İçişleri Bakanı Yerlikaya terör örgütlerine ve suç örgütlerine yönelik gerçekleştiriilen operasyonlara ilişkin açıklama yaptı.
Yerlikaya, İstanbul'daki medya temsilcileriyle bir araya geldiği programda, başta terör, organize suçlar, uyuşturucu, göçmen kaçakçılığı, siber suçlar ve asayiş olmak üzere yaptıkları operasyonları ülkenin dört bir yanında aralıksız sürdürdüklerini, şafak vaktinde de gün batımında da suç ve suçlularla mücadeleye devam ettiklerini söyledi.
İçişleri Bakanlığı önündeki terör saldırısı girişimini "bölücü terör örgütünün can çekişmesi" olarak niteleyen Yerlikaya, şunları kaydetti:
"İçinde bulundukları çaresizlik, terörün çirkin yüzünü bir kez daha gösterdi. Saldırı girişiminden hemen sonra başlattığımız Kahramanlar Operasyonlarıyla ülkemizin dört bir yanında teröristlere karşı sürdürdüğümüz amansız mücadelemizin hiç durmadan, duraksamadan devam ettiğini gösterdik, göstermeye devam edeceğiz. İçişleri Bakanlığı olarak biz içeride, Milli Savunma Bakanlığı sınır boylarında ve ötesinde, MİT istihbarat faaliyetleri ve nokta operasyonlarıyla, hep birlikte teröre karşı mükemmel bir uyum içinde çalışıyoruz."
Bakan Yerlikaya, Bakanlığa yönelik saldırı girişiminde bulunan her 2 teröristin de Suriye'den geldiği tespit edildikten sonra Irak ve Suriye'de, özellikle Fırat'ın doğusunda olmak üzere PKK/YPG'ye ait bütün altyapı, üstyapı ve enerji tesislerinin hava unsurları tarafından bombalandığını kaydederek, "Hainler yaptıklarının bedelini ödeyecekler." dedi.
AK Parti göreve geldiğinde ülkede çok yoğun bir terör gündemi olduğunu, birçok şehirde üretimin adeta durma noktasına geldiğini anlatan Yerlikaya, yaklaşık 40 yıldır sorunların ilk sıralarında yer alan PKK kaynaklı terörün, AK Parti hükümetleri döneminde bitme noktasına geldiğini söyledi.
Türkiye Yüzyılı'nın teröre ve terörizme karşı mücadele vizyonunun esasının, terörü ülke gündeminden çıkarmak olduğunun altını çizen Yerlikaya, bir daha terör nedeniyle kapalı tek bir yayla, terk edilmiş tek bir köy, mezra, tek bir kulübenin dahi olmayacağını ifade etti.
"FETÖ'YE YÖNELİK 1786 OPERASYON YAPILDI"
Bakan Yerlikaya, terörle mücadelede polis ve jandarmanın 120 günde gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili verileri paylaştı.
Son 120 günde terör örgütlerine yönelik İHA'lar, SİHA'lar ve İKU'ların 21 bin 459 saat uçuş gerçekleştirdiğini aktaran Yerlikaya, şunları söyledi:
"Bu dönemde bölücü terör örgütü PKK/KCK'ya yönelik 1132 şehir, 54 bin 598'i kırsalda olmak üzere 65 bin 730 operasyon yapıldı. Kırsalda gerçekleşen operasyonların 26'sı büyük, 189'u orta, 54 bin 383'ü küçük operasyonlardı. Kırsalda ve şehirde PKK'ya yönelik yapılan tüm operasyonlarda 309 terörist etkisiz hale getirildi. 38'i ölü, 208'i sağ, 4'ü yaralı, 59'u teslim. 1810 şüpheli gözaltına alınırken, 433'ü tutuklandı, 336'sı hakkında adli kontrol kararı verildi."
Yerlikaya, FETÖ'ye yönelik yapılan 1786 operasyonda da 2 bin 689 şüphelinin gözaltına alındığını, bunlardan 536'sının tutuklandığını, 457'si hakkında da adli kontrol kararı verildiğini bildirdi.
