Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, 3 Nisan itibarıyla Türk hava sahasının, Irak Süleymaniye Uluslararası Havalimanı'nı kullanacak hava araçlarının kullanımına kapatıldığını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, 3 Nisan itibarıyla Türk hava sahasının, Irak Süleymaniye Uluslararası Havalimanı'nı kullanacak hava araçlarının kullanımına kapatıldığını bildirdi.
Sözcü Bilgiç, Türk hava sahasının Süleymaniye uçuşları için kapatılması hakkındaki soruya yazılı yanıt verdi.
3 NİSAN İTİBARIYLA KAPATILDI
Bilgiç, "Türk hava sahası, Irak Süleymaniye Uluslararası Havalimanı'nı iniş/kalkış için kullanacak hava araçlarının kullanımına 3 Nisan itibarıyla kapatılmıştır." ifadesini kullandı.
KARAR 3 TEMMUZ'A KADAR GEÇERLİ OLACAK
Söz konusu kararın Süleymaniye'de "PKK terör örgütünün faaliyetlerinin yoğunlaşması, terör örgütünün havalimanına nüfuz etmesi ve böylece uçuş güvenliğinin tehdit edilmesi çerçevesinde" alındığını vurgulayan Bilgiç, kararın ilk aşamada 3 Temmuz'a kadar geçerli olmasının öngörüldüğünü, bu tarihe kadar yakından izlenecek gelişmeler ışığında kararın tekrar gözden geçirileceğini kaydetti.
TÜRKİYE 3 NİSAN'DAN 3 TEMMUZ'A KADAR HAVA SAHASINI KAPATTI! I VİDEO İZLE
DUHOK'TA DÜŞEN TERÖR HELİKOPTERLERİN ASIL SAHİBİ KİM? TERÖR ÖRGÜTÜ PKK NASIL SUÇÜSTÜ OLDU?
Irak'ın kuzeyinde geçtiğimiz Mart ayında havalanan Türkiye sınırına 60 kilometre (km) mesafedeki Duhok kentinde düşen esrarengiz helikopterde PKK'nın Suriye kanadındaki PYD/YPJ'li 9 terörist olduğu kesinleşti.
Suriye'de ABD'li generallerin gözetiminde özel eğitim alan sözde Anti Terör Birliği (YAT) yapılanmasına bağlı teröristler, Süleymaniye yakınlarındaki Kandil'in Balakayati Kampına helikopterle geçiş yapmak için havalandılar.
Pilotlardan birinin terör örgütü PKK/YPG'den "Şervan Kobani" olduğu ortaya çıktı. Ancak terör örgütünün bir helikoptere nasıl sahip olduğu gizemini koruyor. Gerek ABD, gerekse de helikopterin üreticisi Fransa'dan tatmin edici bir açıklama gelmedi. Helikopterde özellikle Pentagon ve CIA tarafından PYD/PKK içinde özel eğitim verilen YAT adlı sözde antiterör birliklerinden üst düzey teröristlerin öldüğü anlaşıldı. MİT ve TSK'nın neredeyse gün aşırı Irak ve Suriye'nin kuzeyinde terör örgütü yöneticilerini nokta operasyonlarla hedef aldığı SİHA operasyonları nedeniyle bölgeler arası geçişlerde terör örgütünün kara ulaşımı yerine kritik kadrolarını helikopterle taşıma kararı aldığı belirlendi.
İŞTE ABD'NİN ÖZEL EĞİTTİĞİ TERÖRİSTLERİN KİMLİKLERİ!
Ana gövdesini terör örgütü PKK/YPG'nin oluşturduğu Suriye Demokratik Güçleri, (SDG) ve terör örgütü PKK tarafından yapılan açıklamalarda, esrarengiz helikopterde PKK'nın Suriye kanadındaki sözde "Kadın Savunma Birlikleri" adındaki YPJ terör örgütünün kadın teröristlerinin de bulunduğu ortaya çıktı.Terör örgütünün yaptığı açıklamada, "15 Mart akşamı arkadaşlarımız özel bir görev için Süleymaniye şehrine gitti." denilerek, kötü hava koşullarından dolayı helikopterin düştüğü iddia edildi. 9 teröristin isimleri de açıklandı: Şervan Kobanê, Dîdar Dêrik, Rojeng Rifat, Feraşîn Baran, Xebat Dirbêsiyê, Doxan Efrîn, Harun Rojava, Hogir Dêrik ve Koçer Dêrik.
