14 ve 28 Mayıs seçimlerindeki yenilgiyi ve sonrasında Kılıçdaroğlu'nun koltuğa yapışmasını kabullenemeyen isimlerin başında Fatih Portakal geliyor.
Tarihi hezimetten bu yana her fırsatta Kılıçdaroğlu'na verip veriştiren Fatih Portakal, şimdi de YouTube kanalında yaptığı programda dikkat çeken ifadeler kullandı.
HEM MASAYI HEM SEÇMENİ SATTINIZ
Fatih Portakal "Kemal Kılıçdaroğlu'nun yalanı ortaya çıktı. Masayı satmış yaa. Masayı bırak seçmeni satmış. Nasıl anlatacaktınız kazansaydınız Kemal Bey. Ben kendi hakkımdan verdim 3 kişi mi diyecektiniz? Ondan sonra partisini bile kötüledi. Siz çalışmadınız ben de bunlarla anlaşmak zorunda kaldım dedi. Adam kendinden başka herkesi suçlu görüyor. Bu kadar pişkinlik, rahatlık içerisinde" dedi.
İKİ KİŞİNİN BİLDİĞİ SIR OLMAZ MUHALEFET BERBAT
Öte yandan Ümit Özdağ'ın hepiniz biliyordunuz açıklamasına da değinen Portakal, sadece Kılıçdaroğlu'nun değil masanın tüm üyelerinin gizli protokol hakkında yalan söylediğini ifade ederek "Bugün geldiğimiz noktada Ümit Özdağ "Meral Akşener'in de haberi vardı" dedi. Meral Akşener tarafından yapılan açıklamada İYİ Parti'den Kürşat Bey, 'Kemal Bey iki kişinin namusuna teslim edilmiştir dedi bizim nerden haberimiz olsun' dedi. Ama iki kişinin bildiği sır olmaz onu da söyleyeyim. Şimdi bir de Ümit Özdağ ile Ahmet Davutoğlu arasında bir tartışma var. Yani muhalefet berbat. Ana muhalefetinden diğer muhalefete kadar her şey berbat" diye konuştu.
"EGOSU PATLAMIŞ BİR İNSAN VAR KARŞIMIZDA"
Kılıçdaroğlu'nun parti içerisinde kendinden başka kimseyi CHP'yi temsil edecek seviyede görmediğini söyleyen Portakal, "CHP içerisinde kendinden başka temsil edecek kimseyi görmüyor, böyle bir ego patlaması olur mu? Bi de bana egolu derler, en azından ben kendisiyle dalga geçebiliyorum. Egosu patlamış bir insan var karşımızda. CHP içerisinde kendisini en temiz olarak gören ve kendinden başka kimsenin temiz olmadığını düşünen birisi. Doğrudur belki AK Parti iktidarında kimse Kemal Bey ile ilgili bir şey çıkartamadı ama diğerleriyle ilgili de çıkartamadı. Bu şekilde temiz birisi olursa bırakırım demek, ben gitmeyeceğim demektir" şeklinde konuştu.
"KEMAL BEY ARTIK GİTMENİZ GEREKİYOR"
Sözlerine devam eden Portakal, Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanlık koltuğunda seçimlerle ilgili hesap vermeden oturmaya devam ettiğini de belirtti.
"Kemal Bey artık gitmeniz gerekiyor" diyen Portakal, daha sonra Kılıçdaroğlu'nun yalanlarının bir bir ortaya çıktığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu'nun muhalif seçmenleri kandırdığının altını çizen Portakal, izleyicilerden de kendisinden de özür diledi.
SEVGİ İŞARETİNİ YAPINCA GÜZEL İNSAN ZANNETTİM: KANDIRILMIŞIZ ÖZÜR DİLERİM
Portakal, "Umut var zannettim, naif insan zannettim. Sevgi işaretini yapınca güzel insan zannettim. Temiz yürekli insan zannettim, 74 yaşında hırslarından arınmıştır diye düşündüm. Ama işte öyle değilmiş sizden de kendimden de özür diliyorum." dedi.
Portakal'ın konuyla ilgili diğer söyledikleri şu şekilde:
"Bu kadar saflığımdan özür diliyorum, ama arıyoruz işte o saflıkta o temizlilkte birilerini arıyoruz. Ama şöyle bir bakıyorsunuz ana muhalefet partisine kendisini temizlemesi gereken en önemli parti bence. Genel başkanlara, altılı masaya ayrı, seçmene ayrı konuşuyor. Gidiyor başkalarıyla protokol yapıyor."
"KILIÇDAROĞLU İSTİFA ETMEZSE İZMİR DE KAYBEDİLECEK"
Portakal, geçtiğimiz günlerde de yerel seçimlerin tehlikede olduğunu ifade ederek CHP'nin kalesi olarak görülen İzmir'in de kazanılamayacağını söyledi.
Portakal konuya ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Eğer Kılıçdaroğlu o koltukta oturmaya devam ederse Mart 2024'deki seçim geldiğinde şöyle bir sonuçla karşılaşma ihtimali büyük. Koltukta oturmaya devam ederse, İmamoğlu İstanbul'da Yavaş Ankara'da oralar bile kaybedilebilir. Çünkü Kılıçdaroğlu'nun peşinden gitmeyecek o kadar çok seçmen var ki. Çünkü o seçmenlerin umudu kırıldı bitti. Kaybetmiş birisinin ardından neden gitsinler, ben gitmem artık.
Bakın bunu yazın bir kenara. Aynı ısrara devam edecek olursa güvendikleri 'kale' dedikleri İzmir'de bile Tunç Soyer'in kazamaması söz konusu olabilir. Artık insanlar Kılıçdaroğlu'nda umut görmüyorlar. Görevi bırakması gerekir yol açması gerekir. Ama tahmin etmiyorum. Egosunun da ne kadar yüksek olduğunu görüyoruz koltuğu bırakmayarak. Bayramdan sonra muhalefeti çok konuşacağız"