Ankara-Bolu sınırında meydana gelen orman yangınıyla ilgili gözaltına alınan şüpheli tutuklandı.
Edinilen bilgiye göre, dün Kızılcahamam ilçesinde otluk alanda başlayan ve Bolu'nun Gerede ilçesinde ormanlık alana sıçrayan yangınla ilgili soruşturmada, şüpheli İ.G. Kızılcahamam Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla gözaltına alındı.
ŞÜPHELİ TUTUKLANDI
Adliyeye sevk edilen şüpheli, soruşturma savcısına ifade vermesinin ardından çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince, "taksirle orman yangınına neden olma" suçundan tutuklandı.
SÖNDÜRME VE SOĞUTMA ÇALIŞMASI DEVAM EDİYOR
Ankara'nın Kızılcahamam ilçesinde otluk alanda başlayarak Bolu'nun Gerede ilçesinde ormanlık alana sıçrayan ve ekiplerin çalışmasıyla kontrol altına alınan yangında söndürme ve soğutma çalışması devam ediyor.
Kızılcahamam ilçesine bağlı Şahinler Mahallesi'nde dün öğle saatlerinde otluk alanda çıkan ve Gerede ilçesindeki ormanlık alana sıçrayan yangının
Zaman zaman alevlerin yükseldiği alanlara ekipler müdahale ediyor.
Yangın, 4 helikopter 23 arazöz, 158 araç ve iş makinesi ile 561 personelin havadan ve karadan yürüttüğü çalışmalar sonucu yaklaşık 22 saatte kontrol altına alınmıştı.
Rüzgarın da etkisiyle kısa sürede yayılan yangın nedeniyle dün, Demirler ve Kavacık köylerinde başta yaşlılar, kadınlar, çocuklar ve engelli bireyler olmak üzere 123 kişi tedbir amaçlı tahliye edilmişti.
ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN AÇIKLAMA
Orman Genel Müdürlüğünün sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, "Bolu Gerede'de dün meydana gelen ve kontrol altına aldığımız yangına yakın bir noktada otluk alanda başlayan bir diğer yangına müdahale ediyoruz. Yeşil vatan hepimizin. Lütfen hava sıcaklıklarının oldukça yüksek olduğu bu günlerde orman yangınlarına karşı dikkatli olalım." ifadelerine yer verildi.
ŞU AN YEŞİL DİYE BİR ŞEY KALMADI
Evlerinden tahliye edilen vatandaşlar, yangın anında yaşadıklarını anlattı. Köylülerden Hamit Bulut (68), yangının öğle saatlerinde köye ulaştığını ve itfaiyenin müdahalesi ile alevlerden kıl payı kurtulduklarını belirterek, "Üzüntümüz çok büyük. Evlerimizde otururken arka taraftan çok şiddetli bir şekilde yangın geldi. Orman İşletme Müdürlüğü'nden yetkililer geldiler, sonra kepçe ve dozerler geldi. Sonra iş büyüdü, yangın olduğu gibi yayıldı. Bu civarlarda en değerli, en kıymetli köylerden biriydi. O yaylalardaki 300-500 yıllık emeğimiz boşa gitti. Yaylalarımız, Türkiye'de yeşil alan olarak 2'nci sırada geliyordu. Şu an yeşil diye bir şey kalmadı. Köy olarak moralimiz ve psikolojimiz çok bozuk" dedi.
KÖYDEKİ EVLERDE HİÇBİR SORUN YOK
Tahliye sırasında yanlarında değerli eşyalar ve küçük bir el çantası dışında hiçbir şey alamadıklarını ifade eden Bulut, "Jandarma ekipleri geldi, evlerden çıkmamızı söylediler. Buradan uzaklaşarak köyün dışına çıktık. Sağ olsunlar bize bir de yemek verdiler. Bir süre orada, köyün dışında arabalarımızda kaldık. Köyün bir kısmı geri döndü. Benim ailemde de kalp hastası var, ilaç kullanması gerekiyor. Sabaha karşı köye tekrar geldik. Şu an için köyümüzdeyiz. Allah'a şükürler olsun ki evlerimizde herhangi bir zayiat yok. Köydeki evlerde hiçbir sorun yok. Eğer itfaiye 5-10 dakika daha geç gelseydi, büyük bir yangın tehlikemiz olacaktı. Kıl payı kurtardık. Vatanımıza ve milletimize geçmiş olsun, devletimizden Allah razı olsun" diye konuştu.
Köylülerden Fikri Akkaş (61) ise "Bir orman, bir ağaç kolay yetişmiyor. Ormanlarda yaşayan hayvanlar da telef oldu. Komşularımızın da yayladaki evleri yandı. Onlar da şu an da mağdur durumdalar. Köyümüzü tedbir amaçlı boşalttık. Yangının son durumu neticeye bağlandığında köyümüze döneceğiz" dedi.