Batan gemi Batuhan A hakkında cevaplanamayan sorular! Zeynep neden dümendeydi? Zeynep'in son mesajları ortaya çıktı

Son dakika haberleri... Türkiye günlerdir Marmara'da batan gemi Batuhan A'yı konuşuyor. Arama çalışmaları 7. gününde 572 personelle denizden, havadan ve karadan sürdürülüyor. Gemi batarken çektiği video ortaya çıkan Hüseyin Tutuk dün makine dairesinde bulunmuştu. Bugün de çalışmalar orada yoğunlaşacak. Arama kurtarma çalışmaları hakkında açıklama yapan Bursa Valisi Mahmut Demirtaş çalışmalar bittiğinde batan geminin yerde kalacağını söyledi. Öte yandan mürettabatı arama kurtarma çalışmaları devam ederken aşçı Zeynep Kılınç’ın cansız bedeninin dümende bulunması birçok soru işaretini de beraberinde getirdi. Geminin neden battığı ve acil durum sinyalinin neden gönderilmediği henüz bilinmezken Zeynep’in batan Kafkametler gemisinin ardından WhatsApp üzerinden Kaptan İrfan Çiriğ’e yazdığı mesajlar ortaya çıktı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :21 Şubat 2024 , 09:18 Güncelleme Tarihi :21 Şubat 2024 , 16:29
Batan gemi Batuhan A hakkında cevaplanamayan sorular! Zeynep neden dümendeydi? Zeynep’in son mesajları ortaya çıktı

İÇİNDEKİLER

Marmara Denizi açıklarında seyir halindeyken Bursa'nın Karacabey ilçesinin 4 mil açığında, İmralı Adası'nın güneybatısında batan 'BATUHAN A' isimli geminin kayıp 4 mürettebatını arama çalışmaları 7'nci gününde 572 personelle denizden, havadan ve karadan sürdürülüyor. Aramalar bugün de Tutuk'un cansız bedeninin bulunduğu makine dairesinde yoğunlaştırılacak. Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, çalışmalar bittiğinde, geminin eski ve maliyeti yüksek olduğu için battığı yerde kalacağını söyledi.

7'NCİ GÜNDE 48 GEMİ, 2 UÇAKLA ARAMA YAPILACAK
Çalışmalarda 7'nci günde ise denizden 48, havadan 2 unsurla su üstünün aranması planlanırken, karadan sahil şeridini 7 farklı kuruma ait timler ve su altı dalış faaliyetlerini de kapsayacak şekilde toplamda 55 farklı unsurla arama kurtarma faaliyetinin icra edilmesi planlandı.

Bugünkü çalışmalarda havadan Sahil Güvenlik uçağı, Kapıdağ Yarımadası'nın kuzeyindeki sahil hattını tarayıp, Bandırma Körfezi ve tüm arama kurtarma sahasının yüzey aramasını gerçekleştirecek. Öte yandan Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait dikey kalkış iniş yapan Bulutaltı İnsansız Hava Aracı (BİHA) UÇBEY VTOL da çalışmalara katılıp, arama kurtarma sahasının yüzey aramasını yapacak. Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'ne bağlı Nene Hatun, Kıyem 5, Kıyem 4 ve Tahlisiye 11 botları tarafından da güney ve güneybatı istikametinde sahil hattında arama-kurtarma çalışması gerçekleştirilecek.

ÇALIŞMALAR MAKİNE DAİRESİNDE YOĞUNLAŞTIRILACAK
Hüseyin Tutuk'un cansız bedeninin bulunduğu makine dairesinin girişindeki merdiven boşluğu, dalgıçlar tarafından da görüntülenirken, batma anına kadar güvertede, fırtınadan havalanan brandayı kontrol altına almaya çalıştıkları değerlendirilen diğer 4 mürettebatın izine rastlanmadı. Batıktaki arama çalışmalarının geminin makine dairesinde yoğunlaştırılarak süreceği kaydedildi.



