CHP'nin fonladığı Sözcü TV, yayın hayatına başladıktan 1 hafta sonra İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i masadan kalktığı için savunan Yılmaz Özdil'in işine son verdi.
CHP'nin fonladığı Sözcü TV, yayın hayatına başladıktan 1 hafta sonra İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i masadan kalktığı için savunan Yılmaz Özdil'in işine son verdi.
AKŞENER'İ SAVUNDU SONRASINDA KOVULDU
Özdil canlı yayın esnasında altılı koalisyondan ayrılan Meral Akşener'i savunurken "Ben CHP'li bir gazeteci olarak bunu söylüyorum Meral Akşener masayı dağıttı demek bir gazeteci ahlaksızlığıdır. Akşener aslında masadan ittirildi dışlandı. Meral Akşener'e bu dikte edilmek istendi. Bunu da hiçbir parti kabul etmez" ifadelerini kullanmıştı.
ÖZDİL YERİNE PORTAKAL
Yaşananlar sonrası Yılmaz Özdil'in yerine, Fatih Portakal getirilmişti. Gündeme bomba gibi düşen olay hakkında birçok sosyal medya kullanıcısı Yılmaz Özdil'in kovulması hakkında Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimini sorumlu tutmuş, "Sırada kim var?" sorusunu yöneltmişti.
AYLAR SONRA KONUŞTU
Hezimet yaşanılan seçim sonrası CHP Genel Merkezi'nde yaşanan değişim ve danışman skandallarının gündemde olduğu bugünlerde Yılmaz Özdil'den dikkat çeken bir çıkış geldi.
Özdil sosyal medyadan yaptığı açıklama ile alenen CHP yönetimi ve Kemal Kılıçdaroğlu tarafından işten kovulduğunu söyledi.
İşte Yılmaz Özdil'in o açıklaması:
Yeni Chp'de peşpeşe ortaya saçılan kepazelikleri artık görmek istemeyenler bile gördüğü için, Kılıçdaroğlu ve politbürosunun kumpasıyla meslekten attırılmaktan onur duyuyorum…
CHP'NİN SATILIK MEDYASI
28 Mayıs'taki Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimi hezimetle bitti, CHP'de kan gövdeyi götürdü. Deyim yerindeyse "lağım patladı", her gün CHP içi koltuk kavgasından yeni skandallar patladı. "Zoom cuntası"nın bir numarası Ekrem İmamoğlu, CHP'deki toplantıda Kılıçdaroğlu'na meydan okudu, o da İmamoğlu'na "şaibelisin" diyecek kadar sert sözlerle yüklendi.
Kafası atan Kılıçdaroğlu, ilk cezayı "Ekremci medya"dan Halk TV'ye kesti, tüm maddi desteği sonlandırdı. Bir de üstüne "Kimin ne maaş aldığını iyi biliyorum" diyerek CHP medyasında "satılık gazeteci" tartışmasının fitilini ateşledi, kendisini de ateşe attı.
Düne kadar kavga yoktu kimse bilmiyordu peki CHP hangi medya ve gazetecileri "besledi", kime ne kadar "mama" verildi? Bunu ilk kez gündeme getiren Muharrem İnce'nin suçu neydi? takvim.com.tr'nin yıllardır ısrarlı "satılık CHP medyası" manşetleri de doğrulanmış oldu.
Öte yandan CHP yandaşı isimler arasında panik başladı. Sözcü yazarları Uğur Dündar ve İsmail Saymaz, Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı. Karar, "İmamoğlu yandaşı" haline gelen Halk TV'ye "intikam cezası" olarak yorumlandı.
Halk TV yönetimi, CHP ile yapılan anlaşmanın, CHP grup toplantıları ve bazı genel başkan yardımcılarının yayınlanması karşılığı yapılan bir anlaşma olduğunu öne sürdü.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun belediye başkanları ile yaptığı toplantıda "Bizim parti içinde konuştuğumuz şeylerin bir kısmı tabi ki aramızda kalmalıdır. Ama köşe yazarları üzerinden parti içi meseleler tartıştırılıyor. Ben kimin nereden ne kadar maaş aldığını iyi biliyorum" ifadelerini kullandığı "satılık gazeteciler bombası" fondaş medyayı alt üst etti.