Direk Pentagon ve CIA'ya bağlı Amerikalı subayların eğittiği sözde anti terör birliği YAT, terör örgütü YPG'ye bağlı bir birim. Ölen teröristlerden Şervan Kobani'nin ABD'nin özel destek verdiği Suriye'deki PYD/YPG'nin sözde genel komutanı Mazlum Abdi'nin yeğeni Şervan Kobani. 9 teröristle ilgili kimlik bilgileri ise şöyle:
Kod adı: Şervan Kobanê
Gerçek adı: Ebdo Ehmed Ebdî,
Terör örgütüne katılım tarihi: Kobani 2011
YAT birimine bağlı sözde komutan.
Kod adı: Feraşîn Baran
Gerçek adı: Nejbîr Mehmûd Hemdo
Terör örgütüne katılım tarihi: Dêrik 2015
YAT birimine bağlı terörist.
Kod adı: Dîdar Dêrik
Gerçek adı: Hemdiya Seydo Seydo
Terör örgütüne katılım tarihi: Efrîn 2014
YAT birimine bağlı terörist.
Kod adı: Rojeng Rifet
Gerçek adı: Berfîn Bîlal Rifet
Terör örgütüne katılım tarihi: Şehba 2020
YAT birimine bağlı terörist.
Kod adı: Xebat Dirbêsiyê
Gerçek adı: Rênad Îzedîn Elî
Terör örgütüne katılım tarihi: Qesrik 2017
Kod adı: Dogan Efrîn
Gerçek adı: Hadî Hemdûş Zahir
Terör örgütüne katılım tarihi: Kobanê 2014
Kod adı: Harûn Rojava
Gerçek adı: Mecîd Silêman Mihemed
Terör örgütüne katılım tarihi: Qamişlo 2014
Kod adı: Hogir Dêrik
Gerçek adı: Elaa Ednan Hemûd
Terör örgütüne katılım tarihi: Dêrik 2017
Kod adı: Koçer Dêrik
Gerçek adı: Diwêş Ehmed Omer
Terör örgütüne katılım tarihi: Rimêlan 2017
HELİKOPTERİN SAHİBİ KİM? BATI SUÇÜSTÜ YAKALANDI
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Irak'ın kuzeyinde düşen ve teröristleri taşıdığı belirtilen helikoptere ilişkin, "PKK/YPG destekçileri, teröristlere helikopter vererek bir kez daha suçüstü yakalanmışlardır. Bunların beyhude çabalar olduğunu artık anlamaları lazım. Terörle mücadelemiz en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar aralıksız devam edecektir" dedi.
HELİKOPTERİ ÜRETİCİSİ FRANSA'DAN MANİDAR CEVAP
Fransa, Irak'ın kuzeyinde terör örgütü PKK mensuplarını taşıyan Fransız Airbus şirketi üretimi helikopterin kime ait olduğuna yönelik soruyu yanıtsız bıraktı.
Irak Kürt Bölgesel Yönetiminin (IKBY) 15 Mart'ta Duhok'ta düşen helikopterde bulunanların bir kısmının PKK teröristleri olduğunu duyurmasının ardından Fransız Airbus Helicopters tarafından üretilen AS 350 model helikopterin kime ait olduğu Fransa Dışişleri Bakanlığına soruldu. Bakanlık Sözcüsü, "Basına yansıyan görüntülerde helikopterin seri numarası gözüküyor. Dolayısıyla bu helikopterin kime satıldığını Fransızların bilmesi gerekiyor mu?" sorusuna, "Yorumumuz yok." cevabını verdi. IKBY'nin, Duhok'un Çemanke nahiyesinde düşen helikoptere ilişkin açıklamasında, "Kürdistan Bölgesindeki ilgili kurumlar, düşen helikoptere ilişkin Irak merkezi hükümeti, uluslararası koalisyon güçleri ve Türkiye ile temasa geçti ancak helikopterin onlara ait olmadığı bildirildi. Güvenlik güçleri helikoptere ilişkin ön soruşturmayı başlattı ve ilk bulgular, helikopterin Eurocopter AS350 tipi olduğu ve ölenlerden bazılarının PKK militanları olduğunu gösteriyor. Helikopterin kime ait olduğunun tam olarak tespit edilmesi için detaylı soruşturma devam ediyor." ifadesi kullanılmıştı.
