Başkan Erdoğan, Erzurum'daki toplu açılış töreninde ABD, İngiltere ve Almanya icazet ziyaretlerinde bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na sert tepki gösterdi.
6'LI MASAYA HODRİ MEYDAN! VİDEO İZLE
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, "Önümüzdeki seçimler için kurulan fiskos masasında aylardır ne sinsi pazarlıklar yaptılar. Amaç, Erdoğan'ı ve onun şahsında Cumhur İttifakı'nı devirmek. Peki yerine ne koyacaklar, belli değil." dedi.
Başkan Erdoğan, Erzurum yeni miting alanında, Gürcükapı Kentsel Dönüşüm Projesi, İspir-Rize İl Sınırı Yolu ve Çat Afet Konutları ile yapımı tamamlanan diğer projelerin toplu açılış törenine katıldı.
Türkiye'nin, ne zaman bir hamle yapsa, bir atılım içine girse önüne hep engeller dizildiğini ve tuzaklar kurulduğunu vurgulayan Erdoğan, "Cumhuriyet'imizin ilk yıllarında başlattığı sanayi atılımının önü böyle kesilmiştir. Rahmetli Menderes'in başlattığı demokrasi ve kalkınma atılımlarının önü böyle kesilmiştir. Rahmetli Özal'ın yeniden canlandırdığı sürecin önü böyle kesilmiştir. Bizim hükümetlerimiz döneminde de vesayetle, terörle, darbeyle defalarca önümüz kesilmek istenmiştir. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle tüm bu badireleri atlatarak ülkemizi bugünlere getirdik." diye konuştu.
"SİYASET MEYDANI ER MEYDANIDIR"
"Ataların, 'Makam adamı bozmaz ayarını ortaya çıkarır.' diye bir sözü var. Biz belediye başkanlığından başbakanlık ve cumhurbaşkanlığına kadar üstlendiğimiz görevlerde, ülkemize ve milletimize hizmet etme konusundaki ayarımızı ortaya koyduk." diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Şimdi birileri çıkmış bizimle eser ve hizmet siyasetinde beceremedikleri rekabeti, istismar, yalan ve iftira üzerinden seçim yarışına çevirmek istiyor. Hep söylediğimiz gibi siyaset meydanı er meydanıdır. Bu meydanda herkesle kapışmaya varız. Ama meydan er meydanı olacak. Karşımıza çıkanlar da er olacak er. Er olacak ki bu kapışmadan ülkenin ve milletin hayrına neticeler doğsun. Siyasi müktesepleri darbecilere, vesayetçilere, içeride ve dışarıda arkası karanlık odaklara dayanarak iktidar yolu aramaktan ibaret olanlarla böyle mertçe bir yarış yapılamıyor. Hatırlayın, 2007'de cumhurbaşkanını bize seçtirmemek için ne dolaplar çevirdiler. Hatırlayın, 2013'te Gezi Olayları'ndan itibaren ülkeyi karıştırarak, milleti birbirine düşürerek ne oyunlar oynadılar. Hatırlayın, 2016'da 15 Temmuz gecesi milletten alamadıkları iktidarı, darbecilerden televizyon başında nasıl heyecanla beklediler. Bay Kemal, Atatürk Havalimanı'ndan FETÖ'cülerin yardımıyla, tankların arasından geçerek nereye gitti? Belediye başkanının evine gitti, orada kahvesini yudumladı. Biz nereden geldik? Biz de Atatürk Havalimanı'nda bizi bekleyen 10 binlere geldik. 10 binlerle beraber oradan tüm milletimize haykırdık. Şimdi önümüzdeki seçimler için kurulan fiskos masasında aylardır ne sinsi, kirli pazarlıklar yaptılar. Amaç, Erdoğan'ı ve onun şahsında Cumhur İttifakı'nı devirmek. Peki yerine ne koyacaklar, belli değil. Hadi bunu başardılar, gelince ne yapacaklar?"
"MİLLET SİYASETÇİLİĞİ YERİNE AJAN SİYASETÇİLİĞİ YAPILINCA İŞTE BÖYLE OLUYOR"
Muhalefetin tek amacının, kendilerinin yaptıklarını yıkmak olduğunu dile getiren Erdoğan, "Her şeyi eskiye döndürecekler. Bunun için yurt dışına gidip ekonomiyi tefecilere teslim etme sözü verdiler." dedi.
Başkan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Terör örgütlerinin uzantılarıyla masa altında el sıkışıp, güvenliği onlara teslim etme sözü verdiler. Sınırlarımızı taciz edenlerin ayaklarına kadar gidip, güvenlik kazanımlarımızdan vazgeçme sözü verdiler. Küresel savaş baronlarına savunma sanayimizi çökertme sözü verdiler. Ülkemizin yükselen siyasi ve diplomatik gücüne göz dikenlere geri çekilme, yeniden içe kapanma sözü verdiler. Uzatmaya gerek yok, 'kim ne istiyorsa onu verme' sözüyle, Türkiye'nin 20 yılını tarihten silme taahhüdü karşılığında iktidar istediler. Eskilerin bir sözü var, 'Kem alat ile kemalat olmaz.' Sizlerin, bu muhterislere 2023'te, 'el atına binenin tez ineceğini' göstereceğine yürekten inanıyorum.
Millet siyasetçiliği yerine ajan siyasetçiliği yapılınca işte böyle oluyor. Gözü ve kalbi kendi ülkesine, kendi milletine dönük olmayanların varacakları yer kendi kendilerini yiyip bitirmektir. Bizim uğrunda canımızı ortaya koyduğumuz ve gerekirse yine ortaya koymaktan çekinmeyeceğimiz başka vatanımız yok. 'Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda, canı cananı bütün varımı alsın da hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.' İşte biz bu yolda böyle yürüyoruz. Birileri kendilerine başka ülkelerde, başka topraklarda bir gelecek hayal edebilir. Fırsatını bulduğunda kaçıp oralarda kendi ülkelerine her türlü iftirayı atabilir, her türlü saldırıyı yapabilir. Ama bu halkın, helal süt emmiş hiçbir ferdi, hiçbir evladı ne herhangi bir terör örgütü için ne herhangi bir sapkın ideoloji için ne de herhangi bir nefsi heves için ülkesini satmaz, milletine ihanet etmez."