İşgalci İsrail Orta Doğu'yu kana bulamaya devam ediyor. Eşi benzeri görülmemiş katliamlara imza atan siyonist yönetim soykırım niteliğindeki saldırılarına bir yenisini daha ekledi.
İsrail güçlerinin, işgal altındaki Batı Şeria'nın Beytüllahim kentine düzenlediği baskında kullandığı göz yaşartıcı gaz sonucu 5'i çocuk çok sayıda kişi boğulma tehlikesi geçirdi.
Filistin Kızılayından yapılan yazılı açıklamada, Beytüllahim kentinin El-Hadr beldesine baskın yapan İsrail askerleri ile Filistinliler arasında olayların çıktığı belirtildi.
Açıklamada, askerlerin kullandığı göz yaşartıcı gazdan etkilenen 5 çocuğa ilk müdahalenin yapıldığı ve hastaneye sevk edildikleri kaydedildi.
Görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail güçleri, El-Hadr kasabasına baskın düzenleyerek orta kesimlerde yer alan Büyük Cami çevresine konuşlandı.
Askerler, baskına tepki gösteren bölge sakinlerine ve evlere doğru göz yaşartıcı gaz ve ses bombası attı. Olaylarda gazdan etkilenen 5'i çocuk çok sayıda kişi boğulma tehlikesi geçirdi.
Sağlık kaynakları ve görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, Gazze Şeridi'nin orta kesiminde yer alan Nusayrat Mülteci Kampında Filistinli Sani ailesinin evi hedef alındı.
Saldırıda biri çocuk 2 kişi yaşamını yitirdi. Gazze kentinin batısındaki Filistin stadyumu yakınlarında toplanan sivillerin hedef alındığı saldırıda en az 4 kişi öldü.
Filistin Aksa televizyon kanalında yer alan habere göre ise kuzeydeki Tel Zater'de yer alan Hayfa Mescidi yakınlarında bulunan Filistinliler keşif uçağının saldırısıyla hedef alındı. Saldırıda 5 Filistinli hayatını kaybetti.
Lübnan resmi ajansı NNA'da yer alan habere göre, İsrail savaş uçakları, Baalbek kenti ve köylerine 30'u aşkın saldırı düzenledi.
Saldırıda aralarında kadınların da olduğu 50'den fazla kişi yaşamını yitirdi, 63 kişi yaralandı.
Haberde, Baalbek ve Bekaa'nın pek çok bölgesine düzenlenen saldırılarda savunmasız sivillere yönelik katliamlar yapıldığı kaydedildi.
Saldırılardan birinde Baalbek kentindeki Şeykan mahallesinde bulunan ve yoksul ailelerin yaşadığı eski bir evin hedef alındığı ve sadece bu saldırıda 10 kişinin öldüğü; 9 kişinin yaraladığı bilgisi paylaşıldı.
Saldırı nedeniyle kayıpların olduğu ifade edildi.
Lübnan'daki Hizbullah Hareketi, İsrail'in kuzey ve orta kesimlerinde yer alan 2 askeri üs ile 9 yerleşim birimine yönelik roketli saldırılar düzenlediğini bildirdi.
Hizbullah'tan yapılan yazılı açıklamada, Lübnan'ın güneyinden İsrail ordusuna ait askeri üs ve yerleşim birimlerinin hedef alındığı belirtildi.
Tel Aviv'deki Ben Gurion Havalimanı yakınlarındaki bir askeri üssün füzelerle hedef alındığına dikkat çekilen açıklamada, söz konusu üste askeri eğitimlerin verildiğine vurgu yapıldı.
İşgal altındaki Golan Tepelerinde bulunan bir üs ile diğer bazı askeri bölgelere de bir dizi roketle saldırı düzenlendiğine işaret edilen açıklamada, füzelerle İsrail'in Safed kenti ile 9 yerleşim birimine saldırılar düzenlendiği kaydedildi.
Baalbek el-Hirmil Valisi Beşir Hıdır, sosyal paylaşım sitesindeki hesabından yaptığı açıklamada, konuya ilişkin bilgi verdi.
Hıdır, İsrail ordusunun, Baalbek el-Hirmil ilinin Baalbek ilçesine düzenlediği 20 saldırıda 30 kişinin öldüğünü, 35 kişinin yaralandığını ifade etti.
İsrail ordusunun Baalbek ilçesine saldırıları yedinci gününde devam ediyor.
Baalbek'i Hizbullah'ın insan kaynağı olarak nitelendiren Lübnanlı uzmanlar, Hizbullah'ın burada geniş bir etkiye ve halk tabanına sahip olduğunu belirtiyor.
İsrail'in, Lübnan'ın doğusundaki Baalbek'e yönelik düzenlediği saldırılarda Osmanlı döneminden kalma bir yapı yerle bir oldu.
