31 Mart yerel seçimlerine günler kala terörün siyasi ayağı DEM Parti ile kol kola giren Cumhuriyet Halk Partisi içinde Burcu Köksal kaosu yaşanıyor.
CHP Grup Başkanvekili, Afyonkarahisar Belediye Başkan Adayı Burcu Köksal'ın "Seçildiğimde Afyonkarahisar Belediyesi'nin kapıları DEM Parti hariç her siyasi partiye açık olacak" sözleri partiyi karıştırdı.
İMAMOĞLU KÖKSAL'I ÇİZDİ... "KENDİNE BAŞKA PARTİ BULSUN"
Özgür Özel, DEM'in gönlünü almak için taahhütname imzalayacaklarını duyurdu. Ekrem İmamoğlu ise Özel'i sümen altı edip 'eş genel başkan' edasıyla Köksal'ı tehdit etti. İmamoğlu, "Ya kendine başka bir iş bulacak ya da kendine başka parti bulacak" dedi. Büyükşehirlerde DEM desteğini kaybetme endişesi yaşayan CHP Genel Merkezi de resmi açıklamayla DEM'den özür diledi. Açıklamada, "Belediyelerimizin kapıları dün olduğu gibi bugün de herkese sonuna kadar açık olacak" denildi.
İMAMOĞLU'NDAN ÖZEL'E TALİMAT: BU KADINI İHRAÇ ET
Sürecin devamında ise İstanbul'da 'DEM'lenemem endişesine kapılan Ekrem İmamoğlu'nun Özgür Özel'i arayıp "Bu kadını ya partiden ihraç et ya da sözlerini düzeltsin" diye talimat verdiği öğrenildi.
KILIÇDAROĞLU'NDAN 'DEM'Lİ İNTİKAM
CHP'deki 'DEM'li krizde 'intikam' izine rastlandı. Köksal'ın partiyi karıştıran DEM çıkışının talimatını Kılıçdaroğlu'nun verdiği öne sürülürken "Bay Bay Kemal 1 Nisan öncesi somut adım attı" yorumları yapıldı. Ekrem İmamoğlu cephesi de 'DEM'li kriz sonrası Kılıçdaroğlu'na savaş açtı. Gelişme üzerine Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nu fondaşları üzerinden yaylım ateşine tuttu. CHP içindeki Ekremci kliği "Alçak ve şahsiyetsizler" olarak tanımlayan Bay Bay Kemal, "Kimse beni susturamaz ve sindiremez" diyerek İmamoğlu'na rest çekti.
ÖZEL VE İMAMOĞLU'NA REST: DEM'LİLERLE YÖNETMEYECEĞİM
Burcu Köksal da Kemal Kılıçdaroğlu'nun izinden gidip hem Ekrem İmamoğlu'na hem de Özgür Özel'e rest çekti. Basın toplantısı düzenleyen Köksal, "Belediye başkanı olduğumda belediyeyi DEM'lilerle yönetmeyeceğim" dedi.
DEM'LİLERİ KAPI DIŞINA İTTİ: BU ÜLKENİN BİRLİĞİNİ SAVUNANLARA KAPI AÇIK
Belediyenin kapısının sadece Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı olan bu ülkeyi seven, bu ülkenin birliğini ve bölünmez bütünlüğünü savunanlara açık olacağını söyleyen Köksal, DEM'lileri kapı dışarı etti.
Konuyu köşesine taşıyan Sabah Gazetesi Yazarı Mahmut Övür, Özel ile Köksal arasında yaşanan telefon konuşmasına köşesine taşıdı. Siyaset kulislerinde konuşulan telefon konuşmasında Köksal'ın Özel'i yerden yere vurduğunu belirten Övür, "Özel, Burcu Köksal'ı arıyor ve o da onu azarlıyordu: "Ben düzeltme yaptım, beni dinlemediniz. Hemen adaylıktan istifa edin..." Köksal'ın cevabı ise kamuoyunun yakından bildiği Canan Kaftancıoğlu-İmamoğlu kavgasını hatırlatıyordu: Özgür Bey, genel başkan olarak 80 ili ve İstanbul'u bir müteahhide peşkeş çektiniz ve partiyi teröristlere teslim ettiniz. Asıl siz istifa edin." ifadelerini kullandı.
İşte Övür'ün 9 Mart tarihli yazısı:
'BİR MÜTEAHHİDE PEŞKEŞ ÇEKTİNİZ'
Bütün bunlar da gizli saklı değil, kamuoyunun gözü önünde oldu ve işin sadece görünen kısmıydı. Arka planda ise çok daha sert ve derin bir kavga vardı. Açıklamanın duyulmasından sonra küplere binen İmamoğlu, hemen telefona sıralıyor ve "Genel Başkanı" Özgür Özel'i arıyordu. Kulislerde buna arama değil, "azarlama" deniyordu:
"O kadını kaldır at partiden..."
Sonra Özel, Burcu Köksal'ı arıyor ve o da onu azarlıyordu:
"Ben düzeltme yaptım, beni dinlemediniz. Hemen adaylıktan istifa edin..."
Köksal'ın cevabı ise kamuoyunun yakından bildiği Canan Kaftancıoğlu-İmamoğlu kavgasını hatırlatıyordu:
"Özgür Bey, genel başkan olarak 80 ili ve İstanbul'u bir müteahhide peşkeş çektiniz ve partiyi teröristlere teslim ettiniz. Asıl siz istifa edin."
Köksal çok daha ayrıntılı bu kavganın içyüzünü açıklar mı göreceğiz ama kulislerde yüze kapanan telefonlar, İmamoğlu'nun tehdide varan konuşmaları gibi onlarca şey konuşuluyor.
Gördüğünüz gibi CHP'de tablo mayıs travmasından çok daha vahim ve patlamaya hazır durumda.
Kurultay sonrası CHP'nin yönetilemediği, 160 bini aşkın CHP üyesinin istifa ettiği, çok merkezli bir CHP olduğu ve bunlar arasındaki kavganın er veya geç patlayacağı biliniyor ve bekleniyordu ama bu kadar erken açığa çıkacağı tahmin edilmiyordu.
Siyaset üretmeden siyaset yapmanın, gizli kapaklı ittifaklarla iş kotarmanın nasıl bir siyasi savrulmaya ve dip dalgaya yol açacağını kestirmek hiç kolay değil. CHP tam da bunu yaşıyor.