HALK TV'DE İSYAN
Gelirleri kesilen HALK TV saldırmaya başladı. CHP'nin Halk TV ile sözleşmesini iptal etmesinden sonra Genel Başkan Yardımcısı Eren Erdem'in de talimatıyla programı iptal edilen Serhan Asker canlı yayında isyan etti. CHP yandaşlarında başlayan medya operasyonu siyaset kulislerinde, "Bay Kemal intikam alıyor" yorumlarına neden oldu.
BESLEYİP ATTIĞINIZ GAZETECİLER KİMLER?
Yaşanan gelişmelerle birlikte CHP Genel Merkezi'nden "mamalanan" gazetecilerin kimler olduğu merak uyandırdı. İmamoğlu ile kavgası sonrası CHP içi "lağımı" patlatan Kılıçdaroğlu'nun düne kadar besleme gazetecileri bizzat kendisinin onayıyla fonlanıp fonlanmandığı sorusu akla geldi.
SATILIK GAZETECİLER BOMBASINI İLK İNCE GÜNDEME GETİRMİŞTİ
CHP'nin beslediği medyayla ilgili ilk Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce geçen yıl "Halk TV, Tele1, KRT, CHP'den ve İYİ Parti'den her ay düzenli maaş alıyor. Miktarlarını bile söylerim. Son zamları bilmiyorum ama. Bizi haber yaptıkları zaman 'Maaşı keseriz' diye tehdit ediyorlar. 'Biz sözleşme yaptık" diyorlar. Utanmazlığın bu kadarı olur. Maaşın adını sözleşme yapmışlar. Hizmet satın alıyorlarmış. Haraca bağlamışlar bütün muhalefet belediyelerini. Her bir belediyeden haraç alıyorlar resmen. Aylık maaş alıyorlar. Besleme basınsınız siz" sözleriyle gündeme getirmişti.
CHP yandaşı Tele 1'in sahibi Merdan Yanardağ da Muharrem İnce'nin iddiasını şu sözlerle doğrulamıştı:
"Tele1 ve tüm televizyon kanallarının gelirleri, reklam ve sponsorluk gelirleridir. Biz bazı hizmet satış anlaşmaları yapıyoruz, bunların içinde siyasi partiler de var. CHP ile zaman zaman yaptığımız anlaşmalar var. Onların mitingini canlı olarak yayınlıyoruz ve bunun karşılığında bir bedel alıyoruz."
TAKVİM.COM.TR ISRARLA GÜNDEME GETİRDİ GÖZLER KILIÇDAROĞLU'NDA
2019 yerel seçimleri sonrası İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirleri alan CHP'nin belediye üzerinden bir "havuz medyası" yarattığı, ciddi biçimde fondaşlar, maaaşa bağlanan gazeteciler iddiaları gündemden düşmedi.
Son Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde de CHP'nin özellikle kaynaklarını "besleme medyasına" yönlendirdiği hep iddia olarak manşetlerden düşmedi. Takvim.com.tr de ısrarlı manşetleriyle maaaşa bağlanan satılık gazeteciler ve fondaş medya dosyalarıyla konuyu sıcak tuttu.
Halk TV'nin yayın politikası gereği Ekrem İmamoğlu'na destek vermesine kızan Kılıçdaroğlu'nun bu kanalı cezalandırması, kendisini destekleyen Tele 1, KRT ve benzeri yayınlarla nasıl bir para trafiği ilişkisi olduğu sorusunu da akla getirdi. Tele 1 ve KRT'nin ayakta durması için CHP'nin kasasından ne kadar para aldıkları merak konusu oldu. Ekrem İmamoğlu'na kızıp "Ekremci medyayı" cezalandıran Kılıçdaroğlu'nun "Bay Kemalci medya" ile para ilişkisine kamuoyu cevap bekliyor.
PANİK BAŞLADI
Yaşanalar sonrası CHP yandaşı isimler arasında panik başladı. Daha önce Halk TV'de çalışan Sözcü yazarları Uğur Dündar ve İsmail Saymaz, Aytunç Erkin ve Fatih Portakal, Fatih Altaylı, Murat Ağırel gibi CHP yandaşı isimler Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef aldı.
