"BÖLGESEL ÇÖZÜMLER GELİŞTİRİLMESİNİN GEREKLİLİĞİNİN HER ZAMAN ALTINI ÇİZİYORUZ"
Fidan, küresel yönetişim mekanizmalarının mevcut zorluklarla mücadelede başarısız olduğuna ve bu çerçevede, bölgesel işbirliğinin daha da hayati hale geldiğine dikkati çekti.
İsrail'in Filistin'e yönelik saldırılarına değinen Fidan, "Bölgesel sorunlara bölgesel çözümler geliştirilmesinin gerekliliğinin her zaman altını çiziyoruz. Filistin'deki Gazze'de savaşla ilgili olarak da bölgesel sahiplenmeyi güçlü bir şekilde savunuyoruz. Filistinli kardeşlerimiz için adil bir çözümün sağlanmasıyla başlayacak biçimde, bölgede barış ve güvenliğin tesisi için daha yakın işbirliğimiz elzem olacaktır." diye konuştu.
GAZZE İÇİN YENİDEN ÇAĞRI YAPTI
Fidan, İsrail'in Gazze'de "barbarca" suçlar işlediğini, bazı ülkelerin hala sessizliğini koruduğunu, buna son verilmesi gerektiğini vurguladı.
Gazze'de katliam devam ederken, Kudüs, Mescid-i Aksa ve Batı Şeria'daki durumun da unutulmadığının altını çizen Fidan, şunları kaydetti:
"Filistinli mahkumların maruz kaldığı insanlık dışı koşullar ve muameleler göz ardı edilemez. Hepimizi İsrail ve müttefikleri üzerinde baskı kurmak için elimizdeki tüm imkanları kullanmaya çağırıyorum. Bazı Batılı dostlarımızın unuttuğu uluslararası hukuk, insan hakları ve evrensel değerleri savunmak için saflarımızı sıklaştıralım."
FİLİSTİN DEVLETİ'NİN KURULMASI İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Fidan, Katar'ın kalıcı ateşkes sağlanması yönündeki çabalarının takdirle, Mısır'ın insani yardımın girişi konusundaki önemli rolünü de memnuniyetle karşılandıklarını belirtti.
"İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Ligi'nin (AL) Temas Grubu olarak Filistin'i tanıyan ve iki devletli çözümü destekleyen ülkelerin sayısını artırmayı başardık." diyen Fidan, Türkiye'nin ateşkese yönelik haklı çağrılarının İsrail'in üzerindeki baskıyı artıracak güçlü somut adımlarla desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Fidan, Türkiye'nin Güney Afrika'nın İsrail'e karşı Uluslararası Adalet Divanında açtığı davaya müdahil olma kararını açıkladığını ve İsrail ile tüm ticaretin askıya alındığını hatırlattı.
Filistin'e destek amacıyla farklı uluslararası platformların devreye sokulduğunu ve farklı bölgelerden ülkelerin sesi olunduğunu anlatan Fidan, şöyle devam etti:
"Gazze'nin yeniden inşasına katkıda bulunmaya hazırız ancak Gazze'yi yıkanlar ve yıkıma yardımcı olanlar da bu zararları tazmin etmelidir. Filistin'deki işgale karşı direniş artık İsrail ile Filistin arasında bir çatışma olmaktan çıkmış, tüm dünyada zalimlerle mazlumlar arasında bir mücadele haline gelmiştir.
Filistin Devleti'nin daha fazla ülke tarafından tanınması ve Birleşmiş Milletlere (BM) tam üye olması uluslararası hukukun, adaletin ve vicdanın gereğidir. Türkiye olarak, bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti'nin kurulması için her türlü çabayı göstermeye devam edeceğiz."
FARKLI BÖLGELERDEKİ ÇATIŞMALAR
Fidan, herkesin dikkatini ve gayretini Gazze'de akan kanı durdurmaya adarken, Ukrayna, Sudan, Somali ve Yemen gibi farklı bölgelerdeki çatışmaların da hız kesmeden devam ettiğine işaret etti.
"Kızıldeniz'deki gelişmelerin, İsrail'in Gazze'deki katliamlarının durdurulmaması halinde çatışmaların yayılabileceği yönündeki uyarılarımızı ne yazık ki haklı çıkarmaktadır." diyen Fidan, Suriye'nin de tırmanma eğilimi gösteren diğer riskli bölge olduğunu vurguladı.
Fidan, sürdürülebilir çözüme ulaşmak için bütüncül yaklaşımın benimsenmesinin şart olduğunun, Suriye'de uluslararası toplum, DEAŞ'la mücadele veya sahte seçimler düzenlemek gibi farklı kisveler altında terörist ve ayrılıkçı gündemleri ilerletmeyi amaçlayan çabalara karşı özellikle dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi.
Tüm paydaşların Suriye konusunda ortak duruşlarını ortaya koymalarının ve daha geniş koordinasyon içinde hareket etmelerinin zamanı geldiğini söyleyen Fidan, "Türkiye'nin Körfez bölgesine açılan kapısı olan ortak komşumuz Irak, uzun süredir devam eden çatışma ve istikrarsızlıkların yol açtığı sorunları yavaş yavaş aşmaktadır. Irak, bölgesel işbirliğinin nasıl üstel sonuçlar doğurabileceğini gösteren iyi bir örnektir." ifadelerini kullandı.
KALKINMA YOLU PROJESİ HAKKINDA KONUŞTU
Fidan, Kalkınma Yolu Projesi'nin bu olumlu gündemin iyi bir örneği olduğunu belirterek, tarafları bu stratejik projeye katılmaya davet etti.
İran'la ilgili gelişmelerin de bölgenin istikrarı açısından önemli olduğuna değinen Fidan, Çin ile ABD arasındaki rekabetin ve Rusya-Ukrayna Savaşı'nın bölge üzerinde ek olarak jeostratejik yük oluşturduğuna dikkati çekti.
Fidan, bölge ülkeleri olarak ekonomi, ticaret, güvenlik ve bilimsel çalışmalar gibi birçok alanda daha üst düzeyde entegrasyona ulaşmak ve birlikte ilerlemek için daha güçlü ittifak içinde olunmasının önemini vurguladı.