IKBY BAŞBAKANI BARZANİ: DUHOK'TA DÜŞEN PKK/YPG HELİKOPTERİNİ KYB'Lİ GRUP SATIN ALDI
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Mesrur Barzani, Duhok'ta düşen ve içinde PKK/YPG terör örgütü mensupları bulunan helikopterin Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) partisi içindeki bir grup tarafından satın alındığını söyledi.
Erbil merkezli Rudaw kanalında yer alan habere göre, Barzani, Nevruz Bayramı kutlamaları programında gündeme ilişkin yaptığı konuşmada, Duhok'ta düşen helikoptere de değindi.
Barzani, "Aslında (helikopter) Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) içindeki bir grup tarafından satın alındı ancak nasıl (PKK/YPG) SDG'ye ulaştığını bilmiyoruz." ifadelerini kullandı. İkinci helikoptere ilişkin bilgileri olmadığını kaydeden Barzani, şöyle konuştu:
"Bu olayı daha fazla araştırmak ve bu helikopterlerin bu bölgelerde neden izinsiz uçtuklarını öğrenmek için uluslararası koalisyon ve Irak Federal Hükümeti ile birlikte çalışacağız. Açıklanması gereken çok şey var."
PENTAGON ÖZEL EĞİTTİĞİ TERÖRİSTLERİ HATIRLAMADI
Helikopterin, koalisyonun Suriye'de destek verdiği SDG ismini kullanan PKK/YPG'ye ait olduğu iddiaları üzerine, ABD'nin Suriye'de helikopter pilotluğu eğitimi verip vermediğini soran AA muhabirine Pentagon sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder "Bildiğim kadarıyla hayır." yanıtını vermişti.
PKK SUÇÜSTÜ YAKALANDIĞI İÇİN Mİ ÖNCE REDDETTİ?
Kazanın hemen ardından özellikle sosyal medyada PKK terör örgütü tarafından Türk askeri helikopterinin düştüğü yalanı ortaya atılmış, PKK helikopterleri olmadığını da iddia ederek, olayla bağlarını reddetmişti. Haber ajansı AP'ye konuşan PKK sözcüsü Zagros Hiwa, helikopterin ABD liderliğindeki koalisyona ait olabileceği ve YPG üyelerini taşıyor olabileceğini söylemişti. Ancak Milli Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamayla bu kirli algı operasyonunu bozmuş, düşen helikopterin envanterde bulunmadığını belirtmişti. Öte yandan olaya ilişkin değerlendirme yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar da, "PKK/YPG destekçileri, teröristlere helikopter vererek bir kez daha suçüstü yakalanmışlardır. Bunların beyhude çabalar olduğunu artık anlamaları lazım" dİyerek PKK'nın eline helikopterin nasıl verildiğinin altını çizmişti.
3 AY ÖNCE ABD'Lİ GENERALLERLE GÖRÜŞME TRAFİĞİ
3 ay önce Suriye'nin kuzeyini ziyaret eden Celal Talabani'nin oğlu Kürdistan Yurtsever Birliği Başkanı Bafel Talabani'nin de sözde Suriye Demokratik Güçleri elebaşı Mazlum Kobani kod adlı PKK'lı Ferhad Abdi Şahin'le bir araya geldiği ortaya çıktı.
Bu görüşmeye Uluslararası Koalisyon Güçleri Genel Komutanı ABD'li General Matthew McFarlane de katıldı. 3'lü görüşmede, KYB bünyesinde kullanılan helikopterin Suriye ile Kandil arasındaki hava trafiğinde kullanılması için Bafel Talabani'den SDG elebaşına destek geldi.
3 ay önce gerçekleşen bu görüşmede düşen helikopterin içinde ölen ve Mazlum Kobani'nin öz yeğeni olduğu öğrenilen Şervan Kobani kod adlı Ebdo Ahmad Ebdi'nin Bafel Talabani ile birlikte helikopter içinde selfi çektikleri fotoğrafları da ortaya çıktı.Talabani'nin YAT terör birimi üniforlaı fotoğrafları da ortaya çıktı.
ABD ÖNCÜLÜĞÜNDEKİ KOALİSYONDAN AÇIKLAMA
IKBY'nin ardından bir açıklama da ABD öncülüğündeki DEAŞ ile mücadele koalisyonundan geldi. Koalisyon Irak'ın kuzeyinde düşen ve içinde PKK terör örgütü mensupları bulunan helikopterin koalisyona ait olmadığını ve helikopteri takip etmediklerini iddia etti.
