Milli irade 28 Mayıs günü sandıkta tecelli etti. "Öyle bir kazanacağız ki hiç kimse kaybetmeyecek" diyen Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 8'li koalisyonun adayı Kemal Kılıçdaroğlu'na fark atarak seçimi kazandı. Böylelikle Türkiye tercihini istikrardan yana kullanmış oldu.
Seçimden alınan yenilgi sonrası 8'li koalisyon bileşenlerinde kriz baş gösterdi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu koltuğu bırakmayacağını ilan ederek "Mücadeleye devam" mesajı verdi.
EKREM İMAMOĞLU'NDAN DEĞİŞİM ÇIKIŞI: HER ORTAMDA DEĞİŞİM...
Daha önce Kılıçdaroğlu ile adaylık savaşı veren İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu bu kez CHP Genel Başkanlığı için kolları sıvadı. İmamoğlu, "Kimse endişe etmesin her şey yeniden başlıyor. Değişmeyen tek şey değişimdir. Her sahada her ortamda değişim." ifadeleriyle Kılıçdaroğlu'na bayrak açtı.
KILIÇDAROĞLU HEDEFTE! KOLTUĞA GÖZ DİKEN DE VAR KURULTAY İSTEYEN DE...
Eski CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin de "Kemal Kılıçdaroğlu çekilirse genel başkanlığa aday olabilirim" diyerek değişim çağrısı yaptı. CHP'li Mehmet Akif Hamzaçebi 'değişim' vurgusu yapıp 'kurultay' çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu'nu hedefe koyan Hamzaçebi, "Ortada başarısızlık var" dedi.
İYİ PARTİ MASADAN KALKIYOR: MAĞLUBİYETTEN KILIÇDAROĞLU SORUMLU TUTULDU
İYİ Parti de mağlubiyet sonrası faturayı Kemal Kılıçdaroğlu'na kesti.
Meral Akşener seçim gecesi Başkan Erdoğan'ı tebrik edip, Kılıçdaroğlu'na göndermelerde bulunmuş "Biz ilk günden beri milletimizin sesini dinleyerek hareket ettik. Zaman zaman çok ağır eleştirilere maruz kaldık. Pek çok bedel ödedik" demişti.
Bilindiği üzere Akşener ve ekibi Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı çıkmış, 'kumar' ve 'noter' yakıştırması yaparak masadan kalkmıştı.
İYİ Parti Kurucusu, Genel İdare Kurulu Üyesi Ümit Beyaz, "Özür dileriz gençler! Bize soruyormuş gibi yaptılar. Geleceğinizden 5 yıl daha çalındı" sözleriyle seçimin Kılıçdaroğlu yüzünden kaybedildiğinin altını çizdi.
İYİ Parti'nin üyesi olduğu 8'li masadan kalkacağı, yerel seçimlere de CHP'den bağımsız kendi adaylarıyla gireceği konuşulanlar arasında.
HDPKK'DA DA KAZAN KAYNIYOR: DEMİRTAŞ SİYASETTEN ÇEKİLDİĞİNİ DUYURDU
Yaşanan bu gelişmeler tüm sıcaklığını korurken seçim öncesi tüm bölücü unsurlarıyla Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verip, Kılıçdaroğlu ile mutabık kaldıklarını ilan eden HDP'de de iç hesaplaşma baş gösterdi.
HDPKK'nın terör tutuklusu eski eş başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda aktif politikayı bıraktığını açıkladı.
HDPKK'lı Demirtaş şunları yazdı;
"Merhabalar. Yarın Artı Gerçek'te yayımlanacak röportajımdan iki paragrafı sizlerle paylaşıyorum: "Ben kendi adıma, halkımıza layık bir politika ortaya koyamadığımız için içtenlikle özür diliyorum. Pratikteki çabalarımla bu eksiklikleri giderme sözü veriyorum. Ayrıca, bana yönelik yapıcı eleştirilere teşekkür ediyorum. Eleştirilerden yararlanmaya çalışacağım.
"AKTİF POLİTİKAYI NOKTALIYORUM"
Mücadeleyi cezaevinden her yoldaşım gibi dirençle sürdürürken, aktif politikayı bu aşamada bırakıyorum." Hepinize yoldaşça selam, sevgilerimi gönderiyor, hepinizi hasretle kucaklıyorum. Özgür günlerde görüşebilmek dileğiyle."
