İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, ID Danışmanlık Şirketi'nin sahibi olan ve çok sayıda ünlünün menajerliğini yapan Ayşe Barım hakkında ardı arkası kesilmeyen iddialar üzerine soruşturma başlattı.
Barım'ın vergi kaçırma, rüşvet, usulsüzlük gibi son derece ciddi suçlamalarla karşı karşıya olduğu öğrenildi. Başlatılan soruşturma kapsamında Barım hakkında yurtdışına çıkış yasağı da getirildi. Soruşturma kapsamında Mert Demir ile 5 milyon dolar karşılığında reklam ilişkisi yaşadığı iddia edilen Serenay Sarıkaya tanık olarak ifadeye çağırıldı.
"SÖZLEŞME İPTALİNE ŞAHİT OLMADIM"
Sarıkaya ifadesinde menajer Ayşe Barım'ı yaklaşık 10 yıldır tanıdığını söyleyerek, "Kendisiyle uzun süredir tanışıyor olmamız sebebiyle arkadaşlığımız da mevcuttur. Benim Ayşe Barım'ın firmasıyla hali hazırda devam eden bir sözleşmem bulunmamaktadır. Yapım şirketleri tarafından hazırlanan projenin ardından ilgili yapım şirketinin, Ayşe Barım'ın yetkilisi olduğu şirketle iletişime geçerek benim söz konusu projede yer almamı talep etmeleri halinde yapım şirketiyle sözleşme görüşmelerini benim adıma söz konusu şirket yürütmektedir. Eğer yapım şirketiyle aramızda bir sözleşme tanzim edilir ve bir projeye başlanılırsa projenin devamı sırasında yaptığım iş karşılığında ödenecek olan tutar ilgili yapım şirketi tarafından doğrudan benim hesabıma gönderilmektedir ancak film ve dizi dışında yer aldığımız bazı reklam projelerinde yapmış olduğum iş karşılığında ödenecek tutar önce menajerlik şirketine havale edilir, yapım şirketi kendi komisyonu ve diğer giderleri aldıktan sonra benim hak ettiğim tutarı bana gönderirler. Bana sorduğunuz şekilde Ayşe Barım'ı kendisine bağlı olarak çalışmayan oyuncuların yer aldıkları projeden çıkarılmasına ve sözleşmelerinin iptaline neden olduğuna şahit olmadım." dedi.
Sektördeki tekelleşme iddiaları hakkında dizi sektörü de ikiye böldü. Melisa Sözen, Burcu Biricik Deniz Işın ve Seray Kaya gibi isimler de bazı oyuncuların sistem dışına itildiklerini savundu. Hülya Avşar ise konunun gereksiz yere büyüdüğünü ve fazla abartıldığını vurguladı. Avşar, "Bana göre çok büyütüyorlar olayları… Güçlü olan güçsüz olanları yiyecek! Canı yananların çok fazla kendilerini ortaya atmalarından dolayı bu iş bu kadar büyüdü" diyerek çok konuşulacak açıklamalara imza attı.
2 KADIN OYUNCU İNTİHAR ETMİŞTİ
Ancak olay Avşar'ın söylemlerinin ötesinde çok daha derindi. Bunun için arşive bakmakta fayda var. Her yıl yüzlerce oyuncu konservatuvardan mezun oluyor. Ancak sistemin eksikleri nedeniyle bu oyuncular ekranlarda yer almıyor. Aynı isimleri platformlarda görüyoruz. Oyunculuk sektöründeki tekelleşen düzen yüzünden Merve Kayaalp ve Seda Fettahoğlu adlı 2 tane kadın oyuncu daha önce intihar etmişti.
SETLERDE KENDİLERİNE YER BULAMADILAR
Bu iki kadının intihar etmesinin arkasındaki temel sebep işsizlikti. İki oyuncunun da uzun süre setlerde ve sahnede kendilerine yer bulamadıkları için bunalıma girip hayatlarına son verdikleri öğrenildi.
