Ankara'da skandal bir olayla çalkalanıyor. CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan ve Ankara Yenimahalle Belediyesi Başkan Yardımcısı Yaşar Neslihanoğlu'nun "Yeğenimiz" dedikleri Sefa Yörükoğlu'na böbreğini vermesi için ev, araba ve para karşılığında işçi Ufuk Coşkun'un ikna etti. Ameliyat sonrası verdikleri sözleri tutmayan iki isimden şikayetçi olan Coşkun'un ise başına gelmeyen kalmadı.
6 YILDA 4 KEZ DAVA AÇTI
Yıllardır hukuk mücadelesi veren işçi Ufuk Coşkun "Bana verdikleri sözleri yerine getirmeyen Sarıaslan ve Neslihanoğlu aleyhinde 4 kez dava açtım. Sebebini anlayamadığım gerekçelerle 4 davam da kapatıldı." İfadelerini kullandı.
Coşkun, 6 yıl önce kendisini kandırarak böbreğini alan Sarıaslan ve Neslihanoğlu'nun "Bedelini ödemeleri gerekiyor." dedi.
PARA KARŞILIĞINDA KANDIRILDI
Hukuk mücadelesine devam eden Coşkun, "Bana böbreğim karşılığı 200 bin Türk lirası nakit para, sıfır ev, o dönem 2016 model sıfır araba sözü verildi. Ev, Yaşar Neslihanoğlu'nun yaptığı binadan olacaktı hatta. Benim böbreğimi verdiğim kişi o zaman beni eve götürdü, gezdirdi. Arabanın Pursaklar'da Volkswagen bayisine gittik 2 bin Türk lirası kaporasını ödedik.
Böbreği verdim, ne ev, araba alındı ne de para verildi. Hiç unutmam arabanın rengi de beyazdı. Binanın fotoğrafları bile elimde mevcut. Ameliyattan önce 20 bin Türk lirası verdiler geri kalanı ameliyattan sonra dediler onu da ödemediler. Sarıaslan, böbreğim için benim evime kadar geldi." dedi.
"EVİME KADAR GELDİLER"
Coşkun, CHP Nevşehir Milletvekili Faruk Sarıaslan'ın evine kadar geldiğini söyledi. Sabah'ta yer alan habere göre, "Annemle görüştü, açık açık böbreğimi istedi. Güvenlikçiler bile Sarıaslan'ı gördüklerine dair mahkemede şahit oldular. Ama Savcılık bir türlü ifadeye çağırmadı. Her seferinde bir şey çıkarıyorlar. Soruşturmaya gerek yok diyorlar." diyerek kendisi ile aynı belediye çalışan Neslihanoğlu'na makam mevki sahibi olması nedeniyle inandığını belirtti.
DAVADAN VAZGEÇİRMEK İÇİN TEHDİT EDİLİYOR
Coşkun, ayrıca kendisini davadan vazgeçirmek için sürekli tehdit ettiklerini ifade etti. Başıma bir şey gelirse sorumlusu dava açtığım kişiler diyen Coşkun, "Sağlığım her geçen gün biraz daha bozuluyor. Yürüyemiyorum, ayaklarımda damar tıkanıklığı var. Ameliyat olmadan önce bende hastalık varmış.
Böbreğini verecek kişinin sağlık problemi olmaması gerekiyormuş. Ancak bunlar bunu bile bile benim böbreğimi aldılar. 1 buçuk ayda her şeyi hallettiler. Böbreği verecek kişilerin yakın akraba olması gerekiyormuş. Hastanede benim adıma imza bile atmışlar. Ameliyat esnasında benim ailemden kimse yoktu. Allah korusun ben orada ölsem cesedime sahip çıkacak kimse yoktu. Atatürk Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yapıldı bu işlemlerin tamamı.
Bu konunun açığa çıkmasını istiyorum. Yargıdan adaletin sağlanmasını diliyorum, 5'inci kez davamın kapatılmamasını istiyorum. Gerekirse Cumhurbaşkanımızın yanına giderim." diye konuştu.