Başkan Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye Yüzyılı'nın inşasında Çanakkale'de yazılan destandan alacağımız çok önemli dersler olduğuna inanıyoruz. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sahip çıktığımızda yedi düvel üzerimize gelse yıkılmayacağımızın ispatı olan Çanakkale ruhu, yolumuzu aydınlatmaya hep devam edecek." dedi.
Başkan Erdoğan, Şehitler Abidesi'nde düzenlenen, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. Yıl Dönümü Töreni'nde yaptığı konuşmada, törende yer alan katılımcıları selamlayarak, dünya tarihinde eşine nadir rastlanır bir destanla Çanakkale'yi geçilmez kılan kahramanları rahmetle, şükranla yad ettiklerini kaydetti.
Direniş ruhu, güçlü bir iman, büyük bir kıyam… Çanakkale! 🇹🇷 pic.twitter.com/wJUySy0umk
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) March 18, 2024
Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere kahraman orduya önderlik etme şerefine nail olan komutanları saygıyla anan Erdoğan, "Bin yıllık vatanımız Anadolu'nun müdafaası için, ülkemizin ve gönül coğrafyamızın dört bir yanından gelerek gözlerini kırpmadan canlarını veren yiğitlerin her bir ferdine Allah'tan rahmet diliyoruz. Bugün de vatan topraklarında, sınırlarımızda ve sınırlarımız ötesinde ülkemizin güvenliği, milletimizin huzuru, devletimizin bekası için gece gündüz faaliyet halinde olan askerlerimize Mevla'dan kolaylıklar diliyoruz. Türkiye ve Türk milleti olarak, Çanakkale'de hangi mücadeleyi verdiysek bugün de farklı görünümler ve araçlar altındaki sinsi saldırılara karşı benzer bir duruş sergiliyoruz." diye konuştu.
"TERÖR ÖRGÜTLERİNİ SINIRLARIMIZA YIĞIP, BİZİ İSTİKLALİMİZLE SINAYANLAR BUNLARDIR"
Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale şehitlerini destanlaştıran şiirinde yer alan "Eski dünya, yeni dünya, bütün akvam-ı beşer/ Kaynıyor kum gibi mahşer mi hakikat mahşer/ Çehreler başka, lisanlar, deriler rengarenk; Sadece bir hadise var ortada, vahşetler denk." dizelerini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ülkemizin bilhassa geçtiğimiz 10 yılda maruz kaldığı her hadisenin gerisine bakıp maskeleri kaldırdığımızda aynı yüzleri görüyoruz. Terör örgütlerini sınırlarımıza yığıp, bizi istiklalimizle sınayanlar bunlardır. Çeşit çeşit yöntemlerle egemenliğimize göz diken darbecileri üzerimize salanlar bunlardır. Her biri, milletimizin zenginliği olan farklılıklarını kırılmaya yatkın fay hatları haline dönüştürmeye çalışanlar yine bunlardı. Kalkınma hamlelerimizi boşa çıkarmak için üretimimizi ve istikrarımızı sabote edenler bunlardı. Demokrasi atılımlarımızı, vesayetin çarkları arasında parçalayarak milletimize zulmedenler bunlardı."
Çanakkale'de bu milletin erkeğiyle, kadınıyla, genciyle, yaşlısıyla, öğrencisiyle, hocasıyla, çalışanıyla, işvereniyle, tek vücut olup düşmana geçit vermediğini vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Milletimiz son dönemde yaşadığımız sınamaların her birinde de bedeni ve kalbiyle aynı vakur iradeyi ortaya koymuştur. Asırlarca yürüttükleri maddi ve manevi yıkım çabaları sonunda Türkün fıtratının değişeceğini sananlar, ruhun aynı ruh olduğunu gördüler, anladılar. Dün, Çanakkale'de yakılan ateş milli mücadeleyle ve Cumhuriyetimizin ilanıyla neticelenmişti. Şimdi de eser ve hizmetlerimizle, 2023 hedefleriyle, 'Türkiye Yüzyılı' vizyonuyla yaktığımız ateş, inşallah ülkemizi dünyada hak ettiği yere çıkarmamızla gayesine ulaşacaktır."
Başkan Erdoğan, Çanakkale Zaferi'ni ve ardından gelen başarıları tarihlerinin en büyük yokluklarını, kuşatmalarını, ihanetlerini yaşadıkları bir dönemde elde ettiklerini, bugünkü Türkiye'nin altyapısıyla, siyasi ve teknolojik gücüyle, ekonomisiyle, hedeflerini hayata geçirme konusunda çok daha büyük imkanları olduğunu söyledi.
"ÇANAKKALE'DE YAZILAN DESTANDAN ALACAĞIMIZ ÇOK ÖNEMLİ DERSLER OLDUĞUNA İNANIYORUZ"
Çanakkale'den ve sonrasında yaşanılan hadiselerin her birinden alınan dersler ışığında geleceğe güvenle yürümelerini sağlayacak iradeye sahip olduklarını vurgulayan Erdoğan, geçen yıl 53 bin vatandaşın şehit olmasına, 11 şehirde yüz binlerce binanın yıkılmasına yol açan 6 Şubat depremlerinin ardından yaşananların bunun ispatı olduğunu kaydetti.
Gelişmiş ülkelerin bile yıllarca baş edemeyeceği enkaz yığınlarını kısa sürede kaldırdıklarını anlatan Erdoğan, yeni konutları inşa edip teslimine başladıklarını aktardı.
Başkan Erdoğan, "Asrın Felaketi"nin ardından milletin gösterdiği örnek dayanışmanın ayrıca takdire şayan olduğuna dikkati çekerek, "Türkiye Yüzyılı'nın inşasında Çanakkale'de yazılan destandan alacağımız çok önemli dersler olduğuna inanıyoruz. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize, sıkı sıkıya sahip çıktığımızda yedi düvel üzerimize gelse yıkılmayacağımızın ispatı olan Çanakkale ruhu, yolumuzu aydınlatmaya hep devam edecek. Rabb'imden ülkemizi ve milletimizi gizli ve aşikar her türlü beladan, afetten, tehditten muhafaza etmesini diliyorum." ifadelerini kullandı.
Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yıl dönümünü bir kez daha tebrik eden Erdoğan, 18 Mart Şehitleri Anma Günü'nde, Çanakkale Destanı'nda imzası olan erinden komutanına, kahraman Mehmetçiklerden her birini, şehit ve gazilerin tamamını rahmetle yad ettiğini sözlerine ekledi.
ERDOĞAN, ATATÜRK ANITI'NA ÇELENK BIRAKTI
Törende, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, gaziler ve şehit yakınları da hazır bulundu.
Başkan Erdoğan, tören programı kapsamında Çanakkale Savaşları kahramanlarının rölyefinin yer aldığı Atatürk Anıtı'na çelenk bıraktı.
TCG Anadolu ve güçlü donanmamız Çanakkale Boğazı'nda… 🇹🇷 pic.twitter.com/b7TsQ5XaGT
— Recep Tayyip Erdoğan (@RTErdogan) March 18, 2024
Saygı duruşunda bulunulan, saygı atışının yapıldığı ve İstiklal Marşı'nın okunduğu törende, Kur'an-ı Kerim tilaveti gerçekleştirildi.
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Burhan İşliyen, şehitler için dua etti.
Başkan Erdoğan, Şehitlik Anı Defteri'ni imzaladıktan sonra beraberindekilerle şehitliklere karanfil bıraktı.
Şehit yakınlarını selamlayan Erdoğan, bir süre onlarla sohbet etti.
SOLOTÜRK'ün gösteri uçuşunun yer aldığı törende, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından denizden gemi geçişi yapıldı.
ŞANLI BİR DESTAN
Öte yandan Başkan Recep Tayyip Erdoğan 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 109. Yıl Dönümü dolayısıyla bir video mesaj yayınladı.
Çanakkale destanının bütün kahramanlarını bir kez daha rahmet ve tazimle yad ettiklerini belirten Erdoğan, mesajında şunları kaydetti:
"İstiklal Harbi'mizde, Kıbrıs Barış Harekatı'nda, terörle mücadelede, 15 Temmuz'da vatanı için, bayrağı için canını feda eden güvenlik güçlerimize ve vatandaşlarımıza da bu vesileyle Allah'tan rahmet diliyorum. İmanlı yürekler karşısında dünyanın en güçlü orduları Çanakkale'de hüsrana uğramış, inanç galip gelmiştir. Çanakkale Zaferi, dönemin en modern ordularını dize getiren, 'Çanakkale Geçilmez' sözünü tarihe nakşeden şanlı bir destan olmuştur."
Başkan Erdoğan, kahraman askerlerin iman ve azmi, milletin üstün fedakarlıklarıyla Çanakkale'de elde edilen eşsiz başarının, İstiklal Harbi'ni zafere ulaştıracak direniş ruhuna da ilham verdiğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Burada verdiği eşsiz mücadeleyle Türk milleti tüm mazlumlara umut olmuş, sömürge altındaki birçok ülke Çanakkale'den ve daha sonra İstiklal Harbi'mizden aldıkları ilhamla kendi mücadelelerini başlatmışlardır. Çanakkale millet olarak bizim ebedi ve ezeli kardeşliğimizi ifade ettiği kadar, bulunduğumuz bölgenin de kader ortaklığını yansıtır, sembolleştirir. Bu vatanın evlatlarının, ecdadımızın ortaya koyduğu fedakarlıklardan, Çanakkale'de verilen çetin mücadelelerden öğrenecekleri bulunmaktadır. Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi'nin 109. yıl dönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü'nde tüm şehitlerimizi, başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun."
ÇANAKKALE DESTANI 109 YAŞINDA
Birinci Dünya Savaşı'nda Almanya'nın yanında savaşa giren Osmanlı İmparatorluğu, Çanakkale cephesinde eşsiz bir destan yazdı.
Türk tarihinin en önemli dönüm noktalarından olan Çanakkale Savaşları, 19 Şubat 1915'te Çanakkale Boğazı'ndaki deniz savaşıyla başladı. Ardından karada Seddülbahir, Arıburnu ve Anafartalar cephelerinde devam etti. 325 gün süren Çanakkale Savaşları 9 Ocak 1916'da Türk Ordusu'nun zaferiyle sona erdi. Çanakkale'de 18 Mart 1915'te elde edilen Deniz Zaferi, Türkiye'nin geleceği için bir mihenk taşı görevi gördü. Türk milletinin, vatanını hiçbir şart altında düşmana çiğnetmeyeceğini ve Anadolu'nun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağını tarihe kanıyla not düştüğü bir zafer oldu. Dünya'yı kana ve göz yaşına bulayan emperyalist devletler, dünyanın en güçlü donanmalarıyla Çanakkale Boğazı'na saldırdılar. Kolayca geçebileceklerini ve İstanbul başta olmak üzere Türk'ün son kalesi Anadolu'yı işgal edebileceklerini düşündüler. Karşılarında, vatan ve milletin için can vermeyi cana minnet sayan, şehadete susamış kahraman bir ordu buldular. 18 Mart 1915, sıradan bir tarih değil, bir milletin bağımsızlığını çiğnetmemek için topyekün ölüme koşmasının zafer nişanesidir.
ZAFERE GİDEN YOL AÇILDI
1. Dünya savaşının en kritik alanlarından biri Çanakkale cephesiydi. İşgal kuvvetleri, Çanakkale'yi geçip İstanbul'a ulaşmayı düşünüyordu. Boğaz'a ilk taarruz 19 Şubat 1915'te gerçekleşti. İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan filo, boğaz girişindeki tabyaları bombaladı. Türk Ordusu, yoğun ateşe rağmen, bölgeyi uzun bir süre korudu. Nusret mayın gemisi 7-8 Mart gecesi Erenköy koyunda kıyıya paralel olarak 26 mayın yerleştirdi. Bu mayın hattı savaşın seyrini değiştirdi. 18 Mart günü zafere giden yolu da açmış oldu.