Konuya ilişkin açıklama yapan koalisyonun sözcüsü Yüzbaşı Kevin Livingston, "Helikopter koalisyona ait değil ve (DEAŞ ile mücadele) Birleşik Görev Gücü Kararlı Destek (CJTF-OIR) operasyonlarının bir parçası değil." ifadesini kullandı.
ABD'nin bölgede oldukça kapsamlı bir radar kabiliyeti olduğu hatırlatılarak söz konusu helikopterin nereden nereye gittiğine yönelik soruya ise Livingston "Koalisyon o hava aracını takip etmiyordu ve açık kaynaklarda yazılanların dışında elimizde ek veri yok." yanıtını verdi.
Helikopterin, koalisyonun Suriye'de destek verdiği SDG ismini kullanan PKK/YPG'ye ait olduğu iddiaları üzerine, ABD'nin Suriye'de helikopter pilotluğu eğitimi verip vermediğini soran AA muhabirine Pentagon sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder "Bildiğim kadarıyla hayır." yanıtını vermişti.
DÜŞTÜ MÜ DÜŞÜRÜLDÜ MÜ?
Duhok'un Çemanke nahiyesinde düşen helikopterin PKK'ya kim tarafından verildiği! ne amaçla kullanıldığı bilinmezken "helikopter düştümü düşürüldü mü?" sorusu merak konusu oldu.
2 HELİKOPTER ÇARPIŞTI İDDİASI
Helikoptere ilişkin bazı detaylar da netleşti. YPG/PKK terör örgütü 15 Mart Çarşamba günü düşen helikopterde 9 kayıplarının olduğunu duyurdu. Helikopterlerin Suriye'den Süleymaniye'ye gittiği ve 2 helikopterin çarpışarak düştüğü iddia edildi.
PKK'nın suriyedeki kolu SDG'nin açıklamasında, "15 Mart akşamı Süleymaniye'ye doğru hareket halindeki iki helikopterin kötü hava koşulları nedeniyle düşmesi sonucu Şervan Kobani komutasındaki 9 kişinin öldüğü" iddiası yer aldı.
PKK ABD'Yİ İŞARET ETTİ
PKK/SDG, hava aracındakilerin ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyon kapsamında görev yaptığını savundu.
TERÖRİST BAŞI MAZLUM KOBANİ'NİN YEĞENİ
Düşen helikopterde ölen Şervan Kobani'nin YPG/PKK terör örgütü elebaşlarından Mazlum Kobani kod adlı Ferhat Abdi Şahin'in yeğeni olduğu ortaya çıktı.
Fotoğrafta: Terörist Şervan Kobani
Erbil merkezli Rûdaw televizyonu da Şervan Kobani kod adlı Abdo Mustafa Abdi'nin Duhok'ta düşen ilk helikopterin pilotu olduğunu bildirdi. Kazanın hemen ardından terör örgütü PKK, helikopterleri olmadığını belirterek olayla bağlarını reddetmişti. AP'ye konuşan PKK sözcüsü Zagros Hiwa, helikopterin ABD liderliğindeki koalisyona ait olabileceğini ve YPG üyelerini taşıyor olabileceğini söylemişti.
PKK'NIN SUÇ ORTAĞI KİM? | VİDEO İZLE
BAŞBUĞ PERDE ARKASINDA YAŞANANLARI ANLATTI
Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ, A Haber canlı yayınında perde arkasını anlattı.
3 MAYMUNU OYNAYAN BATI TARAFINDAN BİZİM BU DELİLLERİMİZİ GÖRMEZDEN GELDİ
Batılı ülkelerin PKK ile kirli ortaklıklarını defalarca dile getirdiklerini belirtan Başbuğ, "Sorduğun soruların hepsinin cevabı belli burada Irak ve Suriye arasında bir köprü kurulmak istendiği terörün bu iki ülke arasında ortak bir şekilde yürütüldüğü teröre desteğin bu saydığın ülkelerin hepsi tarafından bizzat desteklendiği çok net. Biz bunu daha önce de delilledik ispatladık. Fakat maalesef 3 maymunu oynayan Batı tarafından bizim bu delillerimizi görmezden gelindi." dedi.
UZAĞA GİTMEYE GEREK YOK
Fransızların Lafarge firması üzerinden teröre verdiği desteğe değinen Başbuğ, "Hiç uzağa gitmeyelim sınırda tüneller inşa edilmişti. Tüneller inşa edilirken Alman mühendislerin, Fransız çimento şirketlerinin, ABD finansörlerinin birlikte ortak hareket ettiğini hatta İngiltere'nin de bu süreçlere dahil olduğunu daha önceden biz delilledik ispatladık. Ama karşılık gelmedi Batı'dan 3 maymunu oynadılar. Bildiği yolda da ilerlemeye devam ettiler." ifadelerini kullandı.