Çocuklar Duymasın'daki Sultan rolüyle hafızalara kazınan oyuncu Seda Fettahoğlu, İstanbul'daki bir parkta şakağında silahla vurulmuş şekilde bulunmuştu.
GONCAGÜL SUNAR TEPKİ GÖSTERMİŞTİ
Fettahoğlu'nun ölümünün ardından sessiz kalmayan oyuncu Goncagül Sunar, o dönem işsizliğe ve projelerde hep aynı isimlere yer verilmesi tepki göstermişti.
Sakarya Fırat, Küçük Kıyamet, Düşler ve Umutlar, Elif, Şeref Meselesi ile Savaşçı gibi dizilerde rol alan Merve Kayaalp'de benzer şekilde Muğla'daki evinde babasına ait ruhsatlı silahla yaşamına son vermişti.
Melek Baykal, 2023 yılında konuya ilişkin "Çok kırgınım, kızgınım ve üzgünüm Gencecik oyuncu arkadaşımız daha birkaç gün önce parkta ölü bulundu... Çantasından çıkan antidepresan ilaçlarını görünce canım acıdı... İş bulamayan binlerce hayali, hayatı en önemlisini ışığı kendi elimizle mezara sokuyoruz. Her sezon dizilerde oynayan, her filmde kendi eşrafıyla çalışan, her işte torpili ile yer alan herkes #Seda Fettahoğlu'nun ölümünden sorumlu... Cast direktörünün kendi castını yaptığı dizide kendi oyuncularını oynatması, kendi arkadaşına torpil yapması, ışığı olmadığı halde magazinin star yaptığı, hiçbir eğitiminin olmadığı milyonlarca dizide oynasa da gerçek sanatçı olamayacak herkes Seda'nın ölümünden sorumlu... Çok isterdim seni daha yakından tanımak ama maalesef yolumuz hiç kesişmedi umarım aynı karanlıkta olan oyuncu arkadaşlarımızla yolumuz ışıltılı yollarda kesişir." şeklinde bir paylaşım yaparak aslında bugün yaşanan sorunları ifade etmişti.
DİKKAT ÇEKEN SORUN
Bu iki intiharı köşesine taşıyan Günaydın'dan Tuba Kalçık, sistemle ilgili en önemli sorunun menajerlerin aynı zamanda kast direktörlüğü yapmasından kaynaklı olduğunu ifade etti. Kalçık, "Böyle bir şey Türkiye hariç dünyanın hiç bir yerinde yok. Kendin çalıp, kendin oynuyorsun. Hem menajerlik yaptığın oyuncuları diziye veya filme koyuyorsun hem de rakip ajansın oyuncularının yolunu tıkıyorsun. Bu kabul edilemez bir durum. Hazır oyunculuk sektöründe yeni bir tartışma başlamışken bu duruma da kesinlikle bir düzenleme gelmeli. Sorun sistem sorunu. Tekelleşmeye aracı olan kim varsa bunun hesabını vermeli. Aksi takdirde mağdurların sayısı her geçen gün daha da artar..." dedi.
Ayşe Barım gibi güçlü menajerlerin dışında kalan birçok kişi ile konuştuğunu belirten Kalçık, "Hepsi de aynı şeyi söyledi; öyle bir tekelleşme var ki, belli bir grubun içinde değilseniz sistemin dışına itiliyorsunuz." ifadelerine yer verdi.
YILLAR ÖNCE DİLE GETİRMİŞTİ
Kalçık'ın sözlerini Oyuncu ve Senarist Fadik Sevin Atasoy da daha önce dile getirmişti. Atasoy, katıldığı bir yayında "Menajer cast direktörü olursa kendi menajerliğindeki tüm oyuncuları cast olarak veriyor. Bu mafyalaşmakdır" demişti. Atasoy'un bu sözleri yıllar sonra yeniden sosyal medyada gündem oldu.