Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davada ikinci duruşma başladı.
8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşması için tutuklu sanıklar Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nden cezaevi nakil araçlarıyla geniş güvenlik önlemi alınarak Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi. Diyarbakır Adliyesi önüne de güvenlik önlemleri kapsamında polis bariyerleri yerleştirildi. Duruşmaya katılanlar, adliye önü ve içerisinde 2 ayrı noktada yapılan aramadan sonra duruşma salonuna alındı.
Duruşmada, tutuklu sanıklar anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile Narin'in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi'ne sakladığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar ve avukatları hazır bulundu.
AİLE TOPLANTISINDA TARTAKLANAN AHMET AKGÜN KONUŞTU
Narin'in cesedinin bulunduğu 8 Eylül'den bir gün önce, 7 Eylül 2024'te Narin'in amcası Erhan Güran'ın evinin bahçesinde aile bireylerinin katılımıyla yapılan toplantıda tehdit edildiği iddia edildiği öne sürülen ve tartaklandığı görülen çoban Ahmet Akgün ilk kez konuştu.
AĞLAMAYA BAŞLADI: BANA VURDULAR
Tanık olarak dinlenen Salim Güran'ın işçisi 15 yaşından küçük Ramazan Atasoy'un ifadesinin ardından çoban Ahmet Akgün duruşma salonuna getirildi. İfade öncesi, dava dosyasına da eklenen, cesedin bulunmasından 1 gün önce Narin'in amcası Erhan Güran'ın evinde yaptığı toplantıda çoban Ahmet Akgün'e sorular sorup, daha sonra gönderdikleri güvenlik kamerası görüntüleri izletildi. Mahkemede ağlamaya başlayan Ahmet Akgün, "Bana vurdular" dedi.
Enes Güran'ın avukatı Mustafa Demir, görüntülerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle dosyadan çıkarılması için itiraz etti. Mahkeme başkanı, "Bu delil hukuka aykırı değil, dosyaya alıyoruz" dedi.
"BANA TOKAT VURDULAR"
Mahkeme başkanı, çoban Ahmet Akgün'e neden götürüldüğünü sordu. Akgün "Eve geldim, çantamı bıraktım. Benim evime geldiler. 'Erhan abi seni çağırıyor' dediler. Gittim. 'Erhan abi, bana sen her gün oradasın, bir şey gördün mü, yabancı bir araba gördün mü' dedi. Narin'i hiç görmedim. Herhangi bir dikkat çeken bir şey görmedim. Kameradan ayrıldıktan sonra tokat vurdular" diye konuştu. Çoban A.A., daha sonra ağlamaya başladı.
"NE ENES'İ GÖRDÜM NE KIZI GÖRDÜM"
Görüntülerde, 'Kızı gördün mü' diye sorulan sorunun ne olduğu sorusuna Ahmet Akgün, "Ne Enes'i gördüm ne kızı gördüm. Enes'e küfredildiğini duymadım. Bana baskı yok. Ekmeğimdeyim. Olay günü hiçbir şey görmedim. Beni tehdit eden olmadı. Uğur ile Ömer, bana 'Gel' dediler. Niye çağrıldığımı bilmiyordum. Bana, 'Savcıya bir şey söyleme' gibisinden cümleler kullanılmadı. Olay günü Enes'i, Narin'i görmedim" diye konuştu.
"NEVZAT İLE SALİM, KARDEŞ GİBİYDİLER"
Savcının soruları üzerine çoban Ahmet Akgün, "Bahtiyarlarla küsüz, Güranlarla değiliz. Nevzat ile Salim, kardeş gibiydiler. Narin kaybolduğundan bulunana kadar bir şey konuşmadım" dedi. Katıldığı bir televizyon programında kullandığı, 'Beni de döverler' cümlesi ile ilgili, 'Başka kimi dövdüler' sorusuna Ahmet Akgün, ağlayarak, "Kızları kaybolmuş ya o yüzden dedim. Benden önce birini dövdüklerini duymadım. Sıcak olduğu için köyün karşısında bahçe var, oraya götürüyordum. Kurtuluş, Ensari, Ömer ve Baran beni görüntülerden sonra arka tarafa götürdü. Erhan da geldi arka tarafa. 'Sen bir şey bilmiyor musun?' dedi" diye konuştu.
"ENES'İ GÖRDÜN MÜ DEDİLER"
Daha sonra ağlamaya başlayan Ahmet Akgün "Bir şey bilmiyorum" dedi. Savcının, "Senden bir şey duymaya mı çalışıyorlar, Enes ile ilgili cümleler kuruldu mu" sorusu üzerine de Akgün "'Sen bir şey gördün mü' diye sordular. 'Enes'i gördün mü' dediler" cevabını verdi.
Mahkeme başkanının sorusu üzerine çoban Akgün, "Orada bana 'Sen çöldesin, nasıl bir şey görmedin?' dediler. 'Enes ile ilgili bir şey bilmiyorum' dedim" diye konuştu.
