Kliniğine gelen çocukları uyuşturucu ketamin maddesiyle hipnoza sokarak ebeveynleri tarafından tecavüz edildiklerine inandıran, bu yolla hakkında CİMER'e ihbarda bulunduğu ailelere şantaj yapan çocuk ve ergen psikiyatristi Prof. Süleyman Salih Zoroğlu'yla ilgili kan donduran detaylar çıkmaya devam ediyor.
Mağdur gençlerden 17 yaşındaki Melek K.'nın, arkadaşlarına yolladığı bir ses kaydına ulaşıldı.
"KIZINIZ İNTİHARIN EŞİĞİNDE"
İşte genç kızın arkadaşlarına gönderdiği sesli mesajda anlattıkları: "Salih Zoroğlu bana da burnumdan sprey olarak ketamin verdi. Normal burun açıcı sprey kabının içindeydi. Aylarca beni, babamın bana tecavüz ettiğine inandırmaya çalıştı. Benim babamla aramdaki bağ aşırı kuvvetli. Ben buna asla inanmadım. Her gittiğimde kafam iyi olduğunda bana bunu anlattı. 2 saat süren seanslarda ben oturup bu adamla kavga ettim. 'Sen psikopatsın' diye kavga ediyordum. Bana bağımlılık yapan bir ilaç daha yazdı. Ailem araştırdı, vermek istemediler. Doktora sordu ailem, o da 'Bu ilaç şart, kızınız intiharın eşiğinde' dedi. Ailem de mecburen o ilacı aldı. Çünkü korkmuşlardı. Bu ilaç 2 ay kullanılıp bırakılması lazımmış. Ben onun dediğine göre 4 ay boyunca sabah akşam aldım o ilacı. Aylarca bana deli gibi davrandı. Babamı aşırı suçlayarak konuştu. Sanki görmüş gibi bana anlatıyordu. Çoklu kişilik bozukluğu tanısı koydu bana. Beni bile buna inandırdı. Gecelerce ben babamın bana dokunduğunu gördüğüm kâbuslar yaşadım. Bunun üzerine bana evden ayrılmam gerektiğini söyledi. Klinikteki başka kızlardan bahsetti, 'Onlar da evden ayrılmak istiyor' dedi. Bazı kızlara tacizde bulunmuş ama bana bulunmadı. Tabii kafam iyiyken neler yaptı bilmiyorum. Ama terapiden çıkıp oranın tuvaletinde kendi kendimi ısırdığımı hatırlıyorum. Adamın dediklerine inanmak istemiyorsun ama bir taraftan ilacın etkisiyle buna inanmamak imkânsız. Hep kafamın içinde sahte bir anı oluyordu." "Zoroğlu beni pazar günleri klinik kapalıyken tek başıma çağırıyordu" diyen Melek Ç. şöyle devam etti: "Babam 'Bu adama gidemezsin, gitme' de diyemedi. Çünkü dese sanki gözümde suçlu olacakmış gibiydi. Çok kötü durumdaydım, ne şikâyetçi oldum ne de bir şey. Ama bir şekilde ona gitmeyi bıraktım.
BAŞSAVCILIK TOPLAM MAĞDUR SAYISINI ARAŞTIRIYOR
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Zoroğlu'nun mağdur ettiği yeni aile bireylerinin olması ihtimalini ve sahte raporlarla tutuklanan aile bireylerini araştırıyor. İlk şikâyetin geçen yıl haziran ayında yapıldığı olayda şimdiye kadar 40 aile biliniyor.
FETÖ'YE ÖĞRENCİ KAZANDIRMAYI HEDEFLEDİ
Aileler hukuki mücadelelerini sürdüreceklerini söylerken olayla ilgili geniş çaplı soruşturma sürüyor. mağdur ailenin avukatları Furkan Akbulut, Mehmet Zengin ve Fahri Tarıkcan yaptıkları ortak açıklamda, müvekkillerine istismar iddiası atıldığını belirterek "İlgili doktor, tıp dünyasında da son derece tartışılır konumda bulunan 'çoklu kişilik bozukluğu' tanısını mağdur çocuklara koymuştur. Çocuklara yönelik olarak da bilim dışı uygulamalar gerçekleştirerek literatürde 'Memory İmpantation' adı verilen ve anı yerleştirme olarak bilinen hipnoz teknikleriyle sahte anıları çocukların zihnine yerleştirmiştir. Temelden yoksun bir şekilde istismar iddialarını kurgulamak suretiyle çocukların ailelerle olan bağını bertaraf edip yurtdışı kaynaklı organizasyonlara öğrenci kazandırma ve muhtelif yönlerle doktor-hasta ilişkisini hayatın olağan akışını aşacak şekilde aşma amacını gütmüştür" dedi.
ANI YERLEŞTİRME TEKNİĞİ NEDİR?
Sabah'ta yer alan habere gçre; profesörün çocuklar üzerinde uyguladığı 'Memory Impantation' (Anı Yerleştirme) tekniği kavramsal psikoloji dalında insan hafızasını araştırmak amacıyla 1990'ların başında geliştirilmiş bir teknik. 1999'da Kathy Pezdek ve Hodge çocuklarda bu teknikle ileride korkuya neden olabilecek kötü anıların silinebileceği üzerine ilk araştırmayı yaptı. İlerleyen yıllarda bu tekniğin insanların beynine istenmeyen hafızalarınn yerleştirilebileceği tehlikesiyle tartışmaya açıldı.