Yalçın, "Bunu asla sineye çekecek değiliz. STK olarak üyelerimizle suç duyurusunda bulunacağız. Hukuk önünde kesinlikle hesabını soracak, hakkımızı arayacağız. Biz İsrail'e destek çıkmaya çalışan, şehitlerimiz üzerinden hassasiyet gösteriyormuş gibi olanların farkındayız. İsrail'e sponsor olan tüm ürünleri tüm firmaları boykot etmeye devam edeceğiz." dedi.
Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı Başkanı Lokman Aylar ise Türkiye'nin Gazze'ye sahip çıkmasının sosyal medyada küçük düşürülmeye çalışıldığını bunun da kendisine gazeteci diyen kişiler eliyle yapıldığını ifade etti.
Aylar, "Gerek Fatih Altaylı gerekse onun gibi hareket eden, insanımıza hakaret eden, Gazze'yi sahip çıkılmaz hale getirmeye çalışan bu tarz insanlara karşı hukuk önünde hesap sormak için bir hareket başlatıyoruz." diye konuştu.
Ankara 2 No'lu Baro Başkanı Sabri Hafif de İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'de vahşice bir katliam gerçekleştirdiğini, İsrailli yetkililer hakkında baro olarak hem Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduklarını hem de Uluslararası Ceza Mahkemesine başvurduklarını hatırlattı.
Hafif, 24 Aralık Pazar günü Ankara'da Anadolu Meydanı'nda yüz binden fazla vatandaşla Gazze'de yaşanan İsrail zulmünü ve Irak'ın kuzeyindeki terör saldırısını lanetlemek, şehitleri anmak için bir araya geldiklerini anımsattı.
Mitinge bir çok siyasi parti ve sivil toplum kuruluşunun katıldığını belirten Hafif, şunları söyledi:
"Biz o gün Irak'ın kuzeyi ve Pençe Kilit harekatı bölgesinde hayatını kaybeden şühedamız için, yarım asırdır topraklarını savunan Filistinli şehitler için yürüdük. İstiklal Marşımızı okuduk, terörü lanetledik, şehitlerimiz için dualar ettik. Mitingin ardından 25 Aralık'ta Fatih Altaylı tarafından sosyal medyada yayınlanan mülakatında mitinge katılan Ankaralı vatandaşlarımıza yapılmış olan hakaretleri kabul etmiyoruz. Yapılan eylem sadece hakaret değil aynı zamanda halkı kin ve düşmanlığa tahrik edecek türden açıklamalar barındırmaktadır ve yapılan sorumsuz bir davranıştır. Hiç kimse gazeteciliğin arkasına sığınarak Türk milletini birbirine düşürmeye çalışamaz."
Açıklamanın ardından Altaylı hakkında "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" ve "Türk milletini aşağılama" suçlarından hazırlanan suç duyurusu dilekçeleri savcılığa iletildi.
Türkiye CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in DEM seviciliğine şahit olurken sözde gazeteci Can Ataklı'dan skandal sözler geldi.
CAN ATAKLI'DAN ŞEHİT BABASINA SKANDAL SÖZLER
Bir diğer rezillik ise yine CHP yandaşı Can Ataklı'dan gelmişti.
Ataklı, "Kavala'ya ve Öcalan'a özgürlük isteyenlere hakkımızı helal etmiyoruz" diyen şehit babasına saldırdı.
"Kimsin lan kimsin! Şehit babası olunca canının istediğini söylemeye hakkın mı var?" diyen Ataklı hakkında "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan soruşturma başlatıldı.
GERİ ADIM ATTI
Hakkında başlatılan soruşturma ve sosyal medyada çığ gibi büyüyen tepkilerden sonra Ataklı bir açıklama yaptı. Ataklı "Konuşmanın tamamını değil sadece o bölümünü bile tam izlemeyen birçok şehit yakınını kırmış olabilir. Bu nedenle öncelikle hepsinden özür dilerim" dedi.
İFADE VERDİ
Ataklı, başlatılan soruşturma çerçevesinde Çağlayan'daki Adalet Sarayı'nda ifade verdi. İfadesi alındıktan sonra nöbetçi mahkemeye sevk edilen gazeteci Can Ataklı, yurt dışı çıkış yasağı ve imza atma şeklinde adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı.