Birbirine benzemeyen 8 parti, aynı masanın etrafında toplandı. Türkiye'yi yöneteceğiz diyerek yola çıkanlar, 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde tarihi yenilgiyi aldı.
Birbirine benzemeyen 8 parti, aynı masanın etrafında toplandı. Türkiye'yi yöneteceğiz diyerek yola çıkanlar, 14 ve 28 Mayıs seçimlerinde tarihi yenilgiyi aldı.
Bunun üzerine partiler karıştı. Hedefte ise CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu vardı.
BAKANLIK DAĞITTI!
13 yıla sayısız defa yenilgi sığdıran Kemal Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanı olabilmek için koalisyon ortaklarına dağıttığı bakanlık ve milletvekilliği, hem partisinde hem de seçmenden tepki almıştı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu öncesinde 'gizli' bir protokol imzalamıştı.
Protokole göre, Ümit Özdağ'ın İçişleri Bakanı olacağı ve birkaç bakanlık ile birlikte MİT Başkanlığını da alacağı ortaya çıkmıştı. Özdağ, yaptığı açıklamada alacakları diğer iki koltuğun Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı olduğunu söyledi.
Gelişmelere ilişkin katıldığı Halk TV canlı yayınında değerlendirmelerde bulunan Millet İttifakı'nın ortağı HDP'nin vekili Meral Danış Beştaş, Kılıçdaroğlu'nu sert sözlerle hedef aldı.
HDP'li Meral Danış Beştaş: Biz Ümit Özdağ bakan olsun diye mi Kılıçdaroğlu'na oy verdik?
"Biz Ümit Özdağ bakan olsun diye mi Kılıçdaroğlu'na oy verdik?" diyen Beştaş, "Milyonlarca insan oy Kemal Kılıçdaroğlu'na istedik, 'bir oy YSP'ye (HDP) bir Kılıçdaroğlu'na' dedik." diye konuştu.
"KORKUNÇ BULUYORUM"
HDP vekili, "Bırakın bizi kendi arkadaşları bile bilmiyor. Bunu korkunç buluyorum. Bizim partimiz Ümit Özdağ'ın Kılıçdaroğlu'na sunduğu şartları asla kabul etmez." ifadelerini kullanmıştı.
Kılıçdaroğlu'nun 'özgürlük' vadettiği HDP'li Figen Yüksekdağ da benzer açıklama yapmıştı: Seçimlerde destek vermemiz yanlıştı
Terör soruşturmaları kapsamında tutuklanan HDP eski Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, ittifak ortağı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na verdikleri destekten pişman olmuştu.
CHP liderinin 'özgürlük' vadettiği Yüksekdağ, "Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararları yanlıştı. Ben de dahil cezaevindeki HDP'li siyasetçiler, kendi adayımızı göstermeyi savunmuştuk" demişti.
Öte yandan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki 'gizli protokol' kavgası da büyüyor.
Seçimlerin ardından yaptığı açıklamada Kılıçdaroğlu'ndan 3 Bakanlık ve MİT Başkanlığı sözü aldığını söyleyen Ümit Özdağ Kılıçdaroğlu'nun Zafer Partisi'ni "Aşırı milliyetçi" olarak nitelemesinin ardından ateş püskürmüştü.
