AK PARTİ'DEN ART ARDA TEPKİLER
Türkiye'yi ayağa kaldıran skandal olayla ilgili AK Parti'den art arda tepkiler geldi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Çocukların istismarını lanetliyoruz" diyerek sert tepki gösterdiği sarsıcı olayla ilgili sosyal medya hesabı Twitter üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"Basın yayın organlarında bir çocuğun 6 yaşındayken cinsel istismara maruz kaldığı yönündeki haberleri çok yakından takip ediyoruz. Çocukların istismarını lanetliyoruz. Çocukların Istismar edilmesi asla affedilmeyecek lanetli bir suçtur. Mağdurun yanında olacağız ve her türlü desteği vereceğiz. Mağdur her kimse yanındayız, suçlu her kimse karşısındayız. Devam eden hukuki süreçte çocuklarımızın üstün yararının gözetileceğine eminiz. Hukuki süreci en yakın şekilde takip edeceğiz"
HAMZA DAĞ: 'AMA'SIZ, 'FAKAT'SIZ MAĞDURUN YANINDA, SUÇLUNUN KARŞISINDAYIZ
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ da skandal olayla ilgili açıklamalarda bulundu.
Bu durumu lanetlediklerini belirten Hamza Dağ, "Böyle bir şeyin olabilme ihtimalini reddediyoruz" diyerek 'Ama'sız, 'fakat'sız mağdurun yanında, suçlunun karşısında olduklarının altını çizerek şunları söyled;
"Aile Bakanlığımız davaya müdahil oldu. Siyasi olarak da biz bunun sonuna kadar takipçisi oluruz. Siyaseten bunun üzerinden nema elde etmeye çalışmak acizliktir. Lanetliyoruz. Dün Parti Sözcümüz de Aile Bakanlığı da açıklama yaptı. Bu hadisenin üzerine gidereceğiz. Aynı kararlılığı CHP kendi teşkilatlarına sağlayabiliyor mu? Sağlayamıyor. Kamu kurumlarının bu konuda bekleme lüksleri yok, bir saniye bekleme lüksleri yok. İhmali olan bir kamu görevlisi varsa zaten Aile Bakanlığımız da açıklamayı yaptı. Tecavüz, hayvana şiddet... Konya'da hadise yaşandığında belediye başkanımız direkt soruşturma açtı, kişilerin tutuklanması sağlandı."
BAKAN ERSOY: SORUMLULAR EN AĞIR CEZAYI ALMALI
Olayı şiddetle kınayan Kültür Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, sorumluların tamamının en ağır cezayı alması gerektiğini belirtiği açıklamasında şunları söyledi: "Aile Bakanlığımız davaya müdahil oldu, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün görevlendirdiği müfettiş göreve başladı, detaylı inceleme yapılıyor. Hassasiyetle konuyu takip ediyoruz"
BAKAN BİLGİN: SUSARSAK İNSANLIĞIMIZ YARA ALIR
"Ortak insanlığımızın değerleri konusunda hiç birimiz taviz vermeyiz" diyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"Bu tür alçaklıklara müsamaha göstermeyiz. İlgili soruşturma ilgili kurumlar ve yargı tarafından yürütülüyor. Alçakça insanlık dışı davranışlara TBMM'de ortak cevap verilmesi gurur verici tavırdır. Hiçbirimiz taviz veremeyiz, mazur gösteremeyiz. Göstermenin karşısında olmak mecburiyetindeyiz. Yargı tarafından sonuna kadar götürülmelidir. Susarsak insanlığımız yara alır diye düşünüyorum."
SKANDAL İDDİALAR MECLİS'E TAŞINDI
6 yaşında bir kız çocuğunun imam nikahıyla evlendirip cinsel istismara maruz bırakıldığı iddiaları Meclis gündemine taşındı. AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve HDP'nin temsilcileri, Meclis'te bu konuyla ilgili bir araştırma komisyonu kurulmasını dile getirdi.
'SİYASETİN MALZEMESİ YAPMAYALIM' SÖZÜMÜ YİNELİYORUM
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, 6 yaşında çocuğun cinsel istismara uğradığı iddiasına ilişkin, "Bu tür konular, çocuğun istismarı, kadına yönelik şiddet, siyaset üstü bir meseledir. 'Siyasetin malzemesi yapmayalım' sözümü yineliyorum." dedi.
Bakan Yanık, Kastamonu Halk Eğitim Merkezi'nde düzenlenen "Geçmişten Günümüze Türk Kadını" panelinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, bugün bir televizyon kanalında yaptığı değerlendirmenin farklı biçimde çarpıtıldığını, farklı birtakım değerlendirmelere konu edildiğini öğrendiğini söyledi.
Çocukların söz konusu olduğu durumlarda çocuklardan başka koruyacakları hiçbir üstün yarar olmadığını vurgulayan Bakan Yanık, "Bizim için Bakanlık olarak, hükümet olarak 20 yıldır hiç değişmeyen bir biçimde tek önemli olan konu çocuğun üstün yararıdır. Çocuksa, mağdurun korunmasıdır, herhangi bir bireysel hak ihlali varsa, çocukların söz konusu olduğu durumlarda çocuklardan başka koruyacağımız hiçbir üstün yarar yoktur." diye konuştu.
