6'lı koalisyonun vitrin süsü Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş sınıfta kaldı! Çiftçiye de borç takmışlar

Türkiye 6 Şubat 2023'te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki çifte depremle sarsıldı. Asrın felaketinde binlerce insan hayatını kaybederken, depremler nedeniyle 11 ilde büyük yıkım meydana geldi. Depremin hemen ardından devlet tüm imkanlarını seferber ederek ilk etapta depremzedelerin barınma ihtiyacına yönelik bölgeye çok sayıda çadır sevk etti.

KONTEYNERKENTLER KURULDU
Depremin açtığı yaraların biran önce sarılması için devlet-millet el ele verirken, depremzedelerin barınma ihtiyaçlarının karşılanması için birçok belediyenin de altyapı çalışmalarına destek vermesiyle konteynerkentler kuruldu.

Elini taşın altına koyan başta Konya Büyükşehir Belediyesi, Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olmak üzere birçok AK Parti'li belediye; çadır yardımlarının yanı sıra deprem bölgelerinde konteynerkent kurdu.

BÜYÜK BÜTÇE 'SIFIR İCRAAT'
Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman, Osmaniye başta olmak üzere depremin etkilediği illerde binlerce depremzedenin barınma ihtiyacını gideren bu belediyelerin bütçesinden katbekat daha büyük bütçeye sahip olan Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyelerinin deprem bölgelerinde konteynerkent kurmaması dikkat çekti.

DEPREMZEDELER UNUTULDU
Lojistik destek, personel, gıda, su, mobil mutfak, duş ve tuvalet desteklerinde bulunan ancak insanların konutlar inşa edilinceye kadar barınacağı konteynerkent konusunda sınıfta kalan İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarının 6'lı koalisyonun Başkan yardımcılığı hayalleri depremzedelerin barınma ihtiyaçlarının önüne geçti.

İSTANBUL VE ANKARA SINIFTA KALDI
Türk Dünyası Belediyeler Birliği'nin verilerine göre; depremin ilk anından itibaren barınma ihtiyacına yönelik olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi toplamda bölgeye 3 bin 738 çadır ve 72 konteyner sevkiyatı yaptı, bunun yanında Samandağ Devlet Hastanesi karşısındaki alana altyapı çalışmalarının tamamlanmasının ardından sadece 140 kişi kapasiteli 28 prefabrik konteyner kurdu.

Neredeyse bütçesi İstanbul Büyükşehir Belediyesinden 10 kat daha düşük olan Konya Büyükşehir Belediyesi ise Hatay'da konteynerkentlerin kurulumu için elini taşın altına koyarak belirlenen noktalarda altyapı ve üstyapı çalışmalarını tamamladı. İlk etapta 487 konteyner ile oluşturulacak geçici yerleşim alanları, ikinci etapta bin konteynere çıkarılacak.

AK Parti Bursa Büyükşehir Belediyesi deprem bölgesinde 3 alanda 2 bin konteynerdan oluşacak geçici konaklama alanı yaparken, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Adıyaman ve İskenderun'da 550 konteynerdan oluşan kent, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi de Nurdağı'nda 800 konteynerlik kent kurdu.

TEK KURULU KONTEYNER YOK
Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin ise deprem bölgelerinde tek bir konteynerkenti bulunmuyor. Depremzedelerin geçici barınma ihtiyaçlarına yönelik bir çalışma yapmadığı belirlenen Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin, AK Parti'li ve CHP'li İzmir, Mersin, Antalya ve Aydın Büyükşehir Belediyelerinin yanında konteynerkent konusunda sınıfta kaldığı ortaya çıktı.

DİĞER CHP'Lİ BELEDİYELER
İzmir Büyükşehir Belediyesi, atölyelerinde üretilen konteynerleri Hatay, Kahramanmaraş ve Osmaniye'ye göndererek kurulumlarına başladı. Bu kapsamda Hatay'da 500, Kahramanmaraş'ta 232, Osmaniye'de ise 200 konteynerlik barınma alanı için elini taşın altına koydu.

