Mokhiber, "Tüm bu topraklarda (Filistin), apartheid hüküm sürüyor." ifadesini kullandı.
ABD VE AVRUPA SUÇ ORTAĞIDIR
Mokhiber, Batı'nın Gazze konusundaki tutumunu da eleştirerek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu, tipik bir soykırım örneğidir. Filistin'deki Avrupalı, etnik milliyetçi, yerleşimci sömürge projesi, Filistin'de yerli Filistin yaşamının son parçalarının hızla yok edilmesine yönelik son aşamasına girdi. Dahası ABD, İngiltere ve Avrupa'nın çoğu bu korkunç taarruzun tamamen suç ortağıdır. Bu hükümetler, Cenevre Sözleşmeleri'ne 'saygıyı tesis etmek' adına anlaşma yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddetmekle kalmayıp, taarruzu silahlandırıyor, ekonomik ve istihbarat desteği ve İsrail'in zulümleri için siyasi ve diplomatik kılıf sağlıyor."
BATI MEDYASINI YERDEN YERE VURDU
Mektubunda, Batı medyasının, Filistin konusundaki tutumunu da eleştiren Mokhiber, Batılı basın kuruluşlarının "Kişisel ve Siyasal Haklar Sözleşmesi'ni" ihlal ettiğini belirtti.
Mokhiber, "Batı basını, soykırıma olanak tanımak için Filistinlileri canavarlaştırıyor, savaş propagandası ve ayrımcılığa, düşmanlığa, şiddete teşvik eden milli, ırkçı ya da dini nefreti savunan yayınlar yapıyor." eleştirisinde bulundu.
ABD merkezli sosyal medya şirketlerinin, insan hakları savunucularının sesini bastırırken İsrail yanlısı propagandanın önünü açtığını belirten Mokhiber, Batı'daki üniversiteler ve çalışanların, insan hakları savunucularının susturulmasında İsrail lobisi ve trollere yardım ettiğini savundu.
Mokhiber, "Bu soykırım döneminde, tıpkı Ruanda'da Milles Collines radyosunda olduğu gibi, bu aktörlerin hepsinden hesap sorulmalı." çağrısında bulundu.
BM Güvenlik Konseyinin (BMGK) sistemine de eleştiriler yönelten Mokhiber, "BMGK'nin koruyucu uygulama gücü, ABD'nin inadıyla bir kez daha engellendi. BMGK itirazların saldırısı altında ve insan hakları mekanizmamız da organize bir teşkilatın karalayıcı saldırıları altında." yorumunu yaptı.
FİLİSTİN'DE BARIŞ İÇİN BM'YE "10 NOKTA" ÖNERİSİ
Filistin'de barışın sağlanması için BM'nin 10 önemli noktaya odaklanması gerektiğini ifade eden Mokhiber, bunları, net bir vizyon belirleyerek meşru eylemler çerçevesinde adımların atılmasının yanı sıra "insan hakları temelinde oluşturulacak bir devlet yapısıyla apartheid ile mücadele, Filistinlilerin işgal altındaki topraklarına geri dönüşünü sağlama, gerçekler ve adalet temelinde, güvenirliliğini yitiren Batılı güçler dışında adil arabulucular bulma, başta İsrail'in nükleer ve kimyasal silahlardan arındırılarak bölgenin silahsızlandırılması ve dayanışma içinde sivilleri koruma" olarak sıraladı.
Mokhiber, bunu başarmanın yıllar süreceğini ve Batılı güçlerin de buna karşı çıkacağını vurgulayarak, yakın gelecekte taraflar arasında ateşkes sağlanması ve Gazze'nin uzun süredir devam eden kuşatmasının sona erdirilmesi için çalışmaları gerektiğine dikkati çekti.
Gazze, Kudüs ve Batı Şeria'daki "etnik temizliğe" karşı durmaları gerektiğini kaydeden Mokhiber, "Gazze'deki soykırımın belgelenmesinin" önemini vurguladı.