SALGINLAR TARİHİ
Almanya'nın Tubingen Üniversitesi'nde görevli olan Prof. Krause, 14'üncü yüzyıldan önce de büyük veba salgınlarıyla karşılaşıldığını hatırlatıyor. Örneğin 6'ıncı yüzyılda ortaya çıkan ve günümüz İstanbul'u dahil Bizans İmparatorluğu topraklarını etkisi altına alan Justinian Vebası'nın 100 milyon dolayında kişinin ölümüne yol açtığı tahmin ediliyor. Fakat Prof. Krause, modern çağın veba türleri ile 6'ıncı yüzyıldaki salgın arasında genetik bir bağ görmediklerini söylüyor.
Justinian Vebası, Yersinia pestis'in tamamen ortadan kalkmış bir türevinden kaynaklanmış olabilir. Prof. Krause, ''Ya da Bizans'ın üzerine çöken bu salgına henüz keşfetmediğimiz bambaşka bir patojen yol açmıştı.'' diyor. Günümüzde vebadan ölenlerin dünya çapında sayısı 2000 kişi ile sınırlı.14'üncü yüzyıldan günümüze değin varlığını koruduğu anlaşılan bakteri, artık Orta Çağ'daki kadar ürkütücü bir tehdit oluşturmuyor. Araştırma ekibinin bir diğer üyesi olan Dr. Hendrik Poinar, Orta Çağ'daki vebanın büyük bir salgına dönüşmesinde muhtlelif etmenlerin rolü olabileceğini söylüyor. Yersinia pestis, belki aynı dönemde başka bulaşıcı patojenlerle beraber hareket ettiği için o kadar öldürücü olmuştu.
DİŞLERİN SIRRI
Dr. Poinar, 14'üncü yüzyılın ortalarında iklimin hızla soğuduğuna dair veriler bulunduğunu ve bu faktörün de Kara Ölüm'ün etkisini artırmış olabileceğini düşünüyor. Araştırmada Orta Çağ'da ölmüş veba kurbanlarının dişlerinin içinde hapsolmuş kan ve biyolojik doku kalıntısından faydalanıldı. Ekip, insan ve mantar DNA'sını eleyerek, veba mikrobunun genlerini bulmayı başardıklarını söylüyor. Araştırmacılar, aynı yöntemi kullanarak eski çağların diğer hastalıklarını da genetik düzeyde anlamayı planlıyor.
(BBC TÜRKÇE)