Bakan Yanık, şunları söyledi:
"Bu temel hareket noktasından yola çıkarak biz bugüne kadar çocukların söz konusu olduğu, cinsel istismar olabilir, ihmal olabilir, şiddet olabilir, herhangi bir eylemde bizim tek gayemiz çocuğun korunmasıdır, güvence altına alınmasıdır, rehabilite edilmesidir, iyilik halinin korunmasıdır. Dolayısıyla bu meselede de tek hareket noktamız mağdurun mağduriyetinin giderilmesi, dava sürecinde hukuki desteğin sağlanması, sonrasında eğer ihtiyacı varsa ve talep ederse sosyal desteğin, psikososyal desteğin, ekonomik desteğin, barınma ihtiyacı varsa bunun sağlanması. Kısacası devlet olarak biz mağdurun neye ihtiyacı varsa bunu temin etmekle yükümlüyüz."
Bakanlık olarak davada taraf olduklarını belirten Yanık, şöyle konuştu:
"Biz bu davada zaten şu an itibariyle tarafız arkadaşlar. Biz tarafız Bakanlık olarak, bundan daha ötesi yok. Dolayısıyla burada herhangi bir şekilde birtakım tartışmalara mahal vermeyecek şekilde meseleyi dikkatle ve ciddiyetle takip ettiğimizi, daha öncesinden itibaren, mağdurun kurumlarımıza müracaatıyla en üst düzeyde destek sağlanmış, gizliliği sağlanmış, koruması sağlanmıştır. Bu yeni bir vaka değil bizim için, Bakanlık için. Biz bu vakanın başından beri, mağdurun bize geldiği ilk günden itibaren içindeyiz zaten. Dolayısıyla bunu bir defa ifade edeyim. İkincisi, bu tür konular, çocuğun istismarı, kadına yönelik şiddet, siyaset üstü bir meseledir. 'Siyasetin malzemesi yapmayalım' sözümü yineliyorum. Siyaset konuşmasın değildir bunun anlamı, siyasiler olarak hepimizin farklı görüşleri olabilir, farklı düşünceler olabilir, önemli değil, hepimiz konuşalım. Ama bunun üzerinden bir siyasi rant peşinde koşmayalım. Çünkü bu maalesef insana ilişkin bir konudur, insanın olduğu yerlerde de bu tür çirkinliklerle karşılaşıyoruz. Ve yine sabah söylediğim bir husus var yine tekrarlayacağım. Hiçbir sosyal grubu, hiçbir eğitim grubunu, hiçbir ekonomik grubu ayırıp da 'burada şiddet olmaz', 'burada çocuk istismarı olmaz' diyemiyoruz. O yüzden mesele çok komplike, bir kez daha altını çizerek söyleyeyim, mesele çok komplike, mesele çok katmanlı, herkesin mağdur olabileceği bir meseleden bahsediyoruz."
El birliğiyle meseleye sahip çıkılması, o yüzden siyasetin malzemesi olmaması gerektiğine işaret eden Yanık, şöyle devam etti:
"O yüzden herkesin bu meseleyi can yakıcı bir mesele olarak ele alıp, ortak çıkması gerekiyor. Ama bunu siyaseten muhataplarımıza, muarızlarımıza ateş etmenin bir aracı kılarsak, bu meseleleri çözemeyiz. Bu meselelerin mağdurları ikincil bir kez daha mağdur olmuş olur. Buna kimsenin hakkı yok ve biz de Bakanlık olarak bu mağdurların bir kez daha siyasetin aparatı olarak kullanılmasına müsaade edemeyiz. Bunun altını çiziyorum. Kim üzerine alınıyorsa alınsın. Bunun altını çizerek söylüyorum. Biz Bakanlık olarak bu noktada bu mağdurların hakkını koruyabilmek için, mağduriyetlerini giderebilmek için, can güvenliklerini sağlayabilmek için, barınma ihtiyaçlarını karşılayabilmek için elimizden gelen her türlü hizmeti sağlamaya çalışıyoruz, bundan sonra da sağlayacağız. Toplumsal farkındalık diyoruz işte, farkındalık buradan başlayacak. Yetkililerden başlayacak. Yetkililerden başlatmadığınız bir toplumsal farkındalığı kamuoyuna yansıtabilir misiniz? Toplumun katmanlarına indirebilir misiniz? Hayır. O zaman bizden başlaması gerekiyor. Lütfen mağdurlar üzerinden bir siyaset çatışmasına gerek yok. Siyasetin her bir ferdinin, her bir grubunun siyasi parti farkı gözetmeksizin söylüyorum, bir araya gelelim ve bu meseleleri çözmeye odaklanalım. Bu meseleler çünkü hiç kimseyi istisna tutmuyor. Hiçbirimiz, hiçbir sosyal grup böyle bir konudan maalesef istisna tutulamıyor. O yüzden bizim için önemli, bizim için can yakıcı ve bizim için en başından itibaren çok hassasiyetle, çok dikkatli bir biçimde takip ettiğimiz bir konu. Bundan sonra da takip etmeye devam edeceğiz."