CHP'li Mersin Büyükşehir Belediyesi de Adıyaman'da içerisinde sahra hastanesi, sosyal ve spor alanları ile kreş olan 670 konteynerin olacağı kent kurulumuna başladı. Antalya Büyükşehir Belediyesinin ise Nurdağı'nda 50 konteynerlik alanda bir yaşam alanı oluşturması için çalışma yaptığı kaydedildi.

BUNLARIN İŞİ GÜCÜ SAHTEKARLIK
Afetle mücadelede sınıfta kalan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın 3 yıl önce Adanalı çiftçi Abdullah Temel'den vatandaşa ücretsiz dağıtmak için aldığı 400 ton soğan ve patatesin ücretini de ödemediği ortaya çıktı.

CHP'li belediyeler tarafından mağdur edilen çiftçi Temel, "Adana Büyükşehir Belediyesi'nde Tarım Daire Başkanı Hasan Deda Büyüköztürk, İstanbul, Ankara ve Çankaya belediyelerine gönderilmek üzere benden 200 ton soğan, 200 ton da patates talepte bulundu. Parayı da bu belediyelerin ödeyeceğini söyledi.

Soğan ve patatesleri 50'şer kiloluk çuvallara koyup teslim edeceğim sırada, küçük çuvallara koymamızı ve nakliyeyi de bizim yapmamızı istediler. Ben de yaklaşık 200 işçi tuttum, küçük çuvallar aldım ve hepsini kamyonlara yükleyip belediyelere teslim ettim.

Toplam 800 bin lira ödeme yapacaklardı ama bugüne kadar elime geçen para 200 bin lira. Ben o paradan vazgeçtim. Bunların işi gücü sahtekarlık. Bir de utanmadan çiftçiyi mağdur etmeyeceğiz ellerinden tutacağız diyorlar. Yazıklar olsun" dedi.

NE DEDİLERSE YAPTI
CHP'li Adana Büyükşehir Belediyesi Tarım Daire Başkanı Orhan Deda Büyüköztürk bir tanıdığı vasıtasıyla Adana'nın İncirlik Mahallesi'nde çiftçilik yapan Abdullah Temel'den, İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Çankaya Belediyesi'nin vatandaşa dağıtmak üzere patates ve soğan talebi olduğunu söyledi.

Bunun üzerine Abdullah Temel kilosu 2 TL'den 230 ton patates, kilosu 1 TL'den de 170 ton soğanı Ankara ve İstanbul'a gönderilmek üzere 50'şer kilo çuvallara doldurup teslim etti. Büyüköztürk, soğan ve patateslerin küçük çuvallara konulması ve nakliyenin de kendisinin yapılacağını bunun da parasının ödeneceğini söyledi.

Bunun üzerine Abdullah Temel önce işçi tuttu daha sonra satın aldığı çuvallara patates ile soğanları vatandaşlara dağıtılacak şekilde doldurduktan sonra nakliyeyi de tutarak Ankara ve İstanbul'a gönderdi.

ÇİFTÇİYİ BÖYLE Mİ KORUYACAK?
Soğan ve patatesler vatandaşlara dağıtılmak üzere söz konusu belediyelere teslim edildiğini anlatan çiftçi Temel, "İlk önce benden patates ve soğan istediler. Kendilerine toplayıp çuvallara koyup depoya götürüp teslim etim. Bu kez küçük çuvallara konulmasını istediler.

Bunun için 200 işçi tuttum ve işçilerin paralarını da cebimden ödedim. Daha sonra nakliyeyi de benim yapmamı istediler. Onu da yaptım. Patates ve soğanları Ankara ile İstanbul'a götürüp belediyelere teslim ettim. 800 bin lira harcama yaptım ama bugüne kadar sadece 200 bin lira elime para geçti.

Ne zaman paramı istesem bahane üretiyorlar. Artık paradan vazgeçtim. Bunların işi gücü sahtekarlık. Bir de Kemal Kılıçdaroğlu çiftçinin yanında olacaklarını söylüyorlar. Çiftçinin parasını vermeyerek mi yanında olacaklar, yazıklar olsun" diye konuştu.