HDP YÖNETİMİNE YAYLIM ATEŞİ
HDP yönetimini sert bir şekilde eleştiren Demirtaş, "Son beş yıldır HDP Genel Merkezi'ne yazdığım mektuplarla, gönderdiğim mesajlarla ve makalelerimle bu gerçeği anlatmaya çalışıyorum fakat her seferinde, sesim yankılanıp bana geri dönüyor" ifadelerini kullanmıştı.
TERÖRİST OLARAK DEVAM EDECEK
Demirtaş'ın paylaşımının ardından sosyal medyada "Siyaseti bıraktı ama hayatına PKK destekçisi terörist olarak devam edecek" yorumları yapıldı.
BÖLÜCÜLER BİRBİRİNİ SATMAYA BAŞLADI: DEMİRTAŞ'IN İSTİFASININ PERDE ARKASI
Demirtaş'ın bu kararı almasının perde arkasında yatan sebep ise HDP'nin yönetici kadroları ile yaşadığı sıkıntı. Demirtaş önerilerinin dinlenmediğini, yok sayıldığını düşünüyor.
HDP MYK üyelerinin Demirtaş'ın istifa kararının büyütülmemesi gerektiğini savunması ise bu durumu destekler nitelikte.
CHP yandaşı Halk TV'ye konuşan Selahattin Demirtaş'a yakın bir isim, istifanın perde arkasını şu sözlerle açıkladı;
"Demirtaş sussun istiyorlar. Yaptığı öneriler dinlenmiyor. Üstüne bir de seçim sonuçları da böyle gelince Demirtaş'ı sorumlu tutmaya kalktılar."
HDP: DEMİRTAŞ'IN PARTİNİN ÜSTÜNDE BİR POZİSYONU YOK
HDP'den ise "Selahattin Demirtaş partinin üzerinde değil" çıkışı geldi. Fondaş Medyascope'a konuşan HDP'li bir yetkili "Parti içindeki şu anda gündem Selahattin Demirtaş'ın yazısı değil. Biz, kendi sürecimizi yürütüyoruz" ifadelerini kullandı.
Sözlerinin devamında şu demeçlere yer verdi;
"Sonuçta biz kişiye bağlı bir parti değiliz, kişilerden ibaret de bir parti değiliz. Eş başkanlar da dahil herkesin düşüncelerine bazılarımız katılır, bazılarımız katılmaz. Demirtaş'ı eleştirebiliriz, düşüncesini doğru bulmayabiliriz ama en nihayetinde bizim kararlarımız kurullarda alınır. Selahattin Başkan'ın söylediği her şey kurulların üstündedir diye bir mesele yok. Partinin üstünde bir pozisyonu da yok ki kimse onu eleştirmesin ya da onun söylediği her şey otomatik olarak parti kurullarının kararı haline gelsin. En nihayetinde tartışarak karar verilir."
Selahattin Demirtaş'ın istifasının yankıları sürerken gözler HDPKK ve diğer bölücü türevlerinin izleyeceği yol haritasına çevrildi.
YEŞİL SOL ÇATISI ALTINDA DEVAM: İSİM DEĞİŞİKLİĞİ GÜNDEMDE
HDP'nin kapatma davasının sonucunu beklenmeden Meclis'te Yeşil Sol Parti çatısı altında bir grup kuralacağı, HDP'de sadece sembolik olarak birkaç ismin kalacağı diğer tüm vekil ve yöneticilerin Yeşil Sol'dan siyaset yapacağı konuşulanlar arasında.
HDP yönetimi bir yandan da Yeşil Sol Parti'de isim değişikliğini tartışıyor. Gazete Duvar isimli platformda yer alan habere göre; HDP seçmenin daha kolay sahipleneceği, geçmişteki partileri anımsatan bir isimle yola devam etmeye planlıyor.
KONGRE ERKENE ÇEKİLDİ! KÖKLÜ DEĞİŞİM SİNYALLERİ
Öte yandan Yeşil Sol'un kongre sürecini erkene çekmeyi planladığı, kadrolarda köklü değişimler yapacağı konuşuluyor. 1 Ekim'den önce gerçekleşmesi beklenen kongrede HDP'nin eş genel başkanları dahil tüm yönetim kadrolarında ciddi değişim olması bekleniyor.
TÜRKİYE'Yİ BÖLME PLANI YAPANLAR KENDİ İÇLERİNDE BÖLÜNDÜ
Seçimden önce Kemal Kılıçdaroğlu'ndan aldıkları sözlerle ile yerel özerklik hayali kurup Türkiye'yi bölme planları yapanların seçimden sonra kendi içlerinde bölünmesi tarihi bir detay olarak kayıtlara geçti.