Dokunulmazlığı kalkan eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'a hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı davada, "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret" suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapsi talep edildi.
İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Kemal Kılıçdaroğlu katılmazken avukatı hazır bulundu.
Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, müşteki Bayraktar'ın avukatının şikayetçi olmadıklarına ilişkin dilekçe sunduğunu ancak "hakaret" suçunun Türk Ceza Kanunu'ndaki resen takip edilen suçlar kapsamında kaldığını kaydetti.
Fotoğrafta: ʺSanık: Kemal Kılıçdaroğluʺ yazan tebligat
Mütalaada, sanığın olay tarihinde basın mensuplarının olduğu ortamda müştekiye yönelik sözlerinin düşünce özgürlüğü ve düşünceyi açıklama özgürlüğü kapsamında kalmadığı ifade edilerek, Kılıçdaroğlu'nun, "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret" suçundan 1 yıl 2 aydan 2 yıl 4 aya kadar hapsi istendi.
Ara kararını açıklayan mahkeme, sanık avukatına mütalaaya karşı savunma yapmak üzere süre vererek duruşmayı 30 Mayıs'a erteledi.
Kemal Kılıçdaroğlu
İDDİANAME VE DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, 61. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın avukatının şikayeti üzerine Kılıçdaroğlu hakkında soruşturma başlatıldığı belirtiliyor.
İddianamede, şikayet dilekçesinde Kılıçdaroğlu'nun 26 Kasım 2014'te CHP'nin Beşiktaş'ta düzenlediği İstanbul Bölge Toplantısı'nda 17-25 Aralık operasyonlarıyla ilgili kullandığı sözlerde eleştiri boyutlarını aşarak hakaret içerikli ifadeler kullandığı aktarılıyor.
Bu kapsamda Kemal Kılıçdaroğlu'nun "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret" suçunu işlediği belirtilen iddianamede, 3 ay 15 günden 2 yıl 4 aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
İddianameyi kabul eden İstanbul 51. Asliye Ceza Mahkemesi, 23 Şubat 2018'te yaptığı duruşmada, Anayasa'nın 83. maddesi gereğince, Kılıçdaroğlu'nun sarf ettiği sözleri daha önce Meclis çalışmaları ile CHP Grup Toplantıları'nda söylediğini, Meclis çalışmalarında söylenen sözler ve ileri sürülen düşünceleri Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulmanın o oturumdaki Başkanlık Divanı'nın teklifi üzerine Meclisçe yasaklanması şartına bağlandığı gerekçesiyle davanın düşürülmesine karar verdi.