Olası kaza ya da batma durumu düşünülmeyerek, gemideki eşyaların sabitlenmemesi nedeniyle, depremde olduğu gibi sarsılmayla devrilen dolaplar alanı daraltırken, çalışmalar güçlükle yürütülüyor.

'GÖZDEN KAÇMA' İHTİMALİNE KARŞI YENİDEN ARANACAK
Bugüne kadar, geminin kaptan köşkü, mürettebat kamaraları ve güvertesi detaylı aranırken, makine dairesinin de aranmasının ardından, gözden kaçma ihtimaline karşı enkazın en baştan bir kez daha aranacağı belirtildi. Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, çalışmalar bittiğinde, BATUHAN A isimli geminin, eski ve maliyeti yüksek olduğundan, battığı yerde kalacağını söyledi.



EMNİYET'İN İHA'SI İLE BALIKÇILAR DEVREDE, TAKVİYE HELİKOPTER VE UÇAK İSTENDİ
Bursa, Yalova ve Çanakkale'den bölgede görevlendirilen 21 kişilik Emniyet Genel Müdürlüğü'ne bağlı deniz polisi ekibi ile 1 İHA da çalışmalara destek veriyor. Deniz üstünden 4 botla gün boyu keşif yapan ekipler, İnsansız Su Altı Robotu (ROV) ile görüntüleme ve tarama yapıyor. Bölgeye takviye helikopter ve uçaklar istenirken, 3-4 gün boyunca deniz dibinde kalan cenazelerin şişmeye başlayınca su yüzeyine çıkması ve sahile vurma ihtimaline karşı, balıkçılar da arama çalışmalarına dahil edildi. Dün aramalara katılan 13 balıkçı gırgırına ilave olarak 30 balıkçı teknesi de çalışmalarda yer alıyor. Balıkçılar 5,5 mil açıkta bulunan TCG AKIN'a, 2 mil mesafe bırakarak, kıyıdan 3,5 mil açıkta arama yapıyor. Bursa'nın Gemlik ilçesinden Balıkesir'in Bandırma ilçesine kadar uzayan sahil şeridinde jandarma ve arama kurtarma ekipleri de karadan aramalarını sürdürüyor.



BATMA NEDENİ ARAŞTIRILIYOR
Geminin batma nedeni de araştırılıyor. Olayla ilgili 4 savcının yürüttüğü soruşturma için, deniz kaza kırımında yetkin bilirkişi de görevlendirildi. GSM şirketlerinden, geminin 6 mürettebatının telefon görüşmeleri ve mesajlarına ilişkin HTS kayıtları istendi. Gemideki mürettebatın neden yardım istemediği ve bu süreçte kimlerle telefon görüşmesi yapıldığı HTS kayıtlarıyla belirlenecek.

Bu sırada, 2-3 metre boyundaki dalgalara dayanıklı olan geminin batması için olağanüstü bir durum olması gerektiği belirtilirken, yetkililer bir kez daha brandayı işaret etti. Normal şartlarda yükün, güverte üzerindeki kapalı kasalarda taşınması gerekirken, 1250 ton mermer tozunun üzerine örtülen ve sabitlenmeyen brandanın fırtınayla havalanarak deniz suyunu yükün üzerine taşıdığı, aynı zamanda sağanakla da ıslanan ve ağırlığı artan yükün geminin batmasındaki en büyük etken olduğu değerlendiriliyor. Öte yandan geminin seyir halindeyken mi battığı, yoksa durduktan sonra su almaya başlayarak mı battığı, enkazda yapılacak incelemeyle belirlenecek.

AŞÇI ZEYNEP İLE İLGİLİ YENİ DETAYLAR
Öte yandan aşçı Zeynep Kılınç'ın cansız bedeninin dümende bulunmasıyla birlikte bilinmezliklerle dolu batışın ardından bir cevapsız soru daha gündeme geldi: "Dümende Zeynep mi vardı?" Gemi için böylesine riskli bir durum söz konusuyken, 'Zeynep orada tek başına mıydı, ne yapıyordu?' sorusunun cevabı akılları kurcalayan en dikkat çeken detay oldu. Kendi deyimiyle Zeynep'i ilk tanıdığı günden itibaren koruyan ve abilik eden Kaptan İrfan Çiriğ ihtimalleri değerlendirirken, genç kadının gözü yaşlı annesi Nilüfer Kılınç ise kızının hikâyesini paylaştı.

