"SANKİ BİNA DÖNÜYORMUŞ GİBİ OLDU"
Tehlikeli olmasına rağmen evinden eşyalarını tahliye eden İsmail Gürler, deprem gününü gözyaşları içinde anlattı.
Sarsıntıya uyandıklarını anlatan Gürler, "Sonra çok büyük bir ses geldi, çocuklarla koşmaya başladık. Sonra ikinci bir gürültü geldi sanki bina dönüyormuş gibi oldu. Çığlıklar gelmeye başladı, elektrikler kesildi.
Biz de kapıya doğru gitmeye çalıştık ama çöküntü olduğu için kapıyı açamadık. Balkona doğru yöneldik, her yer karanlık ve yağmur yağıyordu. Küçük kızım örtü ve battaniyeyi ekleyip klimaya sıkıştırdı. Daha sonra 2. kattan indik" dedi.
"SAĞLAM ÇIKTIYSAK BU ARABALARIN SAYESİNDE OLDU"
Hayatta olmaların şükreden Gürler, "Mallarımız, arabamız, binamız gitti ama hayattayız. Buna çok şükür. Evi 3 ay önce aldık ama 2 aydır içinde yaşıyorduk. Deprem oldu, eşyalarım yeniydi, kurtarmaya çalıştım. Riske de attık kendimizi. Bu binada genelde yaşlı insanlar vardı.
Sakinlerimiz yaşlı olduğu için binanın altını garaj olarak kullanıyoruz. Otomobiller binanın direkt çökmesini önledi. Birçoğumuz binadan bir gün sonra da olsa hafif yaralı çıktık. Sağlam çıktıysak bu arabaların sayesinde oldu. Bu arabalar binanın direkt temele girmesini engelledi. Bina çünkü büyük bir gürültüyle aşağı çöktü" ifadelerini kullandı.
"GERİ DÖNÜP ŞEHRİMİZİ AYAĞA KALDIRACAĞIZ"
Tehlikeli olsa da kaba eşyalarını aldığını ifade eden Gürler, Arsuz'da bir süre hayatlarına devam edeceklerini belirtti. Hatay'a mutlaka geri döneceğinin altını çizen Gürler, "Döneceğiz, bu memleket bizim. Dönmeme gibi bir lüksümüz yok, döneceğiz. Bu kent bizim. Bu kadar acıyı yaşadık ama geri dönüp şehrimizi ayağa kaldıracağız. Hatay'a yardım elini uzatan herkesten Allah razı olsun" şeklinde konuştu.