Bu durumu sürekli anlattıklarını belirten Başbuğ şu ifadeleri kullandı:
ABD'NİN DEAŞ'LA MÜCADELE EDİYORUM YALANI
"Biz aylardır neyi haykırıyoruz. ABD'nin DEAŞ diye tırnak içinde söylüyorum kurduğu düzmece örgütle mücadele ediyorum yalanıyla PKK'yı sınır aşılınca Suriye tarafına SGD olarak legalleştirmek istediği ve böyle sinsi bir plan kurduğu bunların hepsinin aslında aynı örgüt olduğu hep söylediğimiz buydu. İşte bu yapılan açıklama iki ülke arasında kurulan hava köprüsü ve DEAŞ'la mücadele ediyorum yalanıyla yapılan faaliyetlerin hepsi aslında teröre destek faaliyeti."
ABD'NİN TERÖRE VERDİĞİ DESTEK
"Türkiye her ne kadar bu işin tiyatro olduğunu bilse de uluslararası kamuoyunda alınan ortak karara uydu. Burada yapılan her türlü faaliyet ülkeler arasında koordineli ve birbirine bilgi vererek yapılmalı. Eğer orada bir hava harekatı varsa ortak ülkelerin hepsi bu yapılan faaliyeti bilmeli. Biliyor muyuz? Bilmiyoruz. Bir kaza sonucu bu faaliyeti öğrenmiş olduk. Hala da ne olduğunu anlamaya çalışıyoruz. 1 helikopterdi 2'ye çıktı. Bir kaza sonucu düştüğü ifade ediliyor içinde büyük bir patlama var. Patlayıcıdan mı kaynaklandı? Yoksa aldığı bir saldırı sonucu mu bu helikopter düştü bilinmiyor? Bilinen şu ABD'nin teröre verdiği destek."
İŞİN ZİRVE YAPTIĞI NOKTAYA GELDİK
ABD artık iyice çığırından çıktı teröristlere silah tesisat değil aynı zamanda eğitim anlamında da zırhlı araç kullanma, tank palet vs. gibi araçları kullanma hatta havadan inme yani komanda eğitimi verdiği ve hava araçlarını kullanma eğitimini verebilme yönünde planları olduğunu istihbar edilmişti bu konuda bir takım deliller elde ettik. Bunu da hem ABD ile hem dünya kamuoyu ile hem de bölgede bulunan ülkelerle paylaştık. Diğerlerine verilen tepki verildi ve görmezden gelindi. Şimdi bir teröristin helikopter kullandığını bana göre işin artık zirve yaptığı noktaya geldik.
İKİNCİ PİLOT KİM?
"Helikopterler genelde çift pilotlu kullanılır. Tek pilot helikopterde pek ihtimal vermiyorum. İkinci pilot kim o merak konusu. Ben o merakı giderecek bir burada kendi öngörümü dillendireyim. Blackwater denilen çok kirli bir yapı var Irak'ı kana bulayan, binlerce insanın elinde kanı olan bir aşağılık örgüt. O örgütün işte böylesi durumlarda devletler suçlanmasın diye sahada kimliksiz kullandığı bir takım eski tırnak içinde söylüyorum asker diye adlandırırlar ama bunlar katil sürüsü paralı katil yine bahsetmiş olduğum yapının içerisindeki bir takım pilotların beraber bu teröristle faaliyette bulunduğunu belirtmekte fayda var. Benim tahminim o ki Blackwater'dan bir pilot yanında da bu terörist pilot hem eğitimini tamamlıyor hem de o terörist faaliyetlerde bulunuyorlar birlikte böylesi bir uçuş esnasında bu kazanın gerçekleştiği yönünde."
"MİT KEKLİK GİBİ AVLADIĞI İÇİN..."
"Nereye gidiliyor? Amaç neydi? Bunlar bilinmeyen konular ama benim tahminim MİT'imiz her türlü intikali istihbar edip keklik gibi avladığı için bu bahsetmiş olduğumuz sözde lider dediğimiz kadroları bana göre ABD yeni bir can güvenliği can tedbiri olarak havadan intikali kendine yol biçti. Bu şekilde bir planlama sonucu bu uçuş gerçekleşiyordu ama amaca ulaşamadan hepsi ait olduğu yere gittiler."
