Cumhuriyet Halk Partisi'nin şaibelerle anılan 38. Olağan Kurultayı mahkemelik oldu.
Olaylı kurultayda delegelere çanta çanta dolarlar verildiği, kimine makam kimine iş vadedildiği o günün tanığı olan
CHP'li isimler tarafından dile getirildi.
LÜTFÜ SAVAŞ KURULTAYIN İPTAL İÇİN DAVA AÇTI... İFADE VERECEK
Eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı
Lütfü Savaş, CHP 38. Olağan Kurultayının iptali için Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açtı.
Savaş'ın dava dilekçesinde ise
"bavul bavul dolarların, tablet, telefonların oy karşılığı verildiği ve bazı delegelere iş imkanı sağlamak sözü verilerek 'seçim sonucunun değiştirildiği" ifadeleri yer aldı.
Savaş'ın CHP Kurultayı'na ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 25 Şubat Salı günü Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ifade vereceği öğrenildi.
Özgür Özel dün ʺalternatifsizʺ dediği Lütfü Savaş'a bugün ʺpiyonʺ diyor (Takvim.com.tr)
ÖZGÜR ÖZEL DÜN "ALTERNATİFSİZ" DEDİĞİ LÜTFÜ SAVAŞ'A BUGÜN "PİYON" DEDİ
CHP Genel Merkezi ise şaibeli kurultayı "demokrasi şöleni" deyip aklamaya çalıştı.
Özgür Özel, önce
Kemal Kılıçdaroğlu'na "çukur" benzetmesi yaptı ardından kurultayın iptali için dava açan
Lütfü Savaş'ı
"kirli oyunun bir piyonudur" diye tanımladı.
Ancak aynı Özel "piyon" dediği Savaş'ı "Kırsaldan acayip oy alıyor ve başka isimleri koyduğumuzda kaybediyoruz. Alternatif bulamadık" diyerek yeniden Hatay'a aday göstermişti.
CHP seçmeni soruyor: Lütfü Savaş madem piyondu Özgür Özel neden aday gösterdi? (Takvim.com.tr)
MADEM PİYONDU NEDEN ADAY GÖSTERDİ?
Ortaya çıkan riyakar tablo CHP seçmeni tarafından tepkiyle karşılandı. Özgür Özel'e "Lütfü Savaş madem piyondu neden aday gösterdin?" sorusu yöneltildi.
İHRACI DA MAHKEMEYE TAŞIDI
Öte yandan CHP'nin son kurultayına iptal davası açan eski Hatay Büyükşehir Belediye başkanı Lütfü Savaş partiden ihracını da mahkemeye taşıdı.
Avukatı aracılığıyla mahkemeye dilekçe veren Savaş 'ihracın hukuka aykırı olduğunu, savunmasının da usulüne uygun alınmadığını' iddia etti.
Lütfü Savaş
KENT UZLAŞISI DİLEKÇEDE
Savaş dilekçede ayrıca DEM Parti ve CHP'nin yerel seçimlerdeki 'kent uzlaşısı'nı da şöyle eleştirdi:
"Müvekkilim, ülkemizde son dönemde belediyelerle ilgili yaşanan soruşturma süreçlerinin olabileceğini çok önceden öngörmüştür. Esenyurt Belediyesi'yle başlayan ve Beşiktaş Belediyesi'yle devam eden terör bağlantılı kişi ve gruplara destek iddialarına ilişkin tehditleri kamuoyuna duyurma çabası bu sorumluluk bilincinin bir sonucudur.
Ülkesini seven, milliyetçi bir birey olarak bu tür durumlara sessiz kalmayı bir sorumsuzluk olarak görmüştür. Söz konusu belediye başkanlarının aday gösterilmeden önceki süreçlerde müvekkilim, dönemin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na çekincelerini dile getirmiştir. Parti içinde bu konular görüşülmüş; mevcut genel başkan Özgür Özel de uyarılmıştır. Ancak bu uyarılara rağmen herhangi bir değişikliğe gidilmemiş ve bu kişiler aday olarak gösterilmiştir.
Bunun yanı sıra özellikle İstanbul seçimlerini kazanmak amacıyla DEM Parti'yle yapılan ittifak da müvekkilim tarafından eleştirilmiştir. Medyaya sızan bilgiler doğrultusunda bu anlaşmanın İstanbul ilçe belediyelerinin DEM Parti'nin etkisi altına girmesine yol açtığı görülmektedir. Bu bağlamda belediye başkan adaylarının kimler olduğu ve geçmişleriyle ilgili şüphelerin dile getirilmesi son derece doğaldır.
Müvekkilim parti içinde bu durumun daha fazla terör bağlantılı kişiyle ilişkilendirilmesinden duyduğu rahatsızlıkta haklıdır. Müvekkilim partisinin zarar görmesini engellemek ve bu tür tehditlere dikkat çekmek amacıyla bir sorumluluk bilinciyle hareket etmiştir.