"TERÖR ÖRGÜTÜ DEAŞ'A YÖNELİK 377 OPERASYON YAPILDI"
Yerlikaya, terör örgütü DEAŞ'a yönelik 377 operasyon yapıldığını belirterek, "Bu operasyonlar sonucunda 60'ı sağ, biri teslim olmak üzere 61 terörist etkisiz hale getirildi. 661 şüpheli gözaltına alınırken, 161'i tutuklandı, 131'i hakkında adli kontrol kararı verildi." bilgisini paylaştı.
Sol terör örgütlerine yönelik 102 operasyon yaptıklarını aktaran Yerlikaya, "Bu operasyonlarda 2 terörist etkisiz hale getirildi. 163 şüpheli gözaltına alınırken, 16'sı tutuklandı, 35'i hakkında adli kontrol kararı verildi. Etkisiz hale getirilen bu hainlerin 2'si kırmızı, 6'sı turuncu ve 17'si gri kategoride olmak üzere 25'i terör örgütlerinin sözde üst düzey yöneticileriydi. Bunlardan 20'si bölücü terör örgütü, 2'si FETÖ, 2'si de HTŞ olmak üzere, biri de MLKP." diye konuştu.
Yerlikaya, etkisiz hale getirilen kırmızı kategorideki 2 teröristle ilgili bir detay paylaşmak istediğini ifade ederek, "Başta Beşiktaş Vodafone saldırısı olmak üzere -o dönemde Vodafone'du ismi stadımızın- Diyarbakır ve Şırnak'ta 83 canımızın şehit edilmesi, 236'sının ise yaralanması eyleminde talimatı veren hainler. Ayrıca, bu dönemde 57'si bombalı eylem olmak üzere 68 eylem hamdolsun önlendi." dedi.
Teröre katılım sayıları yok denecek kadar azalırken, Diyarbakır annelerinin feryatlarının 5'inci yılına girdiğini aktaran Yerlikaya, "Son 120 günündeki evlat nöbetlerinde 4 terör örgütü mensubu daha teslim oldu ve ailesine kavuşanların sayısı böylelikle 46'ya ulaştı. Aziz milletimizin bilmesini isterim ki son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar durmayacağız. Mücadelemize azim ve kararlılıkla devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
ORGANİZE SUÇ ÖRGÜTLERİNE YÖNELİK OPERASYONLAR
Bakan Yerlikaya, öncelikli hedeflerinden birinin de ülkeyi organize suç örgütlerinden temizlemek olduğunu vurgulayarak, kararlılıklarının en açık göstergesinin aralıksız sürdürdükleri operasyonlar olduğunu, anlık bilgilendirmelerle güvenlik güçlerinin gerçekleştirdiği operasyonları hem medyayla hem de vatandaşlarla paylaştıklarını kaydetti.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, kutsal vatan toprağının dört bir yanında organize suç örgütlerinden sokak çetelerine kadar bu illegal yapılara karşı kafes operasyonları düzenlediklerini, düzenlemeye de devam edeceklerini ifade etti.
Bakan Yerlikaya, "Son 120 gün içinde organize suç örgütlerine yönelik yapılan 378 operasyonda 2 bin 874 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 702'si tutuklandı, 594'ü hakkında adli kontrol kararı verildi. Bu kapsamda 7'si ulusal 31'i yerel olmak üzere 38 mafya tipi organize suç çetesi çökertildi." bilgisini verdi.
Türkiye Yüzyılı'nda uyuşturucuyu küresel bir felaket olarak değerlendirdiklerini belirten Yerlikaya, uyuşturucuya karşı mücadelede temel hedeflerinin Türkiye'nin uyuşturucu için ulaşılmaz ve yasaklı bölge olmasını sağlamak olduğunu aktardı.
"SON 120 GÜNDE UYUŞTURUCUYLA MÜCADELEDE 98 BİN 198 ŞÜPHELİ GÖZALTINA ALINDI"
Yerlikaya, uyuşturucu suçunu terörle eş değer gördüklerinin altını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Zehir taciri ne ise bizim için terörist de odur. Uyuşturucuya karşı mücadelemizi arzla ve taleple mücadele olarak 2 yönlü bir anlayışla sürdürüyoruz. Bir yandan her türlü yasa dışı maddenin ülkemize girişini engelleyip uyuşturucu rotalarının değişmesi için caydırıcı bir mücadele ortaya koyarken, diğer yandan içerideki talebin düşürülmesi için toplumumuzun tüm kesimlerine yönelik bilinçlendirme faaliyetlerini arttırıyoruz. Küresel ölçekte ne kadar büyük bir arz baskısı altında olursak olalım diyoruz ki 'Geçmişte olduğu gibi bugün de gelecekte de uyuşturucuya göz açtırmayacağız.' Sokak satıcısından zehir tacirine kadar hangi büyüklükte olursa olsun gölge gibi takiplerindeyiz. Gerçekleştirdiğimiz ve inşallah gerçekleştireceğimiz operasyonlarla hepsinin bir bir tepelerine çöküp, nefeslerini kesip, adalete teslim etmeye kararlıyız."
Uyuşturucuyla mücadelede bu kararlılıklarını gösteren rakamları da paylaşmak istediklerini dile getiren Yerlikaya, "Son 120 günde uyuşturucuyla mücadelede 80 bin 572 operasyon düzenledik. 98 bin 198 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 8 bin 379'u tutuklandı. 3 bin 422'si hakkında adli kontrol kararı verildi." diye konuştu.
GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞI ORGANİZATÖRLERİNE YÖNELİK OPERASYONLAR
Yerlikaya, çağın en önemli küresel sorunlarının başında göçün olduğunu, Türkiye'nin de bu küresel sorunla mücadele eden ülkelerin başında geldiğini ifade etti.
Türkiye'deki düzenli göçmen sayılarını paylaşan Yerlikaya, "Geçici koruma altındaki Suriyeli sayısı 3 milyon 274 bin 59. İkamet izinli yabancı sayısı 1 milyon 150 bin 386. Uluslararası koruma kapsamında kalanlar 287 bin 177 olmak üzere ülkemizde toplam düzenli göçmen sayısı -düzenli göçmen demek, ülkemize girişi, kalışı, çıkışı yasal olan yabancılara yasal yani düzenli göçmen diyoruz- bunların toplam sayısı 4 milyon 711 bin 622." diye konuştu.
Asıl mücadele alanlarının düzensiz göç, göçmen kaçakçılığı ve organizatörleri olduğunu aktaran Yerlikaya, "Son 120 günde Türkiye genelinde göçmen kaçakçılığına yönelik 2 bin 397 operasyon yapıldı. Göçmen kaçakçılığı faaliyeti yürüttüğü şüphesiyle 3 bin 975'i yakalanırken, bunların 1225'i tutuklandı. 465'i hakkında adli kontrol kararı alındı. Bunlara göz açtırmayacağız." dedi.
Organize suç çetelerine bakış açıları neyse göçmen kaçakçılığı organizatörlerine bakış açılarının da aynı olduğunu vurgulayan Yerlikaya, bunlara nefes aldırmayacaklarının altını çizdi.
DÜZENSİZ GÖÇMEN SAYILARI
Yerlikaya, düzensiz göçmenlerle ilgili şu bilgileri paylaştı:
"Operasyonlar sonucu 120 günde 112 bin 404 düzensiz göçmen yakalandı. Bunların 48 bin 339'u ülkelerine deport yani sınır dışı edildi. Geri kalan diğer düzensiz göçmenlerin sınır dışı işlemleri de devam ediyor. İstanbul'da yapılan sıkı denetimler sonucu -çok güzel bir müjde bu- yakalanacağını anlayan vize ve vize muafiyeti veya ikamet süresi biten 120 bin 531 yabancı ülkemizden ayrıldı. Bu çok önemli. Biz sahada düzensiz göçmenle ilgili mücadelemizi arttırdıkça-vizesi bitmiş, ikamet izni bitmiş, artık kalışı yasal olmayan bir yabancıya düzensiz göçmen diyoruz- 120 binin üzerindeki sayı ülkelerine geri döndü. Hudut birliklerimizin başarılı çalışmalarıyla sadece son 120 günde 80 bin 946 düzensiz göçmenin sınırlarımızdan girişi engellendi."
"İSTANBUL'DA 10 BİN 642 DÜZENSİZ GÖÇMEN SINIR DIŞI EDİLDİ"
Bakan Ali Yerlikaya, düzensiz göçle mücadelede en stratejik şehrin İstanbul olduğuna dikkati çekerek, "İstanbul'da bugüne kadar düzensiz göçmenlere ve göçmen kaçakçılığı organizatörlerine yönelik gerçekleşen 304 operasyonda 451 şüpheli gözaltına alındı. Bunların 94'ü tutuklandı, 43'ü hakkında adli kontrol kararı verildi. İstanbul'da bu dönemde 42 bin 257 düzensiz göçmen yakalandı. Bunların şimdilik 10 bin 642'si sınır dışı edildi. Diğerlerinin de sınır dışı işlemleri devam ediyor." dedi.
