Sabah Gazetesi Ankara Temsilcisi Okan Müderrisoğlu'na konuşan Göktaş, şu mesajları verdi:
'DİJİTAL EROİN' ETKİSİ
Sosyal medya bağımlılığını çok ciddiye alıyoruz. Uzmanlar yoğun sosyal medya kullanımının beyinde madde bağımlılığıyla benzer mekanizmaları tetiklediğini belirtiyor. Bu bağımlılığı "dijital eroin" olarak adlandıranlar da var. Sosyal medya kullanımının olumsuz etkilerine karşı ergen ve çocuklar daha fazla risk altında. Öyle ki video oyunlarında kaybolmuş veya Facebook bağımlısı sosyal medya kullanıcılarını tedavi etmenin, en az uyuşturucu madde bağımlılarını tedavi etmek kadar zor olduğu biliniyor.
MANİPÜLASYONA ENGEL
Dünya, 13-16 yaş altındakilerin sosyal medyada hesap açmasını sıkı denetim altına almayı tartışıyor. Bakanlık olarak doğrudan bir platformun yasaklanmasını düşünmüyoruz.
1- Sosyal medya platformları ve dijital oyun üreticilerinin kullanıcının çocuk olduğunu tespit etmesi için yaş doğrulama sistemi kurmalarını öngörüyoruz. Yani, "Dijital Kimlik" uygulamasını hedefliyoruz.
2- Kullanılacak teknolojinin bağımsız bir kurum tarafından oluşturulacak rehberlerle uyumlu olmasını bekliyoruz.
3- Kısıtlamada 16 yaş kriterini esas almakla birlikte uzman görüşlerini de alarak kademeli tespit edilmesini planlıyoruz.
4- Dijital içeriklerde çocuklara yönelik siber zorbalık eylemlerini, çevrim içi platformlarda kişiselleştirilmiş reklamların sunulmasını, çocukların tüketim alışkanlıklarını manipüle eden reklamların engellenmesini istiyoruz. Yükümlülüklere uymayanlara cezai yaptırım, erişim engeli üzerinde çalışıyoruz.
5- Ebeveynlere bakım ve gözetim yükümlülüğü getirilmesi de gündemimizde.
DÜNYADA EŞİ AZ BULUNUR
Kadına yönelik şiddetle mücadelede, dünyada eşi az bulunan hukuki düzenlemeye sahibiz. Bu mücadeleyi İstanbul Sözleşmesi üzerinden tartışmanın ötesine geçmeliyiz. Mücadelemiz İstanbul Sözleşmesi'nden önce başladı. Sözleşmeden çıkılması mücadelemizin kesintiye uğraması anlamına gelmiyor. Bu mücadele hukuki düzenlemelerden sosyal destek mekanizmalarına, eğitim programlarından kadın-erkek eşitliği bilincinin yaygınlaştırılmasına kadar çok boyutlu yaklaşımı gerektiriyor. İçinde, kadına yönelik şiddet vakalarının da olduğu 60 binin üzerinde davayı takip ediyoruz.
SOSYAL RİSK HARİTASI
81 il ve 922 ilçemizde, kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı ve bağımlılık gibi tehditleri önceden belirlemek için hane bazlı bir erken müdahale sistemi oluşturuyoruz. Oluşturacağımız sosyal risk haritaları sayesinde koruyucu ve önleyici mekanizmalarımızı güçlendirecek, vakalar ortaya çıkmadan müdahale edebileceğiz.
ALO 183/ALO 112
Ülkemizin en ücra köşesinden kolaylıkla erişilebilen 112 Acil Çağrı Merkezi ile ALO 183 hattımızı uyumlu hâle getiriyoruz. Bir vatandaşımız şiddet vakası nedeniyle 112'ye başvurduğunda, bakanlığımız anında haberdar olacak ve böylece şiddet vakasına daha hızlı müdahil olacağız.
PROFİL ÇALIŞMASI
Şiddet döngüsünün kırılması ve kök nedenlerinin anlaşılmasında faillerin rehabilitasyonu kritik bir role sahip. "Şiddet Uygulayanlara Yönelik Psikososyal Müdahale Modeli" çalışmamız devam ediyor. Projeyle farklı şiddet uygulayan profilleri belirleyecek, önleyici tedbirler alacağız. Öfke kontrolü, çatışma çözümü gibi...
KADIN KONUKEVLERİ
149 kadın konukeviyle şiddet mağduru kadınlara destek oluyoruz. Kadınların ve çocuklarının ihtiyaçlarını dikkate alarak, 15 ilde 17 kadın konukevini ihtisaslaştırdık. Belediyelerimizi de kadın konukevlerinin sayısını artırmaya çağırıyorum.
EVLİLİK KREDİSİ
Sn Cumhurbaşkanımızın vizyonuyla Aile ve Gençlik Fonu'nu 6 Şubat depremlerinden etkilenen 5 ilimizde pilot olarak başlatmıştık. Doğurganlık oranları en düşük olan Zonguldak, Karabük ve Bartın ile Osmaniye'yi de dahil ederek proje alanını genişlettik. Bugüne kadar 5 bin 350 çiftimize 802 milyon lira kredi açtık. 12 bin 326 gencimize evlilik öncesi eğitim ve aile danışmanlığı hizmeti sunduk.
AİLE REHBERİ
Pilot illerde başlattığımız uygulama ile talep eden her ailenin bir "aile rehberi" olacak. Vatandaşlarımız, sosyal hizmetlerimize hızlı ve kolayca erişebilecek.
NÜFUS EYLEM PLANINI HAYATA GEÇİRECEĞİZ
Nüfus Planı: Dünyada olduğu gibi ülkemizde de nüfus dinamizmi azalma eğiliminde. Doğurganlık hızı düşüyor, yaşlı nüfus oranı yükseliyor. Dünyada 2.32 olan doğurganlık hızı, Türkiye'de 1.51 düzeyinde. Yaşlı nüfusun artması, daha az çalışanın daha fazla emekliyi desteklemesi demek. 12 ilde doğurganlık ve anne babalık fikrine ilişkin saha araştırması başlattık. Nüfus Politikaları Kurulu oluşturduk. "Ulusal Nüfus Eylem Planı"nı hayata geçireceğiz.
NOMOFOBİYE DİKKAT
SANAL OTİZM: Ekrana bağlı gelişen otizm ya da televizyona maruz kalmaktan kaynaklı otizm erken çocukluk döneminde görülüyor. Çocuklarda, otizmli olmadığı halde otizm belirtilerinin ortaya çıkmasına neden oluyor.
TELEFONSUZLUK KORKUSU: Nomofobi "No Mobile Phone Phobia" kelimelerinden türetildi ve cep telefonundan ayrılma korkusu olarak tanımlanıyor. Benzer şekilde "netlessfobi) internetsiz kalma korkusu da davranış bozukluğu, anksiyete oluşturuyor.
DİĞER