AFAD Başkanı Yunus Sezer, "Vatandaşlarımızdan, afetzede olduklarına dair, 'depremzede bilgi kartı' isteniyor gibi değişik değerlendirmeler var, biz herhangi bir belge istemiyoruz. Gittiklerinde ikametleri sorgulanarak, onlara uygun barınma sağlanmaktadır" dedi. AFAD Başkanı Sezer, AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, AFAD Genel Merkezi'nde Kahramanmaraş merkezli olan ve 10 ilde büyük hasara yol açan depremlere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Sezer, depremzedelerden bölgeden ayrılıp farklı bir ile gittiklerinde belge istendiği yönündeki iddialara ilişkin, "10 ilimiz afet bölgesi olarak belirlenmiş durumda. Afet bölgesinde bulunan vatandaşlarımızdan afet bölgesinden gitmek isteyenler için yoğun şekilde tahliyelerimiz devam ediyor. Tahliye ile ilgili olarak 10 ilimizde de vatandaşlarımızın başvuracakları tahliye merkezleri oluşturulmuş, bununla ilgili de jandarmamız görevlendirilmiştir. Buradaki muradımız şudur; vatandaşlarımız kendi imkanları ile kendi imkanları yoksa bizlerin hazırlayacağı uygun vasıtalar ile tahliye imkanlarına sahibiz. Her ilde farklı olasılıklar ile vatandaşlarımızı göndermeye çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın öncelikle tahliye merkezine giderek bildirimde bulunmalarını istemiştik. Bildirimden sonra kendilerinin isim ve kimlik numaraları sisteme giriş yapılıyor ve hangi ilde, hangi konaklama merkezine gideceği diğer tarafta gidecekleri illerde hazırladığımız barınma merkezi komisyonlarının masasına düşmektedir. Vatandaşlarımız gittiklerinde hiçbir mağduriyet yaşamadan önceden hazırlanan barınma merkezlerinde konaklama imkanı kendilerine sunulmaktadır. Bu bildiri dışında bundan habersiz olarak giden vatandaşlarımız var, bunların da yine valiliklerde oluşturduğumuz komisyonlara müracaatları durumunda ikametleri kontrol edilerek kendilerine uygun barınma sunulmaktadır. Vatandaşlarımızdan, afetzede olduklarına dair, 'depremzede bilgi kartı' isteniyor gibi değişik değerlendirmeler var, biz herhangi bir belge istemiyoruz. Gittiklerinde ikametleri sorgulanarak, onlara uygun barınma sağlanmaktadır. İllerinde tahliye noktalarına gitmelerini şunun için istiyoruz, herhangi bir mağduriyet yaşamasınlar, gittikleri illerde kendileri karşılansın, uygun imkanlar ile misafir edilsin istiyoruz. İl sayımız 8 ilden başlayarak giderek kapasite arttırılıyor, özellikle altını çizmek istiyorum, 'Biz herhangi belge istemiyoruz.' Vatandaşlarımız bulundukları illerdeki tahliye yerlerine bildiride bulunmaları kendileri açısından kolaylaştırıcı bir işlem olacaktır" ifadelerini kullandı.
'DEPREMZEDELERE VERİLECEK İMKANLAR BAKİDİR'
Sezer, il değiştiren depremzedelerin hak kaybına uğramayacağını belirterek, "Bizim tahliye ettiklerimiz ya da bizim dışımızda tahliye olup illere giden vatandaşlarımız herhangi bir hak kaybına uğrarım diye sosyal medyadaki dezenformasyonlar nedeniyle geri dönüş noktasında bilgi istedikleri bize ulaşıyor, bize müracaat etmeleri ya da etmemeleri bir hak kaybına neden olmamaktadır. Afetzedelere verilecek tüm devletimizin imkanları bakidir. Lütfen bizlerden gelecek resmi açıklamalar dışındaki açıklamalara itibar edilmesin, biz vatandaşlarımızın hiçbir yerde mağdur edilmesini istemiyoruz" diye konuştu.