Düzensiz göçmenlere yönelik bu kapsamlı mücadeleyi İçişleri Bakanlığı olarak, başta Milli Savunma Bakanlığı olmak üzere, ilgili bakanlıklar ve kurumlarla büyük bir uyum içinde gerçekleştirdiklerini anlatan Yerlikaya, ayrıca, komşu ve muhatap ülkelerin bakanlarıyla devamlı görüştüklerini, etkin ve kararlı bir diplomasi yürüterek, işbirliklerini de güçlendirdiklerini kaydetti.
Yerlikaya, yeni başladıkları mobil göç uygulamasındaki araçların sayısını kasımda 55'e çıkaracaklarını söyledi.
Kararlı çalışmaların sonuçlarını almaya başladıklarını vurgulayan Yerlikaya, "Bu kararlı çalışmalarla düzensiz göçmenler artık, burası çok önemli, yeni göç rotası arayışında. Hem uluslararası medyaya yansıyan hem istihbari bilgilerde göçe kaynak olan ülkelerde şu konuşmalar geçiyor, organizatörlerin kendi aralarında. Türkiye için diyor 'Sahaya çok sıkı basılıyor, sakın gitmeyin.' Göçmen adaylarının konuşmaları da bize arz ediliyor. Diyor ki 'Ben bu parayı Türkiye rotasına vermem. Beni başka yerden götür.' 120 günde bu noktaya gelindi." ifadelerini kullandı.
Yerlikaya, mobil göç uygulaması aracında bulunan sistemlerle turistleri kırmadan gerekli kontrollerin yapılacağını dile getirerek, bu çalışmaların yabancı düşmanlığıyla karıştırılmaması gerektiğine dikkati çekti.
Bakan Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Tarihimizde, inancımızda, kültürümüzde yeri olmayan ırkçılık ve yabancı düşmanlığının toplumumuza sirayet etmesine izin veremeyiz. Asırlardır mazlum ve mağdurların sığınağı olmuş devletimizin tertemiz siciline birkaç kendini bilmezin leke sürmesine göz yumamayız." sözlerinin göçle mücadelelerinde vazgeçilmez ilkeleri olduğunu kaydetti.
"SİBER VATANDA DA MÜCADELE SÜRÜYOR"
Teknolojinin gelişimi, internet kullanımın artmasının siber suçlar ve bilişim hukuku gibi kavramları beraberinde getirdiğini anlatan Yerlikaya, artık "siber vatanda" da muharebe yapıldığının altını çizdi.
Yerlikaya, sanal devriyelerin 17 farklı alanı bulunduğunu belirterek, yapay zeka teknolojilerinin kullanıldığını, bir bakıma suçluların ayak izlerini takip ederek büyük operasyonlar düzenlediklerini aktardı.
İncelenen dijital materyaller sayesinde elde edilen ipuçlarıyla üst düzey terör ve organize suç örgütlerine yönelik operasyonların da yapıldığını dile getiren Yerlikaya, şöyle devam etti:
"Son 120 günde bilişim sistemlerine yönelik 64 operasyon düzenledik. Operasyonlar sonucu 86 şüpheli gözaltına alındı. Bunların 31 tutuklandı. Ödeme sistemlerine yönelik gerçekleşen 239 operasyonda 916 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 307'si tutuklandı. Yasa dışı bahis konusunda 57 operasyon yapıldı, 288 şüpheli gözaltına alındı, 70'i tutuklandı. Siber dünyada en hassas olduğumuz konuların başında çocuklarımızı korumak geliyor. Çevrim içi çocuk istismarı suçlarına yönelik 154 operasyonda 199 şüpheli gözaltına alındı. Bunlardan 35'i tutuklandı. Ayrıca sosyal medya üzerinden algı çalışması yapanların da bu odakların amaçlarının da farkındayız. Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğümüz bot hesapların takibine büyük bir hassasiyetle devam ediyor."
"ASAYİŞTE 10 ÖNEMLİ SUÇUN AYDINLATMA ORANI YÜZDE 93,6"
Yerlikaya, kaçakçılığın her noktasında büyük mücadele verdiklerini ve operasyonların aralıksız sürdüğünü vurguladı.