ZEYNEP NEDEN DÜMENDEYDİ?
Marmara Denizi'nde batan 'Batuhan A' adlı gemiyle ilgili çalışmalarda toplamda 852 personel görev alıyor. Geminin denizin 51 metre derinliğinde bulunan enkazından ilk haber ise aşçı Zeynep Kılınç'tan geldi. 33 yaşında, 3 yıldır çalıştığı geminin batmasıyla hayata gözlerini yuman genç kadının cansız bedeni, geminin dümeninde bulundu. "Kaza sırasında gemiyi Zeynep mi kullanıyordu?" soruları kafaları kurcalarken, araştırmalar kayıp 5 mürettebatı bulma umuduyla bir an bile durmadan sürdürülüyor. Geminin batış sebebiyle ilgili detaylar henüz belli olmasa da pek çok ihtimal de uzmanlar tarafından dikkatle değerlendirilip ipuçları bir araya getiriliyor.

Zeynep Kılınç'ın kaza sırasında neden dümende olabileceğini değerlendiren Kaptan İrfan Çiriğ, ihtimalleri şöyle sıraladı:

"Geminin neden battığını tam olarak bilmiyoruz. Bizim 'ballast tankları' dediğimiz denge tankları delik olabilir. Özellikle eski gemilerin balast tankları sorunlu ya da delik olabilir. Gemi yüklüyken genelde bu tanklar boş olur. Geminin çökmeye başlamasının sebebi, balast tanklarının su alması olabilir. Tüm personel balast tanklarıyla ilgili sorunu gidermek için makine dairesine inmiş olabilir. Gemiye yeni katılan makine personeli yağcı, gemiyi iyi tanımadığı için ciddi sorun oluşturmuş olabilir. Bu gemilere gelen kişilerin çoğu denize ilk kez çıkan, temelinde denizcilikte çalışma kültürü olmayan, sosyal ve maddi sorunlarla boğuşan insanlardır. Denize yeni başlayan tecrübesiz yeni gemi personelleri bu tür gemilerde 'vardiya tutma belgesi' almak için çalışıyor. Bu şekilde belirli bir süre gemide deniz hizmeti yaptıktan sonra uluslararası sefer yapan gemide çalışabiliyorlar. Dâhili hat gemisi Batuhan A'da da seyir esnasında mutlaka birinin yukarıda, köprü üstünde olması gerekiyordu. Zeynep'te de eğer gemici yeterliliği ve vardiya tutma belgesi varsa seyir esnasında köprü üstünde bulunabilir. Ancak dümen tamamen Zeynep'e bırakılamaz, sadece köprü üstünde gözcü olarak durabilir. Mutlak suretle zabit/kaptan köprü üstünde seyir esnasında bulunmak zorundadır. Gemiciye gemi bırakılmaz. Tahminim, makine dairesinde acil bir durum olduğu ve makinecilerin yanında tüm personelin oraya inmiş olabileceği yönünde."

'ANNE İZNE GELECEĞİM' DİYORDU

Milliyet'te yer alan habere göre, 'Batuhan A' gemisinin aşçısı Zeynep Kılınç'ın annesi Nilüfer Kılınç da kızına dair duygularını, "Zeynep'im gibisi var mıydı?" diyerek anlattı. Anne Kılınç, genç kadını bayram tatili için beklediklerini de belirterek sözlerine şu şekilde devam etti:

"Zeynep'im gibi insan var mıydı? Benim kızım 3 senedir orada çalışıyordu. Bayramdan 1 hafta önce izne gelecekti, bunun için gün sayıyordu. 'Anne, izne geleceğim' diye söyleyip duruyordu. Kendi isteğiyle gemilerde çalışmaya başladı, bu işi de internetten buldu. Zaten aşçıydı. Gemicilik belgesini de alıp usta gemici oldu. Benim çocuğum iyilerin iyisiydi."

