14 Mayıs'taki seçimlere üç hafta gibi kısa bir süre kala, 7'li koalisyonun cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, resmen terör örgütlerinin umudu oldu! 7'li koalisyonun ortağı HDP'nin dağdaki terör ortağı PKK'nın elebaşlarından Kılıçdaroğlu'na peş peşe destek açıklamaları gelirken, terör örgütü PKK/KCK'nın son açıklaması dikkat çekti.
PKK'DAN TEHDİTLERLE DOLU SANDIĞA GİDİN ÇAĞRISI
14 Mayıs'ı bir ölüm kalım seçimi olarak gören terör örgütü PKK, özellikle yurt dışındaki seçmenlere tehdit dolu "sandığa gidin" çağrısı yaptı. KCK Yürütme Konseyi tarafından yapılan açıklamada, "Hareket ve halk olarak yürüttüğümüz mücadele faşist AKP-MHP iktidarını yıkımın eşiğine getirmiştir. AKP-MHP iktidarı mücadelemiz karşısında yenilmiş ve yaşadığı bu yenilgi hali yıkımını her gün biraz daha derinleştirmektedir. AKP-MHP'nin yıkılmasıyla Kurdistan ve Türkiye'de yeni bir sürece girilecek, demokratik mücadelenin önündeki en büyük engel ortadan kalkacaktır. 14 Mayıs seçimleri böyle bir gelişmeyi yaratmak için çok önemli bir aşamayı ifade etmektedir. Eğer 14 Mayıs seçimlerinde AKP-MHP faşist ittifakı iktidardan düşürülürse demokratik mücadelenin önü açılmış olacaktır. Bu da halkın 14 Mayıs seçimlerine iradesini güçlü bir şekilde yansıtmasına bağlıdır. Bu açıdan 14 Mayıs seçimleri Kürt düşmanı ırkçı, soykırımcı sömürgeci faşist iktidardan kurtulmak için çok önemli bir mücadele sürecini ifade etmektedir." denildi.
Terör örgütü PKK'nın açıklamasında yurt dışındaki seçmenin sandığa gitmemesine tepki gösterilirken, teröristlerin 14 Mayıs'la ilgili panikleri açıklamaya şöyle yansıdı:
"Geçmişte yurtdışındaki halkımızın sandığa gitme ve oy kullanma oranı çok düşük olmuştur. Bu, halk olarak bizler açısından büyük bir yetersizlik ve eksiklik olmuştur. Nasıl olur da yurtsever bir Kürt oyunu kullanmaz ve bu şekilde ülkedeki özgürlük ve demokrasi mücadelesine verebileceği desteği vermez olur? Halkımız bunu asla kabul etmemelidir. Yurtdışındaki yurtsever Kurdistan halkı tek bir oy firesi bile vermeden bu seçime güçlü bir şekilde katılarak geçmişte yaşanan yetersizliği telafi etmelidir. Bu seçim geçmiş seçimlerden çok farklıdır. Hiç kimse benim tek bir oyum var, oy kullansam da kullanmasam da bir etkisi olmaz dememelidir. Tek bir oy bile çok önemlidir ve hiçbir oy boşa gitmemelidir. Biz hem Avrupa hem de diğer yurtdışı alanlarında yaşayan ve oy kullanma hakkı bulunan tüm yurtsever Kurdistanlıların sandığa gitmeleri ve oylarını kullanmaları çağrısında bulunuyoruz. Bu açıdan herkes mutlaka sandığa giderek AKP-MHP'nin düşürülmesi ve demokrasi güçlerinin kazanması için oyunu kullanmalıdır. Yurtdışındaki oylar ülkedeki mücadeleye, seçimlerde halkımızın kullanacağı oylara çok önemli bir destek olacaktır. Dolayısıyla yurtdışındaki halkımız oy kullanmayı bir yurtseverlik görevi olarak görmelidir. Herkes bu konuda duyarlı olmalı, birbirini teşvik etmelidir. Teşvik etmekle de yetinmemeli, birbirini uyarmalı ve duyarlı yaklaşmayanları eleştirmelidir. Herkes geçmişte oy kullanma hakkı bulunmasına rağmen oy kullanmadığı için kendini sorgulamalı, kendi kendine öz eleştiri vermeli ve bu seçimde mutlaka oy kullanacağına dair karar almalı ve yurtdışı alanları için belirlenen tarihlerde sandığa gidip oyunu kullanmalıdır."
UMUTLARI 7'Lİ KOALİSYON VE KILIÇDAROĞLU
Bu arada 7'li koalisyonun Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na Kandil'deki terör örgütü yöneticilerinden peş peşe destek açıklamaları gelirken, HDP ve paravan partisi Yeşil Sol da, yurt dışından Kılıçdaroğlu'na oy istemeye başladı. İsveç'in Malmö kentinde seçim çalışması yapan HDP'li Ahmet Yıldırım, 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Kılıçdaroğlu'na açık açık oy istedi. Ahmet Yıldırım'ın "Kritik bir noktadayız" sözleri ise terör örgütü PKK/YPG'deki panik ve korku iklimini hatırlattı.
ERDOĞAN'IN KARŞISINDA KİM VARSA ONA OY VERECEĞİZ
Terör örgütü PKK'nın siyasi kanadı HDP'nin paravan partisi Yeşil Sol Parti'nin toplantısına katılan Yıldırım, terör örgütü PKK'yı kastederek, "Biz bugün kritik bir noktadayız. Biz Erdoğan'ın karşısında Malmö'den Kılıçdaroğlu değil sıradan bir insan da olsa ona oy vereceğiz. O kişinin geçmişte ne yaptığına bakmaksızın oy vereceğiz. Çünkü bizim derdimiz Erdoğan'ın yerine gelecek kişinin ismi cismi ile ilgili değil, bizi sadece Türkiye'de değil, güneyde, Rojava da, yok etmek isteyenin karşısında oy kullanacağız.'' dedi. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, "Bayramdan sonra yapacağımız mitinglerimizde sizlere cumhurbaşkanının ismini de söyleyeceğiz. Hangi cumhurbaşkanına oy vereceğinizi açık açık ilan edeceğiz, gerçi sizler biliyorsunuz." sözlerini kullanarak Kılıçdaroğlu'na işaret etmişti.
TEK DERTLERİ ERDOĞAN
HDP Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü de yaptığı konuşmada, "Bugün Tayyip Erdoğan'ı tek ayak üzerinde yakaladık ve bitirme fırsatı yakaladık. Tek ayak üzerinde bırakan şey, Yeşil Sol partinin büyükşehir belediyelerini elinden almasıyla oldu. Bugün Erdoğan'ı kovalamak zamanıdır. Bu toplumun yarısı Erdoğan'a evet demedi. Bunu büyütmemiz gerekiyor" dedi. İstanbul 2. Bölge'den Yeşil Sol Parti adayı Menekşe Kızıldere ise konuşmasında, "Amacımız bir Kürt yüzyılı yaratmak. Bu seçimde bu iktidar gidecek ve onları Kürtler götürecek. Asıl bayram 15 Mayıs'ta olacak. Gün AKP-MHP iktidarını yok etme günüdür." ifadelerini kullandı.
FETÖ'NÜN UMUDU DA KILIÇDAROĞLU
FETÖ firarisi Nedim Hazar, FETÖ'nün yayın organı Tr724'te 21 Nisan 2023'te yazdığı "Gurbette son bayram sabahı" başlıklı yazısında, 14 Mayıs'tan sonra Türkiye'ye döneceklerini ima etti. Nedim Hazar, 20 Nisan tarihli "Yar bana bir strateji" başlıklı yazısında da 14 Mayıs'ın bir fırsat olduğunu belirterek, "Türkiye yirmi yıldır adım adım karanlık bir çukurun tam eşiğine getirildi. 14 Mayıs son fırsat, köprüden önce son çıkış. Ya özgürlük ya dikta! Başka alternatif kalmadı, üçüncü bir yol yok, bunu hala anlamadıysanız, iktidara gelseniz ne olur ki?" ifadelerini kullanmıştı.
TEHDİT ETTİ
Hazar, 18 Nisan tarihli yazısında da vatanseverleri tehdit ederek, 14 Mayıs'tan sonra FETÖ karşıtları için "kötü dönem başlayacak" ifadelerini kullandı. Hazar şunları söyledi: "Türkiye tamamen açık hava hapishanesine çoktan dönüşmüş durumda. Bir iki cılız ses ve nefesin de en fazla bir ay sonra -inşallah yanılırım- sona ereceğini düşünüyorum. Kimi ırkçı, kimi kişisel zaaflar, kimi Ergenekon hassasiyeti, kimi de içindeki kin ve hasetten dolayı, muhafazakâr ve cemaat medyasının ipini çekenlerin kötü dönemi başlayacak."
TERÖRİST ELEBAŞINI KORKU SARDI
Terör örgütü PKK'nın elebaşı Murat Karayılan'ı da seçimi kaybetme korkusu sardı. 7'li koalisyona talimat veren Karayılan, ev ev ziyaretlerin yapılmasını istemişti. Daha da ileri giden Karayılan, adeta gizli bir tehditte bulunarak AK Parti'ye oy veren vatandaşlarla çay içilmesini önermişti. Karayılan, bu talimatları verirken Kılıçdaroğlu'nun seccade rezaleti sonrası kullandığı, "samimi Müslümanlar" ifadesini kullanmıştı.
