HÜSREV AĞA
Hüsrev Bekiroğlu, Laz Ziya ile beraber Kurtlar Konseyinin gelenekçi kanadını oluşturur. Asıl para kaynağı uyuşturucu üretimi olan Hüsrev Ağa, eroini demode gören ve ekstazi işine geçmesini isteyen konseyin baronu Mehmet Karahanlı ve konseyin ilerici kanadı ile sürekli çekişme halinde kalmış, çok sevdiği kızı Nazlı'nın ölümünden sonra Kurtlar Konseyinden ayrılıp Rus Konseyine yakınlaşmak istemişse de bu kararı nedeniyle baronun sağ kolu olan Kılıç tarafından arkasından kılıç saplanarak öldürülmüştür.
TESTERE NECMİ
Kurtlar Konseyi içinde Kılıç'la beraber Baron Mehmet Karahanlı'nın en yakınındaki iki kişiden biri olmuştur. Kurtlar Konseyi'nin infaz kanadının lideridir. Mehmet Karahanlı'nın sol koludur. Çocukluk yıllarında, ustasıyla annesini yatakta yakalayıp ikisini de testereyle öldürdüğünden dolayı Testere namını almıştır.
Uyuşturucu sehemindeki başarısızlığından dolayı Mehmet Karahanlı tarafından kalemi kırıldıktan sonra her yerde aranmaya başlamıştır. En sonunda Polat Alemdar tarafından yakalanarak KGT'nin patronu Aslan Akbey'e teslim edilmiştir. Sorgusundan önce Aslan Akbey ölünce bulunduğu evdeki bomba patlamış, Testere Necmi ölmüştür. O öldükten sonra Kurtlar Konseyi gittikçe zayıflamaya başlamıştır.
ABUZER KÖMÜRCÜ
Erdal'ın babası olup Hüsrev Ağa'nın uyuşturucu üreticisidir. Erdal'ın kötü bir adam olmasında onun çok büyük payı vardır. Karısını döverek öldürmüştür. Oğlu Erdal'ı da uyuşturucu üretmeye alıştırmıştır. Oğlunun Hüsrev Ağa'nın kızı Nazlı'yı sevdiğini öğrenmiştir. Bir gün Nazlı ile Erdal'ı konuşurken görüp, onu Nazlı'nın önünde döverek oğlunu rezil etmiştir. Oğlu Erdal'da ona olan korkusunu yenmiştir ve ona olan öfkesini de göz önünde bulundurarak Abuzer'i 40. bölümde zehirli iğne yaparak öldürmüştür.
ERDAL KÖMÜRCÜ
Erdal Kömürcü Tuncay Kantarcı'nın yanında çalışan, ağırlıklı olarak sağlık sektörüne yönelik ithalat-ihracat işleriyle uğraşan bir iş adamıdır.
Daha sonra yaptıklarından ötürü babasının yanına gitmiştir. Erdal, çocukluğundan beri şiddet gördüğü için nefret ettiği ve pisliği yüzünden iğrendiği, ancak çok da korktuğu babasını, nefreti korkusunu yenince öldürmüş, şizofrenik karakteri sayesinde kötü yüzünü göstermediği Hüsrev Ağa'nın kızı Nazlı Bekiroğlu'nu uyuşturucuya alıştırmıştır.
Erdal, Tuncay Kantarcı'nın yanına giderek "başına gelen her şeyin Tuncay'ın yüzünden olduğunu" söylemiş, onu silahla tehdit etmiş, sonra da "Hüsrev Ağa'nın kızıyla birbirlerini sevdiklerini ve onu istemeye gideceklerini" söylemiş, istemeye giderken yanlarında bir kadın bulunmasının daha şık olacağını söyleyerek silah tehdidiyle Canan'ı çağırtmış, bu isteme olayına silah zoruyla Canan'ı da katmış, sonra da babasını da almak üzere babasının artık boş olan evine gitmişlerdir. Burada bir çeşit halüsinasyon olarak gördüğü babasıyla tartışan Erdal, yine bu halüsinasyon babası kendisini dövmeye başlayınca elindeki silahla babasını vurmuş, bu silah seslerini fırsat bilen Canan da kendi silahını çıkararak Erdal'ı öldürmüştür.
İSKENDER BÜYÜK
Emekli subay olan İskender Büyük, ismini tarihteki Büyük İskender'in metaforik bir kombinasyonundan alır. Ayrıca dizideki karakterin tarihsel Büyük İskender ile tip ve özellik bakımından pek çok noktada benzeştiği anlaşılmıştır. Kuzey Irak'ta operasyonlarda devlet adına sayısız eylemlere girişmiş bir devlet görevlisidir. Fakat, yasa dışı faaliyetler içinde olduğu gerekçesiyle ordudan atılır. Emeklilikten sonra da yasa dışı faaliyetlerini sürdürür. Etrafında çok büyük bir nüfuz alanı olduğundan rahat hareket imkânına sahiptir. Sevtap İlmen ile olan birlikteliğinden Funda İlmen adında bir kızı olur. Bu arada kendisine muhalif olan birçok insanı öldürtür. İskender, Polat Alemdar tarafından asılarak öldürülmüştür.