KILIÇDAROĞLU'NUN "AŞIRI MİLLİYETÇİ" ÇIKIŞI
Dün DEVA, Gelecek, Demokrat Parti ve Saadet Partisi'ne 38 vekil kaptırmasına ilişkin eleştirilere yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Diğer partilerle oluşturduğumuz milletvekili aday listelerine yönelik eleştiriler haksızdır. Yüzde 25 oyumuz var, yüzde 50'ye ulaşmak için müttefiklere muhtacız. Bu listeleri bahane ederek partimiz içinde sert ve öfkeli tepkiler örgütlendi. 'Parti sağa kayıyor' haksız değerlendirmeleri yapıldı. Bazı ulusalcı seçmenler bu propagandanın da etkisiyle aşırı milliyetçi seçenekleri tercih etti. Bu partilerle yapılan ittifakın belgeleri olan ortak Protokol ve Anayasa değişiklik taslağı okunduğunda gelişmiş bir demokrasi programı hazırlandığı görülebilir." demişti
ÜMİT ÖZDAĞ KILIÇDAROĞLU'NU BOMBALADI
Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Aşırı milliyetçi" sözlerinin ardından bir konuşmasını paylaşan Özdağ bu sözlere daha sonra kapsamlı yanıt vereceğini belirterek, "Kemal Kılıçdaroğlu'na protokol tartışmaları ile ilgili sitemimi iletiyorum." demişti
Özdağ söz konusu videoda "6'lı masadaki ortaklarla ilişkiniz meşru bizimle de gayrimeşru hadi canım!" ifadelerini kullanmıştı.
"OYUNUZUN 40'LARA DÜŞMESİNİ ENGELLEDİK"
Özdağ şunları söylemişti:
"6'lı masadaki seçilemeyecek partilere milletvekili dağıtan, Meral Akşener masaya "kumar masası" diyerek hakaret ettiği halde bu iyilikleri yapan Kemal Kılıçdaroğlu, Zafer Partisi ikinci turda yüzde 40'lara düşmesini engelleyip yüzde 48'lere çıkartmışken oyunu hiçbir şey istemeden Cumhuriyet'in kuruluş ilkelerini talep ederek kazanılması durumunda İçişleri Bakanlığı ve 2 bakanlığın altına imza attığı halde neden kamuoyu önünde "Bunu açıklamamalıydık" şeklinde bir tavır içerisine girer bunu da anlamıyorum. Bu sebeple de Kılıçdaroğlu'na kırgınım."
Kılıçdaroğlu'na tepkisinin dozunu artıran Özdağ "Gayrimeşru ilşki" çıkışı yaparak şu sert ifadeleri kullanmıştı:
"Şöyle mi yani 6'lı masadaki ortaklarla ilişkiniz meşru bizimle de gayrimeşru hadi canım hadi canım. Zafer Partisi tavrıyla CHP'ye Atatürk'ün partisi olduğunu hatırlatmıştır. Bunu da protokolle kayıt altına almıştır.
"CHP'YE ATATÜRK'Ü HATIRLATTIK "
Bazıları diyor ya nasıl 1924 Anayasa'sını nasıl CHP'den istersiniz. Çünkü O CHP 21 Anayasası'na imza attı da onun için çünkü güvenmedik."
BOMBALAMAYA DEVAM ETTİ: SONUÇLARI MUHAKKAK OLACAK
Özdağ daha sonra yaptığı açıklamada Kılıçdaroğlu'na tepkisini sürdürdü. Kılıçdaroğlu'nun Zafer Partisi'ne çok ağır ve haddi aşan ithamlarda bulunduğunu söyleyen Özdağ, "Zafer Partisi olarak bu durumdan kırgınız. Bunun belirli sonuçları muhakkak olacak." ifadelerini kullanmıştı.
ÜMİT ÖZDAĞ SÖZ VERİLEN DİĞER BAKANLIKLARI DA İFŞA ETTİ
Zafer Partisi'ne verilmesi planlanan MİT Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nın dışındaki 2 bakanlığı da açıklayan Özdağ, "Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı'ydı. İlk kez açıklıyorum. Bunlar konusunda yazılı metinde anlaşmadık." demişti.
ÖZDAĞ'IN GİZLİ PROTOKOLÜ İFŞASI VE SONRASINDA YAŞANAN KAVGA
Ümit Özdağ, "Seçilirse iç savaş çıkar" dediği Kemal Kılıçdaroğlu'na verdiği desteğe ilişkin bomba bir itirafta bulunmuştu.
