Son yıllarda Türkiye'nin terörle etkin mücadelesi ve başarılı operasyonları, PKK'nın hem Irak'ta hem de Suriye'de faaliyet alanını önemli ölçüde daralttı.
Barış Pınarı, Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı gibi operasyonlarla bölücü terör örgütü PKK'ya büyük darbe vuruldu.
GERİ ADIM ATTILAR
Geçtiğimiz ay, ABD himayesinde Suriye'de korsan bir seçim girişiminde bulunan PKK, Türkiye'nin "Terörist koridoruna izin vermeyiz" açıklamas��nın ardından geri adım atmak zorunda kaldı.
TÜRKİYE VE SURİYE ARASINDA NORMALLEŞME HAMLESİ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad arasındaki karşılıklı 'normalleşme' hamlelerinin ardından bölücü terör örğütü paniğe kapıldı.
Başka Erdoğan, ilk olarak 7 Temmuz'da Cuma namazının ardından Esad'a seslenerek görüşme çağrısı yapmıştı.
Başkan Erdoğan'ın bu çağrısına olumlu yanıt veren Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Türkiye ile ilişkilerin onarılması için tüm girişimlere açık olduğunu dile getirdi.
Tüm bu gelişmelerin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye Devlet Başkanı Esad ile Moskova'da bir araya geldi.
Bu görüşme Başkan Erdoğan'ın "Putin Türkiye'ye bir ziyaret gerçekleştirebilirse bu yeni sürecin başlangıcı olur" sözlerini akıllara getirdi.
Beklenen gibi de oldu. Rus diplomatlar, Başkan Erdoğan ve Esad'ın yapacağı görüşmeye ilişkin tarih verdi.
Suudi Arabistan merkezli Şarku'l Avsat'a konuşan bir Rus diplomat, "tartışmalı dosyaların çözümü için olumlu gelişmelerin hızlandığını" ifade ederek, zirvenin 'bu yıl sonundan önce yapılmasını' beklediklerini söyledi.
Bölgedeki bu olumlu gelişmeler PKK'yı paniğe sürekledi.
Önce PKK elebaşlarından Bese Hozat'tan sonra ise Ferhat Abdi Şahin sahneye çıkarak, köşeye sıkıştıklarını itiraf etti hem de tehditler savurarak süreci sabote etmeye çalıştı.
KAPANA KISILDILAR
Bu isimlere terör örgütü PKK'nın elebaşlarından eli kanlı katil Mustafa Karasu da eklendi.
Karasu, Türk ordusunun üç yıldır zorluk demeden her şartta saldırdığını dile getirerek, güçlü Türk askerinin mühimmatına da vurgu yaptı. Kendilerinin ise mühimmat konusunda zayıf olduklarını dile getirdi.
Türk Silahlı Kuvvetleri, bir süredir, Irak'ın kuzeyinde devam eden operasyonlarla ve ikili ilişkilerle bölgede "Kilit kapanıyor" mesajı veriyor.
Milli Savunma Bakanlığı, Pençe-Kilit'te kilidin bu yaz kapanacağını ifade etmişti.
Operasyon bölgesindeki kilidin kapanmak üzere olduğu vurgusunun ardında Gara'daki operasyonlardaki artış yatıyor.
Barınma, savunma ve saldırı açısından terör örgütü için çok kritik olan Gara, aynı zamanda teröristlerin geçiş bölgesi.
Edinilen bilgiye göre, yoğun operasyonlar sonucunda bu bölgelerde gizlenen teröristler, bölgeden kaçmaya çalışıyor. Çok sayıda teröristin kaçma girişimi sırasında etkisiz hale getirildiği, örgüt üyeleri arasında yaşanan paniğin telsiz konuşmalarına da yansıdığı öğrenildi.
KUŞATMA ALTINDA OLDUKLARINI KABUL ETTİ
Tüm bunlardan duyduğu rahatsızlığı dile getiren Karasu, bölgedeki Gara ve Zap gibi kritik noktaların Türkiye'nin etkisi altında olduğunu kabul ederek kuşatma altındayız dedi.
"TÜRK ASKERİ ÖNEMLİ NOKTALARA GİRDİ"
Irak ve Türkiye arasında gerçekleştirilen kritik görüşmelerin ardından bölgede kurulan sınır karakolları ile terör bataklığının kuruduğunun farkında olan Karasu, Türk askerinin önemli noktalara girdiğini açıklayarak, bunun için Irak'ı suçladı.
KARASU'DAN KORKU DOLU SÖZLER: DÜŞÜNMEK BİLE İSTEMİYORUM
Karasu, olası Başkan Erdoğan, Esad görüşmesinden duyduğu hazımsızlığı da sözleriyle gözler önüne serdi.
