Yargıtay 28 Eylül'de 8 sanıklı Gezi Parkı davasında Osman Kavala'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ile Türkiye İşçi Partisinden milletvekili seçilen Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku'ya verilen 18'er yıl hapis cezalarını onadı.
KEMAL KILIÇDAROĞLU KIZIL SOROS'A KOŞTU
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Gezi'nin finansörü olarak gösterilen Osman Kavala'yı ve davadan tutuklu isimleri ziyaret etti.
SİLİVRİ'DE 3 SAAT
Kılıçdaroğlu, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Can Atalay, Osman Kavala, Tayfun Kahraman'ı Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde ziyaret etti.
KAFTANCIOĞLU DA YANINDA
Kemal Kılıçdaroğlu'na CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu eşlik etti. Heyet saat 10.30 sıralarında cezaevi önüne geldi. Yaklaşık 3 saat süren görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Kılıçdaroğlu Gezi kalkışmasında işlenen suçları görmeden gelerek söz konusu isimlerin tutuklu bulunmasını eleştirdi. Ülkede adalet yok diyerek Türkiye'yi hedef alan Kemal Kılıçdaroğlu, "Halkın seçtiği bir milletvekili anayasaya aykırı olarak hukuka aykırı olarak demokrasiye aykırı olarak hapiste tutuluyorsa, bir sorun var demektir. Benim görevim de bu adaletsizliği daha görünür hale getirmektir. Adalet eğer gerçekten sağlanacaksa haksızlıklara karşı mücadele edilecekse, bu haksızlıklara muhatap olan gereksiz yere hukuksuzu bir şekilde hapse atılan insanlara yardım etmektir, onların yanında durmaktır. Benim görevim de budur. " iddiasında bulundu.
SİLİVRİ'DEN SONRA BAKIRKÖY'E GEÇTİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu daha sonra yine Gezi Parkı davasından tutuklu bulunan Çiğdem Mater ve Mine Özerden'i ziyaret etmek için Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na geçti.
GEZİ TUTUKLULARINA CEZA YAĞMIŞTI
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 25 Nisan 2022'de verdiği karara ilişkin temyiz incelemesini tamamladı.
Buna göre, Türk Ceza Kanunu'nun 312/1 maddesi gereğince, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan Kavala hakkındaki mahkumiyet hükmü onandı.
Daire, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18'er yıl hapis cezası verilen Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden ve Çiğdem Mater Utku hakkındaki mahkumiyet hükümlerinin de onanmasını kararlaştırdı.
Dairenin, Atalay ve Kahraman'a ilişkin onama kararının gerekçesinde, bu sanıkların bir plan ve organizasyon dahilinde gerçekleştirilen Gezi Parkı olaylarının başlaması ve tüm ülke sathına yayılarak derinleştirilmesi kapsamında eylemlerinin bulunduğu kaydedildi.
Atalay ve Kahraman'ın, Gezi Parkı eylemleri sürecinde yaptıkları provokatif paylaşımlar ve eylem çağrıları ile eylemcileri tahrik ederek şiddet olaylarının tırmanmasına neden olan Taksim Dayanışması'nı yönlendirdikleri aktarılan kararda, şu gerekçeye yer verildi:
"Gezi Parkı eylemlerinin gerçekleştirilmesindeki organizasyonda baş aktör olan ve bu eylemleri finanse eden diğer sanık Mehmet Osman Kavala ile de irtibatlı olarak birlikte hareket ettikleri anlaşılmakla, bu şekilde vuku bulan eylemleri, TCK'nın 312/1. ve 37/1. maddeleri kapsamında hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçunu oluşturduğu halde, delillerin takdir ve değerlendirilmesinde düşülen yanılgı sonucu hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs etmeye yardım suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır."
BOZMA KARARLARI
Ali Hakan Altınay, Yiğit Ali Ekmekçi ve Ayşe Mücella Yapıcı hakkında verilen 18'er yıl hapis cezaları ise Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.
Dairenin kararında, bu sanıkların eylemlerinin, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" kapsamında olmadığına işaret edildi. Kararda, bu sanıkların eylemlerinin, "toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet" kapsamında değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Daire, mahkumiyet hükümlerini bozduğu sanıklar Yapıcı ile Altınay'ın adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesini kararlaştırdı.
DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklu sanık Osman Kavala'yı, TCK'nin 312/1 maddesi gereğince, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmış, "siyasal veya askeri casusluk" suçundan ise beraatine hükmetmişti.
Heyet, sanıklar Can Atalay, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Tayfun Kahraman, Ayşe Mücella Yapıcı ve Yiğit Ali Ekmekçi'nin "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18'er yıl hapisle cezalandırılmalarına ve bu suçtan tutuklanmalarına karar vermişti.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun bulmuştu.
Sanıklardan Can Atalay, 14 Mayıs'taki 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde TİP'ten Hatay milletvekili seçilmiş, bunun üzerine avukatları yargılamanın durması ve tahliyesine yönelik Yargıtaya başvuru yapmıştı. Yargıtay 3. Ceza Dairesi ise talebin reddine hükmetmişti.