Kılıçdaroğlu'nun kendisine 3 bakanlık ve MİT Başkanlığı sözü verdiğini dile getirmişti.
CHP PANİKLEDİ ÖZTRAK YALANLADI
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, "İki protokolde de İçişleri Bakanlığı ve MİT ile ilgili bir madde yer almadı" diyerek gizli pazarlığın üstünü örtmeye çalışmıştı.
Ümit Özdağ ise "Kemal Bey attığı imzayı inkar edecek insan değildir." diyerek bombayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun kucağına bıraktı. İddiasının yalanlanması halinde belgeyi paylaşacağını söylemişti.
KILIÇDAROĞLU KABUL ETTİ
Kılıçdaroğlu daha sonra katıldığı yayında "Aramızda özel bir protokol var. Bunun paylaşılmasının etikliğine dair de yorum yapmak istemiyorum" diyerek Ümit Özdağ ile yaptığı özel portokolü itiraf ederken CHP Sözcüsü Faik Öztrak'ı da yalanlamıştı.
ÖZTRAK'IN BİLE HABERİ YOKTU
Kılıçdaroğlu, "Öztrak'ın haberi yoktu" demişti.
KILIÇDAROĞLU'NDAN PEŞ PEŞ "NAMUS" GÖNDERMESİ
Kılıçdaroğlu, "Öztrak da protokolü bilmiyor ki. Danışman dahil kimse bilmiyordu. Bu protokolle ilgili konuşmam doğru değil. İki kişi arasında yapılan ve iki kişinin namusuna teslim edilen protokoldür" demişti.
KILIÇDAROĞLU BİR KEZ DAHA NAMUS GÖNDERMESİ YAPTI
Kılıçdaroğlu son olarak geçtiğimiz gün ortaklarından ve partisinden sakladığı protokolle ilgili bir kez daha konuşmuştu.
"Bu konuda sadece daha önce de dediğim şeyi söyleyeceğim; iki kişi arasında imzalanan metin o iki kişinin namusuna teslim edilmiştir." diyen Kılıçdaroğlu, "Ancak şunu söyleyebilirim herhangi bir protokolde yer almayacak tek şey MİT Başkanlığıdır…" dedi. Kılıçdaroğlu bu açıklaması ile hem top çevirdi hem de Özdağ'ı yalanlamıştı.
ÖZDAĞ'DAN FÜZE: HERKES DÖNDÜN KENDİ NAMUSUNA BAKSIN
Kılıçdaroğlu'nun bu çıkışlarına Ümit Özdağ'dan kavgayı körükleyecek bir yanıt gelmişti.
Özdağ, "Kemal Bey ikinci kez 'namusuna emanet' derse bizim namusumuzda bir sıkıntı yok herkes dönsün kendi namusuna baksın." dedi.
NELERİN ÜSTÜ ÇİZİLDİ
Özdağ, "Bizim namusumuza emanet edilmesi gereken şeyler hangi cümlelerin çizildiğidir. Bakın onları konuşmuyoruz. Buraya kadar. Herkes alacağını aldı bundan sonra." ifadelerini kullanmıştı.
ÖZDAĞ'A MİT BAŞKANLIĞI GÖNDERMESİ
Kılıçdaroğlu öte yandan Ümit Özdağ ile yaptığı gizli protokle ilişkin de açıklama yapmıştı.
Ortaklarından ve partisinden sakladığı ve daha öne protolle ilgili "Bu konuda sadece daha önce de dediğim şeyi söyleyeceğim; iki kişi arasında imzalanan metin o iki kişinin namusuna teslim edilmiştir." diyen Kılıçdaroğlu, "Ancak şunu söyleyebilirim herhangi bir protokolde yer almayacak tek şey MİT Başkanlığıdır…" dedi. Kılıçdaroğlu bu açıklaması ile hem top çevirdi hem de Özdağ'ı yalanlamıştı.
