6'lı koalisyonun pazarlıklar ve kavgalar sonrası adayı olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bugün terör örgütü PKK'nın siyasi ayağı HDP ile bir görüşme gerçekleştirdi.
HDP'nin bölücü taleplerinin gündemde olduğu sırada yapılan görüşmede CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Pervin Buldan - Mithat Sancar masaya oturdu.
HDPKK'YA KAYYUM MESAJI
Kirli pazarlık sonrası Kılıçdaroğlu, "Toplantıda yerel yönetimler üzerinde duruldu. Kayyum uygulamasının doğru olmadığını ilettik. Her koşulda demokrasiyi savunmalıyız. Kürt sorunu dahil bütün sorunların çözüm adresi TBMM'dir" açıklamasını yaptı.
KEMAL KILIÇDAROĞLU'NDAN KÜRTÇE İDDİASI
TBMM Genel Kurulunda Kürtçe konuşmaların, tutanaklarda "bilinmeyen bir dil" diye yazıldığına iddia eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"TBMM'de kürsüde konuşulur, 'İngilizce' yazar parantez içinde, bu söz İngilizcedir, Fransızca söz Fransızcadır vs. Her şey yazılır. Konuşma metninin içinde Kürtçe bir cümle geçtiği zaman 'bilinmeyen bir dil' deniyor. Ya Allah aşkına bu ülkenin insanlarının vicdanlarına sesleniyorum; TRT'nin TRT Kürdi diye bir kanalı var, yayın yapıyor. Nasıl olurda buraya 'bilinmeyen bir dil' diye yazıyorsunuz? Binlerce yıldır konuşulan bir dili neden 'bilinmeyen bir dil' diye yazıyorsunuz? Şimdi ben vicdan, ahlak, erdem, bilgi sahibi herkese soruyorum; devlete çifte standart yakışmaz. Doğru değildir. Herkesin diline saygı göstereceksiniz. "
TBMM BAŞKANI ŞENTOP'TAN YANIT
Şentop, Meclis'te gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Kılıçdaroğlu'nun, Kürtçe'nin, Genel Kurul tutanaklarında "bilinmeyen dil" olarak yazıldığı yönündeki sözleri hatırlatılarak değerlendirmesi sorulan Şentop, bunun, Meclis Başkanlığı dönemi boyunca onlarca kez ifade ettiği ve düzeltmeye çalıştığı bir konu olduğunu söyledi.
Daha önce bazı HDP milletvekillerinin, "bilinmeyen dil" iddiasını ortaya attıklarını anımsatan Şentop, "Benim anladığım onlar son 1 yıldır ikna oldular." ifadesini kullandı.
Bu uygulamaya ilişkin 2008'den bu yana onlarca soru önergesine cevap verdiğini dile getiren Şentop, "Son olarak Plan ve Bütçe Komisyonunda tekrar bu konuya girdim. Ondan önce Genel Kurulda da bu konuyla ilgili yaptığım açıklama var. Kürtçe için özel bir uygulama yok, 'bilinmeyen dil' diye bir ibare kullanılmıyor. Resmi dil Türkçe olduğu için tutanaklar Türkçe tutuluyor. Türkçe dışında bir cümle veya kelime kullanıldığı zaman bu, tutanağın metnine yazılmıyor. Bir dipnot işareti konularak 'Hatip Türkçe olmayan kelime veya kelimeler kullanmıştır' diye dipnota yazılıyor. Ama bu, Kürtçe için özel bir uygulama değil, İngilizce için de Arapça için de İspanyolca için de aynısı yapılıyor." bilgisini paylaştı.
"MECLİSİMİZİ TÖHMET ALTINDA BIRAKMAKTIR"
Genel Kurul'un 1 Şubat'taki birleşiminde, HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz'ün, konuşması sırasında Kürtçe kelime kullandığını hatırlatan Şentop, şöyle devam etti:
"Bu kelime tutanağa yazılmamış, dipnot konulmuş, altta 'Hatip tarafından Türkçe olmayan bir kelime kullanılmıştır' yazılmış. Kelimenin ne olduğunu biz tabii sesli kayıtlardan görebiliyoruz. 2 Şubat'ta ise AK Parti Grup Başkanvekili Sayın Bülent Turan konuşmasında İngilizce ifade kullanmış, bu da tutanağa yazılmamış; işaret konulmuş, altta 'Hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler kullanılmıştır' diye yazılmış. Bunu Kürtçe'ye mahsus bir uygulamaymış gibi yansıtmak ve çarpıtarak 'bilinmeyen dil' gibi bir ibareyle yansıtmak çok yakışıksız.
