Bu süreçte muhalefet unsurları, kriz, kaos ve iç hesaplaşmalarla cebelleşiyor. Cumhuriyet Halk Partisi'nde Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel arasında aday belirleme krizi çıktı. İmamoğlu 'eş genel başkan' edasıyla liste belirleyip Özel'e dayatmada bulundu.
'Emanetçi' konumuna düşen Özel, CHP'de kontrolü kaybetti.
İYİ PARTİ'DE SULAR DURULMUYOR
CHP'den bağımsız müstakil bir şekilde seçime gireceğini duyuran İYİ Parti'de ise sular durulmuyor. Peş peşe istifalar yaşanırken takvim.com.tr kaosun arka planında Ekrem İmamoğlu'nun olduğuna dikkat çekti.
AKŞENER VE İMAMOĞLU ARASINDA GERİLİM
Gelişmeler üzerine konuşan Akşener, "Partimize yönelik kurumsal bir operasyon olduğu ortaya çıktı" diyerek CHP'yi ve Ekrem İmamoğlu'nu işaret etti.
İmamoğlu aynı gün İYİ Parti lideri Akşener'e üstü kapalı yanıt vererek "Haddini aşıyor" göndermesi yaptı.
İYİ PARTİ'NİN İZMİR KOLUNDA TANSİYON BİR HAYLİ YÜKSEK
Yaşanan bu gelişmeler tüm sıcaklığını korurken İYİ Parti'nin İzmir ayağında tansiyon bir hayli yükseldi. İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu ile İzmir Milletvekili ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale arasında tartışma çıktığı söylendi.
Özlale'nin başta kampanya süreci olmak üzere çeşitli nedenleri öne sürerek genel merkeze Başkan Bezircilioğlu'nu şikayet ettiği ve Bezircilioğlu'nun istifa etmesini istediği siyaset kulislerine yansıdı.
GÖREVDEN ALINDI
Takip eden süreçte İYİ Parti Genel Merkezi'nden çok çarpıcı bir hamle geldi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale ile gerilim yaşadığı öne sürülen İl Başkanı Sinan Bezircilioğlu görevden alındı.
Görevden alma kararının ardından tüm yönetim kadrolarını görevden istifa etti.
Gelişme üzerine Bezircilioğlu parti binasında basın toplantısı düzenledi. Açıklamada, el çektirme kararında herhangi bir gerekçe belirtilmediği ifade edildi.
Bezircioğlu'nun açıklaması şöyle:
"Yılbaşından hemen önce İl Başkanlığı makamında İl Sekreterimiz, Siyasi İşler Başkanımızın üzerine yürümüş, sözlü ve fiili saldırıda bulunmuştur. Bunun üzerine İl Sekreterinin görevden istifası istenmiş ancak Ümit Özlale devreye girerek, İl Başkanımıza 'İl sekreteri yoksa ben de yokum' diyerek sürecin baş aktörlüğüne soyunmuştur.
İl yöneticilerini görevlendirme yetkisi il başkanındadır. Bu yetki milletvekili ya da herhangi bir adayın uhdesinde değildir. Parti içinde bu tarz bir olayın hoşgörülmesinin mümkün olmadığı kendisine iletildiğinde 'ben de Genel Başkan'a gidip ya il ya ben derim' diyerek ısrarcı olduğunu belirtmiştir.
Olayın akabinde Ümit Özlale Ankara'ya giderek Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener ile görüşmüş, 'ya ben ya il yönetimi' diye diretmesi neticesinde de Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener tercihini Ümit Özlale lehine kullanmak zorunda kalmış ve yönetim görevden el çektirilmiştir.
ÖZLALE'YE SALLADI... "ŞIMARIK, KAPRİSLİ"
Seçim çalışmalarında 'İzmirliyim, İzmir'in değerlerine sahibim' diyen ve partimizin en iddialı belediye başkan adayı olarak kabul ettiği Ümit Özlale'nin, seçilerek gelmiş il yönetiminin, şımarık bir kaprisle görevden el çektirilmesini sağlayarak, mevcut yönetime karşı kongrede kaybetmiş kişileri yönetime getirmek istemesiz İzmir'in demokratik, cumhuriyetçi, özgür, çağdaş yapısıyla bağdaşmadığının göstergesidir."