Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Katolik Hristiyanların Ruhani Lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Fransuva ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan, Paris Olimpiyat Oyunları açılışının bir bölümünde sergilenen ahlaksız gösterilerin infiale yol açtığını ve tepkilere neden olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ifade özgürlüğü ve hoşgörü kisvesi altında insanlık onurunun ayaklar altına alındığını, dini ve ahlaki değerlerle alay edildiğini, bunun Hristiyan dünyası kadar Müslümanları da rencide ettiğini, bunlara karşı birlikte ses yükseltmenin ve ortak tutum sergilemenin gerektiğine inandığını söyledi.
AHLAKİ ÇÖKÜNTÜNÜN ALARM ZİLİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, insanları birleştirme amacıyla düzenlenen olimpiyat oyunlarında dini değerlere meydan okunmasının, sapkın propagandaların yapılmasının, dünyanın sürüklendiği ahlaki çöküntünün alarm zili olduğunu da belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, Gazze'deki İsrail saldırılarının soykırıma dönüştüğünü, ciddi bir insani kriz yaşandığını, İsrail'in katliamlarını bazı devletlerin kendisine sağladığı diplomatik, ekonomik ve askeri şemsiye altında gerçekleştirdiğini ifade etti.
İNSANLIK İÇİN TEHDİT
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniye'ye yönelik suikast ile Lübnan'a yapılan saldırının İsrail'in tüm bölge, dünya ve insanlık için bir tehdit olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu, özellikle Filistin'de yaşayan Müslümanlar ve Hristiyanların huzur bulması için geç kalınmadan insanlık ittifakı olarak harekete geçilmesi gerektiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölge ile birlikte dünyanın siyasi, güvenlik ve toplumsal yapısına kalıcı zarar verilmeden Papa Fransuva'nın İsrail'e destek veren ülkelerle saldırıların durdurulması ve kalıcı barışın sağlanması için yapacağı görüşmelerin faydalı olacağına inandığını belirtti.
Görüşmede Papa Fransuva, barış için gösterdiği çaba ve dini değerlerin aşağılanmasına karşı hassasiyetleri nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti.
"OLİMPİYATLAR SAPKINLIĞA ALET EDİLMİŞTİR"
Erdoğan, AK Parti İl Başkanları toplantısında 2024 Paris olimpiyatlarındaki LGBT skandalı hakkında şu ifadeleri kullandı:
Paris 2024 Olimpiyat Oyunları'nın açılışında sahnelenen ahlaksızlık karşı karşıya olduğumuz tehdidin boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Macron beni davet etti. Ben de gelebileceğimi söyledim. 13 yaşındaki torunum 'Dede gitme' dedi. 'Niye' dedim. 'Orada LGBT gösterisi yapacaklar.' dedi. 'Tamam kızım gitmeyeceğim.' dedim. Yahu düşünebiliyor musunuz, insanları birleştirmesi gereken bir uluslararası spor etkinliği maalesef insanlığa fıtrata ve insanı insan yapan değerlere düşmanlıkla açıldı."
İslam inancında, yaratılmışların en şereflisi olan insanın, bu dünyadaki çabasının yüksek bir ahlak üzerine yücelmek olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
"Paris'te yapılmak istenen ise eşref-i mahlukat olan insanı esfel-i safiline, yani hayvanlardan dahi aşağı seviyeye çekme projesidir. İlk fırsatta Sayın Papa'yı da bununla ilgili arayacağım. Onunla Hristiyan alemine ve tüm Hristiyanlara karşı yapılan ahlaksızlığı paylaşacağım.
Olimpiyatlar, insan tabiatını bozan, aileyi ifsat eden, nesillerin emniyetini ve bekasını tehdit eden sapkınlığa alet edilmiştir. Olimpiyatların uluslararası etkisi kullanılarak en masum varlıklarımız olan çocuklarımız iğrenç bir şekilde hedef alınmıştır. Paris'teki rezil sahne sadece Katolik alemini, Hristiyan dünyasını değil, en az onlar kadar bizi de rencide etti, bizde de infial oluşturdu."
Macaristan Başbakanı Victor Urban'ın verdiği haklı tepkiyi takdirle karşıladıklarını belirten Erdoğan, "Esasında kutsala yönelik bu apaçık saldırı karşısında daha fazla liderin, daha fazla siyasetçinin sesi çıkması gerekiyordu. Maalesef bunu göremiyoruz. Kimi umursamazlıktan, kimi korkudan, kimi siyasi kariyeri uğruna LGBT lobisine ses çıkaramıyor. Biz çıkarıyoruz. CHP çıkarmasa ne yazar DEM çıkarmasa ne yazar." değerlendirmesini yaptı.
"HERKESİN LGBT ZORBALIĞINA KARŞI DİRENMESİ ULVİ BİR GÖREVDİR"
En küçük bir eleştiriye dahi tahammülü olmayan LGBT lobisinin, Avrupa ve Batı dünyasını tamamen esir aldığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
"LGBT lobisi giderek daha da pervasız hale gelirken, eşzamanlı olarak insanlık büyük bir kuşatmayla karşı karşıya bırakılıyor. Küresel ölçekte bu korku iklimini oluşturuyorlar. Burada şunu vurgulamak durumundayım, karşımızda sadece bir yönelim yok, doğrudan çocuklarımızı hedef alan faşizan bir dayatma var. Normale, fıtrata, aileye, insan nesline yönelik çok boyutlu, çok kapsamlı, çok acımasız bir savaş yürütülmektedir. İslamofobi ile İslam'a savaş açanlar, LGBT sapkınlığı üzerinden kutsal olan ne varsa hepsine birden savaş ilan etmişlerdir. LGBT sapkınlığını özgürlük olarak lanse edenlerin başörtülü sporculara tahammül edememesi, bunların kafalarındaki özgürlük tarifini de ortaya koymaktadır. Fransa, Fransız sporcuların içerisinde başörtülü olanlar varsa onların müsabakalara katılmasını engellemiştir. Bu nasıl bir mantık? Nasıl bir anlayış? Fransa'da yaşayan Faslı, Cezayirli, Tunuslu vesaire bütün oranın halkına, bu konuda niçin tavır koymazlar veya koymadılar, bunu anlamakta zorlandığımı ifade etmek isterim. Bunlar sadece İslam'a ve Müslümanlara değil, fıtri olan, kutsal olan her şeye düşmanlar. Paris skandalı bu gerçeği bir kez daha gün yüzüne çıkarmıştır. Cinsiyetsizleştirmek demek, insan soyunu bozmak demektir. Akıl ve izan sahibi herkesin LGBT zorbalığına karşı direnmesi ulvi bir görevdir."