Bu uygulama bilinmiyorsa ayıp. Bilenler birbirlerine niye söylemiyorlar? Ama bütün buna rağmen bir yalan, iftira mahiyetine dönüşürse bu, Meclisimizi töhmet altında bırakmaktır. Burada Kürtçe'ye mahsus özel bir tavır, bir uygulama yok. Resmi dil Türkçe dışındaki bütün dillerle ilgili bir uygulama var. Bu uygulama da o dili, o dili kullananları rencide edecek şekilde bir uygulama değil, asla 'bilinmeyen dil' gibi bir ifade değil. 'Türkçe dışında kelimeler kullanılmıştır' diye bütün diller için geçerli olan bir dipnotumuz var. Mesele bundan ibaret. Bütün milletvekili arkadaşlarımıza tek tek anlatmak istemiyorum, herhalde bu açıklamalar yeterli olur."
"AK Parti'de üç dönem kuralının istinasız uygulanacağına" yönelik açıklamalar anımsatılarak değerlendirmesi sorulan Şentop, "TBMM Başkanı olarak siyasi parti üyeliğim devam ediyor ama parti toplantılarına katılmıyorum. Dolayısıyla bu konuya dair bir değerlendirme yapmam mümkün değil. O ne zaman mümkün olabiliyor? Ancak Siyasi Partiler Kanunu'nun 24. maddesinin son cümlesi var. Orada siyasi parti grubunun veya partinin toplantılarına katılma noktasındaki yasak, Anayasa'da ve mevzuatta yer alan yasak, adaylık sürecinde ortadan kalkıyor. Ondan sonra bütün tartışmalarla ilgili konuşabilecek hale geleceğim." değerlendirmesinde bulundu.
"Siz adaylık başvurusu yaptınız mı, yapacak mısınız?" sorusuna üzerine Şentop, "Zor bir soru. Evet, adaylık başvurusu yapacağım." dedi.
"Sizi Tekirdağ'da mı yoksa İstanbul'da mı göreceğiz?" sorusuna Şentop, "Bilemiyoruz, memleketin her tarafı bizim." karşılığını verdi.
"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adaylığı için sizin imzanızda bir sıkıntı yok değil mi?" sorusu üzerine ise Şentop, "Şahsi yorumuma göre mümkün ama daha önceki uygulamalara baktık, daha önceki uygulamalarda Meclis Başkanı da başkanvekilleri de imza atmamış. Bir tartışma konusu olmaması için böyle bir şey yapılmadı." diye konuştu.
TÜRKÇE OLMAYAN İFADELER "BİLİNMEYEN DİL" OLARAK YAZILMIYOR
TBMM tarafından sunulan tutanak hizmetlerine ilişkin işlemler, Anayasa, İçtüzük, TBMM İdari Teşkilatı Kanunu ile Tutanak Yazım Rehberi doğrultusunda yürütülüyor ve TBMM kürsüsünden söylenen her kelime Türkçe yazım ve imla kurallarına göre tutanağa alınıyor.
TBMM kürsüsünde söylenen Türkçe olmayan ifadeler, Anayasanın 3. maddesinde yer alan "Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir." hükmü ve Tutanak Yazım Rehberi'ndeki "Yazım Kılavuzunda ve Güncel Türkçe Sözlükte yer almayan ve literatüre girmiş yabancı terimler orijinal şekliyle ve tırnak içinde yazılır. Yabancı özel adlar orijinaline uygun şekilde yazılır ve gelen ekleri kesme işaretiyle ayrılır." kuralı doğrultusunda tutanaklara yazılıyor.
