeniz'in güvenliği konusunu da hem baş başa hem de heyetler arası görüşmelerimizde birlikte ele aldık. Savunma sanayisinde işbirliğimizi daha da geliştiriyoruz. Askeri eğitim işbirliği, personel değişimi ve ortak tatbikat ile işbirliğimizi daha da güçlendirmeye kararlıyız." ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye-Romanya-Polonya üçlü mekanizmasının 10'uncu yılına girdiğini ve bunun NATO bünyesindeki işbirliklerinin somut bir neticesi olduğunu kaydetti.
Mayıs ayında İstanbul'da bir araya geldiklerini hatırlatan Çavuşoğlu, şimdiki hedeflerin liderleri bir araya getirmek ve en kısa süre içinde Türkiye-Romanya-Polonya üçlü liderler zirvesini Türkiye'de gerçekleştirmek olduğunu söyledi.Çavuşoğlu, terörle mücadele konusunda yakın işbirliklerinin olduğuna işaret ederek şunları söyledi: "Özellikle PKK ve diğer illegal örgütler, organize suçlar konusunda. Maalesef FETÖ'nün mevcudiyeti var ve bu konuları da özellikle baş başa görüşmemizde ele aldık. Vize konusunda sıkıntılar vardı, Romanya bu sıkıntıların giderilmesi için ilave personel görevlendirdi ve süreci hızlandırmak için adımlar atıyor. Romanya'da yaşayan Kırım-Tatar toplumu da aramızda güçlü bir bağ. Onların temsilcileriyle de bir araya geldik ve onlar da özellikle Romanya'da uzun yıllardır yaşamaktan elde ettikleri haklardan dolayı son derece mutlular."