Baalbek Valisi Beşir Hıdır ve Lübnan Kültür Bakanlığı'ndan ismini açıklamak istemeyen bir yetkili, İsrail'in söz konusu saldırısına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Baalbek Valisi Hıdır, Osmanlı döneminden kalma el-Manşiyye binasının İsrail hava saldırısı sonucunda yıkıldığını söyledi.
"Bu bina arkeolojik olarak sınıflandırılmış bir mahallede yer alıyordu ve Osmanlı döneminden kalmaydı." diyen Hıdır, İsrail'in bugüne kadar Baalbek Kalesi olarak isimlendirilen Jüpiter Tapınağı'na en yakın noktada düzenlediği saldırı olduğunu, saldırının içeride herhangi bir hasara yol açıp açmadığının ise inceleme yapıldıktan sonra öğrenileceğini açıkladı.
Lübnan Kültür Bakanlığı yetkilisi ise, "İsrail'in düzenlediği bir hava saldırısı, tarihi Baalbek Kalesi'nin yakınında yer alan ve Osmanlı dönemine tarihlenen arkeolojik el-Manşiyye binasının yıkılmasına yol açtı." ifadesini kullandı.
BAALBEK UNESCO DÜNYA MİRASI LİSTESİ'NDE YER ALIYOR
İsrail'in 23 Eylül'den beri saldırılar düzenlediği Baalbek kenti, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumunun (UNESCO) Dünya Mirası Listesi'nde yer alıyor.
Lübnanlı yetkililer daha önceki saldırılarda zarar gören kentteki tarihi eserlerin İsrail saldırıları sonucu yok olmasından endişe ediyor.
BM Sözcüsü Stephane Dujarric, günlük basın toplantısında Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki durumu değerlendirdi.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Joyce Msuya'nın mesajını aktaran Dujarric, Gazze'nin kuzeyinin son 1 aydır tamamıyla İsrail kuşatması altında olduğuna işaret etti.
Dujarric, Msuya'nın "Dünya izlerken Filistinli siviller açlıktan ölüyor" ifadelerini ileterek, suçların son bulması gerektiğinin altını çizdi.
BATI ŞERİA VE DOĞU KUDÜS'TEKİ DURUM
İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki durum hakkında da bilgi veren Dujarric, sahadaki meslektaşlarından edindiği bilgiye göre bu bölgelerde bu yıl yaklaşık 1000 Filistinlinin evinin yıkıldığını bildirdi.
Dujarric, bu durumun 1100'den fazla kişinin yerinden edilmesine neden olduğunu belirterek, yerinden edilenlerin yüzde 40'ının Doğu Kudüs'ten olduğunu aktardı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump ile "İran" konusunu ele aldı.
Başbakanlık Basın Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, Netanyahu ile Trump'ın telefonda görüştüğü belirtildi. "Samimi ve sıcak" geçtiği söylenen görüşmede, Netanyahu'nun Trump'ı seçim başarısından dolayı tebrik ettiği kaydedildi.
Açıklamada, "İkili, İsrail'in güvenliği için birlikte çalışmayı kabul etti ve ayrıca İran tehdidini de görüştü." ifadesine yer verildi.
Lübnan resmi haber ajansı NNA, İsrail'in Hizbullah'ın kalesi olarak bilinen Dahiye bölgesindeki Hureyk, Burc el-Baracine ve Leyleki mahallelerine hava saldırıları düzenlediğini bildirdi.
Saldırılardan birinin Bahman Hastanesi'nin, birinin de el-Raye Stadyumu'nun yakınına düzenlendiği kaydedildi.
Saldırıların ardından bölgeden dumanlar yükselmeye başladı. Saldırılar, İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee'nin, X hesabından Dahiye'deki 6 nokta için saldırı tehdidinde bulunmasının ardından düzenlendi.
İsrail ordusu, Beyrut'un güneyinde Hizbullah'ın kalesi olarak bilinen Dahiye bölgesindeki 6 nokta için saldırı tehdidinde bulundu.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, X hesabından yaptığı paylaşımlarda, 3'ü Hureyk Mahallesi ve El-Leyleki bölgesinde, 3'ü de Burc el-Baracine'de olmak üzere 6 noktayı işaret etti.
Haritalarda belirtilen binalarda ve komşu binalardaki tüm sakinleri uyardıklarını ifade eden Sözcü, paylaşımında, İsrail ordusunun söz konusu bölgelere yönelik "agresif bir şekilde hareket edeceği" tehdidinde bulundu.