"Bu ilk faaliyet miydi? Asla. Son faaliyet mi olacak? Asla. Burada ABD ve diğer devletler maalesef bildiği yolda ilerlemeye devam edecek. O halde hep bize masayı öneren bir takım güçler var devletler bazında, işte en yakın örneği Suriye'de yaşadık. Esad rejimi ile masa başında görüşün anlaşın gibi bir takım telkinler vardı bunları da o devletlerin görüyor olması lazım."
HAREKAT OLUR MU?
"Karşı taraftaki bu akıl ve mantık nedeniyle bizim bu işi masa üstünde konuşarak anlaşarak çözme şansımız yok. O halde ne kalıyor geriye? Harekat. Türkiye zaten Irak'ta şu an o harekatları yapıyor. Suriye'de de bana göre onun çok ciddi bir planlaması içinde. Bizim bu harekatları yapmaktan başka şansımız yok. Karşıdaki o kirli yapı haddini çizgisini aşarak bu faaliyeti yürütmeye devam edecek."
BİR TİYATRO SÖZ KONUSU
"Burada bir tiyatro söz konusu bu tiyatro Türkiye'nin kanmasını milletin de bu tiyatroyu seyretmesini bekliyorlar. Biz ne yaptığımızı biliyoruz karşıda kimin kiminle iş tuttuğunun çok iyi farkındayız."
EN BÜYÜK KORKULARI TÜRKİYE'NİN HAREKATI
"Şu anda ABD'nin Fransa'nın diğer devletlerin en büyük korkusu bizim Suriye'de yapacağımız harekat. En büyük korkuları bu harekatın yapılacak olması. Çünkü dayanma güçleri yok. Sahada size mukavemet gösterme şansları hiç yok. ABD'yi birileri abartıyor Fransa'yı abartıyor askeri gücünü farklı yerlere getirmek istiyor ama şunu özellikle belirtmekte fayda var ABD'nin da Fransa'nın da gücü orada bulunan çapulcuların gücüyle orantılı. O çapulcuda ne kadar güç varsa ABD'de o kadar güç var."
HDP KILIÇDAROĞLU GÖRÜŞMESİNİN İPTALİYLE İLGİSİ VAR MI?
Öte yandan 6'lı koalisyonun cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu terör örgütü PKK'nın siyasi kolu HDP ile bir görüşme yapacaktı. Görüşme daha sonra HDP tarafından iptal edildi. Eş zamanlı yaşanan gelişmeler dikkat çekici bulundu. Terör örgütü PKK'nın yasını tuttuğu bilinen HDP'nin görüşmeyi bu sebeple mi iptal ettiği sosyal medyada konuşuldu.
"HDP'NİN DEĞERLİ EŞ GENEL BAŞKANLARIYLA GÖRÜŞECEĞİM"
HDP'li Mithat Sancar, Pervin Buldan ve Selahattin Demirtaş'ın Kılıçdaroğlu'nu tebrik etmesi ve Genel Merkeze beklediklerini açıklamasının ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu "HDP ile görüşme olacak mı?" sorusuna "HDP'nin değerli Eş Genel Başkanlarıyla görüşeceğim. Arkadaşlarım planlamayı yapıyorlar." demişti.
ÖNCE 18 MART'I SEÇTİLER SONRA GERİ ÇEKİLDİLER
Yaşananlar sonrası Kemal Kılıçdaroğlu'nun HDP'ye yapmayı planladığı ziyaret için Çanakkale Savaşı'nda destan yazan kahraman şehitlerimizin anısına 'Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü' olarak belirlenen 18 Mart'ın seçilmesi kamuoyunda tepki çekti.
Daha sonra Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinin ertelendiğini duyuran HDP "Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun partimize ziyareti program yoğunluğundan dolayı ileri bir tarihe ertelenmiştir" şeklinde bir açıklama yaptı.
"BANA DEĞİL EV SAHİBİNE SORUN"
HDP ziyaretinin ertelenmesine ilişkin açıklama yapan Kılıçdaroğlu, CHP'nin yayın organı Halk TV'de yer alan habere göre, "Onu bana sormayacaksınız, ev sahibine soracaksınız" dedi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamasından PKK'nın siyasi uzantısının oyuncağı haline geldiği ve ziyaretin ertelenmesinden rahatsız olduğu yorumu yapıldı.