"DOĞRULARIN ORTAYA ÇIKMASI İÇİN KÜRTÇE SORMANIZA İZİN VERİYORUM"
Eski Baro Başkanı Nahit Eren'in görüntülerde "Enes ile ilgili cümleler kullanıldı mı, sana küfredildi mi" sorusu üzerine A.A., 'Yok' yanıtını verdi. Eren'in Kürtçe soru sorma talebi üzerine mahkeme başkanı, doğruların ortaya çıkması için Kürtçe soru sorulmasına izin verdiğini belirtti.
Yeminli tercüman eşliğinde Nahit Eren, Ahmet Akgün ile Kürtçe konuşarak, "Şerefsizin şerefsizi Enes' diye bir söz kullandı mı?" diye sordu. A.A., "Hayır, duymadım" yanıtını verdi. Eren'in, "Erhan elini masaya vurdu, 'Biz onun boğazını tutup buraya getireceğiz. Konuş eşeğin oğlu konuş' dedi mi?" sorusuna çoban Akgün, "Hayır" yanıtını vererek tekrar ağlamaya başladı.
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Adnan Ataş, bu yaşananlardan sonra aile hakkında suç duyurusunda bulunup, bulunmadığını sordu. Akgün, "Bulunmadım" yanıtını verdi.
"SİLAH ÇEKİP KAFASINA MI DAYAYAYIM"
Nevzat Bahtiyar'ın avukatı Ali Eryılmaz'ın "Bu son tanığımız, iyi değerlendirmemiz lazım" cümlesi üzerine, mahkeme başkanı, "Ne yapayım silah çekip kafasına mı dayayayım?" dedi.
Daha sonra Akgün'e dönerek, "Bu arada silahım yok" dedi. Çoban Ahmet Akgün de mahkeme başkanına, "Beni öldürsen de canım sana feda olsun" yanıtını verdi. Yüksel Güran'ın avukatı Yılmaz Demiroğlu'nun "Kadını ya da adamı gördün mü" sorusu üzerine de Akgün, "Trafik polisi değilim, görmedim. Olay sırasında Eren'i de duymadım" diye konuştu.
AMCA ERHAN GÜRAN: NARİN KAYBOLDUKTAN SONRA KAMERA TAKDIRDIM
Çoban Ahmet Akgün'ün ifadelerinin ardından, Narin Güran'ın amcası Erhan Güran duruşma salonuna getirildi. Mahkeme Başkanının kamera görüntülerindeki toplantıyla ilgili sorular üzerine Erhan Güran şunları söyledi:
"Biz o zaman çocuğu kaybolmuş, arayan bir aileyiz. Birçok kişi 06.30- 07.00 civarı Narin'i gördüklerini söylediği için, Çoban Ahmet Akgün'ün 18.30 sıralarında geldiğini biliyorduk. O yüzden Çobanı çağırdık. Narin'i görüp görmediğini söyledim. Çok panik hareketler yapmaya başladı. Uzman çavuş oradaydı. 'Ben şüpheleniyorum bundan' dedim. 'Gerekeni yaparız' dedi, bir şey yapmadı.
Hayvanları tek başına gönderdi. Beni gördü, gelmedi yanıma. Evinin önünde oturuyorduk. 'Ahmet Akgün'ü çağırır mısın' dedim, kaçtı. Bizim aile de şüphelenmeye başladı. Ahmet Akgün'e de 'O saatte sen köyüne içerisine giriyorsun' dedik. 'Sen gözü kapalı mı evine gidiyorsun?' dedik. Biz kesinlikle bir senaryo çizmedik. Aile üzerinde senaryolar çiziliyor.
KIZIM ENES İLE AHIRDA DEĞİLDİ
Şimdi de benim kızımdan bahsediyorlar. Namus, bu kadar yeter artık. 'Aile oturuyor, çay içiyor, bir şey yapmıyorlar' diyorlardı. Biz de mücadele veriyorduk. Çobanın şüpheli hareketleri üzerine bunu yaptık. Bir iki tokat atılmıştır, çünkü yalan söylüyordu. Bilerek toplanmadık. O an yemek yeniyordu"
"GENÇLER ANİ BİR REFLEKSLE TOKAT ATTILAR"
Savcının soruları üzerine Erhan Güran, "Ben İsa'yı gördüm, bir köylü bayanın ismini söyledi. Onların akrabası bir bayan vardı. O 'Ben evden çıkmamışım' dedi. Kolluk kuvvetlerine Çoban Ahmet Akgün'ü söyledik. İfadesi alındı mı alınmadı mı bilmiyorum. Gençler ani bir refleksle tokat attılar. Cevabımızı alamadık. O günden sonra da onunla bir temasta bulunmadık. Çoban, 'Bilmiyorum, görmedim' diyordu" yanıtını verdi.
KAMERA KAYITLARINA MÜDAHALE EDİLDİ Mİ?
Eski Baro Başkanı Nahit Eren'in "Kamera kayıtlarını sildiniz mi, müdahale ettiniz mi" sorusu üzerine Erhan Güran, "Hayır" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatlarının 'Başka birini sorguladınız mı' sorusu üzerine de Erhan Güran, "Şeyma Kaya ile konuştuk. Narin'in cenazesi çıkmasaydı, hala daha arayacaktık, soracaktık. Çobanın geliş saati Şeyma'nın söylediği saate denk geldiği için Çobanı sorguladık. Uzman çavuşa da söyledik" diye konuştu.