Bu kapsamda özel isim, kuruluş ismi, coğrafi yer ismi, gazete isimleri ve benzerleri ile yabancı terimler dışında Genel Kurulda ve komisyonlarda, Türkçe dışında kullanılan kelime veya kelimeler tutanakta, Tutanak Yazım Rehberi'nde yer alan "Bu bölümde, bölümlerde hatip tarafından Türkçe olmayan bir kelime, kelimeler ifade edildi." şeklindeki kurala göre dipnotla belirtiliyor.
Buna göre, tutanaklarda yer alan dipnotlarda, Türkçe olmayan ifadeler, "bilinmeyen dil" olarak yazılmıyor.
İNGİLİZCE SÖZLER BAKIN TUTANAĞA NASIL GEÇMİŞ
Öte yandan AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, Meclis tutanaklarında yer alan kendi konuşmasından bir örnek paylaştı.
İngilizce ifade kullanan Turan'ın sözlerinin tutanağa, "Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi" şeklinde geçmesi dikkatlerden kaçmadı.
Turan konuya ilişkin şu ifadeler kullandı;
KILIÇDAROĞLU HDP'NİN BİLE TERK ETTİĞİ İFTİRAYA SARILDI
"Tüm diller azizdir. Meclis'te Kürtçe konuşulduğunda "bilinmeyen dil deniyormuş" Ne demek bu?! Resmi dili mi değiştireceksiniz? Konu Kürtçe değil, bkz; İngilizce ifademiz tutanağa nasıl geçmiş... HDPnin bile terk ettiği Kılıçdaroğlu'nun bu iftirasına bakalım 5+2 ne diyecek.
"HDP'YE ŞİRİN GÖZÜKMEK İÇİN SÖYLENEN YALAN"
AK Parti Grup Başkanvekili Yılmaz Tunç da durumu 'Gerçekle bağdaşmayan, HDP'ye şirin gözükmek için söylenen yalan' olarak tanımladı.
Tunç'un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;
Sn. Kılıçdaroğlu'nun bugün HDP'ye yaptığı ziyarette TBMM tutanaklarında kullanılan dil ile ilgili olarak sarfettiği ifadeler gerçeklerle bağdaşmayan tümüyle HDP'ye şirin görünmek için söylediği yalanlardan ibarettir.
Kılıçdaroğlu'nun TBMM'de Fransızca veya İngilizce konuşulduğunda İngilizce veya Fransızca tutanağa geçirildiği halde Kürtçe konuşulduğunda "bilinmeyen bir dil" şeklinde tutanağa geçirildiği yönündeki ifadesi Kürtçe konusunda ayrımcılık yapıldığını ima eden yalan bir beyandır.
TBMM tarafından sunulan tutanak hizmetlerine ilişkin işlemler; Anayasa, İçtüzük, 6253 sayılı TBMM İdari Teşkilatı Kanunu ile Tutanak Yazım Rehberi doğrultusunda yürütülmekte ve TBMM kürsüsünden söylenen her kelime Türkçe yazım ve imla kurallarına göre tutanağa alınmaktadır.
TBMM kürsüsünde söylenen Türkçe olmayan ifadeler, Anayasanın 3. maddesinde yer alan "Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir." hükmü ve Tutanak Yazım Rehberindeki ilkelere uygun bir şekilde tutanağa geçirilmektedir.
"TÜRKÇE DIŞINDAKİ TÜM DİLLER İÇİN GEÇERLİ"
2008'e kadar Türkçe dışında başka bir dil ile konuşulduğunda tutanağa "bilinmeyen bir dil" şeklinde geçirilirken 2008'deki değişiklikle "Türkçe dışında başka bir dil" şeklinde tutanağa geçirilmektedir. Bu durum yalnız Kürtçe için değil,Türkçe dışındaki tüm diller için geçerlidir
Anayasamıza göre tutanakların resmî dil Türkçe ile tutulmak zorunda olması nedeniyle sürdürülen uygulama sadece Kürtçe için değil Türkçenin dışındaki tüm diller için geçerlidir. Kılıçdaroğlu, çarpıtmadan ibaret olan söylemleri ile TBMM'yi zan altında bırakmayı amaçlamaktadır.