'350-400 KİLOMETRELİK YÜZEY KIRIĞI MEYDANA GELDİ'
AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, "Anadolu coğrafyası son 2 bin yılda çok büyük depremler ile karşı karşıya kaldı. Deprem nedeniyle Doğu Anadolu fayında 350-400 kilometrelik yüzey kırığının meydana geldiğini tahmin ediyoruz, sahada çalışan arkadaşlarımızın ilettiği bilgiler bu yönde. Bu tür büyük depremler sonrası yıkıcı artçı sarsıntılar meydana geliyor. 1600'ün üzerinde artçı sarsıntı var. Bunların 326'sı 4-5 büyüklükleri arasında, 37 tanesi 5-6 arası büyüklüğünde. 4 günde yaşadığımız büyüklüğü 5 ila 6 arasındaki depremler bizim 1 yılda ölçtüğümüz benzer büyüklükteki deprem sayısının 3 katını aşmış durumda. AFAD, yılda ortalama 22-23 bin civarında deprem kaydı yapıyor. Özellikle şunu vurgulamak istiyoruz, bu tür felaket boyutundaki depremden sonra 6'nın üzerinde bizim artçı sarsıntılar görmemiz son derece olağan. Vatandaşlarımızın hasarlı binalarda uzak durması büyük önem taşıyor" dedi.
AFAD'DAN AÇIKLAMA
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenenlerin tahliyesi konusunda, 8 Şubat'taki bilgilendirmeden önce tahliye noktalarına başvurmadan kendi imkanlarıyla ayrılanların, gittikleri illerde valiliklere başvurmaları halinde belirlenen barınma alanlarına yönlendirileceğini bildirdi.
AFAD'dan yapılan yazılı açıklamada, bugün bazı sosyal medya hesaplarında ve WhatsApp gruplarında yer alan "afetzede vatandaşların durumlarını gösterir bir AFAD kartı almaları gerektiği" iddialarının gerçeği yansıtmadığı belirtildi.
Konuyla ilgili AFAD Başkanlığınca 8 Şubat'ta kamuoyuna bilgilendirme yapıldığı anımsatılan açıklamada, bulundukları kentlerden ayrılmak isteyen ve barınma ihtiyacı olan afetzedelerin gideceği illerin, diğer şehirlerin barınma kapasitesi de düşünülerek planlandığı, işlemin depremin etkili olduğu 10 ilde ilan edilen tahliye noktalarından yürütüldüğü ifade edildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi: "Kendi imkanlarıyla veya tahliye noktasında tahsis edilen araçlarla afet bölgesinden ayrılmak isteyen vatandaşlarımızın, gittikleri illerde barınma sıkıntısı çekmemesi için 10 ilimizde belirlenen tahliye noktalarına bildirim yapmaları gerekmektedir. Tahliye noktalarında, vatandaşlarımıza illerimizin barınma kapasitesi dikkate alınarak yönlendirmeler yapılacak ve gidecekleri illerde valiliklerimizce oluşturulan komisyonlar tarafından barınma ihtiyaçları karşılanacaktır.
Başvuru esnasında, afetzedelerin durumunu gösterir belge talep edilmesi söz konusu değildir, başvuru sonrasında da AFAD tarafından herhangi bir belge veya kart düzenlenmemektedir. 8 Şubat'ta AFAD tarafından yapılan bilgilendirmeden önce kendi imkanlarıyla tahliye noktalarına başvuru yapmadan ayrılmış olanlar, gittikleri illerde valiliklere başvurmaları halinde, ikamet durumlarına bakılarak oluşturulan komisyon birimlerince belirlenen barınma alanlarına yönlendirileceklerdir."
Tüm sürecin sağlıklı yürütülmesi, tahliye konusunda vatandaşların mağduriyet yaşamaması için ilan edilen tahliye noktalarına başvuru yapılmadan yola çıkılmaması istenen açıklamada, bu zorlu dönemde sadece resmi birimlerce yapılan açıklamalara itibar edilmesinin önem arz ettiği bildirildi.