Toplantının açılış konuşmasını yapan Yayman, "Çok değerli milletvekillerim, çok değerli misafirler, gerçekten dijital dünya o kadar yoğun bir gündemle hareket etmekte ki hem Türkiye'de hem dünyada olarak inanılmaz bir sürecin içindeyiz. Biz her toplantımızda neredeyse dijital çağın başladığından bahsettik. Ve artık bu çağın içindeyiz Geçen haftalarda bir takım gelişmeler oldu. Bu gelişmeleri konuşacağız. Biz yasaklamalara, sansüre karşı olan bir hükümetiz ve partiyiz. AK Parti'nin yirmi iki yıllık iktidarı döneminde bu ağlar, dijital mecralar, başta hukuksal, yönetsel altyapısı olmak üzere Türkiye'ye gelmesi, faaliyet göstermesi, temsilcilik açması ve bir müzakere sürecinin yürütülmesi bu dönemde olmuştur" şeklinde konuştu.
"DİJİTALLEŞME SİYASET ÜSTÜ BİR KONUDUR"
Türkiye'nin dünyada en fazla sosyal medya kullanan takipçisi olan abonesi en çok olan ülkelerden bir tanesi olduğunu dile getiren Yayman, "Aslında söyleyeceğim rakamlar dahi nasıl bir meseleyle karşı karşıya olduğumuzu bir kez daha ortaya koymaktadır. Çok değerli milletvekilleri bizim komisyonumuz kurulduğundan bu yana biz hep şu sözleri dile getirdik. Dijitalleşme gündemi siyaset üstü bir konudur. Dijitalleşme meselesi iktidar muhalefet gerilimine kurban edilemeyecek kadar önemlidir. Türkiye'nin geleceğidir. Dijitale sahip olan geleceğe sahip olur dedik" dedi.
Gerçek hayatta suç olan şeyin dijital dünyada da suç olduğunun altını çizen Yayman, TBMM'nin alacağı tavsiye kararının yürütmenin aldığı kararlar kadar önemlidir ve değerli olduğunu ifade etti.
Sosyal medyanın yapıcı etkisinin yıkıcı etkisine göre daha zayıf olduğunu aktaran Yayman, "Türkiye'de yirmi milyon genç insanımızın genç kardeşimizin olduğunu düşündüğümüzde Türkiye'de insanların günün yedi saatini internette, üç saatini sosyal medyada geçirdiğini kabul ettiğimizde aslında nasıl bir fırsatla ve nasıl bir tehditle karşı karşıya kaldığımızı hep beraber görmekteyiz. Türkiye'nin yapay zekayı konuşması gerekirken, bir takım içerikleri konuşması ve bunun üzerinden bir yeni bir kutuplaşmanın ortaya çıkması gerçekten manidar bir durumdur. Biz aslında sosyal medyanın siyaset üstü bir mesele olduğunu dile getirirken bunun da bu kutuplaşmaları engelleyecek nosyonuna dikkat çekmek isterken bugün maalesef böyle bir gerçeklikle karşı karşıyayız" ifadelerini kullandı.
DİJİTAL MECRALAR KOMİSYONU SADECE SOSYAL MEDYADAN İBARET DEĞİL
Dijital Mecralar Komisyonu'nun bir sosyal medya komisyonu olmadığını söyleyen Yayman, dijital mecralarda kadına şiddet, pedofili, çocuk istismarı, sanal kumar, ırkçılık, nefret suçları, ötekileştirme, dijital faşizm gibi bir takım tartışmaların olmasının, önemli bir meseleyle karşı karşıya kalındığının kanıtı olduğunu dile getirdi.
"BİREYSEL ÖZGÜRLÜKLER VE KAMU DÜZENİNİN SAĞLANMASI ÇOK ÖNEMLİDİR"
Mahremiyetin sağlanması noktasında çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldıklarını belirten Yayman, "Dijital mecralarda özel hayatın gizliliği, İslamofobi gibi içerikler ve paylaşımlar daha çok öne çıkmaktadır. Biz sosyal medyanın daha yapıcı bir etkiye kavuşması için 5651 sayılı yasadan başlayarak gerçekten bu konuda yapıcı bir pozitif bir gündemle çalışmalarımızı yürütmekteyiz. Fakat şunu da görmek gerekiyor. Bir taraftan dediğim gibi bireysel özgürlükler, öbür taraftan da kamu düzeninin sağlanması çok çok önemlidir" dedi.
FRANSA VE 'MACRON' ÖRNEĞİ
Sosyal medya ve dijital dünya bütün dünyada tartışıldığını vurgulayan Yayman, "Gerçekten artık hibrit bir siyaset ve siyasal iletişim kampanyasının yapıldığını görüyoruz. Hibrit savaş gibi hibrit bir siyasal iletişim kampanyasının yapıldığını görüyoruz. Ve Amerika'da cumhuriyetçilerle demokratlar arasındaki siyasal mücadelenin meydanlardan, salonlardan daha çok dijital platformlarda yürütüldüğünü ve dijitalleşen siyaseti görme bağlamında ne kadar önemli olduğunu görüyoruz. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron 17 yaşındaki gencin polis tarafından öldürülmesinin ardından protestoların yaşandığı şehirlerin belediye başkanlarıyla bir araya geldiğinde şu demeci verdi. 'İşler çığırından çıktığında erişimi düzenleyebilecek veya kesebilecek konumda olmalıyız. Ve toplumsal kargaşanın önüne geçmek için sosyal medyanın kontrolüne ve erişime kapatılması olasılığını değerlendirmesi gerektiğini söylemiştir. Ve yine Fransız Senatosu'nda sosyal medyayla ilgili içeriklerin düzenlenmesi noktasına kararlar alınmıştır" hatırlatmasında bulundu.