Kaçakçılıkla mücadelede tarihi, ekonomiyi, sağlığı koruduklarına işaret eden Yerlikaya, düzenlenen 8 bin 672 operasyonda 10 bin 930 şüphelinin gözaltına alındığını, bunlardan 162'sinin tutuklandığını, 231'i hakkında adli kontrol kararı verildiğini açıkladı.
Türkiye Yüzyılı'nın üretim, bilim, huzur ve güvenin yüzyılı olduğuna değinen Yerlikaya, asayiş olaylarıyla ilgili şu bilgileri verdi:
"İçişleri ailesi olarak suç ve suçlarla mücadelede vatandaşlarımıza huzur ve güven vermeye devam ediyoruz. Son 120 günde asayişte, kişilere karşı meydana gelen önemli 10 suçun, tamamında olay sayılarında azalma var. Bu suçlardaki aydınlatma oranımız ise ortalama yüzde 93,6'dır. Yine son 120 günde güvenlik güçlerimizce aranması olan 92 bin 127 şahıs yakalandı. Bunların 79'unun on yıl ve üzeri, 1089'unun 5 ila 10, 1400'ünün 1 ila 5 ve kalanının 1 yıl hapis cezası bulunuyor."
"DEPREM BÖLGESİNDEKİ 11 İLİMİZDE TOPLAMDA 60 BİN ESEN KART DAĞITILDI"
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yapılan çalışmalar hakkında da bilgi verdi.
Geçici barınma hizmetleri kapsamında 192 bin 18 konteynerde 596 bin 457 vatandaşın kaldığını belirten Yerlikaya, şunları söyledi:
"Konteyner kentlerimizde ise okuldan kreşe, camiden sağlık ocağına, park alanlarından mağaza ve marketlere kadar ihtiyaç duyulan sosyal donatılar bulunuyor. Bugüne kadar 337 bin 204 hanemize her ay kira yardımı yapıyoruz. Ödediğimiz kira yardımının toplamı 7 milyar 816 milyon lira. Biliyorsunuz AFAD Kızılay ortaklığıyla içerisinde aylık üç bin lira yüklenen marketlerde gıda ve benzeri alışveriş yapılabilen Esen Kart uygulamamız başladı, devam ediyor. Bugüne kadar deprem bölgesindeki 11 ilimizde toplamda 60 bin Esen Kart dağıtıldı. Her ayın 15'inde Esen kart ödemelerini düzenli olarak yapıyoruz."
Yerlikaya, deprem bölgesindeki 2 milyon 272 bin 628 binanın ilk etapta hasar tespitlerinin bitirildiğini ifade ederek, 60 bin 421 binanın enkazının tamamen kaldırıldığını anlattı.
Ağır hasarlı binaların yüzde 50'sinin enkazının da kaldırıldığını dile getiren Yerlikaya, "Kalıcı konutlarla ilgili de önemli bir aşamaya geçildi. Hamdolsun hak sahipliğinde sona yaklaştık. Bu incelemeleri bitirdik. Askıya verildi. Askı sürecindeyiz. Bu arada hazır fırsat bulmuşken vatandaşlarımızı bir kez daha uyarmak istiyorum çünkü hak sahipliğiyle ilgili askı sürecinde süre 15 gün. Bu sürede hak sahibi olmadığıyla ilgili bir karar görüyorsa, itirazı varsa onlardan itirazlarını yapmalarını bekliyoruz. Biz hükümet olarak devletimizin tüm kurum ve kuruluşlarıyla sivil toplum kuruluşlarımız, halkımızla el ele verdik. Bütün imkanlarımızı seferber ettik, etmeye de devam ediyoruz." şeklinde konuştu.
Ülke için şehit olanlara minnettar olduklarını, onların ailelerinin ise kendilerine emanet olduğunu vurgulayan Yerlikaya, ülkenin huzur ve güvenliği için durmadan mücadeleye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
ANKARA'DAKİ SALDIRI GİRİŞİMİ
Yerlikaya, 1 Ekim'de gerçekleştirilen terör saldırısı girişimi sonrasında 4 müfettiş görevlendirdiğini ve hazırlanan raporun sunumunu aldıktan sonra gereğini yapacağını belirterek, "Bir ihmal varsa gereğini yapacağız. Beni herkes tanır, şu ana kadar ki idarecilik mizacımda başarıyı ödüllendirmekle ilgili her zaman cömert, eğer bir kusur, bir ihmal varsa, bu hakkaniyetle, adaletle tespit edildiyse bununla da ilgili cezalandırmakta da mevzuat ne yetki veriyorsa onu tam anlamıyla kullanırız." diye konuştu.