Karadeniz'de Kafkametler gemisinin battığı gün yani 19 Kasım 2023'te Zeynep'in Kaptan İrfan Çiriğ'e WhatsApp üzerinden yazdıkları son derece dikkat çekiciydi. Zeynep'in ölümünden yaklaşık 4 ay önceki sözleri şöyle:

Kaptan İrfan Çiriğ: Sana tavsiyem, denize devam edeceksen eski gemilerden uzak dur. Zamanla kendine karada iş tut.

Zeynep: Aynen. Abi duydum duyalı onu düşünüyorum. Bayağı etkilendim ya, yok ben bu işi kışın yapmayacağım. Yok, bu 3 kış oldu artık. Zaten kaç gündür düşünüyorum da kesin kararlıyım. Eğer sağ salim yaşarsak öyle yapacağım.

16 Aralık 2023'te ise yaşanan kötü hava koşulları dolayısıyla Kaptan İrfan Çiriğ ve Zeynep arasında dikkat çekici bir diyalog daha geçiyor:

Zeynep: Biz Gemlik'teyiz abi, berbat bir hava var. Bugün gece kalkacaktık, vazgeçtik.

Kaptan İrfan Çiriğ: Bu hava Gemlik'e vurmaz.

Zeynep: Yarına bakalım ama acayip soğuk.

Kaptan İrfan Çiriğ: İntihar olur. Şu an 40 mil esiyor. Sakın ha!

Zeynep: Evet baya kötü.

'KAFKAMETLER'DEN SONRA ÇOK KORKTU'

Pek çok denizci için bu işi yapmak bir tutku. Zeynep de işini çok seven, 1971 yapımı 53 yaşındaki son derece yaşlı 'Batuhan A' gemisinde her işe koşan bir denizciydi. Ancak güvenliği konusunda 19 Kasım 2023'te Ereğli Limanı'nda mendireğe çarparak batan Kafkametler gemisinin geçirdiği kazadan beri endişe duyuyordu. Hatta genç kadın, 2020 yılında denizcilerin rutin olarak katıldığı eğitimlerde tanıştığı Kaptan İrfan Çiriğ'e de korkularını anlatmıştı. Zeynep'le olan yazışmasını paylaşan Kaptan Çiriğ, "Zeynep bana abi diyen manevi kardeşimdi" diyerek konuşmasını sürdürdü:

"Zeynep'le 2020 yılının ekim ayında Tuzla'da gittiğimiz uzak yol kaptanlığı kursunda tanıştık. 'Gemi adamı' olmak için kursa geliyordu. Gemiciler arasında cana yakın, saygılı ve sessiz bir kız olarak bilinirdi. Masamızdaki boşları toplardı, dalgın bir hali vardı. Bizim de kaptan arkadaşlarla onun bu dalgın hali dikkatimizi çekti. İlerleyen günlerde kendisiyle sohbet etmeye başladık, 'gemi adamı' belgesini alır almaz çalışmak istediğini söyledi. Ben de ona 'Bak bizim masada her türlü gemi sektöründen kaptan abilerin var. Neden gelip bizimle sohbet etmiyorsun?' dedim. Zeynep için uluslararası sefer yapan bir gemide iş bulmuştuk. Ancak 'Abi ben bir yerle anlaştım' dedi. Zamanla abi-kardeş gibi olduk. İşle ilgili konuşurduk. İçten bir 'abi' deyişi vardı, benim de hoşuma giderdi. Her zaman başı sıkışırsa destek olacağımı söylerdim. Kafkametler gemisi battıktan sonra birkaç kere 'Abi korkuyorum' demişti. Eğer çalıştığı gemi hava kötü olduğunda çıkmaya çalışırsa, sahil güvenliği aramasını söylemiştim. Hatta 'Beni ara. Ben de sahil güvenliği, liman başkanlığını ve savcılığı ararım' dedim. Kötü havalara meydan okur gibi çıkıyorlardı. Bunun kurbanı oldular. 5 bofor kuvvetindeki bir havada liman başkanlığı size karışmaz. Ancak fırtınalı havalarda liman başkanlığı çıkışa izin vermez. Liman başkanlığı, gemi aşırı yüklendiyse (overload), gemi seyrinde engel teşkil edecek teknik ve personel yetersizliği durumlarında seyir izni vermez. Bu gemi ise 50 yaşından büyük, zaten deforme olmuş durumda."

