Gerçek anlamda kardeşliği Türkiye'den gördüklerini belirten kadın hasta, "İnşallah sizler de bir gün Kudüs'e gelirsiniz, bu iyiliklerinizin karşılığını bizler de sizlere orada eda etme fırsatı buluruz. Gazze halkı sizleri unutmayacaktır." ifadelerini kullandı.
Bir başka kadın hasta da çabaları için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkürlerini ileterek, "Bombardıman altında hastaneye gidip kürüme devam etmek istedim. Doktor, 'Eğer gelmezsen bu, senin için hiç iyi olmayacak' demişti. Rabb'im sizi korusun inşallah. Tüm halklara lider ve onur kaynağı olarak Rabb'im sizleri baki etsin." dedi.
Başkan Erdoğan da Türkiye'de hastalar için ne gerekiyorsa yapılacağını ifade etti.
DÜN AKŞAM ESENBOĞA'YA İNMİŞLERDİ
Gazze'den çıkarılan bazı kanser hastalarıyla refakatçilerini taşıyan ve Mısır'ın El Ariş Havalimanı'ndan hareket eden Türkiye'ye ait iki uçak, dün akşam Ankara Esenboğa Havalimanı'na inmişti.
Ambulansa binen bazı hastalarla Bakan Koca'nın yakından ilgilendiği görüldü.
Koca, Esenboğa Havalimanı'nda gazetecilere yaptığı açıklamada, 7 Ekim'de Gazze'de başlayan insanlık dramıyla ilgili Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın riyasetinde, hükümetin tüm birimleriyle tam bir eş güdüm içerisinde Gazzelilerin yanında olmaya, acılarını dindirmeye çalıştıklarını, bu çabalarını kararlılıkla sürdüreceklerini belirtti.
Sürecin ilk gününden itibaren Dünya Sağlık Teşkilatının üst düzey yöneticileri, Mısır, İsrail ve Ürdün sağlık bakanları ile birçok kez görüşme gerçekleştirdiklerini aktaran Koca, 22 Ekim'de Sağlık Bakanlığından 20 kişilik bir ekibi, Mısır ve Gazze tarafında fizibilite çalışmaları yapmak üzere ivedilikle bölgeye gönderdiklerini anlattı.
Bakan Koca, Türkiye'nin ayrıca, 10 kargo uçağı, bir gemiyle, tam donanımlı 8 sahra hastanesi, 20 ambulans, hayati öneme sahip ventilatörler, kuvözler ve jeneratörlerin olduğu, aynı zamanda ilaç, tıbbi malzeme ve cihazların içinde bulunduğu 666 tonluk yardımı Gazzelilerin ihtiyacında kullanılmak üzere Mısır'a ulaştırdıklarını söyledi.
Bu süreçte geçen hafta hem İsrail hem de Mısır sağlık bakanı ile görüştüğünü aktaran Fahrettin Koca, şöyle devam etti:
"İsrail saldırıları sonucu Gazze Türk Dostluk Hastanesi kullanılamaz hale geldiği için tedavi imkanından tümüyle yoksun kalan kanser hastaları başta olmak üzere hastaların ülkemize getirilmesine yönelik olarak teknik heyetlerden oluşan sağlık koordinasyon ekibi oluşturduk. 14 Kasım'da Mısır Sağlık Bakanıyla bir video konferans görüşmesi gerçekleştirdim. Bu süreçte daha önce oluşturduğumuz sağlık koordinasyon ekibinin yoğun çalışmaları sonucunda, Gazze'de bulunan kanser hastalarının Refah Sınır Kapısı üzerinden Mısır'a geçmesi konusunda mutabık kaldık. Günün erken saatlerinde Türkiye'den hareket ederek önce başkent Kahire'de değerli meslektaşım Sayın Gaffar ile ikili bir görüşme gerçekleştirdim. Gazzeli hastaların tedavi gördüğü, birisi çocuk hastanesi olmak üzere iki farklı hastaneyi ziyaret ettik. Öğleden sonra ise Refah Sınır Kapısı'na yakın bölgede bulunan El Ariş kentindeki hastaneyi ziyaret ederek Gazzeli kardeşlerimize geçmiş olsun dileklerinde bulunduk. Uluslararası sağlık diplomasisi ve sahada yürüttüğümüz çalışmalar sonucunda, 27 hasta ile 13 refakatçinin Cumhurbaşkanlığımıza ve Milli Savunma Bakanlığımıza ait uçaklarla Türkiye'ye getirilmesiyle önemli bir adım attığımıza inanıyoruz."
"MISIR'IN HASTA TRANSFERİNE İZİN VERDİĞİ İLK ÜLKE TÜRKİYE"
Bakan Koca, Mısır'ın gemiyle yardım göndermesine izin verdiği ve aynı zamanda Refah Sınır Kapısı üzerinden hasta transferine izin verdiği ilk ülkenin Türkiye olduğunun altını çizdi.
Gazzelilerin yaralarını sarmak üzere yürüttükleri çalışmaların hem diplomatik hem de sahada artarak devam edeceğini bildiren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şöyle konuştu:
"Misafirimiz olarak ülkemizde bulunan kardeşlerimizin tedavilerine Ankara'da Şehir Hastanemizde devam edilecektir. Tüm bu gelişmelerle birlikte Gazze'de Refah Sınır Kapısına yakın olan bölgede, ilgili iç ve dış paydaşlarımızca uygun görülen noktalarda ve aynı zamanda Mısır tarafında sahra hastanelerinin kurulması ve bu hastanelerde Mısırlı dostlarımızla ortak hizmet verilmesi konusunda da önemli mesafe katettik. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği üzere, Türkiye her zaman mazlumların yanında olmaya adaletin, hakkın ve hukukun sesi olmaya, dost ve kardeşlerini iyi ve kötü günde yalnız bırakmamaya devam edecektir."