MALEZYA'DA 130 YIL VAR
Remzi Bircan, bir diğer sistemin ise "sıra sistemi" olduğunu belirterek, "Bu sistemde başvuranlar, başvuru yıllarına göre sıraya konuluyor, sırası geldiğinde kutsal topraklara gidiyor. Bunun en bariz örneği Malezya'da yaşanıyor. " dedi.
Bircan, Malezya'da bugün itibarıyla hacca başvurulduğunda sıra gelme süresinin "130 yılı" bulduğunu ifade etti.
Türkiye'deki uygulamaya yönelik soru üzerine ise Bircan, şöyle konuştu:
"Bizim kendimize has katsayı-kura sistemimiz var. Bu sistemle başvuru süresi arttıkça kurada çıkma ihtimaliniz de artıyor. Örneğin, bir vatandaşımız 10 yıl beklediyse kendisine bekleme süresi kadar yani 10 katsayı veriliyor, 100 oluyor. 5 yıl beklediyse katsayısı 5 çarpı 5 yani 25'tir. Bir yıl beklediyse kendi katsayısıyla çarpınca bir olur. Bu ne demektir? Bir vatandaşımızın 100 katsayısı varsa isminin 100 defa kura listesinde yer alması anlamına gelir. Dolayısıyla kat sayısı fazla olanların kurada çıkma oranı daha da artmaktadır. Bu yılki hac organizasyonunda kurada çıkanların isimlerinin büyük bölümünü 2009, 2010 ve 2011 yıllarından bekleyenler oluşturdu. Bu sene hac kurasında çıkanların yüzde 81,1'ini söz konusu yıllardan beri bekleyen isimler oluşturdu. 2023 ve 2024'te başvuranların çıkma oranı ise yüzde 0,01'dir. Bu şekilde bir adaletli sistemimiz var."
MALEZYA VE ENDONEZYA, BİZİ ÖRNEK ALACAK
Diyanet İşleri Başkanlığının "katsayı-kura sistemi"nin diğer Müslüman ülkelerden de takdir gördüğünü aktaran Bircan, "Malezya ve Endonezya kendi sistemlerini bizimki gibi yapmak istiyor. Bununla ilgili hac dönemi sonrasında heyetler gelip bizimle görüşecekler." bilgisini paylaştı.
"HİLE YAPILIYOR" İDDİALARI: ASLA BÖYLE BİR DURUM SÖZ KONUSU DEĞİL
Kura-katsayı sistemine yönelik "ayrı torbalardan hacı adayları belirleniyor", "hile yapılıyor" iddialarının sorulması üzerine Bircan, "Asla böyle bir durum söz konusu değil. Bizim her türlü işlemimiz Başkanlığımız müfettişleri ve Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu üyeleri tarafından inceleniyor. Biz her sene yapılan hac kuralarını noter huzurunda yapıyoruz." dedi.
"Vip hacılar kurada daha kolay çıkıyor" iddiasının sorulması üzerine Bircan, şunları kaydetti:
"Kura konusunda vatandaşlarımız arasında hiçbir fark yoktur, herkes eşittir. Hiç kimseye yönelik bir ayrımcılık asla söz konusu değildir, bu bizim kırmızı çizgimizdir. Devletimizin denetim mekanizmaları her sene bunu denetliyor. Bu konuda çok şeffafız, veremeyeceğimiz hiçbir hesabımız yoktur. Bize tanınan kotadaki her bir kardeşimizin hakkını koruduk, korumaya devam edeceğiz."
Ortaya atılan iddialara ilişin değerlendirmesi sorulan Bircan, "Diyanet İşleri Başkanlığı olarak ülkemizin onuruna yakışır bir şekilde hac organizasyonu yapıyoruz. Bu başarıyı gölgede bırakmak isteyen birtakım kişiler bunları gölgede bırakmak, vatandaşlarımızın kafasındaki hac organizasyonunun güzelliğini silmek istiyorlar. Hepsini çirkin bir karalama olarak nitelendiriyorum." ifadesini kullandı.
Bircan, hac sırası bekleyenlerin sayısının 2,5 milyona yakın olduğunu belirterek, "Kanun gereği hac kontenjanının yüzde 60'ı Diyanet İşleri Başkanlığı organizasyonunda, yüzde 40'ı ise belli şartları taşıyan acenteler tarafından karşılanıyor." diye konuştu.
Acentelerin, Diyanet İşleri Başkanlığı müfettişleri tarafından çok sıkı denetlendiğini belirten Bircan, olumsuz durumlarda gerekli yaptırımların uygulandığını sözlerine ekledi.