Anne Nilüfer Kılınç da kızının hayatına mâl olan 'Batuhan A' gemisinin eski olduğunu bildiklerine dikkat çekerek, Zeynep'in Kafkametler kazasına çok üzüldüğünü şu sözlerle dile getirdi:

"Geminin eski olduğunu biz de biliyorduk, o da biliyordu. Gemi tamir de oldu, bakım da yapıldı. Böyle olacağını bilse durur muydu? Gelirdi kızım buraya. Kafkametler'in batışına çok üzülmüştü, korkmuştu. Orada ölenlerden biri de arkadaşıydı. 'Anne, arkadaşımın cenazesi bulunamadı' demişti."

ACİL DURUM SİNYALİ NEDEN GÖNDERİLMEDİ?
Kaptan İrfan Çiriğ, 'Batuhan A' gemisinden gelen acil durum sinyalini de değerlendirdi. Acil durum sinyali gönderen sistemlerin nasıl çalıştığından bahseden Kaptan, Zeynep'in bu sinyali gönderen düğmeye basmadığının soru işareti olduğunu söyledi.

Kaptan Çiriğ, "Gemideki yağcı Ahmet saat gece 04.00'te gibi kız arkadaşına mesaj atmış. Ambar kapakları üzerindeki brandaların atmış olduğunu ve bunları tekrar ambar kapakları üzerine serip kamarasına geçtiğini yazmış. Bilinen gerçek şu ki dahili hat sefer yapan gemilerin ambar kapakları sorunludur, delikler vardır. Bu nedenle üzerine branda serilir ve branda iple sabitlenir. Yani olaylar 06.32'de değil, daha önce başlıyor. Gemiler acil durumlarda sinyal gönderir, telsizden sesli olarak gönderilen çevre gemilerden yardım istenir. Marmara Denizi'nde yoğun gemi trafiği var ve Marmara Denizi'nin güneyinde drift yapan, açıkta bekleyen birçok gemi var. Telsizden bir çağrı yapılmış olsa belki de onlar bugün hayatta olabilirdi. Bir de batma, yangın gibi durumlarda pozisyon ve durum bildiren mesajlar var. Bu gemide tehlike sinyali gönderen DSC düğmesi dediğimiz kırmızı düğmeye basılıyor. 3 ya da 5 saniyede sahil istasyonlarına, geminin pozisyonunu ve durumunu bildiriyor. Zeynep bu düğmeye neden basmadı ya da basamadı bilmiyoruz. Bunlar çok ciddi soru işaretleri. Gemi, 6 ila 7 metre battıktan sonra deniz suyu basıncıyla su yüzeyine çıkan ve uydu üzerinden tehlike sinyali gönderen 'epirp' cihazı var. Bu cihaz da o durumda manuel olarak çalıştırabilirdi" dedi.

'BATUHAN A' gemisindeki Hüseyin Tutuk adlı gemicinin ailesine gönderdiği son görüntülerde ise, geminin su aldığı net bir şekilde görülüyor. Gemicinin, "Gece saat 01.00'den bu yana 5'inci, 6'ncı elbisem. Allah'ım sen yardım et, ya Rabb'im. 6 saattir aynı yerdeyiz. Gemi batıyor. Ya Rabb'im gemi batıyor" sözleri dikkat çekiyor.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN