Firari İbrahim Halil Baran
2022'DE TÜRKİYE'DEN KAÇTI
Sözde "Kürdistan Partisi"nin Genel Başkanlığını yapan ve kendisini yazar ve şair olarak tanıtırken İbrahim Halil Baran, Rudaw ve Kürdistan24 gibi sitelerde makaleleri yayımlandı. Baran'ın Türkiye'de basılmış çok sayıda kitabı da bulunuyor.
2017 yılında terör örgütü propagandası yaptığı ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle 11 Ocak'ta gözaltına alınan Baran, 23 Ocak'ta tutuklanıp 11 Nisan'da serbest bırakıldı. Tutukluluğu sırasında kendisine ağır işkenceler yapıldığını ve "Kürdistan Partisi" ile bağlantılı 16 kişinin, ağabeyi dahil, cezaevinde olduğunu yalanını ortaya atmıştı.
2021 yılında, 30'a yakın sosyal medya mesajı ve yazısı gerekçe gösterilerek "Türk milletine, Türkiye Cumhuriyeti'ne, kurum ve kuruluşlara ve devlet kurumuna tahrik" suçundan 3 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Baran, aldığı cezayı 2022'de öğrendikten sonra Türkiye'den kaçtı.
Jonathan Spyer The Jerusalem Post’ta köşe yazarı
"ERDOĞAN'IN SURİYE'DEKİ GİZLİ HAPİSHANELERİ" YALANINI ORTAYA ATTI
Panelde konuşan isimlerde biri olan Jonathan Spyer, Jerusalem Institute for Strategy and Security ve Middle East Forum'daki görevlerinin yanı sıra The Jerusalem Post'ta köşe yazarlığı yapıyor. 2010'lu yıllarda Suriye ve Irak'ı sıkça ziyaret eden Spyer, terör örgütlerinin kontrolündeki bölgelerde de bulundu.
2015 yılında, Iraklı direniş grubu Ketaib Hizbullah'ın DEAŞ karşıtı eylemlerini takip etmiş ve hareketin komutanı Ebu Mehdi el-Mühendis ile röportaj gerçekleştiren Spyer, 2017'de ise İngiliz pasaportuyla Suriye'ye giderek, Şam Hükûmeti'nin İngiltere destekçisi gibi davrandığı iddialarıyla Suriyeli bakanlarla görüşmeler yaptı.
Ocak 2018'de Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, Spyer'ın ülkesine girişine izin verdiği için Enformasyon Bakanı'nı görevden aldı.
2022 yılında yazdığı "Erdoğan'ın Suriye'deki gizli hapishaneleri" başlıklı makalede, Türkiye'nin müttefikleriyle birlikte 8 bini aşkın Suriyeliyi, PKK ve Şam Hükûmeti'nin destekçisi olma suçlamalarıyla hapsettiği ve işkenceye maruz bıraktığı yalanını ortaya atmıştı.
Yehuda Ben Yosef, İsrail Kürt Toplumu ve İsrail-Kürdistan Dostluk Derneği Başkanı
7 EKİM SONRASI KÜRTLERE DEVLET VERİLMESİNİ İSTEDİ
Panelde konuşan bir diğer isim olan Yehuda Ben Yosef ise İsrail Kürt Toplumu ve İsrail-Kürdistan Dostluk Derneği Başkanı olarak tanınırken, aynı zamanda Kudüs Belediye Meclisi Üyesidir. Atalarının Cizreli Kürtler olduğunu belirten Ben Yosef, Kürt kültürünü tanıtma çabalarıyla da biliniyor. İsrail-Kürt ittifakının "en açık sözlü savunucusu" olarak tanımlanıyor.
13 Şubat 2024'te Jerusalem Post gazetesine yaptığı açıklamada, Kürtler ve İsrail arasında güçlü bir benzerlik olduğunu söyleyen, Ben Yosef, sözde "Kürdistan ve İsrail'in ortak düşmanları var: Irak, İran, Suriye ve Türkiye. 75 yıl önce İsrail'in bağımsızlık için mücadele ettiği gibi, Kürtler de kendi bağımsızlıklarını istiyor" demişti. Ayrıca, 7 Ekim sonrası Kürtlere bir devlet verilmesi durumunda, "bu durumun İsrail'in Azerbaycan'la olan ilişkileri gibi olabileceğini" belirterek, Kürtlerin "Müslüman dünyasına elçiler" olabileceğini söylemişti.