Seyit Onbaşı Çanakkale'de mücadele eden kahramanlar adına sembolleşmiş bir şahsiyet oldu. Seyit Onbaşı, Rumeli Mecidiye Tabyası'nda görevliydi. İngiliz savaş gemilerinin açtığı ateş sonucu tabyaları ağır hasar görmüştü. Tabyasındaki toplardan sadece biri kullanılabilir haldeydi. Fakat o topun da vinci kırıktı. Seyit Onbaşı tam o anda bir milletin kaderini omuzladı. 215 kiloluk top mermisini sırtladı ve topun ağzına yerleştirdi. Ardından Ocean'ın üzerine ateşledi. Ateşlenen top, İngiliz zırhlısının dümen aksamına isabet etti. Kontrolden çıkan Ocean, Nusrat Mayın Gemisi'nin döşediği mayınlardan birine çarptı ve ardından suya gömüldü. Zaferin yıl dönümüne ilişkin konuşan tarihçiler, cephede elde edilen başarının önemine değindi.
"BUGÜN BURADA OLMAZDIK"
Marmara Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Satan, "Türk ordusu İngilizlerin tabiriyle bir savaş makinesine dönüyor ve düşmanın korkulu rüyası haline geliyor. Çanakkale, Türk milletine bu mücadele ruhunu ve azmini verdi. Çanakkale bizim için çok önemlidir. Türkiye'nin yeniden mücadele ruhuna kavuşmasıdır. Yeniden büyük devletlerle başa baş mücadele edeceğini ve kazanabileceğini göstermiştir. Bu inanç Milli Mücadele'de yeniden ayağa kalkmamıza zemin hazırlamıştır. Bizlerin Çanakkale'de savaşanlara büyük bir borcu vardır. Bize yeniden bağımsızlığımızı ve istiklalimizi kazandırdılar. O büyük fedakarlığı yapmasalardı. Bugün burada olmazdık." dedi.
"EN ÖNEMLİ ZAFERLERDEN BİRİSİ"
Sakarya Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Necmettin Alkan, "Çanakkale, Millî mücadeleyi verecek olan kurtarıcı kadronun ortaya çıktığı, İngilizlerin, Rusların müttefik olmaya layık görmedikleri bir devletin ordusunun aslanlar gibi savaştığı, mücadele örneği sergilediği ve kazandığı bir savaştır. Çanakkale, hem deniz hem de kara savaşları olarak kazanılan en büyük zaferlerdendir. Osmanlı Devleti, eğer Çanakkale Savaşı'nı kaybetseydi İstanbul da düşecekti. İstanbul düşerse cihan harbinin akışı bambaşka olacaktı. Çanakkale, Cihan Harbi'nin 4 yıl sürmesini sağlayan askeri bir zaferdir. Çanakkale, dünya savaşlar tarihinin en önemli zaferlerinden biridir." ifadelerini kullandı.
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yıldönümü etkinlikleri kapsamında Tarihi Alan'da bütün hazırlıkların tamamlandığını, zafer kutlamalarına hazır olduklarını söyledi. Her yıl olduğu gibi memleketin her bir köşesinden, bu milletin evlatlarının koşarak Çanakkale'ye atalarını anmaya geleceğini ifade eden Kaşdemir, "Çanakkale Tarihi Alanı tam bir açık hava müzesi olmuş durumda. O büyük kahramanlığa yaraşır hale gelmiş durumda. Tabii ki biz hala Tarihi Alan Başkanlığı olarak bu müstesna toprakları göz bebeğimiz gibi koruyup kollayacağız. Çünkü Çanakkale ruhunun doğduğu bu müstesna topraklar, bizlere emanet ve biz bu emaneti, Çanakkale ruhunun doğduğu bu toprakları gelecek kuşaklara aktaracağız" diye konuştu.