Söz konusu bölgelerde Hizbullah tesisleri olduğunu öne süren Adraee, "Kendinizin ve aile üyelerinizin güvenliği için bu binaları ve çevresini derhal boşaltmalı ve en az 500 metre uzağa gitmelisiniz." ifadelerini kullandı.
.
The Times of Israel gazetesinin haberine göre, Knesset’te konuşan Ulusal Güvenlik Bakanı Ben-Gvir, ABD'nin 47. Başkanı seçilen Donald Trump'ın seçim zaferinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Ben-Gvir, Trump'ın seçim zaferiyle birlikte işgal altında tuttukları Batı Şeria'da "egemenliğin ve tam zaferin" vaktinin geldiğini savundu.
Knesset'ten aralarında "teröristlere idam cezası" dahil daha sert yasaların çıkartılmasını isteyen Ben-Gvir, "ABD Başkanı'nın bizimle aynı fikirde olacağından hiç şüphem olmayan her türlü yasayı çıkarma zamanıdır." ifadelerini kullandı.
İran yargısına bağlı Mizan Haber Ajansına göre, Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Urumiye kentinin Devrim Mahkemesi, İsrail adına casusluk faaliyetlerinde bulundukları gerekçesiyle 4 kişiyi ölüm cezasına çarptırdı.
İdama mahkum edilenlerden 3'ünün 27 Kasım 2020'de Tahran'da nükleer bilim insanı Muhsin Fahrizade'ye düzenlenen suikastta da rol sahibi oldukları aktarıldı.
Söz konusu mahkumların kimlik bilgileri paylaşılmadı.
İsrail saldırıları altındaki Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaralıların cerrah eksikliği nedeniyle kurtarılamadığı belirtildi. Deyr el-Belah kentindeki Kemal el-Advan Hastanesi Müdürü Husam Ebu Safiyye, yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun 25 Ekim'de Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki hastaneye düzenlediği baskın sırasında sağlık personelinin çoğunu gözaltına aldığını hatırlattı.
Hastanenin hala abluka altında olduğunu ve sadece iki doktor ve birkaç hemşirenin kaldığını aktaran Ebu Safiyye, "Maalesef cerrahi uzman eksikliği nedeniyle çok sayıda yaralıyı kaybettik. Çoğu vaka cerrahi müdahale gerektiriyor ve sağlık ekipleri gözaltına alındıktan sonra İsrail ordusu cerrahi ekiplerin girişine izin vermedi." dedi.
İsrail'in hedef alması nedeniyle Gazze Şeridi'nin kuzeyinde tek bir ambulansın bile olmadığını dile getiren Ebu Safiyye, bu durumun da hastaneye ulaştırılamadığı için çok sayıda yaralının sokaklarda ölmesine neden olduğunu vurguladı.
İsrail'de çok sayıda kişi Başbakan Binyamin Netanyahu'nun Savunma Bakanı Yoav Gallant'ı görevden almasını protesto etmek için sokaklara döküldü.
Netanyahu'nun Gallant'ı görevden alarak yerine Dışişleri Bakanı Yisrael Katz'ı ataması İsrail'de muhalefet kesimi tarafından eleştirildi.
The Jerusalem Post gazetesinin haberine göre, Netanyahu'nun kararını protesto etmek için çok sayıda kişi başkent Tel Aviv'deki Ayalon Caddesi'nde toplanmaya başladı.
Caddeyi trafiğe kapatıp ateş yakan göstericiler Netanyahu hükümeti karşıtı sloganlar attı.
Eski İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, görevinden alınmasının nedeninin Başbakan Binyamin Netanyahu ile 3 konuda yaşadığı anlaşmazlıklar olduğunu ifade etti.
Netanyahu tarafından dün görevine son verilen Gallant, X platformundan konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Görevden alınmasının, Netanyahu ile 3 konuda yaşadığı anlaşmazlığın sonucu olduğunu belirten Gallant, bunların birincisinin "askerlik çağındaki herkesin askere gitmesi gerektiği yönündeki sabit tutumu" olduğunu kaydetti.
Gallant, İsrail'in sürdürdüğü savaşta kadınlı erkekli yüzlerce askerin öldüğünü ve bu koşullar altında herkesin İsrail ordusunda görev yapması gerektiğine dikkati çekerek, Ultra-Ortodoks Yahudileri (Harediler) zorunlu askerlikten muaf tutan yasa tasarısını "ayrımcı ve bozuk" olarak nitelendirdi.
Görevden alınmasına ikinci nedeninin ise Gazze'deki İsrailli esirlerin evlerine geri dönmeleri konusundaki tutumuna bağlı kalması olduğunu aktaran Gallant, esirlerin ülkeye dönüşünün hızla sağlanması gerektiğini, bir kısmı acı verici tavizler de olsa esirlerin geri getirilmesinin mümkün olduğunu savundu.