UĞUR DÜNDAR: MÜFTERİDİR, ALÇAKTIR, ŞEREFSİZDİR
Dündar Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, "Halk TV'ye tam 7 yıl süreyle program yaptım. Bu 7 yıl boyunca gerek Halk Tv'den, gerekse CHP'li belediyelerden tek kuruş para almadım Aksine çoğu kez cebimden önemli harcamalar yaptım. Aldı deyip de kanıtlayamayan müfteridir, alçaktır, şerefsizdir..." ifadelerini kullandı.
DERHAL AÇIKLAMALI
Panik yapan diğer isim İsmail Saymaz ise, "Kılıçdaroğlu'nun partisini eleştiren bazı gazeteciler hakkında "Ben kimin nereden ne kadar maaş aldığını iyi biliyorum" dediği iddia ediliyor. CHP liderini bu isimleri açıklamaya davet ediyorum. CHP'den, CHP'li belediyelerden, 'Beşli Çete'den para alıp yazanlar kimmiş, öğrenelim." dedi. Saymaz "Kılıçdaroğlu, para aldığını iddia ettiği haysiyet yoksunlarını derhal açıklamalı." ifadelerini kullandı.
"NAMUSSUZLUK"
Fatih Altaylı, "İftira atmak, insanları töhmet altında bırakmak namussuzluktur. Kemal Kılıçdaroğlu, birilerinden para alan gazeteciler var diyor, çık söyle." dedi.
Fatih Portakal ise "Kılıçdaroğlu; Ben kimin, nereden, ne kadar maaş aldığını biliyorum. A-ÇIK-LA-YIN
Yüzsüzleri toplum bilsin. Sonra seçmene vermediğiniz şu hepaları verin:
-Gizli protokol yap hesap verme
-Git bir kanalla anlaş hesap verme
-Partinde insanları zan altında bırak hesap verme
-Seçimi kaybet hesap verme
Sonuç: Pişkinliğin bu kadarına da PES!
Ve istifa edin." dedi.
Kılıçdaroğlu'nu eleştirdikten sonra Sözcü'deki işinden olan Yılmaz Özdil, "CHP memlekete bir iyilik yapsın, CHP'den dolaylı/dolaysız para alıp, Ekmeleddin İhsanoğlu'nu Atatürkçü diye parlatan, öyle olmadığını bile bile Kılıçdaroğlu'nu "kazanacak aday" ilan eden, Meral Akşener'e "masayı devirdi" diyen, Muharrem İnce'ye çekil baskısı yapan, kiralık mutant gazetecileri açıklasın…" dedi.
Murat Ağırel, "Sayın Kılıçdaroğlu, kim nereden ne kadar maaş alıyor bunu açıkça söylemelisiniz. Hiç kimse gazetecilik camiasını töhmet altında bırakan böylesi bir ayıp bir açıklama yapamaz." ifadelerini kullandı.
Sözcü Yazarı Aytunç Erkin ise Kılıçdaroğlu'nun açıklama yapması gerektiğini savunarak "Kimseyi zan altında bırakmamalı!" dedi.
Öte yandan Sabah Yazarı Okan Müderissoğlu Kılıçdaroğlu'nun Halk TV operasyonuna ilişkin dikkat çeken yorumlarda bulundu.
"BU PİLAV DAHA ÇOK SU GÖTÜRÜR"
A Haber yayınına katılan Müderissoğlu bu operasyonun Kılıçdaroğlu – İmamoğlu mücadelesinin arka planından küçük bir yansıma olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
"CHP'nin içini dizayn etmeye çalışan CHP Genel Merkezi'ne ayar vermeye çalışan gazetecilik faaliyeti görüntüsü altında açıkça siyaset yapan açıkça taraf olmuş ama sözde de demokrat özgürlükçü vs. Bunların bu ifadeleri de Türkiye karşıtı ne kadar kampanya varsa bunun taraftarı olmalarından kaynaklanıyor. Ağırlıklı bölüm için diyorum. İçlerinde hala saygın ve tenzih edeceğim insan da var. Halk TV'nin örtüsü kaldırılınca ortaya çıkan gerçek bu oldu. Birbirinin kanını emen hastalıklı bir ilişkiydi. Neşter vuruldu ama bu pilav daha çok su götürür.."