Demans, çoğunlukla yaşlılarla ilişkilendirilen bir hastalık olsa da genç yaşta da ortaya çıkabiliyor. 2018 yılında iş yerinde küçük değişiklikler fark eden Peter Alexander, yaşadığı zorlukların ciddi bir hastalığın belirtisi olduğunu bilmiyordu.
Fotoğraflar: AA
49 YAŞINDA ŞOK DEMANS TEŞHİSİ
Demans, çoğunlukla yaşlı bireylerle ilişkilendirilen bir rahatsızlık olarak bilinse de genç yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. İngiltere'de yaşayan ve şu anda 56 yaşında olan Peter Alexander, henüz 49 yaşındayken demans teşhisi konulmasının kendisi için büyük bir şok olduğunu belirtiyor. İş yerinde ufak görünen bazı değişikliklerin aslında hastalığın ilk sinyallerinden biri olduğunu ifade eden Alexander, bu süreçte yaşadıklarını BBC Kuzey İrlanda'ya anlattı.
Peter Alexander, 2018 yılında iş yerinde teslim tarihlerini kaçırmaya ve toplantılarda konuşurken kelimeleri hatırlamakta zorlanmaya başladığını fark etti. Bu durum, başlangıçta basit bir unutkanlık gibi görünse de zamanla ilerledi ve onu bir nöroloğa gitmeye yönlendirdi. Yapılan tetkiklerde, beynin ön ve şakak loblarını etkileyen nadir bir hastalık olan frontotemporal demans teşhisi konuldu.
Bu tür demans, kişilik değişikliklerine yol açabiliyor ve hastalar duyarsız, ani ve sıra dışı yorumlar yapmaya daha yatkın hale gelebiliyor. Ayrıca, planlama, organize etme ve muhakeme yeteneklerinde azalmalar meydana geliyor. Alexander, teşhis aldıktan sonra doktorlarının artık çalışmasının güvenli olmadığını ve muhakeme yetisini kaybetmeye başladığını kendisine bildirdiğini söylüyor.
Fotoğraf: X
Frontotemporal demans, nadir görülen bir hastalık olsa da İngiltere'deki her 30 demans vakasından birinde bu tanı konuluyor. Hastalığın ilerleyen evrelerinde hafıza kaybı belirgin hale gelse de başlangıçta daha çok kişilik değişiklikleri, sosyal ilişkilerde zorluklar ve düşünme becerilerinde azalma görülüyor.
Peter Alexander, YouTube'da paylaştığı bir videoda, hastalığın bazı yönlerini "özgürlük" olarak nitelendiriyor. Filtresini kaybettiğini ve daha açık sözlü hale geldiğini belirten Alexander, "İnsanlar neden şimdi böyle konuşuyorsun diye soruyor ama bu benim için bir özgürlük duygusu. Zihnimin o tarafını daha önce hiç böyle kullanmamıştım" ifadelerini kullandı.
Buna ek olarak, kelimeleri bir araya getirme yeteneğinin değiştiğini ve konuşmalarının daha müzikal hale geldiğini paylaştı. "Beynimin mantıksal tarafı zayıflarken ritim ve müzikle ilgili kısımlar daha akışkan hale geliyor. Bu yüzden konuşmalarım daha ritmik bir hal aldı" dedi.

Peter Alexander, hastalık hakkında farkındalık yaratmak amacıyla "Hear Our Voice" adlı bir belgeselde yer aldı. Genç yaşta bunama teşhisi konulan bireylerin seslerini duyurmayı amaçlayan bu proje, toplumun demansın yalnızca yaşlıları etkileyen bir hastalık olduğu algısını değiştirmeyi hedefliyor.
Frontotemporal demansın kesin nedeni tam olarak bilinmese de yapılan araştırmalar, genetik faktörlerin rol oynadığını ortaya koyuyor. Hastaların yaklaşık üçte birinde hastalığın ailesel geçişli olduğu tahmin ediliyor. Bunun yanı sıra, beyin hücrelerinde zararlı proteinlerin birikmesi sonucu sinir hücrelerinin ölmesi ve beynin işlevini kaybetmesi hastalığın temel mekanizmasını oluşturuyor.
Hastalığın ortalama yaşam süresi, semptomların başlangıcından itibaren 8-10 yıl olarak hesaplanıyor. Ancak her hastanın ilerleyişi farklılık gösterebiliyor.
Demans, dünya genelinde giderek artan bir sağlık sorunu haline geliyor. İngiltere'de yaklaşık 900 bin, ABD'de ise 7 milyon kişinin demansla yaşadığı tahmin ediliyor. University College London araştırmacıları, bu rakamın 20 yıl içinde İngiltere'de 1,7 milyona ulaşabileceğini öngörüyor.
Bilim insanları, demanstaki artışın nedenlerini tam olarak belirleyemese de obezite, kötü beslenme, yaşlanan nüfus ve farkındalığın artmasıyla teşhis oranlarının yükselmesi gibi faktörlerin etkili olabileceğini düşünüyor.
Alzheimer Derneği'nin analizlerine göre, demansın İngiltere'ye yıllık maliyeti 42 milyar sterlini buluyor ve bu yükün büyük bir kısmını hasta yakınları üstleniyor. Uzmanlar, önümüzdeki 15 yıl içinde bu maliyetin 90 milyar sterline çıkacağını öngörüyor.