Teröristlerin nerden geldiklerine ilişkin soruya Yerlikaya, şöyle cevap verdi:
"'Bunlar Suriye'den geldilerse nasıl geldiler?' Bunların nereden geldiğiyle ilgili en az 1500 arkadaşımız, jandarmamız, emniyetimiz sahada o günden bugüne kadar araştırıyorlar. Daha önce bölücü terör örgütünün Mersin'de yapmış olduğu bir eylem vardı. O eylemle beraber bunları karşılaştırdığımız zaman, çok güçlü bir ihtimal paramotorla geldikleri yönünde. Çünkü kara yoluyla gelmiş olsalardı mutlaka iz bırakacaklardı gelirken. Dolayısıyla başlangıçtan itibaren biz hem 28'inde hem de 30'unda Mikail (Bozlağan) kardeşimizin şehit edildiği gece ve ondan iki gün önceki izden başka bir iz bulamadığımız gibi en büyük arzumuz, gayretimiz de şuydu, paramotoru bulmak. Daha önce Mersin'de yapılan o eylemde paramotoru 3 gün sonra bulmuştuk. Burada paramotoru şu an için bulamadık. Bulmak için çalışmayı bırakmış da değiliz."
Alçak, orta ve yüksek irtifa hava savunmasıyla ilgili değerlendirmenin Savunma Bakanlığının görev alanı olduğunu belirten Yerlikaya, "Ama bu son İsrail-Hamas arasındaki yaşananlarda da alçak irtifada sıkıntıların olduğunu gördük. Dolayısıyla şu anda alçak irtifa güvenliğiyle ilgili bir gayret var. Bununla da ilgili hep birlikte neler olacağını göreceğiz." ifadesini kullandı.
Bir gazetecinin Hamas-İsrail çatışması nedeniyle İsrailli bazı vatandaşların Türkiye'ye geldiğini anımsatması ve sayıları ile statülerini sorması üzerine Yerlikaya, "Göç Başkanımızın ifade ettiği, şu anda 1500'e yakın bir rakam normal hava yoluyla, pasaportuyla gelen. Onlar düzenli göçmen, normal turist vizesiyle geliyor." bilgisini verdi.
"3-4 AY İÇERİSİNDE ARANANLARLA İLGİLİ ÇOK BÜYÜK BİR SAYI ALACAĞIMIZI DÜŞÜNÜYORUZ"
Bakan Yerlikaya, diğer gazetecinin, "Son dönemde emniyet güçlerimize ateş açan, şehit eden saldırganlara baktığımızda çok geniş bir suç dosyası çıkıyor ortaya. Kamuoyu da şunu merak ediyor, '32 suç, 80 suç, 70 suç nasıl dışarıda ve nasıl polisimizi şehit ediyor? Bu konuda bir çalışma yapılması düşünülüyor mu?" sorusunu şöyle yanıtladı:
"Arananlarla ilgili büyük bir hassasiyet gösteriyoruz, göreve geldiğim günden bu yana arkadaşlarımızla, özellikle asayiş birimlerimize, daire başkanlarımıza, hem jandarmamıza hem emniyette. Bir ifade maksatlı arananlar var onlar mahkeme süreciyle ilgili ifadeye gelmeyen, gelemeyen ve tebligattan haberi olmayan. Bunlarla ilgili daha farklı bir çalışma tarzı yapıyoruz, o da çok arttı. Yakında bununla ilgili kamu spotları vereceğiz medyamıza. Hapis saikiyle arananlarla ilgili de çok ciddi, 81 vilayetimizde polis ve jandarma bölgemizde net talimatlar verdik, 'Sizin şehrinizde şunlar aranıyor' ve bunu her hafta takip ediyoruz. Onların performanslarına görüyoruz. Biz 3-4 ay içerisinde arananlarla ilgili çok büyük bir sayı alacağımızı düşünüyoruz."