LONDRA'DA HANGİ HUKUKA UYUYORSAN TÜRKİYE'DE DE UYACAKSIN!
Erişim engeli getirilen sanal oyun mecralarının son durumuyla ilgili de konuşan Yayman, "Değerli arkadaşlar, Adana Mahkemesi'nin verdiği karara hepimiz uymak zorundayız. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devletidir. Bizim hep söylediğimiz dijital mecralar için söylediğimiz mesele şudur. Siz Berlin'de, Paris'te, Londra'da, Washington'da, Viyana'da hangi hukuka uyuyorsanız o ülkenin yasalarına ne derece saygı gösteriyorsanız Türkiye'de de buna uymak zorundasınız" dedi.
"KENDİNİ YASANIN ÜZERİNDE GÖREN ANLAYIŞI KABUL ETMEYİZ"
Kendini yasamanın üzerinde gören anlayışı asla kabul etmediklerini ifade eden Yayman, kendini yargının üzerinde gören anlayışı asla kabul etmeyeceklerini söyledi.
Kendini ulus devletlerin ve demokrasinin üzerinde gören, yeni bir din ve ideoloji vaat etme durumunda olan, ulus aşırı dijital ağların kendilerini dokunulmaz olarak görmelerini onaylamayacaklarını vurgulayan Yayman, bu komisyonda sorunları müzakereci çerçevede ve demokrasi içerisinde ele alacaklarını belirtti.
INSTAGRAM TÜRKİYE'NİN ŞARTLARINI KABUL ETTİ
Bilindiği üzere Instagram'a katalog suçlar kapsamında erişim yasağı getirildi. 8 gün erişime kapalı olan Instagram Türkiye'nin şartlarını kabul ettikten sonra 10 Ağustos'ta yeniden erişime açıldı.
Instagram, PKK, PYD ve FETÖ gibi terör örgütlerine ait hesaplar ve paylaşımların kaldırılacağını taahhüt etti.
ROBLOX'A ERİŞİM ENGELİ
Pedofili, eşcinsellik ve cinsel içerikli oyunlar barındıran, 15 milyonu aşkın kullanıcısı bulunan ROBLOX'a da erişim engeli getirildi. ROBLOX'a erişim engelini Adana 6. Sulh Ceza Hakimliği 'çocukların istismarına neden olacak içerikler barındırması nedeniyle' getirdi.
Yasaklanan ROBLOX, Türkiye'nin haklı endişelerine katıldıklarını belirterek "Topluluğumuzu güvende tutmak için elimizden gelen her şeyi yapmaya kararlıyız ve küresel politika yapıcıların çocukları koruma konusundaki kararlılığını paylaşıyoruz" açıklamasını yaptı.
"GEREKLİ ÖNLEMLERİ ALMAYI TEREDDÜT ETMEYİZ"
Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, "Dijital Mecralar Komisyonu olarak tehlikeli oyunları tespit ettiğimizde gerekli önlemleri almakta tereddüt etmeyiz. Bu olayı da özel olarak gündemimize alacağız." dedi.
TİKTOK KAPATILACAK MI?
Instagram ve ROBLOX'un yanı sıra TikTok'ta da aile ve toplum yapısını zedeleyen skandal yayınların ardı arkası kesilmiyor.
"MİLLETİMİZ TİKTOK'UN KAPATILMASINI İSTİYOR"
TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı Hüseyin Yayman, "TikTok meselesi, Türkiye için bir ulusal güvenlik meselesidir. Yapılan paylaşımlar o kadar tuhaf, o kadar gerçeklikten kopuk ki bunları onaylamak mümkün değil. TikTok'un kapatılması, erişim engelinin getirilmesi noktasında komisyon olarak bir tavrımız yoktur, bu Bilgi Teknolojileri Kurumu'nun (BTK) tavrıdır. Ama bana komisyon başkanı olarak sorsanız, siyaset milletle beraber yapılır. Milletimiz, TikTok'un kapatılmasını istiyor" dedi.
Yayman son günlerde TikTok'ta paylaşılmaya başlanan Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili içeriklere de tepki göstererek, "Mustafa Kemal Atatürk'le ilgili TikTok'taki paylaşımları asla onaylamıyoruz, tasvip etmiyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün bir değer olarak içinin boşaltılması ve Mustafa Kemal figürünün trolleşmesine ve trolleştirilmesini asla onaylamıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk, Türk milletinin ortak değeridir ve trolleşmenin bu noktaya gelmesi aslında dijital dünyanın içine girdiği krizin en önemli göstergelerinden bir tanesidir" diye konuştu.