Karasu, "Şimdi Erdoğan bunu niçin yapıyor? Esad'la görüşeyim, Kürtleri ezeyim, Kürtleri tasfiye edeyim Esad'la birlikte. Onun planı, esas hedefi bu. Beşar Esad Kürtlere düşmanlık yaparak ne kazanacak yani? Kaybeder. Suriye devleti Kürtlere düşmanlık yaptığı zaman kaybetmiş demektir. Kürtlere düşmanlık yaptığı zaman, Erdoğan işte o zaman amacına ulaşır. Savaşla ulaşmadığı amacına öyle ulaşır. Bu bakımdan ben öyle Esat-Erdoğan görüşmesinin hemen sonuçlanacağını ya da Esad'ın Kürt düşmanı temelinde Türkiye ile anlaşacağını düşünmüyorum. Daha doğrusu düşünmek istemiyoruz." ifadeleriyle süreci zehirlemeye çalıştı.
TERÖR ÖRGÜTÜ ELEBAŞLARI DAHA ÖNCE NE DEMİŞLERDİ?
Başkan Erdoğan'ın yaptığı tarihi "normalleşme" çağrısını hedefe koyan Beşe Hozat, "Beşar Esad Türkiye ile birleşip Kürtlere karşı bir soykırım savaşına girerse kuzeydoğu Suriye halkları tüm gücüyle direnir." diyerek hem köşeye sıkıştıklarını itiraf etti hem de tehditler savurarak süreci sabote etmeye çalıştı.
Türkiye'nin DEAŞ'a vurduğu darbeyi perdeleyen terörist başı Hozat, DEAŞ'a karşı mücadele ettikleri yalanını öne sürerek, "Bugün ayakta kalıyorsa sadece İran ve Rusya'nın desteğiyle değil Kürtlerin DEAŞ'a Türk soykırımına ve Neo Osmanlı politikalarına karşı verdiği mücadelenin bir sonucu olarak da bugün Suriye yönetimi ayaktadır. Bu bir gerçektir. DEAŞ'ın belini kıran kuzeydoğu Suriye halklarıdır. Ondan sonra DEAŞ baş aşağı gidişi yaşadı paramparça oldu. Onunla Suriye yönetimi az buçuk ayakta kaldı. Şimdi bunu yok sayarak türkiye ile ortak bir politika yürütmeye kalkarlarsa bu Suriye'nin tamamen kaybı olur. Bu politikanın sonuç alması mümkün değil aksi bir durum gelişirse elbette kuzeydoğu suriye halkları tüm gücüyle direnir. Kim saldırırsa saldırsın." dedi.
Bölgeye yönelik tehditlerini sürdüren terörist Hozat, "Öyle kolay değil. AKP-MHP rejimi şu anda o kadar büyük bir çıkmazdadır ki ne kadar güzel nutuklar atsa da öyle bu süreçten sağ çıkması mümkün değil. Öyle düşündüğü, istediği, kamuoyuna yansıttığı biçimde artık Suriye'de bir düzeltme yapamaz. Çok zor yani. Birçok denklem var, kolay değil yani. Herkesin eli armut toplamıyor. Bu açıdan yani gerçekten bitmiş bir iktidardır, bir rejimdir. Yapılacak şey, buna karşı güçlü bir mücadeledir." iddiasında bulundu.
Bese Hozat'tan sonra açıklamarda bulunan PKK/YPG elebaşı Mazlum Kobani kod adlı Ferhat Abdi Şahin "Türk devleti Özerk Yönetim projesini ve bizi ortadan kaldırmayı hedefliyor" diyerek çaresizlik veryansınında bulundu.
"Suriye rejimi ve Türkiye'nin anlaşabileceği bazı noktalar var" diyen elebaşı Şahin, "Suriye rejimi de Türkiye'nin isteklerine kapalı olmayabilir" şeklinde konuştu.
Ankara - Şam görüşmesinin gündemde olduğu şu günlerde Şam'a "Bizimle de masaya otur" baskısı yapan büyükbaş YPG'li "Onlar (Esad) üzerinde güçlü bir baskı oluşturulmalı" dedi.
Elebaşı Ferhat Abdi Şahin, "Türk devleti ile Şam hükümeti arasında bu ülkenin diğer bölgeleri üzerinde hesap yapılması yanlıştır. Irak hükümeti böyle bir şey geliştirmek istiyorsa Kuzey ve Doğu Suriye temsilcilerini çağırmalıdır" sözleriyle süreci sabote edeceklerinin sinyalini verdi.