AYHAN BORA KAPLAN ÇETESİNE YÖNELİK OPERASYON
Bakan Yerlikaya, Ayhan Bora Kaplan çetesine yönelik operasyonlara ilişkin, "Bu operasyonlar gidebileceği yere kadar gidecek mi? Operasyonda gelinen son aşama nedir?" sorusu üzerine, konunun yargıya intikal ettiğini söyledi.
Yerlikaya, sözlerine şöyle devam etti:
"Size şunu söyleyeyim. Biz büyüklüğüne bakmadan, iri, orta, büyük demeden, vatandaşlarımızın huzurunu kaçıran, gördüğü zaman 'Yani bunları ne zaman alacaklar?' diye kendi kendine konuştuğu veya yanında bulunan arkadaşına, hemşehrisine sitem ettiği kim varsa hepsini alacağız. Bunu hamaset olsun diye söylemiyorum, bunu yapmak bizim bakanlık olarak temel görevimiz. Adalete teslim edeceğiz. Nereye gider, nereye gitmezi, o dosyanın savcısı bilir, ben bilmem, savcının yönetiminde. Mülki idare noktasında bize bağlı kolluk, ama adaletin tecelli etmesiyle ilgili adli süreç de savcının yönetiminde."
Devlet ve hükümet olarak organize suç örgütleriyle yaşamamak konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Yerlikaya, "Bunları alacağız, götüreceğiz, yargıya teslim edeceğiz. Az önce bahsetmiş olduğunuz dosyayla ilgili 9 polis açığa alındı. Bu noktada caddelerimizde, sokaklarımızda, şehirlerimizde, köyümüzde, kırsalımızda, her yerde, en az 3 kişinin bir araya gelip de amiyane tabirle orada şekil yapıyorsa biz onların da nefeslerini keseceğiz." ifadelerini kullandı.
TERÖRİSTLERİN VETERİNERİ ŞEHİT ETMEDEN ÖNCE KAYSERİ'DE BAŞKA BİR ARACI DURDURMAYA ÇALIŞTIĞI İDDİASI
İçişleri Bakanlığı önündeki terör saldırısına ilişkin, "Veteriner (Mikail Bozlağan) şehit edilmeden iki gün önce yine Kayseri'de elinde uzun namlulu silah olan bazı kişilerin araçları durdurmaya çalıştığı, kaçan araçlara ateş açtığı, durumun güvenlik görevlilerine bildirildiği yönünde bazı iddialar ortaya atılmıştı. Bu doğru mu?" sorusunu Yerlikaya, "Doğru. 112'yi arayıp bunu söylediği doğru. HTS'yle ilgili bir şey var, girdiği yerle, girmemesi gereken yerle ilgili bir tespitimiz var. Bununla ilgili layiha önüme geldiği zaman bunu da kamuoyuna açıklayacağım." diye yanıtladı.
Yerlikaya, kayıtları başka illerde olduğu halde İstanbul'a gelmiş Suriyelilerin kayıtlı oldukları illere dönmeleri için verilen sürenin 24 Eylül'de dolduğunun hatırlatılması ve "Bugün itibarıyla İstanbul'da kayıtlı olmayan Suriyeli var mı? Varsa geldikleri illere gönderiliyor mu?" sorusu üzerine, kayıtlı olmayan Suriyelilere bir yol izin süresi verdiklerini, bu sürede kayıtlı oldukları şehirlere gitmezlerse hizmet sürecini askıya aldıklarını anlattı.
Çakarla ilgili vatandaşların şikayetlerinin farkında olduklarını söyleyen Yerlikaya, bununla ilgili İstanbul Emniyet Müdürü başta olmak üzere hem jandarma hem de ilgili rahatsız duyulan illerde talimatlarının olduğunu, ağır cezalar uyguladıklarını ve uygulamaya devam edeceklerini, vatandaşın kendilerinden bu işi kökünden halletmelerini beklediğini ifade etti.
Bakan Yerlikaya, 2025'in sonunda, İstanbul'daki Kent Güvenlik Yönetim Sistemi'ndeki kamera sayısını iki kat artırarak, 30 bine çıkaracaklarını, bunun gücünün, tesirinin, asayiş suçları başta olmak üzere, suçların aydınlatılması, adaletin bir an önce tecelli ettirilmesi noktasında ellerini güçlendirdiğini belirtti.